Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1636 E. 2023/1824 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1636
KARAR NO: 2023/1824
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/06/2023
ESAS NO: 2023/331
KARAR NO: 2023/488
DAVANIN KONUSU: Yargılanmanın Yenilenmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/11/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 02/11/2023
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/06/2023 tarih ve 2023/331 Esas – 2023/488 sayılı kararı davacılar vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mahkememizin 2022/254 esas sayılı dosyasında yargılama yapıldığını, müvekkillerinin davaya geç katılmaları nedeniyle müvekkilleri aleyhine sonuçlandığını, davalı … ile müvekkilleri arasında büyükbaş hayvan alımına ilişkin ticaret gerçekleştiğini, bu alım satım neticesinde müvekkilinin davalıya 92 adet büyükbaş hayvan teslim ettiğini ve bedelinin 557.000-TL olduğunu, aralarında satış protokolü bulunduğunu, bunun karşılığı olarak davalının müvekkiline bir adet taşınmazı 440.000-TL bedel ile verdiğini ve geriye kalan 117.000-TL ye karşılık ise müvekkillerine 60.000 ve 70.000-TL’ lik iki adet bono verildiğini, ticaret böyle sonlanmışken, davalının müvekkilleri aleyhine huzurdaki davayı açtığını ve 22 adet hayvanın küpe numaralarının satış protokolünde yer almasına rağmen fiili olarak teslim almadığını beyan ettiğini, davalının bu beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davayı kaybedeceğini anlayan davalının yemin deliline dayandığını, müvekkillerinin söz konusu davadan ve duruşmadan haberdar olmamaları nedeniyle duruşmaya geciktiklerini ve davanın aleyhlerine sonuçlandığını, davalının kötü niyetli hareket ettiğini ve müvekkillerinin bilgisizliğinden yararlandığını, dava neticesinde davalıların icra işlemleri başlattığını ve haciz yoluna başvurduğunu, mahkememizin 2022/254 Esas sayılı dosyası için verilen kararın kaldırılarak yargılamanın yenilenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “…. usul ve yasaya uygun olarak yargılama yapıldığı, davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti bakımından sunulan delil ve belgelerin hüküm vermeye elverişli olduğu, talepte bulunanlar vekili tarafından dosyaya sunulan belge altında yalnız dosya davacısı …’ın adı, soyadı ve imzasının bulunduğu, dosya davalılarının adı, soyadı ve imzasının bulunmadığı, bu belge uyarınca yargılamanın iadesi talebinde bulunan kimseler lehine haklar çıkarabileceği bir delil niteliğinde olmadığı; dolayısıyla HMK’nun 375/1-ç maddesi gereğince aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması olgusunun somut olayda gerçekleşmediği, önceki yargılama sürecinde tarafların bildirdiği tüm delillerin toplanması suretiyle bir sonuca ulaşıldığı, talepte bulunanlar tarafından yargılamanın iadesi talebine ekli olarak sunulan belgenin HMK 375/1-ç maddesinde yer alan “yargılama sırasında aleyhine karar verilen tarafın elinde olmayan bir belge” niteliğinde olmadığı, diğer yargılamanın iadesi koşullarının da gerçekleşmediği” gerekçesiyle Davacıların yargılamanın yenilenmesi talebinin REDDİNE karar verilmiştir.İşbu kararı davacılar vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece yapılan ilk yargılama dosyasında yargılama yapıldığını, söz konusu davanın müvekkiller aleyhine sonuçlandığını, yapılan yargılama da davacılar iddialarını ispatlayamadığını, en son çare olarak yemin deliline başvurduğunu, davadan bihaber olan müvekkillerde davaya geç katıldıklarından dolayı dava aleyhlerine sonuçlandığını, müvekkilin dava sonrasında ekte sunulan belgeye ulaştıklarını, bu belgenin davacı ile ortaklarının aralarında yapmış oldukları anlaşma olduğunu, HMK 375. Maddesinin 1.Fıkrasının (ç) bendi gereğince yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması yargılamanın iadesi sebebi olup söz konusu belge müvekkil tarafından yeni ele geçirilmiş iddiaları ispatlar nitelikte bir belge olduğunu, iş bu sebeple yargılamanın iadesinin gerektiğini, söz konusu belgeye göre taraftan alınan hayvanlarla alakalı davacı …, ortakları ile tasarrufta bulunduğunu, bu belgede adı geçen şahısların dosyada tanık olarak dinlenilmesi halinde haklılığın ortaya çıkacağını, yerel mahkemenin tanık dinlemeye dahi gerek duymadığını, davalı … ile müvekkiller arasında 20.01.2020 tarihinde 92 adet büyükbaş hayvan alım satımı konusunda bir ticaret gerçekleştiğini, sunulan satış protokolünden bu durum açıkça gözüktüğünü, söz konusu satış protokolünde 92 adet büyükbaş hayvanın kulak küpeleri tek tek yazılı olduğunu, bu hayvanlar pasaportları ile beraber davalıya teslim edildiğini, bu hayvanların değeri 557.000 TL olduğunu, davalı buna karşılık müvekkillere … A.Ş. Adına kayıtlı olan … ada, … parsel … Mah. … Cad. … Apt. Bina No:… Daire No:… Kat:… … adresinde bulunan bir adet daireyi 440.000 TL bedel ile verdiğini, geriye kalan 117.000 TL ye karşılık ise müvekkillere 60.000 TL ve 57.000 TL’lik iki adet bono verdiğini, ticaretin bu şekilde son bulduğunu, davalı müvekkiller aleyhine davayı açtığını, 22 adet hayvanın kulak küpelerinin satış protokolünde yer almasına rağmen fiili olarak teslim almadığını iddia ettiğini, hatta sonradan öğrendiğine göre bu hayvanların müvekkile ait işletmede yer almadığını hatta bir kaç tanesininde ölü olduğunu iddia ettiğini, davalının bu beyanları gerçeği yansıtmamasına rağmen yargılama yapıldığını, davalının hiç bir iddiasını ispatlayamadığını, davayı kaybedeceğini anlayan davalı yemin deliline başvurduğunu, mahkemece tebligat müvekkillerden …’in oturmadığı bir adrese yapıldığını, … bu davadan çok sonradan haberdar olduğunu, Hiç bir duruşmaya katılmamasından hatta beyanlara cevap dahi vermemesinden bu durum açıkça anlaşılacağını, Bingöl ilinde yaşayan … duruşmaya yetişmeye çalışsa da mahkemesini dahi bilmediği için duruşmaya 20 dk geciktiğini, duruşma salonuna girdiğinde geç kaldığını duruşmasının 20 dk önce bittiğini ve yemin etmediği için davayı kaybettiğini öğrendiğini, davalı … ise duruşma tarihinin olduğu gün vatani görevini yapmak üzere askeri birliğinde olduğundan dolayı duruşmaya gelemediğini, yemin edemediği için davayı kaybettiğini, hatta müvekkil … duruşmaya geç kalıp davayı kaybettiğini yanında bulunan annesine söylediğinde duruma üzülen annesinin beyin kanaması geçirdiğini, davalı bahsi geçen davada davasını kazanmış olsa da davaya konu kendisine verilmediğini iddia ettiği hayvanlar fiili olarak davalıya teslim edildiğini, satış protokolü bunun apaçık bir ispatı olduğunu, 92 adet hayvan tam tamına davalıya teslim edildiğini, davalı da ancak bu şekilde protokole imza attığını, teslim edilmediği iddia olunan hayvanları taşıyan nakliyeci …51 tanesini, … isimli ortağı olan şahıs 11 tanesini, geriye kalan 30 tane hayvanı da …ün isimli şahıs nakliye ederek davalıya malları teslim ettiğini, bu şahısların adres ve telefon numaralarının da mahkemeye bildirildiğini, tanıkların dinlenmesi halinde davanın haklılığı ve davalının yalan beyanlarının ortaya çıkacağını, davaya konu bu ticarette davalı göz önünde bulunsa da davalının sözleşmede bulunmayan ortakların mevcut olduğunu, harici öğrenimlerimize göre davalının tarafımızdan aldığı hayvanların bakımı direk olarak diğer ortaklar tarafından sağlandığını, ayrıca davalı diğer ortaklarından yapılan iş ile alakalı bir anlamda kendisini sağlama almak amacıyla bir takım teminatlar aldığını, buna dair kendi aralarında yaptıkları bazı belgeler müvekkillerin ellerine geçtiğini, söz konusu belgeler incelendiğinde hayvanların eksiksiz olarak teslim alındığının anlaşılacağını, müvekkillerin haricen ulaştığı bu belgelerde adı geçen davalının ortakları …, … ve sahiplerinin bilinmeyen … Limited Şirketi isimli şirketin yöneticisinin ve hayvanlar … isimli şahsın dedesinin çiftliğine konulduğu için çiftliğin sahibi yine …’in de dosyada tanık olarak dinlenilmesini talep ettiğini, ayrıca müvekkiller tarafından bulunan belgede şahit olarak adı geçen Av. … isimli avukatında dosyada tanık olarak dinlenilmesini talep ettiğini, yerel mahkemeye tanıkların bildirilmesine rağmen hem de tanıklardan birisinin sözleşmeyi yapan avukat olarak belirtmesine rağmen yerel mahkeme dinleme yoluna gitmediğini, tanıklar dinlenildiğinde hayvanların eksiksiz bir şekilde alındığının ortaya çıkacağını, davanın sonuçlanması ile beraber davalılar icra işlemlerine başladığını, hakkında haciz yoluna başvurduğunu, davalı açılan önceki davada kötü niyetli hareket ettiğini, bir anlamda müvekkillerin bilgisizliğinden yararlandığını, hayvan küpeleri hayvanlar için belirleyici olmadığını, sürekli düşebilmekte birbirlerine karışabildiğini, hayvanlar için bu durum araçların plakası gibi ya da insanların TC kimlik numarası gibi karışmaz kesin ayırt edici bir unsur olmadığını, bu durumu bilen davalı bundan faydalanmak amacıyla bu iddia da bulunduğunu, yerel mahkeme ‘Talepte bulunanlar vekilince dosya davacısının davalılara borçlu olduğu ileri sürülmüş ise de; usul ve yasaya uygun olarak yargılama yapıldığı, davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti bakımından sunulan delil ve belgelerin hüküm vermeye elverişli olduğu, talepte bulunanlar vekili tarafından dosyaya sunulan belge altında yalnız dosya davacısı …’ın adı, soyadı ve imzasının bulunduğu, dosya davalılarının adı, soyadı ve imzasının bulunmadığı, bu belge uyarınca yargılamanın iadesi talebinde bulunan kimseler lehine haklar çıkarabileceği bir delil niteliğinde olmadığı; dolayısıyla HMK’nun 375/1-ç maddesi gereğincealeyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması olgusunun somut olayda gerçekleşmediği, önceki yargılama sürecinde tarafların bildirdiği tüm delillerin toplanması suretiyle bir sonuca ulaşıldığı, talepte bulunanlar tarafından yargılamanın iadesi talebine ekli olarak sunulan belgenin HMK 375/1-ç maddesinde yer alan “yargılama sırasında aleyhine karar verilen tarafın elinde olmayan bir belge” niteliğinde olmadığı, diğer yargılamanın iadesi koşullarının da gerçekleşmediği anlaşıldığından talebin reddine karar vermek gerekmiştir.’ gerekçeleri ile karar verildiğini, ancak yapılan ilk yargılamada davalıların dayandığı hiç bir tutanak, delil vs olmadığını, maddi gerçeğe ulaşmak amacıyla yeniden yargılama yapılmasını, müvekkilin hakkına erişmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle ve yargılama sırasında ortaya çıkacak sair sebeplerle Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/331 Esas, 2023/488 kararının bozularak yeni elde edilen belgenin incelenerek yargılamanın iadesi talebinin kabulü ile yeni ele geçirilen belge ışığında yeniden yargılama yapılarak lehe karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava, 6100 Sayılı HMK’nın 375. maddesi gereğince yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Dava; Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/254 Esas 2022/578 Karar sayılı ilamına karşı yargılamanın iadesi istemli açılan davadır.Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/254 Esas 2022/578 karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacının …, davalının … ve …oldukları, dava konusunun bonodan kaynaklı menfi tespit ve istirdat olduğu, yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, davalıların karara karşı istinaf talebinde bulunduğu, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 23.11.2022 tarihinde 202/2523 Esas 2022/2543 sayılı kararla esastan reddine karar verildiği, kararın 23.11.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere yargılamanın yenilenmesi davasının 6100 sayılı HMK 374 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup yargılamanın yenilenmesi kesin olarak verilen ya da kesinleşmiş olan hükümlere karşı istenebilecek bir yasa yoludur. Bununla birlikte yargılanmanın yenilenmesini nedenleri kanunda sınırlı olarak sayılmış olup, yorum yoluyla artırılıp genişletilemezler.
Yargılamanın yenilenmesi talebi HMK’da olağanüstü bir kanun yolu olarak düzenlenmiş olup, kesin hükümle karara bağlanan bir mahkeme kararındaki ağır hataların ve noksanların düzeltilmesi amacına hizmet etmektedir.
HMK’nin 375/1-ç maddesine göre; ”Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması“ yargılamanın iadesi şartlarından biri olarak sayılmıştır.Davacılar davasını HMK m.375/ç maddesine dayandırmış, 25.12.2019 tarihli davalı …, …, …,…Ltd. Şti tarafından tanzim edilen ıslak imzalı belgeyi sunmuştur.
Dosya kapsamı ve toplanan delillerden; davacı taraf her ne kadar HMK 375/1-ç maddesi düzenlenen ”yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması” hükmü uyarınca yargılamanın iadesi isteminde bulunmuş ise de dosyaya sunulan belgenin anılan madde hükmüne uygun düşmediği, sunulan belgede davacıların taraf olmadığı, yargılamanın iadesine konu bonoya atıf bulunmadığı, sözleşmede devri öngörülen taşınmazın başka bir taşınmaz olduğu dolayısıyla ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı görülmüştür.
Bu itibarla; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu,bu nedenlerle usul ve yasaya uygun mahkeme kararına karşı davacılar vekilince yapılan istinaf itirazlarının reddi gerektiği değerlendirilmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle ve HMK’nın 355. Maddesi gereğince istinaf başvurusu sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda davacıların söz konusu istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden ilk derece mahkemesinin istinafa konu edilen nihai kararının HMK’nın 353/1-b.1.maddesi gereğince usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu değerlendirilerek istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 01/06/2023 tarih ve 2023/331 E. – 2023/488 K. sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden davacılar tarafından peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 361/1 uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/11/2023