Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1499 E. 2023/1513 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1499
KARAR NO: 2023/1513
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/04/2023
ESAS NO: 2022/1005
KARAR NO: 2023/351
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/09/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 29/09/2023
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/04/2023 tarih ve 2022/1005 Esas – 2023/351 sayılı kararı davalı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı kooperatif tarafından 2011 yılında hesap komisyonunca dairelerin ferdileştirme bedelleri hesaplandığını ve müvekkilinin de içinde bulunduğu bir kısım üyeler ile anlaşıldığını, bu anlaşma doğrultusunda müvekkilinin bankadan kredi çektiğini ve daire borcunu kapatıp tapusunu aldığını, ancak davalı kooperatif tarafından tüm bu anlaşmalara rağmen 21.06.2015 tarihli genel kurulu 6. ve 7. Maddelerinde usulsüz olarak istifa eden üyeler aleyhine borç çıkarıldığını, bu durumu meşrulaştırmak için 18.11.2018 tarihli genel kurulda eski yönetim tarafından çıkarılan 2011-2012 tarihli maliyet hesaplarının geçersiz olduğu ve alınan kararların onaylanmamasına, 2018 yılında çıkarılan hesapların onaylanmasına karar verildiğini, bir taraftan da bazı üyeler aleyhine tapu iptali ve tescil konulu davalar açılmış, bu davalar yerel mahkeme tarafından reddedilmiş ve yargıtay tarafından onandığını, bu kez de davalı Kooperatifin, müvekkiline içinde bulunduğu üyeler aleyhine icra takipleri yaptığını, itirazın iptali davaları açıldığını, 7410 sayılı Çevre kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun çıkarıldığını, şu halde yasa gereği konutun tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere her ne ad altında olursa olsun yapılmış borçlandırmalar veya bu kapsamda üçüncü şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devrine ilişkin işlemlerin hükümsüz olduğunu, kooperatif tarafından müvekkili aleyhine icra takibi açılmış, müvekkilinin itirazı üzerine Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/471 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptaline karar verildiğini, bu karar Kayseri BAM 6.Hukuk Dairesinin 2021/1061 esas 2021/1225 karar Sayılı ilamı ile kesinleştiğini, bu nedenle müvekkilinin, davalı kooperatife Kayseri Genel İcra Dairesi … Sayılı dosyası neticesinde 19.373,52-TL borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “……yargılama giderleri bakımından yapılan değerlendirmede; esas hakkında bir karar verilmeyen hallerde, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre bir karar verilmesi gerektiği fikri mahkememizce de benimsenmiş olup; Anayasa Mahkemesinin iptal kararından önce ve iptal edilen yasal düzenleme dayanak gösterilerek eldeki davanın açıldığı, davacının davasını dayandırdığı olguların mevcut olduğu, diğer bir deyimle iptal edilen 1163 sayılı Koop. Kanunu’nun Geçici 11. maddesindeki şartların gerçekleştiği, davacıya konutun tapuda devrinin yapılmasından sonraki dönemler için davalı yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere borçlandırmalar yapıldığı, ilamsız icra takibi ve ardından itirazın iptali davası açıldığı, davanın, davalı yapı kooperatifi lehine sonuçlandığı, takibin kesinleştiği ve ilamsız olarak başlatılan icra takibinin ilâmlı icra takibine dönüştüğü, Geçici 11. madde çerçevesinde hukuksal koruma talep eden davacının yasal süresi içerisinde bu davayı açtığı ve fakat dava devam ederken davaya dayanak teşkil eden yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edildiği, davanın bu suretle konusuz kaldığı, davanın açıldığı tarih itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu, dolayısıyla iptal edilen yasal düzenleme gereğince hukuksal koruma talep eden ve iptal edilen yasada aranan şartların eksiksiz olarak gerçekleştiği somut olay bakımından, davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekâlet ücreti taktir olunarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir….” gerekçesiyle Davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA karar verilmiştir. İşbu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; vaki davayı Kooperatifler Kanuna eklenen Geçici 11. Maddesi gereğince açılan menfi tespit davası olduğunu, iş bu kanun maddesi Anayasa Mahkemesinin 16/02/2023 tarih ve 2022/126 Esas 2023/29 karar sayılı kararı ile iptal edildiğini, iptal kararı Resmi Gazetenin 09/03/2023 tarih ve 32127 sayılı sahifesinde yayınlandığını, her ne kadar mahkeme tarafından , karar verilmesine yer oladığı yönünde karar tesis edilmiş ise de aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedildiğini, davacının iş bu davayı açarken haklı veya haksız olduğu tespit edilmeksizin müvekkil kooperatifin külliyen haksız olduğu davacının ise davanın açılmasında haklı olduğunun kabulü ile müvekkil aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti tahmili yasaya aykırı olduğunu, yine vaki davada, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına değil davanın reddine karar verilmesi gerekip yargılama gideri ve vekalet ücretinin lehimize hükmedilmesi gerektiğini, dosya ile görülen menfi tespit davası mahkemenizce de onaylanan karara binaen yapılan icra takibine karşı açıldığını, şu aşamada kesinleşmiş karara göre hareket eden müvekkil kooperatifin cezalandırılırcasına mahkeme gideri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulması anayasaya aykırı olduğunu, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi”nin 2023/892 Esas ve 2023/981 Esas sayılı ilamları ile taraf vekilleri lehine vekalet ücreti verilmeyen ve davalı kooperatif aleyhine yargılama gideri hükmedilmeyen Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi Kararları yasaya uygun bulunduğunu, bu emsal kararlar uyarınca da müvekkil kooperatif aleyhine vekalet ücreti ile yargılama gideri yükletilmesi yasaya aykırı olduğunu, arz ve izah edilen gerek açıklanan gerek resen dikkate alınacak nedenlerle, Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1005 Esas, 2023/351 Karar sayılı dosyasından verilen kararın kaldırılmasını, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili istinaf cevap dilekçesinde özetle; Davalı Kooperatif kusuru bulunmadığı iddiası ile aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ve avukatlık ücreti yönünden kararı istinaf ettiğini, davalı kooperatif tarafından haksız şekilde istinaf yoluna başvurulduğunu, davalı Kooperatif tarafından 21.06.2015 tarihli genel kurulu ile müvekkil ve diğer istifa eden üyeler aleyhine usulsüz olarak borç çıkarıldığını, açılan menfi tespit davasınında esas dayanak noktası bu genel kurulda çıkarılan borç olduğunu, davalı kooperatif gibi başka diğer kooperatiflerin üyelerine karşı yaptıkları usulsüz borçlardan dolayı üyelerin mağduriyetleri artınca; TBMM tarafından 15 haziran 2022 tarihinde 1136 sayılı Kooperatifler Kanununa geçici 11. madde eklendiğini, bu kanuni düzenleme aslında mağdur olan üyelerin mağduriyetinin giderilmesi amacını taşıdığını, üyeler tarafından bu kanuni düzenleme yapıldıktan sonra hak düşürücü süre geçmeden kanuni düzenleme çerçevesinde dava yoluna gidildiğini, öyle ki geçici 11. Maddede bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde borcun bulunmadığına dair davanın açılması gerektiğini, yoksa hak düşürücü sürenin geçeceği belirtildiğini, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda geçici 11.madde kapsamında davalının inşaatlarını etap etap yaptığı, sicilden terkin edilmediğini, davacı üyeye borç tahakkuk ettirilerek borcun ödendiğini, üyeye dairenin tapusunun verildiği neticeten davacının, dava tarihi itibariyle, anılan geçici 11. madde kapsamında korunmaya değer güncel bir hukukî menfaati bulunduğunun anlaşılacağını, görüldüğü üzere gerek davanın açıldığı tarihte gerekse de yargılama sırasında kanuni düzenleme iptal edilene kadar davacının davasını açmakta hukuki ve güncel yararı bulunduğunu, yerel mahkemece davanın esası hakkında ve yargı giderleri ile avukatlık ücretinin kime yükletileceği konusunda usule ve yasaya uygun bir karar verildiğini, öyle ki yasal düzenleme gerekçe gösterilerek tarafımızca açılan davada dayanak olgular olan 1163 sayılı Koop. Kanunu’nun Geçici 11. maddesindeki şartların gerçekleştiği, ancak dava devam ederken davaya dayanak teşkil eden yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edildiği görüldüğünü, müvekkil yasanın öngördüğü şekilde hareket ettiğini, kooperatifin haksız olarak borç çıkarması sonucu kanuni düzenleme doğrultusunda dava açmak zorunda kaldığını, dava ve avukatlık masrafları külfetine girdiğini, anılan kanuni düzenlemenin iptal edilmesi sonucu müvekkilin yapmış olduğu masrafların kendi üzerine kalması hukuk düzeni ile bağdaşmayacağını, bu nedenle yerel mahkemece yargılama giderleri ve avukatlık ücreti yönünden verilen hüküm hukuka ve adalete uygun olduğunu, arz ve izah edilen sebeplerle davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava, kooperatif üyesinin açtığı menfi tespit talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının menfi tespit davasının dayanağı olan 15.06.2022 tarih ve 31867 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dolayısıyla dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. Maddesinin Anayasa Mahkemesince 09.03.2023 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 16/02/2023 tarih 2022/126 Esas 2023/29 Sayılı kararı ile iptali nedeni ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen davalının sair istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak, işbu davanın, Anayasa mahkemesince davadan sonra iptaline karar verilen 1163 sayılı yasanın geçici 11. Maddesine dayanılarak açılmış olması ve yargılama sırasında sözkonusu yasal düzenlemenin iptal edilmiş olması sebebiyle dayanak yasanın ortadan kalkması nedeniyle dava konusuz kaldığından dolayı esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olduğundan ,gelinen aşama itibariyle işbu davada tarafların haklılık durumu belirlenemediğinden HMK 331/1 maddesi de nazara alınarak davalı aleyhine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi yerinde görülmemiş, belirtilen gerekçeyle davalı istinafı yerinde görülmekle, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ancak HMK’nın 353/1-b.2.maddesi gereğince araştırılması gerekli başka husus bulunmadığından bu yönden düzeltilerek yeniden hüküm kurularak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK 353/1-b.2 md. gereğince, KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 27/04/2023 tarih ve 2022/1005 E – 2023/351 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Düzeltilerek yeniden karar verilmesine, buna göre;
3-“1-Davanın konusuz kalması nedeniyle esası hakkında BİR KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 269,85-TL maktu karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava başında peşin olarak yatırılan 330,86-TL harçtan mahsubu ile artan 61,01 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine/takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,”
4-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 331,00 TL istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde istinaf başvurusunda bulunan davalıya iadesine,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama gideri 103,00 TL ile davalı tarafından yatırılan 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
7-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 28/09/2023