Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1461 E. 2023/1480 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1461
KARAR NO: 2023/1480
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/05/2023
NUMARASI: 2020/699 E. 2023/472 K.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 28/09/2023
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … ile kardeşi davalı …’un yapmış oldukları adi ortaklığı bir takım sorunlar nedeniyle feshettiklerini, davalının sürekli olarak bir takım bahaneler üreterek müvekkilinden talepleri olduğunu, bunu engellemek için adi ortaklığı fesih ederken …, …, … … , … ve … ile birlikte bu adi ortaklığı feshettiğini, müvekkilinin adi ortaklık fesih sözleşmesi ile kendisine düşen yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davalının getirmemekte ısrar ettiğini, müvekkilinin nakit alacağını almak için Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlattığını, ancak davalının takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini bildirerek … İli, … İlçesi, … Mah. … ada, … parsel sayılı ve … İli, … İlçesi, … Mevkii, … ada, … parsel sayılı taşınmazlar üzerine davalıdır şerhi konulmasını, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında itirazın iptali ile alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, ayrıca dava konusu taşınmazların tapu iptali tescil, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşme tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında herhangi bir adi ortaklık bulunmadığını, taraflar arasında … Ltd. Şti’ndeki ortaklıklarının … tarihli … sayılı ticaret sicil gazetesi ilanında belirtildiği üzere davacı …’un şirketteki hisselerinin tamamını …’a devrettiğini, …’un da … Ltd. Şti’ndeki hissesinin tamamını …’a devrettiğini, taraflar arasında adi ortaklık olmadığı gibi bu ortaklığa ilişkin olarak taraflar arasında fesih sözleşmesi de bulunmadığını, davacı tarafından tapu iptali ve tescili istenen taşınmazlara ilişkin olarak dayanak imzasız belgenin delil niteliğinde olmadığını, gayrimenkul devir ve satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılacağını, haricindeki sözleşmelerin geçersiz olduğunu, davacı tarafça Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında alacağı olduğu belirtilmiş ise de, müvekkili ile bu şekilde borç ilişkisi bulunmadığını, davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu bildirerek davanın reddine ve davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkeme kararında; “…Ticari davalar, TTK.nun 4. maddesinde düzenlenmiş olup görülmekte olan davanın, TTK.nun 4/1. maddesi kapsamında sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı, davanın nispi ticari dava kabul edilmesi için de her iki tarafın da tacir olması ayrıca uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmasının gerektiği, somut olayda gerçek kişi davacı ve davalıların tacir olmadıkları uyuşmazlığın ticari işletmeleri ilgilendirmediği, davada her iki taraf tacir olmadığından davanın nispi ticari dava olarak kabulünün de mümkün bulunmadığı, diğer özel düzenlemelerle (İİK.nun 154, TİRK.nun 22, Koop.K.nun 99, FKK.nun 31…gibi)belirlenmiş görev hükümleri gereğince mahkememizin görevli kılınmadığı, davanın adi ortaklığın feshinden kaynaklı tapu iptali ve tescil ile itirazın iptali davası olduğu anlaşılmakla, adi ortaklık sözleşmesinin TBK nun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olması nedeniyle işbu davanın HMK 2. Maddesi uyarınca genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiği, davanın görevli mahkemede açılmış olmasının dava şartı olduğu ve davanın her aşamasında kendiliğinden değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından(TTK.nun 4-5, HMK.nun 114/1-c,115) davanın esasına girilmeden usulden reddiyle dosyanın Kayseri Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. Davanın HMK madde 114/1-c gereğince mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK madde 115/2 gereğince usulden reddine, Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının yetkili ve görevli Kayseri Asliye Hukuk Mahkemesine Gönderilmesine,…” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davalı vekili tarafından sunulan istinaf başvuru dilekçesinden özetle; Taraflar arasında sermaye şirketi olan limited şirkette ortaklıkları bulunduğu için taraflar arasında adi ortaklık olmasından söz edilemeyeceğini, dolayısı ile her iki taraf da tacir olup, aralarındaki uyuşmazlık ticari iş niteliğindedir ve Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğunu, ancak yerel mahkemece dosyadaki mübrez delillere rağmen adi ortaklık tasfiyesi yönündeki kabul ile görevsizlik kararı verilmesi hukuka aykırı olduğunu, …’ndeki ortaklıkları … tarihli … sayılı ticaret sicil gazetesi ilanında da belirtildiği üzere davacı … şirketteki hisselerinin tamamını …’a devrettiğini, buna ilişkin olarak da dosyada mübrez Kayseri 1. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı limited şirket pay devri sözleşmesi çerçevesinde işlemler gerçekleştiğini, ilgili noterlikçe tasdik edildiğini, taraflarca imzlanmış resmi pay devri sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere davacının hiçbir alacağı olmadığı açıkça ortada olduğunu, … da yukarıda belirtilen ticaret sicil gazetesi sayısı ve ilanına göre … Limited Şirketi’ndeki hissesinin tamamını …’a devrettiğini, Adi ortaklığın kurulabilmesi yazılı sözleşme olması gerekir ki taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, aynı zamanda zaten tarafların sermaye şirketi olan limited şirkette ortaklıkları bulunduğu için taraflar arasında adi ortaklık olmasından söz edilemeyeceğini, dava konusu taşınmazlar müvekkilin şahsı adına kayıtlı olup şirketlerle ilgili herhangi bir ilişkisi bulunmamakta ve yalnızca müvekkilin tasarruf yetkisinde olduğunu, taraflar sermaye ortaklığı olan limited şirket ortaklığı dışında başkaca bir ortaklığı bulunmamakla birlikte bu durum yasaya da aykırı olduğunu, aynı zamanda davacının iddia ettiği adi ortaklığın unsurların hiçbir zaman yerine getirmedikleri gibi sermaye ortaklığı olan limited şirket ortaklıkları mevcut olduğunu, karşı tarafça aksini iddia eden hiçbir delil sunulmadığını, davacı taraf müvekkili …’dan alacaklı olduğunu iddia etmekteyse de ticari defterleri incelenen şirketin dava dışı bir tüzel kişi olması bilirkişinin bu hususları göz ardı ederek ödeme planıyla ticari defter kayıtlarını karşılaştırması hukuka aykırı olduğunu, nitekim bilirkişi tarafından vazifesi olan ticari defter kaydında alacak kaydı olup olmadığını incelemek yerine dosyaya davacı tarafından sunulmuş olan ödeme planı başlıklı belgeyle ticari defteri mukayese etmesi ticari defterlerin delil olma vasfını ortadan kaldırdığını, bu nedenle bilirkişi raporu eksik ve hatalı değerlendirmeye dayalı olarak tanzim edildiğini, dosyada mübrez 03.11.2020 tarihli … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün cevabi yazısında da açıkça belirtildiği üzere tarafların tacir olduğunu, aralarındaki ilişki ticari ilişki olduğunu, davacı …’un 2. Sınıf tüccar olduğunu, işletme hesabına göre defter tuttuğu belirtilirken; müvekkil …’un ise … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün mükellefi olduğu belirtildiğini, taraflar arasında adi ortaklık olmadığı gibi bu ortaklığa ilişkin olarak taraflar arasında fesih sözleşmesi de bulunmadığını, müvekkile yüklenen bir yükümlülük olmadığı gibi bu yükümlülüklerle de alakalı, tabii olarak yerine getirmediği gibi bir durum söz konusu olmadığını, dava konusu taşınmazlar müvekkilin şahsı adına kayıtlı olduğunu, şirketlerle herhangi bir ilişkisi bulunmadığını, yalnızca müvekkilin tasarruf yetkisinde olduğunu, bu nedenle davacı tarafından geçersiz bir sözleşemeye dayalı herhangi bir hak iddia edilmesi tarafımızca kesinlikle kabul edilmediğini, müvekkilin, dava konusu sözleşmenin 1. ve 2. sayfalarında imzası bulunmadığını, müvekkil tarafından sözleşmenin kabul edilmediği açıkça zikredildiğini, dolayısı ile adi yazılı sözleşme, üzerinde imzası bulunmayan müvekkil hakkında hüküm doğurmayacak ve geçerliliği ileri sürülemeyeceğini, sözleşmenin esaslı unsurları üzerinde mutabık kalınmadığını ve imzalanmadığını, Hal böyle olunca hukuken “kurucu unsurları eksik ve yok hükmünde” bulunan sözleşmeye vaki icra takibi usul ve yasaya aykırı olduğunu, Ayrıca geçersiz sözleşme ile yüklenen hak ve borçların da geçersiz olacağını, gayrimenkul devir ve satış sözleşmeleri resmi şekilde yapılması gerektiğini, haricindeki sözleşmeler geçersiz olacağını, taraflar arasında esaslı unsurları tam olmayan, imzasız ve tarafımızca kabul edilmeyen hukuka aykırı geçersiz sözleşme çerçevesinde, müvekkil mülkiyetine haiz gayrimenkulün dava konusu edilmesi açıkça hukuka aykırı olduğunu, nitekim böyle bir durumun varlığı halinde tarafların basiretli tacir olmalarından bahisle devir ve satışa ilişkin sözleşmenin resmi şekilde yapılması bekleneceğini, ancak böyle bir durum söz konusu olmayıp, gayrimenkullerin zilyetliği ve dilediği gibi tasarrufta bulunma hakkı müvekkilde olduğunu, tüm bu sebepler doğrultusunda; istinaf istemlerini sunmak üzere zorunluluk hasıl olduğunu, İstinaf istemlerinin kabulünü, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/699 Esas 2023/472 Karar sayılı ilamının kaldırılmasını, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.Davacı vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinden özetle; İlk derecede yapılan yargılama sonucunda yerel mahkeme olan Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/699 esas ve 2023/472 sayılı kararı ile söz konusu dava hakkında “Davanın HMK madde 114/1-c gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK madde 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE ” kararını vermiş ve yetkili ve görevli mahkemeye tevdine karar verdiğini, davalı tarafından yapılmış olan istinaf başvurusunu kabul etmediklerini, davalının istinaf gerekçeleri yerinde olmayıp tarafça kabulünün mümkün olmadığını, davalı taraf her ne kadar sözleşmenin geçersiz olduğunu iddia ediyor ise de bu iddia usul ve yasaya aykırı olduğunu, sözleşmenin ayakta ve geçerli olduğunu, şekil şartına tabi olmadığını, sözleşmenin büyük bir kısmı ifa edilmekle davalı taraf sözleşmeyi ayakta tutma iradesini ortaya koyduğunu, aksi yöndeki iddialar yasaya ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, Sözleşmenin geçersiz olduğunu beyan eden davalı … üzerine düşen edimlerden davaya konu … İli, … İlçesi , … Mah. … ada … parsel ve … İli , … İlçesi, … Mevkii … ada … parsel sayılı taşınmaz dışındaki edimlerini ve nakdi ödemelerden de bilirkişilerce de hesaplanan 100.000,00-TL dışındaki edimlerini sözleşmeye uyarak yerine getirdiğini, Yargıtay kararları gereği sözleşmenin biran için şekil şartına uymadığı iddiası ile sözleşmenin geçersiz olduğu savı yasal olmadığını, taraflar arasında meydana gelen sözleşmede davalı … yukarıda bahsedilen hususlar dışında sözleşmeye birebir uymak suretiyle sözleşmeyi ayakta tutmak istediğini ortaya koyduğunu, kaldı ki taraflar arasında ortaklık sürecinde edinilen malların nasıl dağıtılacağı hususu bir şekil şartına tabi olmayıp adi yazılı sözleşme ile yapılması yeterli olduğunu, bunlara rağmen davalı tarafça sözleşmenin geçersiz olduğu iddiası davalının kötüniyetli bir yaklaşımı olduğunu, hukuk kötüniyeti korumayacağını, sözleşme gereği ödenmesi gereken kısımların 100.000,00-TL’si dışındaki kısımları ve devri gereken taşınmazların davaya konu 2 taşınmaz dışındaki tüm devirler yerine getirilmiş olmakla sözleşmenin geçerli ve ayakta olduğunu, yapılan keşif sonrası taşınmazların bedeline göre eksik harç tamamlanmış olmakla ve alacağımız sabit olmakla talep edilen gibi 100.000,00-TL alacağın sözleşme tarihi olan 27.12.2019 tarihinden itibaren ticari reeskont faiziyle birlikte tahsili ile davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ettiğini, bunun dışında sözleşme gereği talep gibi … İli, … İlçesi , … Mah. … ada … parsel ve … İli , … İlçesi, … Mevkii … ada … parsel sayılı taşınmazların davalı adına iptali ile müvekkil … adına kayıt ve tesciline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yüklenmesine karar verilmesini, davalı tarafın yapmış olduğu istinaf başvurusunun reddini, ilk derece mahkemesinin kararının onanarak dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır.Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali talebi ve tapu iptal tescil olmadığı takdirde bedelinin tahsiline ilişkindir.
Kayseri Genel İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 80.000,00 TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı takip dayanağı olarak :
14/02/2020 tarihli ön sözleşmeden kaynaklanan kalan 80.000 TL olarak gösterildiği görülmüştür.Davacı … ili … ilçesi … … ada … parsel … ili … ilçesi … mevkii … Ada … Parselde bulunan taşınmazların kendi adına tescilini talep etmiştir.Davacı davalı ile aralarında adi ortaklık bulunduğunu 27.12.2109 tarihinde adi ortaklığı tasfiye ettiklerini bu doğrultuda 27.12.2019 tarihli ön sözleşmeyi imzaladıklarını beyan etmiş davalı ise davacı ile birlikte … Ltd. Şti’ne ortak olduklarını davalının … Ltd. Şirketindeki hisselerini kendisine, kendisininde … Ltd. Şirketindeki hisselerini davacı …’a devir ettiğini, aralarında adi ortaklık ilişkisinin bulunmadığını, davacı tarafından sunulan sözleşmenin 1 ve 2 sayfalarında imzasının bulunmadığını savunmuştur.Davacı tarafından dosyaya sunulan ” ön sözleşme ” başlıklı belge incelendiğinde 1ve 2 sayfalarında imza bulunmadığı 3. Sayfada davalı ve davacının imzalarının bulunduğu görülmüş olunup belge incelendiğinde;
1-Taraflar … – …
2-Aşağıda belirtilen maddeler üzerinde şahitler huzurunda anlaşma sağlanmıştır. Buna göre;
A-) … Ltd. Şti’ne ait mallardan …, istediği malları alacak
B-)Isuzi – Case – yedek parça, şirket araçlarına konan Bedel 21.000,000 TL (Yirmibir milyon lira)
C-) Şirket adına kayıtlı gayrimenkullerin toplam bedeli 18.250,000 TL (Onsekizmilyon ikiyüz ellibin lira)
D-) Orhanın şahsına ait malların bedeli 11.000,000 (onbirmilyon lira) diğer gelirler …a 1.875,000 TL ( Birmilyon sekiz yüz yetmiş beş lira) verilecek
E-) Toplam 57.000,000 ( Elliyedi milyon liraya) anlaşılmıştır.
F-) … Şirket üzerindeki mallardan bedeli değerinde alacak
1-Talas Rezidans – 3.000,000 TL
2-Havaalanındaki Arsa – 3.000,000 TL
3-Develideki Depo – 800,000 TL
4-Traktörcüler Sitesin.dükkan – 1.000,000 TL
5-Galericiler Sitesindeki dükkan – 2.000,000 TL
6-Mimarsinan Organize – 4.000,000 TL
7-Audi A4 Otomobil – 120,000 TL Top. 13.920,000 –
Bu mallar aynı bedelle … – …a devredecek masraflar herkesin kendisine toplam masrafları herkes kendi ödeyecek.
H- Pasif olan Şirket Okur Motorlu Araçlar …a devredilecek
Kalan …un … Ltd. Şti. (…dan) 13.080,000 TL alacağını aşağıda şartlarda ödeme yapılacaktır. Ekte belirtilmiştir.
G- İş bu devirde … hiçbir devir işlemlerinde doğacak (Kıdem tazminatı, KDV, her türlü vergiler ve cezai işlemlerden) hiç birşeyden sorumlu değil herşey …a aittir.
H- İş bu ön anlaşma şahitler huzurunda imzalanmıştır.
I- Develideki Sınırlı Sorumlu Kalkınma Koop. …a ait hisse …a devredilecek Kayseri Toptancılar sitesindeki hisse karşılığında olacak
İ- İş bu ön anlaşma maddelerinin tamamını … kabul etmediği takdirde 1.000,000 fazlası olan (28.000,000 TL) ye aynı şartlarda … almayı kabul eder. 27/12/2019
Organize girişindeki arsa müşterek hesapta kalacak bilahare satıldığında değerlendirilecektir. ” şeklinde ibarelerin olduğu görülmüştür.
27/12/2019 tarihli ön sözleşme isimli belgenin son sayfasında …, …, …, … , … ‘un şahit sıfatıyla imzalandığı görülmüştür.
Kayseri 1. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı limited şirket pay devri sözleşmesi incelendiğinde …’un … Ltd. Şirketinde ki hissesinin tamamını 1.000.000 TL karşılığında …’a devir ettiği, devir bedelini nakden ve tamamen aldığı görülmüştür.Dosyada yer alan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin … tarih … sayısı incelendiğinde; …’un … Ltd. Şirketinde ki 2500 adet hissesinin 250.000 TL karşılığında …’a Kayseri 1. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı limited şirket pay devri sözleşmesi ile devir ettiğinin belirtildiği görülmüştür.
Dosyaya sunulan ön sözleşme isimli belge 27.12.2019 tarihli olup sözleşmenin A maddesinde … Ltd. Şirketindeki pay devri ve mallara ilişkin olduğu ” H ” maddesinde … Ltd. Şirketindeki pay devrine ilişkin olduğu ilgili şirketlerdeki payların 15.01.2020 tarihinde devir edildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece yanılgılı olarak işbu davanın/uyuşmazlığın adi ortaklığın tasfiyesinden kaynaklı olduğu kabul edilmiş ve buna göre de davada görevli mahkemenin genel mahkeme olan Asliye hukuk mahkemesi olduğuna karar verilmiş ise de, yukarıda açıklandığı üzere davanın/uyuşmazlığın Limited Şirket Pay devrinden kaynaklandığı sabit olup bu durumda TTK 4-5 maddeleri uyarınca ticari dava olan işbu dava/uyuşmazlık yönünden Asliye Ticaret mahkemesinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı veren Kayseri 2.Asliye ticaret mahkemesi görevli olduğundan HMK 353/1-a-3 uyarınca kararın kaldırılmasına ve mahkemece tarafların tüm delileri toplanıp işin esasına girilerek oluşacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
Açıklamalar ışığında davalının istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK’nun 353/1-a.3 maddesi gereğince, KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 30/05/2023 tarih ve 2020/699 E – 2023/472 K sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak,mahkemece tarafların tüm delileri toplanıp işin esasına girilerek oluşacak sonucu göre karar verilmek üzere davanın yeniden esastan görülmesi için dosyanın KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talepleri halinde kendilerine iadesine ,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve isitnaf kanun yoluna başvurma harcının ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-H.M.K. 302/5 maddesi gereğince iş bu ilamın kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararın yerine getirilmesi için gerekli bildirilmlerin, H.M.K. 359/4 maddesi gereğince iş bu kararın taraflarına tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a.3 maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 27/09/2023