Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/137 E. 2023/246 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/137
KARAR NO: 2023/246
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/10/2022
NUMARASI: 2021/542 E. 2022/791 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 17/02/2023
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 19/10/2022 tarih ve 2021/542 E – 2022/791 K kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş. ile müvekkili … a ait … arasında akdedilen satış sözleşme ile davalı şirkete NETLIFT NL-TP20 terazili yazıcılı transpaletin satışının yapıldığını, terazinin davalı tarafa teslim edildikten ve fatura kesildikten uzun bir süre sonra bahse konu terazinin “M” onaylı olması gerektiğinin davalı tarafından öğrenildiğini ve müvekkiline bu hususta yardımcı olup olamayacaklarını sorduklarını, müvekkilinin de araştırma yaptığını ve sonrasında terazinin sonradan “M” onaylı hale getirilme ihtimali olmadığını öğrendiğini ve bu durumu davalıya bildirdiğini, daha sonra söz konusu ürün satışı nedeniyle kesilen fatura bedelinin ödenmesi talep edildiğinde davalı tarafından fatura tarihinden yaklaşık 3,5 ay sonra iade faturası kesildiğini ve kötü niyetli olarak müvekkiline 17/06/2021 tarihli ihtarnamenin gönderildiğini, bunun üzerine davalı aleyhine Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla takip başlatıldığını, davalının 24/06/2021 tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının yaptığı itirazın haksız ve kötü niyetli olduğundan bahisle davanın kabulü ile davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkil şirketin, et kombinası faaliyetleri kapsamında büyükbaş – küçükbaş hayvan kesimi, et parçalama neticesinde oluşan et ve et ürünlerinin toptan ve perakende satımı ile iştigal ettiğini, tarafların, müvekkilinin mesleki faaliyetlerinde kullanılabilecek yeterlilikte ve nitelikte bir tartı aletinin satışı konusunda anlaştığını, anlaşma sonrasında davacının NETLİFT NL-TP20 model terazili yazıcılı transpaleti müvekkili şirkete teslim ettiğini, müvekkili şirketin yasal mevzuat nedeniyle tartıyı kullanabilmek için tartının “kalibrasyon ve muayene” işlemlerini yaptırmak zorunda olduğundan, tartı teslim edildikten hemen sonra bir kalibrasyon şirketi ile anlaşarak tartı aletinin muayenesini yaptırmak istediğini, bunun üzerine müvekkilinin işyerine gelen kalibrasyon şirketinin “dava konusu tartı aletinin AT TİP onayının bulunmadığından bahisle muayenesinin yapılamayacağı, bu haliyle terazinin kullanılamayacağı” yönünde tutanak tuttuğunu, bunun üzerine müvekkili tarafından yasal süresi içinde Kayseri 10. Noterliğinin … tarih …yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacıya ayıp ihbarında bulunularak tartının ayıpsız misliyle değişiminin talep edildiğini, bunun üzerine davacının, müvekkilinin değişim talebinden haberdar olmasına rağmen Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, başlatılan takibe itiraz ederek takibi durdurduklarını, davacının, müvekkili şirketin satın almak istediği terazinin kullanım alanını bildiğinden dolayı müvekkili tarafından kullanılabilecek hukuki ve maddi niteliklere sahip bir tartıyı müvekkiline teslim etmekle yükümlü olduğunu, davacının sözleşmeye ve kanuna aykırı ayıplı ifası nedeniyle müvekkiline teslim edilen tartının müvekkili tarafından kullanılamadığını, davacının bu kusurlu hareketi nedeniyle müvekkilinin maddi zarara uğradığını, davacının sözleşmeden doğan edimini gereği gibi yerine getirmemiş olması nedeniyle davanın reddine, davacının kanuna aykırı bir satış işlemine dayanarak alacak iddiasında bulunmuş olması ve icra takibi başlatmakta kötü niyetli olması nedeniyle davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkeme kararında; “…Yapılan yargılama, toplanan deliller, az yukarıda bahsedilen kanun maddeleri ve alınan bilirkişi raporu bir bütün halinde değerlendirildiğinde; tartı aletlerinin 3516 Sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu hükümlerince damgalanmış olmasının gerektiği, imalatçılar tarafından damgalanmamış tartı aletlerinin satılması, alım satımda kullanılması ve alım satım yerlerinde bulundurulmasının yasak olduğu, dava konusu Netlift NL-TP20 Terazili Yazıcılı Transpaletin özellikle davacının kullanım amacı dikkate alındığında “Tartı Aletleri Muayene Yönetmeliğine” tabi olduğunun anlaşıldığı, yönetmelik gereği tartı aletlerinin muayene kuruluşularınca muayeneleri yapılabilmesi için öncelikle tartı aletlerinin tip onayı alınmış olması gerektiği, muayene işlemleri, muayene işaretleri, damgalama işlemleri yapılmış ve onaylanmış muayene kuruluşu ile işlemleri tamamlanmış olarak piyasaya arz edilmesi gerektiği, ancak dava konusu Terazili Yazıcılı Transpaletin tip onayı alınmadan, işaretleme ve damgalanma işlemi yapılmadan piyasaya arz edildiğinden “Tartı Aletleri Muayene Yönetmeliğine” uygun olmadığı, transpalet için “M” onayının piyasaya arz edilmeden önce alınması gerektiği, hali hazırda “M” onayı alınmadan, işaretlenmeden ve damgalanmadan piyasaya arz edilen ürüne sonradan “M” onayı alınamayacağı anlaşılmıştır. Ayrıca söz konusu transpalet için davalı tarafça noter aracılığıyla süresinde ayıp ihbarında bulunulmuş ancak davacı tarafça bu talep değerlendirilmeksizin icra takibi başlatılmış, başlatılan icra takibinde davacı tarafın haksız olduğu, mevcut haliyle davacının davalı tarafa ayıplı ürün ve hizmet sunduğu kanaatine varıldığından, davacının açmış olduğu davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Açılan davanın reddine,…” şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş. ile müvekkili … ‘ a ait … arasında akdedilen satış sözleşmesi ile, davalı şirket NETLIFT NL- TP20 TERAZİLİ YAZICILI TRANSPALET aldığını, dava konusu terazi davalı tarafa teslim edildikten ve fatura kesildikten uzun bir süre sonra bahse konu terazinin ‘’ M’’ onaylı olması gerektiği davalı tarafından öğrenildiğini ve müvekkili … ya bu hususta yardımcı olabilecekleri bir husus olup olmadığının sorulduğunu, müvekkili tarafından yapılan araştırmada terazinin sonradan‘’ M ‘’ onaylı hale getirilme ihtimali olmadığının öğrenildiğini ve davalıya bildirildiğini, daha sonra fatura bedelinin ödenmesinin talep edildiğinde davalı tarafından fatura tarihinden yaklaşık 3,5 ay sonra iade faturası kesildiğini ve kötüniyetli olarak taraflarına 17/06/2021 tarihli ihtarname gönderildiğini, bunun üzerine davalı hakkında Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … E sayılı dosyasıyla genel haciz yoluyla takip başlatıldığını, davalı 24/06/2021 tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, borçlu davalı şirketin davaya konu satışa ilişkin taraflarına Kayseri 10. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesini yolladığını, davalının yolladığı ihtarnamede ” Satışta kullanılmak üzere taraflarına göndermeyi taahhüt ettiğikleri ve … tarih … sayılı faturada belirtilen NETLİFT NL-TP20 terazili yazıcılı transpalet isimli terazinin kalibrasyonu sırasında kalibrasyon firması tarafından terazinin ‘’ M’’ onaylı ve mühürlü olmadığının taraflarına bildirildiği et ve et ürünleri satış yerlerinde onaylı tartı aleti kullanımı zorunlu olduğu ve M onaylı mühürlü terazi hususunda anlaşmış olmalarına rağmen ticari işletmelerde kullanılması mümkün olmayan ayıplı teraziyi tarafınıza teslim ettiğiniz anlaşılmıştır, dediğini, oysa ki; davalı tarafla yaptıkları satış görüşmelerinde tarafımızdan ‘’ M‘’ onaylı ve mühürlü terazi konusunda herhangi bir talepte bulunulmadığını, bu kapsamda satışı yapılan terazinin nitelikleri davalının talepleri doğrultusunda belirlendiğini, satış aşamasında taraflarından satışa konu terazinin ‘’ M ‘’ onaylı terazi olması gerektiği yönünde davalı tarafından hiçbir talepte bulunulmadığını, davalı, satışa konu teraziyi teslim aldıktan sonra satışa konu teraziye ilişkin fatura tarafımızca kesilerek davalı tarafa ibraz edildiğini, ancak davalı tarafından süresi içerisinde faturaya hiçbir itirazda da yine bulunulmadığını, taraflarınca satılan malın ayıplı olduğu asla kabul edilmediğini, zira bahse konu terazinin piyasada satılan teraziler içerisinde ” M ” onaylı ve mühürlü şekli ve onaysız şekli mevcut olup bahse konu terazi onaysız haliyle de piyasada kullanıldığını, bu sebeple ” M ” onaylı ve mühürlü terazi alıcılar tarafından tercih edilen seçenekler arasında yer almakta olup bu husus ayıp olarak nitelendirilemeyeceğini, davalı tarafta ürünü almak isterken müvekkiline terazinin ” M ” onaylı ve mühürlü nitelikte olması gerektiğini bildirmediğini, bununla birlikte mahkemece satılan ürünün ayıplı mal olarak kabul edilecekse bile Kanunda belirtilen sürelerde yerine getirilmesi gereken yükümlülüklerin davalı tarafından yerine getirilmediğinin açıkça ortada olduğunu, yerel mahkemece dinlenen tanık … ‘ ın beyanında ” …Teslim tarihinden yaklaşık 1 ay veya 45 gün sonra ödeme için aradığımızda bize transpaletin M onayının olmadığını ve bu sebeple transpaleti iade etmek istediklerini söylediler. ” dediğini, dolayısıyla gözden geçirme ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalının ayıptan dolayı taleplerini ileri sürme hakkını kaybetmiş olacağı açıkken yerel mahkemece kanuna aykırı olarak davalının süresinde ihbar yaptığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkemece verilen hukuka aykırı kararın ortadan kaldırılmasına ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın basiretli davranmamış olup, müvekkili şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davacının kanunen satılması yasak olan bir ürünü müvekkiline satmasının da satıcının ağır kusurlu olduğunu ve kanuna aykırrı olarak satılan ürün bedelini talep edemeyeceğini ortaya koyduğunu, davacının istinaf taleplerinin reddi gerektiğini beyan etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dava itirazın iptali davasıdır. Kayseri Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine … tarih … numaralı fatura dayanak yapılarak 14.367,20 TL asıl alacak 738,43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.105,63 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı görülmüştür. Davaya konu faturadaki ürünün davalıya teslim edildiği noktasında ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davaya konu ürününü satışının yasak olup olmadığı, yasak ise davacının bu bedeli talep edip edemeyeceği noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığa konu ürünün 3516 sayılı Ölçüler ve Ayarlar Kanunu uyarınca satılmasının yasak olduğu dosya kapsamında yer alan 31.05.2021 tarihli bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır.
Davalı davaya konu ürünün 3516 sayılı Ölçüler ve Ayarlar Kanununa aykırı olduğunu 17.06.2021 tarihinde öğrenmiş olup bu durumu Kayseri 10. Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacıya bildirdiği dosyada yer alan ve aksi ispatlanamayan belgelerden anlaşılmaktadır. 6098 sayılı TBK 27. Maddesi uyarınca Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüz olup bilindiği üzere hükümsüz olan sözleşme tarafa alacak hakkı bahşetmez. Taraflar ancak verdikleri şeyleri 6098 sayılı TBK 77. Maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri isteyebileceklerdir. Eldeki dava faturaya dayalı olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davası olup davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı bir talebi bulunmadığından davanın reddi yönündeki mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davacının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 19/10/2022 tarih ve 2021/542 E – 2022/791 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davacı tarafça peşin yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 99,20 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan incelemeyle H.M.K’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.16/02/2023