Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1279 E. 2023/1361 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1279
KARAR NO: 2023/1361
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/03/2023
ESAS NO: 2022/616
KARAR NO : 2023/272
DAVANIN KONUSU: Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
KARAR TARİHİ: 14/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 14/09/2023
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 30/03/2023 tarih ve 2022/616 E – 2023/272 K kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2015 yılında yapılan genel kurul ile Kayseri … kulübüne başkan olarak seçildiğini, müvekkili ile birlikte … ve … isimli şahısların da yönetime seçildiklerini, müvekkilinin yurt dışında olduğu bir esnada kulüp ödemeleri ile ilgili otarak daha önce asına buraktığı sıralı senetlerden bir tanesi o dönem diğer yöneticilerin avukatlığını yapan ….tarafından gayri hukuki bir nedenle uhdesine geçirilerek, tarih, imza ve vade kısımları tahrif edilmek suretiyle icraya konduğunu, kulüpte yapılan hırsızlık ve yolsuzluklar sebebi ile diğer yöneticiler … ve … hakkında müvekkili tarafından Kayseri C.Başsavcılığına farklı tarihlerde şikayette bulunulduğunu, davalının yaklaşık iki yıl cezaevinde kaldığını, müvekkilim davalı aleyhine şikayet yoluna gitmediğini, ancak müvekkilinin araç muayenesi için araç muayene istasyonuna gittiğinde araç üzerinde Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından konulmuş haciz olduğunu öğrendiğini, bunu üzerinde savcılığa şikayette bulunduğunu, davaya konu senedin iptaline, bono nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu takibin 2018 yılında yapıldığını ve kesinleştiğini, davacının borçtan yeni haberdar olmadığı gibi imza ve yazılarında kendisine ait olduğunu, takip dayanağı bononun tüm Kanun metni doğrultusunda bonoda bulunması gereken sorunlu şekil şartları taşıdığını ve bu sebeplen kesinleştiğini, ayrıca davacının sorgu yapılması halinde yüzlerce hacizi olduğunun görüleceğini, ayrıca davacının araç üzerindeki 157 adet hacizden neden sadece müvekkilinin alacağı olan dosyayı 4 yıl sonra farkettiğini, bunun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, görev itirazı ve arabuluculuk yönünden de davanın reddi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Toplanan deliller, davacının alının isticvap beyanı, mahkememizce toplanmış usulüne uygun deliller olarak değerlendirilmiş olup; buna göre, davacının dava konusu ettiği senet kambiyo senedi vasfında olup, senedi hükümden düşürecek her türlü iddianın dinlenebilmesi için senetle ispatı gerekmekte olup nakden kaydı içerir senetteki bu kaydın davalı senet alacaklısı yönünden getirilmiş ispat kolaylığı sağladığı, kaydın geçerli olmadığına ilişkin iddiaların senetle ispatı gerektiği, davacının senetteki kaydı hükümden düşürecek ve senedi geçersiz kılacak, senedin bedelsiz kaldığı yönündeki iddialarının senet, yemin gibi kesin delillerle ispatlaması gerektiği ve fakat davacının üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği, senedin çalıntı ve sahte olduğu yönündeki iddiaların hem savcılık soruşturma evrakından hem de davacının isticvabı sonucu alınan beyanından gerçeğe uygun olmadığı, senet metnindeki imzanın davacıya ait olduğu, tüm bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.-Davanın reddine, …” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı tarafından yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu ettiğimiz senedin aslı tahrif edilmiş bir kambiyo senedi olduğunu, tahrif edilen senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus takip yoluna gidilemeyeceği iddiası ile davanın ikame ettiklerini iddialarının oldukça net olduğunu, Senet üzerinde alacaklı ismi, vade tarihi, düzenleme tarihi gibi bölümler değiştirilmediğini, Tahrif olunan senet için kambiyo yoluna gidilemeyeceğini, Senetteki tahrifat için Sayın Yerel Mahkemece bilirkişi incelemesi yoluna gitmediklerini, bir diğer iddialarının ise müvekkilin borcu olmadığı yolunda olduğunu, Sayın Yerel Mahkeme müvekkilinin iş bu senetten dolayı borcunun olmadığı yolundaki iddiasının senedin kambiyo vasfı taşıması nedeniyle senede karşı senet karinesi uyarınca senetle ispatı gerektiği kanaati ile davalarının reddine karar verildiğini, sayın yerel mahkeme hem eksik inceleme hem de delillerin takdirinde hataya düştüğü kanaatinde olduklarını arz ve izaha çalıştıkları nedenlerle ve Sayın Başkanlığınızca re’sen nazara alınacak nedenlere binaen yerel mahkeme kararının kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.Dava, menfi tespit talebine ilişkindir.Dosya kapsamında toplanan deliller, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, mahkeme tarafından usulüne uygun yapılan davacı isticvabı da nazara alınarak davacının borçlu olmadığını yazılı ve kesin delillerle ispat edememesi nedeniyle davanın reddine ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 30/03/2023 tarih ve 2022/616 E – 2023/272 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 269,85 TL maktu istinaf istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davacı tarafından peşin yatırılmış 179,902 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 85,89 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 14/09/2023