Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1208 E. 2023/1308 K. 07.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1208
KARAR NO: 2023/1308
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/04/2023
ESAS NO: 2022/1220
KARAR NO : 2023/276
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 07/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 07/09/2023
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 04/04/2023 tarih ve 2022/1220 E – 2023/276 K kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı … Konut Yapı Kooperatifinin üyesi olduğunu, 13/06/2019 tarihli Genel Kurul Kararı ile kooperatif üyeliğinin son bulduğunu, davacının … tarih ve Tunceli 2. Noterliği yazısı ile kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini, 14/02/2020 tarihli borcu yoktur yazısını davalı kooperatifin davacıya gönderdiğini, daha sonra davalı kooperatif tarafından davacıya haksız yere borç çıkartıldığını ücretin talep edildiğini, Resmi Gazetenin 15/06/2022 tarihli 31867 yevmiye sayısı ile ilan edilen ve yürürlüğe giren 7410 Sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2. Maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11.madde ile “…inşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi, terkin edilmemiş olması, yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikine kooperatifçe tahakkuk ettirilen bedelin ödenmiş olması, kooperatif tarafından üyeye konutunun tapu devrinin yapılmış olması şartlarının birlikte sağlanmış olması halinde konutun tapu devrinin yapılmasında sonraki dönemler için yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere her ne ad altında olursa olsun yapılmış borçlandırmalar veya bu kapsamda üçüncü şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devrine ilişkin işlemler hükümsüzdür.” şeklinde düzenlemenin yapıldığını, davalı kooperatif de etaplar halinde konutlarını yapıp kesin maliyet bedeli çıkarıp üyelerine tebliğ ettiğini ve kesin maliyet bedelini ödeyen üyelere ise tapu devri yapılmış olup bu sebeple yasa kapsamında davacının davalı kooperatife borcunun bulunmadığının tespitine, ödeme yapılan kısımlar için istirdat , devam eden takipler açısından ise menfi tespit taleplerinin kabulüne, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Kayseri İlinde konut yapı kooperatifi olarak faaliyet göstermekte olduğunu, davacının kooperatifin üyesi olduğunu, dava konusu Genel Kurul Kararı 14/02/2020 tarihinde karar alındığını, davaya dayanak yapılan yasa değişikliğinin ise 15/06/2022 tarihinde yürürlüğe girdiğini, genel kurul kararında üyelerden ödeme alınmasına karar verilmiş ise de kooperatif üyelerinden herhangi bir ödeme alınmadığını ve bu konuda icra takibi başlatılmadığını, Kooperatif Kanunu Geçici 11.maddenin yalnızca Kayseri İline özgü düzenlenmiş kanun hükmünün hukuka aykırı oluğunu, mahkemece somut norm denetimi itiraz yolunun uygulanmasının gerektiğini, dava konusu kanun maddesinin yalnızca Kayseri İlinde bulunan kooperatifleri kapsayacak şekilde çıktığından Anayasanın 10. Maddesinde belirtilen “yasa önünde eşitlik ilkesi”ne aykırı olduğunu, ilgili kanun maddesi hakkında somut norm denetimi yoluna başvurulmasının gerektiğini, somut norm denetimi, bir mahkemede görülmekte olan davanın karara bağlanmasının, o davada kullanılacak kanun hükmünün anayasaya uygun olup olmamasına bağlı olması halinde yapılın denetim olduğunu, müflis kooperatifin inşaatları etaplar halinde yapmadığını, ilgili kanun maddesi … Konut Yapı Kooperatifi hakkında uygulanamayacağını, Kayseri İline özgü çıkartılan bu kanun maddesinde; Anayasaya aykırılığın açıkça ortada olduğunu, geçici 11. Madde hakkında somut norm denetimi itiraz yoluna başvurulmasını, Anayasa Mahkemesi kararı gelene kadar bekletici mesele yapılmasını, kooperatifte etaplar uygulamasının olmadığının kabul edilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Tüm dosya kapsamına göre; 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin 16/02/2023 tarih 2022/126 esas 2023/29 karar sayılı ilamı ile iptaline karar verildiğinden, eldeki davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.-Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, …” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/1220 Esas sayılı dosyası ile verilen gerekçeli kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkeme, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa eklenen geçici 11. maddenin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi üzerine davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verdiğini Davacı; kooperatif tarafından belirlenen kesin maliyet bedelini ödediğini, borcunun bulunmadığını, kendisine isabet eden dairenin tapusunu aldığını, üye olmadığını iddia ederek kooperatife borcunun bulunmadığından bahisle menfi tespit talebinde bulunduğunu, menfi tespit talebinin hukuki mahiyetinin belli olduğunu, davacı, kooperatife karşı yasal olarak borçlu olmadığının tespitini talep ettiğini, Dolayısıyla geçici maddenin iptal edilmesi davanın konusuz kalmasına sebep olmayacağını, Bu nedenle mahkemece davanın esasa girilerek cevap dilekçelerinde ayrıntılı olarak zikrettikleri üzere davacının borcunun bulunmadığı yönündeki haksız ve hukuka aykırı menfi tespit talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini Davacının kooperatife borcu olmadığı yönündeki iddialarını kabul etmemekle birlikte davanın menfi tespit davası olması ve davanın esasa girilmeksizin konusuz kalabilmesinin mümkün olmadığını, davacının kooperatife borcunun bulunduğunun dosya kapsamında açıkça belli olduğunu,. Davacının kooperatife borcunun bulunup bulunmadığı, davanın esasına girilip dosya kapsamındaki deliller ve kooperatif kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağından davanın konusuz kalmasından bahisle karar verilmesinin açıkça hukuka ve usul ekonomisine aykırı olduğunu, davanın esasına girilerek davacının borcunun bulunduğunun tespit edilmesinde kooperatifin hukuki yararı bulunmadığını mahkemece davanın konusuz kalmasına rağmen Kooperatif lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hakkaniyet gereğince vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının da hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, her ne kadar mahkeme, Anayasa Mahkemesi tarafından Kooperatifler Kanunundaki geçici 11. maddenin iptal edilmesi nedeniyle davanın esasına girilmeksizin karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş ise de; davacının dava dilekçesinde kesin maliyet bedelini ödediğini yani Kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve borcunun bulunmadığını iddia etmesi nedeniyle davanın esasına girilerek sonuca göre karar verilmesi gerektiğini, arz edilen ve mahkemenizce re’sen dikkate alınacak diğer nedenlerle; istinaf talebimizin kabulüyle Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1220 Esas, 2023/276 sayılı kararının kaldırılarak, davanın reddine, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.Dava, kooperatif üyesinin açtığı menfi tespit talebine ilişkindir.
Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davacının menfi tespit dayanağının 7410 sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun 2. maddesi ile 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununa eklenen geçici 11. maddesine dayanması ve ilgili hükmün Anayasa Mahkemesinin 16.02/2023 tarih ile 2022/126 Esas 2023/29 Karar sayılı ilamı ile iptali nedeni ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 04/04/2023 tarih ve 2022/1220 E – 2023/276 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 269,850 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden davalı tarafça peşin yatırılan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 89,95TL harcın davalıdan alınarak hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 07/09/2023