Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1070 E. 2023/1108 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1070
KARAR NO: 2023/1108
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2022
ESAS NO: 2022/1216
KARAR NO: 2022/1021
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit İstirdat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/06/2023
İSTİNAF KARAR
YAZIM TARİHİ:13/06/2023
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/12/2022 tarih ve 2022/1216 Esas – 2022/1021 sayılı kararı davacı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının … Yemek isimli şahıs şirketinde işveren konumunda olup davalı ile herhangi bir borç ve alacak ilişkisi mevcut olmadığını, davacıya ait iş yerinde 10/01/2022 – 07/04/2022 tarihleri arasında çalışmış olan … isimli işçinin davalı … aralarında kambiyo senedine dayalı bir borç ilişkisi bulunması nedeniyle … hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işveren konumunda bulunan davacıya maaş haczi talebi gönderilmiş ise de dilekçeye ekli olarak sunmuş oldukları SGK kayıtlarında da açıkça görüldüğü üzere icra dosyasının asıl borçlusu olan … ‘nin maaş haczinin gönderildiği tarihinden önce 07/04/2022 tarihinden önce işten çıkarıldığını, iş yerinin borçtan sorumlu tutulma imkanı olmasına rağmen kötü niyetli olarak davacıya İİK. 89/1-89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri göndermek sureti ile davacının dosyaya borçlu olarak ekletildiğini ve borçlu olmadığı takdirde borcu ödemek zorunda bırakıldığını ileri sürerek; davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 23.759,16 TL’nin ödeme tarihi olan 27/10/2022 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte istirdatına, kötü niyetli davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilmemiş, davalı tarafın davaya cevap vermesi için başlaması gereken yasal iki haftalık süre başlamamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “……Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde, borçluya borçlu olduğu gerekçesiyle çıkarılan haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle yedinde sayılan borçtan dolayı ödenen bedelin istirdatına dilemiştir.Somut olayda tarafların tacir olmaması ve davanın mutlak ticari dava olmaması sebebiyle mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmış…….” gerekçesiyle H.M.K’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE, Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının görevli KAYSERİ NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, HMK.’nun 20. maddesi gereği kararın kesinleştiği tarihten veya kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmemesi halinde, HMK’nın 331/2. maddesi gereğince dava dosyanın re’sen mahkememizce ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine karar verilmiştir.
İşbu kararı davacı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemede görülmekte olan davada 26.12.2022 tarihli karar ile göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden red kararı verildiğini, işbu kararın aşağıda izah edeceği üzere usul ve yasaya aykırı olup bozularak görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğuna karar verilmesi gerektiğini, açmış oldukları davanın kambiyo senedine dayalı olarak başlatılmış icra takibi nedeniyle haksız olarak ödenmek zorunda kalınan senet bedelinin istirdadına ilişkin dava olduğunu, istirdat davalarının özelliğinin de taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğine göre çeşitli mahkemelerde görüldüğünü, 20. HD., E. 2020/568 K. 2020/1073 T. 27.2.2020 tarihli kararında mutlak ticari iş niteliğinde olan kambiyo senedine dayalı alacağımızın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, keza bu sebeple de ara buluculuğa başvuru yapılmış olup usulü bir eksikliğin mevcut olmadığını, yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/19-1241E ve 2016/1033 ve 09.11.2016 tarihli kararında da açık bir şekilde bonoya dayalı alacakların mutlak ticari iş olduğu ve bu sebeple asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu belirttiğini, icra dosyası mahkemeye sunulmuş olmasına rağmen borcun kaynağı tespit edilmeden yalnızca ticaret odasından tarafların tacir olup olmadığının sorulmak sureti ile eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak dosya hakkında görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olup ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması sureti ile görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğunun tespiti gerektiğini, keza sunduğu Yargıtay kararları ve TTK’nın emredici hükümleri uyarınca bonoya dayalı takiplerin mutlak ticari iş niteliğinde olduğunu belirterek; Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş olan 26.12.2022 tarih ve 2022/1216E-2022/1021K sayılı görevsizlik kararına itirazların kabulü ile ilgili kararın kaldırılmasını ve dava dilekçesindeki müracaatına uygun şekilde yargılamanın yürütülmesi hususunda gereğinin yapılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava, İİK’nun 89. maddesine göre açılan menfi tesbit davasıdır.Görevle ilgili düzenlemeler; HMK 114/1-c,115. Maddeleri uyarınca kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olup taraflar ileri sürmese dahi, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir.Dava İİK’nun 89/3. maddesi kapsamında açılmış bir menfi tespit davası olup takip konusunu teşkil eden alacak isteminin kambiyo senedinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.Yargıtay 19 HD.’nin 16.10.2019 tarih 2019/1500-4799E.K sayılı emsal içtihadında;”…Dava İ.İ.K.’nun 89/III maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır. İhbarnamenin gönderildiği takip, davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu … ’a karşı kambiyo senedine istinaden yapılmış bir takiptir. Bu itibarla ticari iş niteliğindeki takip dosyasından gönderilen ihbarnameye karşı açılan menfi tespit davasının ticaret mahkemesinde görülmesi gerekir. Dava tarihi itibarıyla asliye hukuk mahkemesi ile asliye ticaret mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğundan mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir…” şeklinde karar verilmiştir. Bu nedenle, mahkemece öncelikle davanın niteliği itibariyle Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiştir. Davacı vekilinin istinaf itirazları belirtilen yönden yerinde görülerek davanın esasına ilişkin inceleme yapılmadan, HMK’nun 353/1-a,3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK’nın 353/1-a.3 md. gereğince, KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 26/12/2022 tarih ve 2021/1216 Esas – 2022/11021 sayılı nihai kararın KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak,mahkemece davanın yeniden esastan görülmesi için dosyanın KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talepleri halinde kendisine iadesine,
5-Davacının istinaf aşamasında yapmış olduğu istinaf posta/yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvuru harçlarının görevli ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonunda dikkate alınmasına,
6-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a.3-6 maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 08/06/2023