Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/759 E. 2022/772 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/759
KARAR NO: 2022/772
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/12/2021
ESAS NO: 2021/26
KARAR NO: 2021/1111
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/04/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 06/04/2022
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/12/2021 tarih ve 2021/26 Esas – 2021/1111 sayılı kararı davalı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı kooperatifin 05/05/2019 tarihinde yaptığı olağan genel kurul toplantısının 8. Maddesinde ortaklar arasında eşitlik ilkesini sağlamak amacıyla, ortakların ödemelerinin 125.000,00 TL’ye eşitlenmesinin kabul edildiğini, aynı karara göre ortakların borçlarını 31/05/2019 tarihinde muaccel hale gelecek ve yıllık % 18 faiz uygulanacağını, davalının söz konusu genel kurul toplantı tutanağının kendisine tebliğ edilmiş olmasına rağmen kooperatife olan borcunu genel kurulun 8. maddesinde belirtildiği üzere yapılandırmadığını, kooperatif hesaplarına bakıldığında davalının yapmış olduğu ödemeler düşüldükten sonra kooperatife olan ana para borcunun 41.550,00 TL olduğunu, söz konusu alacağın tahsili amacıyla davacı kooperatifin davalıya karşı 18/06/2020 tarihinde Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, söz konusu dosyada 7.868,32 TL işlemiş faiz tutarı hesaplandığını ve kendisinden 18/06/2020 tarihi itibari ile 49.418,32 TL talep ettiğini belirterek davalının Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı kooperatif üyesi iken ferdileşme sonucunun kendi mülkiyetine geçen … Mah… Sok. … Apt. No:…’daki daireyi 28/03/2013 tarihinde … adlı kişiye satış yoluyla devrettiğini, bu hususun … Tapu Müdürlüğüne mahkemece yazılacak müzekkereye verilecek cevaba binaen gelen kayıtlarla ispatlanacağını, dolayısıyla söz konusu devirden sonra davalının söz konusu daireyi kullanmadığını, davalının Kayseri 10. Noterliği vasıtasıyla davalı kooperatife gönderdiği … yevmiye nolu … tarihli ihtarname ile çıkma iradesini, dolayısıyla üyelikten istifa iradesini sergilediğini, ihtarnameyi gönderdiği tarihe kadar davalının aidat borcu bulunmadığını, davalının bu toplantının yapıldığı tarihte eski üye olduğunu ve eşitlemeye dayalı olarak ortaya çıkan ve takibe konu borç olan 41.550,00 TL davalının çıkma iradesini sergilediği tarihten sonra ilgili genel kurul kararı ile doğmuş bir borç olduğunu, dolayısıyla bu bentte paylaştığı kararlardan da anlaşılacağı üzere davalının söz konusu borçtan sorumlu tutulamayacağını ve davalının böyle bir borcu ve haliyle buna bağlı ferisi niteliğinde bir faiz borcuda bulunmadığını belirterek davalı hakkında açılmış bulunan iş bu itirazın iptali davasının reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20 ‘sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “… Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça borçlu olunmadığı belirtilerek takibe itiraz edilmiş ve bunun üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açılmış ise de, toplanan deliller sonucu alınan tarihli bilirkişi raporundan, davalının davacı kooperatifin üyesi olduğu, söz konusu üyeliğin peşin bedelli sabit fiyatlı üye niteliği taşımadığı, davacı kooperatifin 05/05/2019 tarihli genel kurulunda üyelerin ödedikleri tutarın 125.000,00 TL’ye eşitlenmesi yönünde karar alındığı, kooperatif genel kurulunun kooperatifin en yetkili organı olduğu ve üye ödemelerine ilişkin karar alma yetkisinin kendisinde olduğu, alınan kararın da tüm üyeleri bağlayacağı, genel kurul kararının iptaline yönelik bir dava açılmadığı ve buna yönelik bir delil sunulmadığı, genel kurula bakanlık temsilcisinin katıldığı, toplantı ve karar nisabının oluştuğu, genel kurul kararının yokluk sebeplerinin bulunmadığının anlaşıldığı, taşınmazı iade etmeden üyelikten istifanın olamayacağı, alınan eşitleme kararının ortakların şahsi yükümlülüklerini artıran karar nitelinde olmadığı, davalının kooperatife taşınmazı devrettikten sonra üçüncü kişinin muhatap alınması talebinin davacı açısından hüküm ve sonuç doğurmayacağından davalının yapmış olduğu ödemeler dikkate alınarak davacıya borçlu olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiş, mahkememizce hükmedilen alacak genel kurul kararı ve yapılan ödemelerle belirli olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş” gerekçesiyle Açılan davanın kabulü ile, davalının Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, 41.550,00 TL asıl alacak, 7.868,32 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 49.418,32 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa yıllık %18 oranında gecikme faizi işletilmesine, 2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, takibin devamına karar verilen 49.418,32 TL alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İşbu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalının cevap ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde açıkladıkları üzere kooperatif üyesi iken ferdileşme sonucu kendi mülkiyetine geçen … Mah. … Sok. … Apt. No:39 daki daireyi 28/03/2013 tarihinde … adlı kişiye satış yoluyla devrettiğini, devirden sonra daireyi kullanmadığını, davalının Kayseri 10. Noterliği vasıtasıyla davalı kooperatife gönderdiği … yevmiye nolu … tarihli ihtarneme ile çıkma iradesini dolayısıyla üyelikten istifa iradesini sergilediğini, Yargıtayın 2017/2538 E., 2018/440 K. Sayılı Hukuk Genel Kurulu, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2015/8646 E., 2015/8658 K. sayılı kararlardan da anlaşılacağı üzere davalının istifasının yani çıkma iradesinin davalıya ulaşmasına kadar borçlardan davalının sorumlu olduğunu, ulaşmasından itibaren söz konusu kooperatifin üyesi olmadığını, davaya konu olan alacağın ise Kayseri Genel İcra Darresi’nin … E. İcra dosyasında işlemiş faizi ile konu olan … tarihli davalı kooperatif genel kurul toplantısındaki karar ile doğmuş bir alacak olduğunu, söz konusu tarihte davalının kooperatifin üyesi olmadığını, yani ilgili toplantıda alınan kararla doğan borcun davalının çıkma iradesini yani istifa iradesini kooperatife ulaştırdığı tarihten sonra doğmuş borç olduğunu, bu nedenle yukarıda da değindiği Yargıtay kararları da dikkate alındığında davalının söz konusu (icra takibine konu olan) borçtan ve borcun ferisinden sorumlu tutulamayacağını, yerel mahkemenin icra inkar tazminatına asıl alacak ve ferisi olan faiz üzerinden karar vermesinin de hukuka ve kanuna aykırı olup davanın reddine karar verilmesi gerekirse de davanın kabulü halinde de icra inkar tazminatına asıl alacak üzerinden karar vermesi gerektiğini, Nitekim Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1695 E. , 2021/1970 K. sayılı kararının da bu doğrultuda olduğunu, yerel mahkemenin dava dosyasında yer alan bilirkişi raporuna itiraz etmesine rağmen ek rapor aldırılmaması yani ek bilirkişi raporu aldırılması talebinin kabul edilmemesi ile son duruşma da esasa ilişkin beyanda bulunmak üzere süre istememize rağmen bu talebin kabul edilmemesi hususları birlikte değerlendirildiğinde taleplerin reddedilmesinin bariz bir şekilde hukuki dinlenilme hakkının ihlali, bu ihlalin yerel mahkemenin kabul kararının hukuka ve usüle aykırı hale getirdiğini, yerel mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararı arasında farklılık olduğunu yani çelişki olduğunu, kısa kararda yerel mahkeme vekalet ücretine hiçbir şekilde değinmediği halde gerekçeli kararında değinmiş ve hüküm kısmında vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrası olduğunu, Yargıtay 1991/7 E, 1992/4 K. Sayılı kısa kararla çelişik bir şekilde hüküm kurulmasının hatalı olup hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafından açılan iş bu davanın reddine ve davalı lehine kötü niyet tazminatına karar verilmek üzere Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/26.E. 2021/1111 K. sayılı kararının hükmün tüm yönleri ile kaldırılmasına, aksi takdirde Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/26.E. 2021/1111 K. sayılı kararına göre sadece asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına karar verilmek üzere hükmün icra inkar tazminatına ilişkin kısmının kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olup, istinaf başvurusunun esastan reddinin gerektiğini, konusu aynı olan Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1020 E., Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/137 E., Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/135 E. Kararların davacı lehine sonuçlandığını belirterek; istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava, hukuki niteliği itibari ile kooperatif üyelik aidat bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın İİK nun 67.maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminat istemine ilişkindir. Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı-alacaklı tarafından davalı-borçlu aleyhine 41.550,00-TL bakiye alacak+7.868,32-TL işlemiş faiz tutarı=49.418,32-TL toplam alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 25/07/2020 tarihinde tebliğ olduğu, davalının itirazı üzerine icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta davacı kooperatifin … tarihli genel kurulunda alınan kararla kooperatif üyelerinden toplanan aidatların yükseltilmesine (parasal yükümlülüklerin 125.000 TL’ye eşitlenmesine) karar verildiği,davalının kooperatif genel kurulunda alınan karar gereği belirlenen borçlarını ödememesi nedeniyle hakkında Kayseri Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı,yapılan takibin davalının itirazı üzerine durduğu davacı kooperatifin itirazın iptali ile %20 icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalının ise davacı kooperatif üyesi olmadığını, konutu üçüncü bir kişiye devrettiğini, ayrıca davalı kooperatiften istifa ettiğini, kooperatif üyesi olmadığı için aidat ödemekten sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini dilediği görülmüştür.Taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ilk derece mahkemesince davalının davacı kooperatif üyesi olduğu, kooperatif ortağı olan davalının genel kurulda karar altına alınan aidatlardan sorumlu olacağı, borcun belirlenebilir, hesap edilebilir (likit alacak) nitelikte olduğuna ilişkin değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. (Y.23 HD.,20.05.2014,2014/956 E 2014/3924 K., Y. 23. HD.11.04.2013,2013/1703E. 2013/2358K.,23HD.18.06.2013,2013/3438E. 2013/4173K sayılı emsal kararları da aynı yöndedir.) Aynı zamanda İİK.67/son maddesinde “Bu kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötüniyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü gereği alacak ve faiz üzerinden, bir başka deyişle takip talebindeki talep miktarı ve dava açılışındaki dava değeri üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir yanlışlık bulunmamıştır.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle ve HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf başvurusu sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda davalı tarafın söz konusu istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden ilk derece mahkemesinin istinafa konu edilen nihai kararının HMK 353/1-b.1.maddesi gereğince usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu değerlendirilerek istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/12/2021 tarih ve 2021/26 Esas – 2021/1111 sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 3.375,76 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı tarafından peşin yatırılmış 843,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.531,18 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK. 302/5 maddesi gereğince iş bu ilamın kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararın yerine getirilmesi için gerekli bildirilmlerin, HMK. 359/4 maddesi gereğince iş bu kararın taraflarına tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.05/04/2022