Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/732 E. 2022/681 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/732
KARAR NO: 2022/681
KARAR TARİHİ: 25/03/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/12/2021
NUMARASI: 2021/556 D.İş – 2021/556 D.İş K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Tedbir/Tevdi mahalli tayini
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 25/03/2022
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 31/12/2021 tarih ve 2021/556 D.İş – 2021/556 D.İş K kararına karşı süresi içinde talep eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili dilekçesine özetle; Karşı taraf kooperatifin yapılacak alacaklılar toplantısında yahut kurulacak iflas idaresi tarafından ihtiyati tedbir talep edenin süresinde yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle kooperatif üyeliğinin kendiliğinden düştüğü kararı alabileceğini, bu karar karşı yasal yollara başvurulması halinde yapılacak yargılama süresince talep edenin taşınmazı tahliye edebileceği gibi yargılama sonunda daha az da olsa bir borç miktarına hükmedilirse talep edenin üyelik nedeniyle elde ettiği taşınmazı kaybetme riski doğacağını, taşınmazın ipotekli olması nedeniyle karşı taraf kooperatife karşı ödemezlik defi ileri sürüldüğünü, iflas idaresi tarafından …’a olan borçları ödenerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması halinde de talep edenin hukuken haksız duruma düşeceğini, üyelik nedeniyle elde ettiği hakkını kaybedeceğini, kooperatifin iflası nedeniyle kooperatif ihtarnamesine karşı taraflarınca iflas idaresi oluşturulana kadar muarazanın men’i davası açılamadığını, bu nedenlerle şartları oluştuğundan Sınırlı Sorumlu … Konut Yapi Kooperatifi’nin talep edene gönderdiği 25.11.2021 tarihli ikinci ihtarnamesinde verilen süre ile üyelikten çıkarmaya yönelik işlemin ihtiyati tedbir kararıyla teminatsız şekilde tedbiren ve ikinci alacaklılar toplantısından sonraki (20) günlük süre sonuna kadar durdurulmasını, mahkemece teminat ile ilgili aksi görüşteyse talep edenin uzun süren yargılama giderleriyle mücadele edeceği ve ekonomik durumunun bulunmadığı hususları dikkate alınarak talep edilen 38.690,42.-TL aidat tutarı üzerinden makul bir teminat oranı belirlenmesini, yine mahkemece teminat konusunda aksi görüşteyse talep edilen 38.690,42.-TL aidat alacağı tutarı kadar teminata hükmedilmesini, mahkemece tedbir konusunda aksi görüşteyse, Kooperatifin iflas etmiş olması ve henüz iflasın açılmasının ardından iflas idaresinin kurulmamış olması nedenleriyle Müvekkilimiz de üyelikten çıkarılma tehlikesini göze alamadığından mahkemenin işbu dosyasının tarafımıza tevdi mahalli tayin edilmesine kararı verilmesini, masraf ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “..Dosyaya sunulan bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, talep edenin kooperatif aidat borcunun bulunmadığına yönelik beyan ve iddiası ancak yargılama sırasında toplanacak deliller, alınacak bilirkişi raporu ile belirlenebilecek nitelikte olup bu aşamada talep dilekçesine ekli iki ayrı ihtarnamenin talep sahibinin 31/08/2021 tarihinde kadar geçerli aidat borcuna ilişkin talep olup dosyaya sunulan dekont ise talep sahibinin geçmiş dönemlere ait yatırmış olduğu aidat borcuna ilişkin olup taşınmazın tapu kaydının talep sahibi adına kayıtlı olması ayrıca ve tek başına talep sahibinin kooperatife olan tüm kesin maliyet ve ek maliyet borçlarını ödediği hususunda yaklaşık da olsa ispata elverişli olmayıp kooperatif genel kurulu tarafından alınacak yeni bir kararla yeniden kesin maliyet hesabı yapılıp kooperatif üyelerine eşitlik ilkesi çerçevesinde borç olarak yansıtılabilecektir. Bu nedenle ihtiyati tedbir taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir. Talep edenin ihtiyati tedbir taleplerinin ayrı ayrı reddine,,…” şeklinde karar verilmiştir.Bu karara karşı ihtiyati tedbir-Tevdi mahalli tayini talep eden vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir talep eden vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kayseri (1) inci Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03.01.2022 tarih ve 2021/556 D. İş, 2021/556 D.İş Karar sayılı kararının istinaf incelemesi sonunda kaldırılmasına, …’nin (… V.D. …) Müvekkiline gönderdiği 25.11.2021 tarihli ikinci ihtarnamesinde verilen süre ile üyelikten çıkarmaya yönelik işlemin ihtiyati tedbir kararıyla teminatsız şekilde tedbiren ve ikinci alacaklılar toplantısından sonraki (20) günlük süre sonuna kadar durdurulmasına, Mahkemece Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasına ihtirazi kayıtla yatırılan 38.690,42-TL tutar üzerine tedbir uygulanmasına ve bu konuda Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasına bildirimde bulunulmasına, masraf ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Talep (D.iş dosyası üzerinden), ihtiyati tedir talep edene gönderilen 2.ihtarname ile karşı taraf kooperatif tarafından ihtiyati tedbir isteyenin 38.690,42 TL bakiye üyelik aidatı borcu bulunduğu iddiasına ilişkin yazının kendilerince açılacak davanın sonuna kadar teminatsız şekilde tedbiren yürürlüğünün durdurulması, aksi halde karşı taraf kooperatifin Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/800 E sayılı dosyasında 20/12/2021 tarihinde iflasının açıklanması nedeniyle hak kaybına uğranılmaması için ve iflas idaresinin oluşumunun ardından taraflarınca açılacak dava neticelenene kadar 38.690,42 TL’nin işbu doyasına teminat olarak ödenmesi ve bu dosyanın tevdi mahalli olarak tayin edilmesi yönünde karar alınmasına ilişkindir.Mahkemece verilen 03/01/2022 tarihli 2021/556 D.iş E – 2021/556 D.iş K sayılı gerekçeli kararla, söz konusu taleplerin reddine karar verilmiştir. İhtiyati tedbir isteyen vekili işbu kararı süresinde istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemenin istinaf edilen kararında yazılı açıklamaları ile dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Dosya kapsamına binaen ihtiyati tedbir talebinin kabulü için HMK’nın 389 vd.maddeleri gereğince aranan gerekli ve yaklaşık ispata yeterli koşulların bulunmadığı, uyuşmazlığın esası hakkında çekişmeli olarak açılacak bir davada ancak incelenebilecek hususlardan olduğu anlaşıldığından söz konusu ihtiyati tedbir talebinin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.Talep edenin iş bu dosyanın, icra dosyasına ihtirazi kayıtla yatırdıkları bedel üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ve bu dosyanın söz konusu bedel yönünden tevdi mahalli tayin edilmesine ilişkin talepleri yönünden yapılan inceleme ve değerlendirmede de; tevdi mahalli tayini talebinin HMK’nın 382/1-d.3.maddesi gereğince çekişmesiz yargı işlerinden olduğu, HMK’nın 382/1maddesine göre;
“HMK’nın MADDE 382- (1) Çekişmesiz yargı, hukukun, mahkemelerce, aşağıdaki üç ölçütten birine veya birkaçına göre bu yargıya giren işlere uygulanmasıdır:
a) İlgililer arasında uyuşmazlık olmayan hâller.
b) İlgililerin, ileri sürülebileceği herhangi bir hakkının bulunmadığı hâller.
c) Hâkimin resen harekete geçtiği hâller.
(2) Aşağıdaki işler çekişmesiz yargı işlerinden sayılır:….
d) Borçlar hukukundaki çekişmesiz yargı işleri:…
3) Tevdi mahalli belirlenmesi veya tevdi edilemeyecek eşyanın satılması….”
Şeklinde hüküm altına alınmış olup, talep edenin söz konusu tevdi mahalli tayini talebinin HMK’nın 382/1 maddesinde belirtilen üç ölçütten birine veya birkaçına göre hukukun bu yargıya giren çekişmesiz yargı işleri vasfında olmadığı, zira tevdi mahalli istenen konuda ilgililer arasında uyuşmazlık bulunduğunun bizzat talep eden tarafça dilekçesinde iddia/beyan edildiği, ilgililerinin ileri sürülebileceği haklarının bulunmadığı hallerden olmadığı ve hakimin resen harekete geçtiği hallerden de olmadığından yasal koşullarının bulunmaması nedeniyle söz konusu tevdi mahalli tayini talebinin ve bu konuda ihtiyati tedbir kararı verilmesine dair talebinin de reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle ve mahkemece de istinaf edilen karar ile söz konusu ihtiyati tedbir ve tevdi mahalli tayini taleplerinin reddine karar verilmiş olduğundan, istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir isabetsizlik ve aykırılığın bulunmadığı, kararın hukuka uygun olduğu, bu nedenlerle de istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 31/12/2021 tarih ve 2021/556 D.İş – 2021/556 D.İş K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Yargıtaya temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar yönünden karar ilamının dairemizce resen taraflara tebliği işlemlerinin yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile; ihtiyati tedbir talebi yönünden HMK 362/1-f ile 391/3.maddeleri uyarınca KESİN olarak, tevdi mahalli tayini talebi yönünden ise HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/03/2022