Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/507 E. 2022/582 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/507
KARAR NO: 2022/582
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/01/2022
ESAS NO: 2022/78
KARAR NO: 2022/76
DAVANIN KONUSU: Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/03/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 15/03/2022
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/01/2022 tarih ve 2022/78 Esas – 2022/76 sayılı kararı davacı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı firma ile lehtar … şirketi arasında ilaç satışına ilişkin ticari ilişki olduğunu, davacı şirketin bu cari ticari ilişkilerine binaen lehtar şirket adına yazılı; a-Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., Lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi 26.08.2021 Vade Tarihi 26.10.2021 olan 45.000,00 TL bedelle senet, b-Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., Lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi 26.08.2021 Vade Tarihi 26.11.2021 olan 45.000,00 TL bedelle senet, c-Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi 26.08.2021 Vade Tarihi 26.12.2021 olan 45.000,00 TL bedelle senedi keşide ettiğini, 27/08/2021 tarihinde … kargo şirketi ile senetleri gönderdiğini, lehtar şirket ile yapılan görüşmede senetlerin ellerine geçmediğini öğrendiğini ve kargo şirketi nezdinde yapılan araştırmada kargonun … kargo … Şubesi’nde kaybolduğunu, davacı şirketin, senetlerin kargoda kaybolması nedeniyle lehtar şirkete, aynı bedellerle yeni senetler düzenlediğini ve teslim ettiğini, İstanbul 36. İcra Müdürlüğü’ nün … takip sayılı dosyası ile dosyası ile, vade tarihi 26.10.2021 olan 45.000,00 TL bedelli senet ile davacı şirkete kambiyo takibi yapıldığını, takibe konu bononun sanki tedavüle çıkıp ciro yoluyla devirler yapılmış gibi sahte şirket ve kaşelerle doldurulduğunu ve son ciranta tarafından icra takibine konulduğunu, her ne kadar diğer senetler icraya konulmamış ise de, icra takibine konu edilmeyen senetlerin de bu takip alacaklısı şirket ellerinde olduğunu ve icra takibine konu edecekleri düşündüklerini belirterek davaya konu senetler ile ilgili ödemeden men kararı verilmesi ile senetlerin iptalini, takibe konulan senet için ise takdir edilecek miktarda teminat ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “….Dava dosyasının incelenmesi sonucu iptali istenen bononun keşidecesinin davacı olduğu, bono iptali davası açma hakkının TTK’da yalnız hamile tanındığı, keşideci tarafından bononun kaybı nedeniyle bono iptali davası açılamayacağı, senetler kargoda kaybolmuş olsa dahi bu hususun keşideciye dava açma hakkı vermeyeceği, (emsal Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/8102 Esas 2018/1789 Karar) 6201 Sayılı TTK’nun 818/1. maddesi yollamasıyla 757. maddesi uyarınca işbu davayı açma hakkı olmaması” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.İşbu kararı davacı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; TTK.m. 757 maddesinde dava açma yetkisinin, sadece senette hamil olarak görünen kişiye değil, iradesi dışında senet elinden çıkan kişiye dava açma hakkı verdiğini, iradesi dışında senet elinden çıkan kişinin, keşideci olan ve aynı zamanda hamil olan müvekkili şirkette olduğunu, senette hamil olarak görünen lehtarın, senet teslimi gerçekleşmediği için senet hamili olmadığını, mahkemece madde metninin hatalı olarak dar yorumlandığını, bu durumda, senet eline geçmeyen lehtar şirketin haklı olarak senet iptali için başvurmaması halinde, bu davada da görüleceği üzere ve dava dilekçesinde ayrıntılı arz ettikleri üzere, kötü niyetli kişilerin eline geçen senetleri kullanmak suretiyle haksızlıklara ve ticari istikrarsızlığa ve telafisi güç sonuçlara yol açacağının ortada olduğunu, senedi elinde bulunduran ve iradesi dışında senet elinden çıkan müvekkilinin dava açma hakkı bulunmaması gerekçesiyle, hiç bir koruma tedbiri almaksızın verilen kararda hukuka uyarlık bulunmadığını, çekişmesiz yargı davası olan ve kesin hüküm teşkil etmeyecek iş bu davada, her türlü hak kaybının önlenmesi için, senet bedellerini de depo etmeye hazır olduğu halde, sahte imza ve kaşelerle ve sahte şirketlerle tahsile konulan ve konulacak bu senetleri tahsil edecek şahıs ve şirketlerin ceza yargılaması sonucu tespit olunsa ve haklı çıksa dahi, şirketlerin hukuka aykırı halleri ve içlerinin boş olması ve suç ürünü olmaları nedenleriyle, ödenen bedelin geri iadesi mümkün olamayacağını ve müvekkili şirket için telafisi imkansız zararlar doğacağını belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılarak dava dilekçesindeki talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Davacının talebi ilk derece mahkemesi tarafından zayi nedenine dayalı bono iptali istemi olarak nitelendirilmiştir. TTK’nin 778/ı maddesi yollamasıyla 757. maddesi uyarınca bononun iptaline karar verilebilmesi için senedin yasal hamil olan zilyedin rızası dışında elinden çıkmış olması ve kimin elinde olduğunun bilinmemesi gerekmektedir. Bu nedenlerle keşideci davacı tarafından lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi 26.08.2021 Vade Tarihi 26.11.2021 olan 45.000,00 TL bedelli bono ve lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi 26.08.2021 Vade Tarihi 26.12.2021 olan 45.000,00 TL bedelli bono yönünden davanın davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmaması nedeniyle reddi doğru görülmüş, bu hususta ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.Bono iptali davaları, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardandır. Fakat somut davada davacının Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., Lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi 26.08.2021 Vade Tarihi 26.10.2021 olan 45.000,00 TL bedelli bonoyu elinde bulunduran hamili bildiğini (Bu bononun İstanbul 36. İcra müd.nün. … esas sayılı takip dosyasında … Ltd. Şti, tarafından takibe konulduğunu dava dilekçesinde açıkça beyan etmiştir.) , bu hamil tarafından kendisine takip yapıldığını, bonodan ötürü bu kişiye borcu bulunmadığını, sahte cirolarla hamilin eline geçtiğini belirttiği görülmüştür. HMK’nın 33. maddesi gereğince hakim, Türk hukukunu resen uygulayacağından maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak taraflara, hukuki niteleme hakime aittir. İptali istenen bu bononun zayi olmadığı, senedin kimin elinde olduğunun belli olduğu, davacının söz konusu hamil hakkında şartları varsa iade davası açabileceği,işbu davadaki talebinin de dava dilekçesindeki açık beyanlarına göre bu bono yönünden olmak üzere iade talep ve davası olduğu, hasımsız olarak açılan işbu davada alınacak kararın bonoyu elinde bulunduran hamil yönünden bağlayıcılığının bulunmayacağı, davacının dava konusu işbu bono yönünden olmak üzere zayi olduğu gerekçesiyle işbu davayı açmakta anılan sebeplerle hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmıştır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/1632 Esas 2019/3204 Karar). Davacının talebinin bu bono yönünden istirdada, iadeye ilişkin olduğu, işbu iade davasını ise bono hamiline yani elinde bulundurduğunu iddia ve beyan ettiği kişiye karşı yani hasımlı olarak açması gerektiği halde hasımsız olarak açtığı, talebin niteliği gereği hasımlı açılması gereken davanın hasımsız açılması nedeniyle davanın bu bono yönünden bu gerekçelerle reddi gerekirken talebin hasımsız zayi nedeniyle bono iptali davası olarak nitelendirilmesi ve davanın aktif husumet yokluğundan reddi kararı yerinde görülmemiş, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/8088 Esas 2018/1621 Karar) sonucu itibariyle doğru olan ilk derece mahkemesi kararında HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince bu hususların düzeltilmesi suretiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının 6100 sayılı HMK 353/1-b.2 maddesi hükmü gereğince kaldırılarak bu yönden düzeltilmek suretiyle yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2- HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince düzelterek yeniden karar verilmek üzere KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 27/01/2022 tarih ve 2022/78 E – 2022/76 sayılı nihai kararının KALDIRILMASINA,
Düzeltilerek yeniden bir karar verilmesine, buna göre;
1-Davanın Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., Lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi …, Vade Tarihi … olan 45.000,00 TL bedelli bono yönünden hasımlı açılması gerekirken hasımsız açılması nedeniyle reddine,
2-Davanın Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., Lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi … Vade Tarihi … olan 45.000,00 TL bedelli bono ve Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd.şti., lehdarı … Deposu Ticaret Limited Şirketi, keşide tarihi … Vade Tarihi … olan 45.000,00 TL bedelli bono yönünden aktif husumet yokluğundan REDDİNE,
3-Yeterince harç alındığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından varsa kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,”
3-Davacı tarafın istinaf aşamasında yatırmış olduğu 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafın istinaf aşamasında yapmış olduğu posta gideri 66,50 TL’nin ve 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 382/2-e-6 yollamasıyla 362/1-ç bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.10/03/2022