Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/492 E. 2022/570 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/492
KARAR NO: 2022/570
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/12/2021
ESAS NO: 2019/833
KARAR NO: 2021/1151
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 10/03/2022
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 21/12/2021 tarih ve 2019/833 E – 2021/1151 K kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari alım satım bulunduğunu ve davalıya boya malzemesi satıldığını, bu satışlar için 29 adet fatura düzenlendiğini, faturaya konu malların davalıya teslim edildiğini, teslime ilişkin faturalarda isim ve imza bulunduğunu, alacağın sabit olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosya ile takip “başlatıldığını, davalının ödeme güçlüğüne düştüğünü ve zaman kazanmak amacıyla takibe itiraz ettiğini, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin adresinin icra takibinde kötü niyetli olarak Ankara olarak belirtildiğini, halbuki şirket adresinin Kayseri olduğunu, davalı şirketin yaklaşık 300 çalışanı olduğunu, mali tabloları incelendiğinde aktif olarak faaliyetine devam ettiğini, davacının ihtiyati haciz kararına binaen banka hesaplarına blokeler konulduğunu, şirket çalışanlarının dahi mağdur edildiğini, davaya konu icra takibine davalının borcu olmadığını, icra takibine konu edilen birçok faturada davalı şirkete teslim edildiğine dair imza olmadığım, faturalara konu malların davalı şirkete teslim edilmediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “… Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Anılan şartlar incelendiğinde takibe konu alacağın likit olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu gözetilerek davalı aleyhine itirazın iptaline karar verilen toplam 352.227,52-TL alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilerek -Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacının davalı hakkında başlatmış olduğu Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya kapsamında davalı borçlunun yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takip konusu asıl alacak 352.227,52-TL olmak üzere toplam 352.227,52-TL alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile takibin devamına, fazla istemin reddine, -Davacının icra inkar tazminatının kabulü ile, alacağın (352.227,52-TL) %20’si tutarında olmak üzere 70.445,50-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, …” şeklinde karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından gerekli araştırma ve inceleme yapılmaksızın davanın reddedilen kısmı yönünden hatalı karar verildiğini mahkemece yapılan bir diğer eksikliğinde bilirkişi raporundaki eksikliklerin giderilmeden hükme esas almasının hatalı olduğunu, Davalı tarafın bahse konu faturalara süresinde itiraz etmemiş olması, Davalı tarafından bahse konu faturaların vergi idaresine beyan edilmiş olması, Davalı şirketin ticari defterlerini ibraz etmemiş olması, Davalı şirket tarafından faturaya konu malların teslim alınmış olması, Davalı şirketin borca yaptığı itiraz içeriğinden “borçlu olmadıklarına ilişkin” beyanın borcun ödendiği iddiası olarak anlaşılması gerektiği ancak davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde ise; “malların bir çoğunun teslim edilmemiş olduğunu” iddia etmesi beyanları arasında çelişki bulunması gibi somut tespitler sonucunda müvekkil şirketin davalı şirketten alacaklı olduğu sonucunun ortaya çıktığını yerel mahkeme tarafından verilen kararın eksik inceleme ile verildiği aşikar olduğunu davalarının reddedilen kısmı yönünden kaldırılmasını talep etmiştir .
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından faturalardan kaynaklı alacak istemi ile başlatılan ilamsız icra takibinde davalının borca itirazı üzerine işbu davanın açıldığı, takibin ve buna sıkı sıkıya bağlı itirazın iptali davasının münhasıran faturadan kaynaklı alacak talebine dayandığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamında hükme de esas alınan bilirkişi raporunda takibe konu faturalardan 06/12/2018 tarihli … nolu 19.092,40TL’lik faturada teslim alan isim ve imzasının bulunmadığı, 22/12/2018 tarih … nolu 320,33TL’lik faturada teslim alana ilişkin imzanın yer aldığı ancak isim bulunmadığı, 28/12/2018 tarihli … nolu 218.916,67 TL’lik faturada ise teslim alana ilişkin kaşe imzanın yer aldığı anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince belirtilen faturalara ilişkin alacağın ispat edilemediğinden reddine karar verildiği görülmekle, davacının dayandığı deliller de nazara alındığında öncelikle davacıdan teslim alan imzalı fatura ile teslim alan kaşe ve imzalı faturalara ilişkin olarak söz konusu faturalardaki imzaların ismen kime ait olduğu hususunda beyanı sorulup alınarak davacı tarafından bu hususta isim ya da isimler bildirilmesi halinde davalı bu konuda isticvap da edilerek bağlantısının sorulması,imza inkarı halinde davacıya belge asıllarını sunması için süre verilip toplanacak deliller sonucunda gerektiğinde imza incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması yerinde görülmemiş, belirtilen gerekçelerle davacı istinafı yerinde görülmekle HMK’nın 353/1-a.6.maddesi gereğince kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK’nın 353/1-a.6 md. gereğince, KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 21/12/2021 tarih ve 2019/833 E – 2021/1151 K sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre esastan bir karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talebi halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf yoluna başvurma harcının ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 10/03/2022