Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/273 E. 2022/256 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/273
KARAR NO: 2022/256
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/11/2021
ESAS NO: 2020/764
KARAR NO: 2021/956
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/02/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 10/02/2022
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/11/2021 tarih ve 2020/764 Esas – 2021/956 sayılı kararı davacı ve davalı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı şirkete 28.000,00 TL tutarlı 4 adet çek verdiğini, ancak davalının davacıya sadece 112.000,00 TL.lik mal teslim ettiğini, davalının Kayseri 8.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasında 5.000,00 TL.lik kısmına ilişkin, Kayseri 8.İcra Müdürlüğünün … E.ve … E.sayılı dosyasına konu çeklerin karşılığı 56.000,00 TL.lik malı teslim etmediğini, bu nedenlerle söz konusu miktarlar uyarınca davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; ana para alacağı üzerinden davalının 56.500,00 TL borçlu olmadığını kabul ettiklerini, ancak kabul ettikleri kısım haricinde kalan 4.500,00 TL’ye itiraz ettiklerini, davacının dava dilekçesinde yargılama gideri, inkar tazminatı olmadığından bahisle bu durumun gerekçeli karar aşamasında dikkate alınmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; “..Davalının cevap dilekçesinde de 56.500,00-TL ana para alacağı yönünden davacının davalı tarafa borçlu olmadığının kabul ve ikrar ettikleri, dava değerinde belirtilen ve kabul edilen kısım haricinde kalan 4.500,00-TL’lik kısım yönünden davayı kabul etmediklerini ve itiraz ettiklerini, bu kısım yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraf vekillerinin beyanları, davalı şirket temsilcisinin yemini değerlendirildiğinde davalı temsilcisinin ana para alacağı olarak 55.500,00-TL alacaklı olduğuna dair yemin etmekle birlikte faizler hususunda yeminden kaçındığı ve faizler hususunu bilmediğini ifade ettiği, dava ve takip konusu Kayseri 8.İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, … Esas ve … Esas sayılı takip dosyalarına konu 28.000,00-TL bedelli … A.Ş. … Şubesine ait keşidecisi davacı …, lehtarı davalı … İnş. San. Tic. Ltd. Şti.olan …, …, … ve … seri nolu çekler yönünden … Esas sayılı dosya dışında diğer 3 takip dosyasında çek bedelinin tamamı ile tazminat, komisyon ve işlemiş faiz üzerinden icra takipleri başlatıldığı, … Esas sayılı dosyada ise yine çek bedeli 28.000,00-TL olmakla birlikte bu çek tutarının 26.400,00-TL’lik kısmı üzerinden icra takibi başlatıldığı, toplam takip çıkış tutarının 122.538,17-TL ancak davacının bu tutarın 61.000,00-TL’lik kısmı üzerinden borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, 59.999,84-TL’lik mal teslim olgusunu kabul etmiş ve fakat 4 adet çek toplamı olan (28.000X4=112.000,00-TL) mal teslimi edilmesi gerektiği halde kısmen davalının edimini yerine getirmediğinden bahisle menfi tespit açtığı, sonuç olarak davacının dava konusu ettiği borç tutarının 61.000,00-TL, davalının ikrar ettiği borç tutarının 56.500,00-TL olduğu, kalan 4.500,00-TL’lik kısım yönünden ise taraflar arasındaki uyuşmazlığın çekişmeli olduğu, bu konuda çekle yapılan ödemelere ilişkin davacının borçlu olmadığının tespiti hususunda senede karşı tanıkla ispat yasağı çerçevesinde senet, kesin hüküm yahut yemin gibi kesin delillerle davalıya borçlu olmadığının tespitini ispat yükü altında olduğu, usulüne uygun olarak davalı temsilcisine yaptırılan yeminin de 4.500,00-TL’lik kısım yönünden temsilcisi olduğu şirketin davacıdan alacaklı olup olmadığını bilmediğini beyan ederek bu konuda davacı tarafça teklif edilen yeminden kaçındığı, sonuç olarak; davacının dava konusu ettiği 61.000,00-TL’lik borç tutarı yönünden ve başlatılan icra takipleri nedeniyle iddiasını ispatladığı ve borçlu olmadığını kanıtladığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi doğrultusunda 67.979,14-TL dava değeri üzerinden harç ve vekalet ücreti hesap edilerek davalıya yükletilmiştir. Davalının haksız ve kötü niyetle icra takibi başlattığı hususu davacı tarafça yasal ve yeterli delillerle kanıtlanamadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. ..” gerekçesiyle davanın KABULÜ ile; Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … Esas, … Esas, … Esas , … Esas sayılı takip dosyalarına konu 28.000,00-TL bedelli … AŞ … Şubesine ait keşidecisi davacı …, lehtarı davalı … İnş. San. Tic. Ltd. Şti.olan …, …, … ve … seri nolu çekler nedeniyle ve icra takibinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.İşbu kararı davacı ve davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin hükmünün gerekçesi açık bir biçimde davalı yanın bu konudaki ikrara ilişkin beyanı ve yine davalı yanın yeminden kaçınması olduğunu, davalı yanın 56.500,00 TL’lik bedel yönünden davacıya borcu olmadığını ikrar ve kabul ettiğini, kalan 4.500,00 TL’lik bedel yönünden ise taraflarınca yöneltilen yemin teklifinden kaçındığını, bu durumda yerel mahkemenin verdiği kabul kararının yerinde olduğunu, ancak kötüniyet tazminatının reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı yanın açık bir biçimde dava konusu miktardan dolayı davalıya borçlu olmadığı hem davalı yanın ikrarı hem de yeminle birlikte anlaşılmış olmasına rağmen, davalı yanın davacıya karşı Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … E. … E. … E. … E. Sayılı takip dosyalarını kötü niyetli olarak başlattığını, söz konusu çeklerle ilgili olarak taraflarınca bedelsiz senedi kullanma suçundan şikayet edildiğini ve Kayseri 16. Asliye Ceza Mahkemesi 2021/1907 E. Sayılı dosyası ile davalı hakkında ceza davası açılmış olup yargılamanın devam ettiğini, davacının (davalı yanın ikrarıyla sabit olduğu üzere) davalıya borcu olmadığını, yerel mahkemenin ikrara ve yemine yönelik beyanları nedeniyle işbu dosyada davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, davalının 61.000 TL’lik malının davacıya teslim etmemesine rağmen hukuka aykırı olarak Kayseri 8. İcra Müdürlüğü … – … – … – … e. nolu dosyalarıyla takip başlattığını, Kayseri 1. İcra Ceza Mahkemesi 2018/850 – 2018/1151, Kayseri 3. İcra Ceza Mahkemesi 2018/823 ve Kayseri 4. İcra Ceza Mahkemesi 2018/1145 nolu dosyaları ile her dört çek için hukuka aykırı olarak ayrı ayrı şikayette bulunulduğunu belirterek; ilk derece mahkemesi tarafından verilen kötü niyet tazminatı talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı talebimizin kabulüne, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının kötü niyet tazminatı taleplerinin kabul edilebilir olmadığını, iş bu dosyanın daha evvel de istinaf incelemesinden geçmiş olmakla davacının daha evvel dile getirmediği talepleri şu aşamada dile getirmiş olmasının anlaşılır olmadığını, yerel mahkeme kararında hüküm kısmı ile gerekçe kısmının da çeliştiğini, gerekçe kısmında 67.979,14 TL bir bedelden bahsedilirken, hüküm kısmında bu rakam 28.000 TL olarak yazıldığını, ayrıca karşı yana çıkan vekâlet ücreti ve davacıya iktiza ettirilen harç ve masraflar da hangi bedel üzerinden hesaplandığının belli olmadığını, 29.01.2019 tarihli ıslah dilekçesini ve içeriğini kabul etmediğini, eldeki davada hukuk tekniği açısından ıslah yapılabilmesinin mümkün olmadığını, zira huzurdaki davanın icra takibinden sonra açıldığını, davacının takip dosyalarını ve takip tutarlarını bilebilecek konumda olduğunun ortada olduğunu, davacının ıslah talebinin kötü niyetli olduğunu belirterek; usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava, takip ve dava konusu çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir. Dava, avans olarak verilen çeklerin mal teslim edilmediğinden bedelsiz kaldığı iddiası ile çeklerin lehdarına karşı açılan menfi tespit davasıdır.Davacının dava dilekçesinde Kayseri 8. İcra Müdürlüğü … esas nolu takip dosyasında 28.000 TL ana para üzerinden başlatılan takipte 5.000 TL’lik kısmına ilişkin; yine Kayseri 8. İcra Müdürlüğü … ve … e. nolu dosyalarına konu çeklerin karşılığı olan 56.000 TL (2×28.000’er TL)’lik malın teslim edilmediğinden dolayı ilgili çekler ve icra takipleri nedeniyle borcun olmadığının tespit edilmesine talep ettiği görülmüştür.Davacının 29.01.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile Kayseri 8. İcra Müdürlüğü … esas nolu takip dosyasında 28.000 TL ana para üzerinden başlatılan takipte 5.590,34 TL’lik kısmına ilişkin (5.000 TL anapara ve 590,34 TL takip tarihi itibariyle işlemiş faiz), Kayseri 8. İcra Müdürlüğü … esas nolu takip dosyasında 31.355,21 TL’lik miktar için (28.000 TL anapara ve 3.355,21 TL takip tarihi itibariyle işlemiş faiz) ve Kayseri 8. İcra Müdürlüğü … e. nolu dosyasında 31.033,59 TL’lik (28.000 TL anapara ve 3.033,59 takip tarihi itibariyle işlemiş faiz) miktarlar ve ilgili icra dosyalarının belirtilen alacakların takip sonrası işlemiş faiz, vekalet ücreti ve harçları dahil olmak üzere (Ekte sunulan YHGK kararı uyarınca harca esas değer takip tarihindeki alacak miktarı olarak belirlenmiştir) çeklerin karşılığı malın teslim edilmediğinden dolayı ilgili çekler ve icra takipleri nedeniyle borcunun olmadığının tespitine, kötü niyetli olarak takip başlatan davalıyı borçlu olmadığımız miktarın %40’ından aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatını ödemekle yükümlü kılınmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.Takibe dayanak çek incelendiğinde; çekin 30.06.2018 keşide tarihli 28.000,00 TL bedelli, keşidecisinin davacı, lehdarının davalı olduğu, 31.355,21 TL toplam alacak için kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında görülmüştür.Takibe dayanak çek incelendiğinde; çekin 30.07.2018 keşide tarihli 28.000,00 TL bedelli, keşidecisinin davacı, lehdarının davalı olduğu, 31.033,59 TL toplam alacak için kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında görülmüştür.Takibe dayanak çek incelendiğinde; çekin 30.05.2018 keşide tarihli 28.000,00 TL bedelli, keşidecisinin davacı, lehdarının davalı olduğu, 30.973,75 TL toplam alacak için kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında görülmüştür.Kural olarak çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesi amacıyla verildiğinin kabulü gerekir. Alım satım ilişkisinde aksine adet veya sözleşme mevcut değil ise satıcı ile alıcının borçları ayın zamanda ifa etmekle mükellef oldukları hükme bağlanmıştır. Bu durumda verdiği çekler karşılığında kendisine mal teslim edilmediği şeklindeki davacı iddiası belirtilen kuralların aksi yönde olduğundan davacının senede karşı olan bu yöndeki iddiasını HMK.nın 200.maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlaması gerekmektedir. Bir başka deyişle mal satış ilişkisinde aksine bir adet veya sözleşme bulunmadıkça, alıcı ve satıcının edimlerini aynı anda ifa ettikleri kabul edilir. Peşin satış karinesinin aksini iddia eden taraf, bu hususu kanıtlamakla yükümlüdür. Somut olayda dava konusu çeklerin taahhüt edilen mal karşılığı avans olarak verildiğini ve malın teslim edilmediğini iddia eden davacının, bu yöndeki iddiasını kesin delillerle kanıtlaması gerekir.Somut olayda ispat yükü, çekin ileride teslim edilecek mallara karşılık avans olarak verildiğini ve çek bedelleri kadar mal teslim edilmediğini ileri süren davacıdadır. Aynı zamanda davacının çekleri davalının kendisine teslim etmesi gereken malların karşılığı verdiği tarafların kabulünde olup davalının açılan davada 56.500,00 TL mal teslim etmediğini ikrar ettiği, davalının açılan davada kabul etmediği 4.500,00 TLlik miktar yönünden davacıya karşılığında mal teslim ettiğini ispatlaması gerekmekte olup davalı kendisine tanınan iki haftalık kesin sürede defter ve kayıtlarını ibraz etmeyerek bu delilden vazgeçmiş sayıldığı (bu hususun usule uygun ihtar edildiği), bu suretle davalının satıcı olarak malı teslim ettiğini ispatlayamamış olduğu, davalının açıkça yemin deliline de dayanmadığı ve fakat davacının defterlerinde davalının düzenlediği 54.613,62 TL faturanın kayıtlı olduğu, bu suretle davalının bu miktarda malı davacıya teslim ettiğini kanıtladığı, davacının çekle yaptığı tüm ödemenin 112.000,00 TL olduğu, 112.000,00-54.613,62= 57.386,38 TL mal teslimini davalının kanıtlayamadığı, davalının kendi kabulü olan 56.500,00 TL dışında ihtilaflı olan 886,35 TL malı teslim ettiğini kanıtlayamadığı toplamda davacının 56.500+886,35= 57.386,38 TL asıl alacak bakımından davalıya borçlu olmadığı görülmüştür. Bu durum karşısında, davalının ikrarı, ihtilaflı olan kısım yönünden mal teslim ettiğini davalının kısmen ispatlayamadığı, davacının davalıya teklif ettiği yemin ve yeminin eda edilişi sonucunda davacının talebiyle bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne yönelik hüküm tesis edilmesi gerekirken davanın tümden kabulü ve davacının talebini aşan nitelikte hüküm kurulduğu görülmekle bu hususun usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmıştır. Davacının Kayseri 8.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası yönünden bir talebi olmadığı halde hüküm tesisi yerinde görülmemiş, Kayseri 8.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası yönünden 5.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş iken tüm çek yönünden borçlu olmadığına karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle davalının istinaf isteminin kabulüne, taleple bağlı kalınarak hüküm tesisine, işbu hususun yeniden yargılamayı gerektirmemesi nedeniyle HMK.353/1-b.2 mad gereği ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.Davacının istinaf isteminin taraflar arasında devam eden bir ticari ilişkinin mevcudiyeti, bu ticari ilişkinden kaynaklı olarak davacının davalıya borçlu olduğu çeklerin de bulunduğu gözönüne alınarak kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair verilen ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davacının istinaf talebinin ise HMK’nın 353/1-b.1.maddesi gereğince reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden davacı tarafça peşin yatırılan 220,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye artan 140,00 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
B-1-İstinaf eden davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK 353/1-b.2 md. Gereğince, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/11/2021 tarih ve 2020/764 Esas – 2021/956 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Düzeltilerek yeniden karar verilmesine, buna göre;
3-“1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe 28.000,00 TL bedelli çekten ötürü 1.386,35 TL asıl alacak miktarında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu 28.000,00-TL bedelli çekin tümü yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu 28.000,00-TL bedelli çekin tümü yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 4.356,48-TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 1.041,73-TL harçtan, 120,00-TL tamamlama harcı ile 45,00-TL ıslah harcından mahsubu ile eksik bakiye 3.149,75-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 1.082,83-TL ilk dava açma gideri, 120,00-TL tamamlama harcı, 45,00-TL ıslah harcı, 291,00-TL davetiye ve posta müzekkere gideri ile 900,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.274,37-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına
5-Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların istekleri halinde ve karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
6-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT 13. Mad gereği 3.613,65 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
7-Davacı lehine AAÜT 6 (davalının 56.500,00 TL yönelik kısmı ön inceleme aşamasından ve ıslahtan evvel kabul etmiş olmakla) ve 13. mad uyarınca 5.458,85-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,”
4-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 1.161,00 TL istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde istinaf başvurusunda bulunan davalıya iadesine,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından tarafından yapılan 31,20 TL istinaf posta giderinin, 220,70 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
7-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 09/02/2022