Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2718 E. 2022/2706 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2718
KARAR NO: 2022/2706
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/09/2022
ESAS NO: 2021/616
KARAR NO : 2022/670
DAVANIN KONUSU: Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 19/12/2022
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 22/09/2022 tarih ve 2021/616 E – 2022/670 K kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kooperatif eski yönetiminin gerçeğe aykırı bir şekilde kesin maliyet hesabı yaptığını, kesin maliyetin hatalı olduğunu, 18.06.2017 tarihli genel kurulda yeniden kesin maliyet hesabı yapıldığını, 4 taksitte ödenmesine karar verildiğini, son olarak 14.09.2019 tarihli genel kurul kararı uyarınca 5.000 TL ödeme yapmaları kararlaştırıldığı, yeniden kesin hesap yapılıp, üyelere tebliğ edildiğini, davalının genel kurul kararı uyarınca kira bedeli ve gecikme cezası borcu olduğunu, ileri sürerek, müvekkili kooperatifin 14/04/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısının 13.gündem maddesinde alınmış karar uyarınca konut kesin hesabı ve işlemiş gecikme cezası alacakları istinaden şimdilik 5.000,00 TL, ayrıca müvekkili kooperatifin 26/06/2016, 18/06/2017 ve 14/04/2019 tarihli olağan genel kurullarında karar bağlanmış kira bedeli alacakları ve bunların süresinde ödenmemesi nedeni ile genel kurulda karar bağlanmış gecikme cezası alacaklarına istinaden şimdilik 5.000,00 TL olmak üzere toplamda 10.0000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı tüm üyelere karşı davaların birleştirilmesini, kesin maliyet bedelini yıllar önce ödediğini, kooperatif üyesi olmadığını, kooperatifin borcu yoktur yazısı verdiğini, yıllarca kooperatif genel kuruluna üye olmadığı için çağrılmadığını, kazanılmış hak oluştuğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, açık kapı ilkesinin ihlal edildiğini, bilanço açığını, kapatmak ek ödeme talep edildiğini, eşitlik ilkesine aykırı davrandığını, kira alacağı talep edemeyeceğini savunarak davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Dosyamızda alınan bilirkişi raporunda ve dava dilekçesinin ekindeki davalı için 30/09/2014 tarihli maliyet raporunda 105.793,79 TL maliyet belirlendiği ve davalının yapmış olduğu ödeme miktarının ise 136.923,74 TL olduğu görülmüştür, 15/06/2022 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 7410 sayılı kanunun 2. maddesi ile Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. Madde ise kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibari ile, Kayseri ilinde inşaatları etap halinde yapılarak teslim eden, terkin edilmemiş, yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikini kooperatifçe taahhüt edilen bedelin ödenmiş olması ve kooperatif tarafından üye tapu devrinin yapılmış olması halinde tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yönetim gideri hariç ne adda olursa olsun borçlandırmalar veya bu kapsamda 3. Şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devri sözleşmelerinin hükümsüz olduğu belirtilmiştir. Anılan kanun uyarınca kanun koyucunun etap halinde teslim hususundaki amacı blok blok yapılan taşınmazlara ilişkin olması, davalıya teslim edilen taşınmaza ait davacı tarafa tapu devrinin yapıldığı, davacıya çıkartılan kesin hesap bakiyesinin ödendiği anlaşılmakla davacının başkaca bir yönetim gideri hariç alacağı olamayacağından dolayı davacının kesin maliyet ve kira alacağından dolayı davasının reddine karar verilmiştir. Davacının davasının ve tüm taleplerinin ayrı ayrı reddine, …” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemenin yeterli araştırma yapmaksızın ve yeterli deliller toplanmaksızın hatalı yorumlar ile davanın reddine karar verdiğini, 15.06.2022 tarih ve 31867 sayılı T.C Resmi Gazetesinde yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Kanunun 2. Maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa eklenen Geçici 11. Madde Hükümlerine göre Mahkemece özellikle blok blok yapılan kısımların her birisini etap olarak kabul ve değerlendirme ile verilen hüküm yasaya aykırı olduğunu, kanun koyucu tamamlanan her bir bloğu etap olarak nitelendirmediğini, öyle olsa idi bunu tartışmaya yer vermeyecek şekilde ‘’Tamamlanan her bir blokta’’ şeklinde bir açıklama ile yasalaştırılacağını, bu manada kanun koyucunun etap nitelendirmesinin açıkça belli bir zamanda başlayıp tamamlanacak inşaatlar için yapıldığı şüphesiz olduğunu, hal böyle olunca söz konusu etap içerisindeki tüm ortakların da hak ve vecibelerde eşit olması kaçınılmaz olduğunu, etap günümüzde TOKİ uygulamalarında da sıkça görüldüğü üzere 1 bloktan olabileceği gibi birkaç bloğun yer aldığı inşaat kısımları olarak da uygulamada yer aldığını, dolayısı ile etap belli bir zamanda başlayıp devam eden inşaatlar topluluğu olduğunu, bu hususun aydınlatılması için kooperatif ana sözleşmesinde yada genel kurullarında bu yönde açık hüküm olup olmadığına bakılması gerekeceğini, müvekkil kooperatif 1. ve 2.etap olarak iki inşaat gurubu yapmakta bunların her birisi için ayrı ayrı kura çekilişleri yapmış bulunduğunu, dava dilekçesinde … … ve … ada … . parselde yer alan … blok arsa sahibine, … … , … , … , … , … , ve … ada … . parsellerdeki … blok ise kooperatif ortaklarına ait olmak üzere 8 adet bloktan oluşan inşaatlara1. etap olarak başlandığı ve bu inşaatlar için kayıt ettiği ortaklarına davalıya ait noter onaylı kura çekiliş zaptından da görüleceği üzere 1. ETAP olarak kura çekimi yapılarak söz konusu ada parsellerde ortaklara ait olacak dairelerin belirlendiği, 1. ETAP içerisinde yer alan ortaklara ait … … ada … . parsel inşaatı ile aynı etaptaki arsa sahibine ait … … ada … . parsel inşaatının tamamlanamadığı ve bugün halen teslim edilememediği açıkça belirtildiğini, … . etapta davalının da içinde yer aldığı ortaklara teslim edilen … … ve … ada … . parseldeki … bloğun halen yapı kullanma izni-mesken ruhsatı alınmamış olması ve ancak kat mülkiyet tapularının alınması ile birlikte teknik olarak tamamlanmış olacağından, bu blokların inşaatı da henüz devam etmekte olup tamamlanmadığını, inşaatların tamamlanamaması nedeni ile müvekkil kooperatifin 26/06/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının 14. GÜNDEM Maddesinde ‘’ 2014 yılında 308 üye için yapılmış olan konut kesin maliyet hesaplarının değişen ana sözleşmenin 61. Maddesi uyarınca yeniden yapılarak 308 üyeye tebliğ edilmesine karar verildiğini, devamında Müvekkil kooperatifin 18/06/2017 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının 11. GÜNDEM Maddesinde “2014 yılında 308 üye için yapılmış olan konut kesin maliyet hesaplarının değişen ana sözleşmenin 61. Maddesi uyarınca yeniden yapılarak 308 üyeye tebliğ edilmesine 2014 yılı hesaplarına göre çıkan farkın konut kesin maliyet hesaplarının tebliğ edildiği tarihten 1 ay sonra başlamak üzere 4 (dört) ay eşit taksitlerle ortakların tamamının ödemelerine karar verildiğini, söz konusu genel kurulların yada alınan kararların iptali yönünde herhangi bir dava açılmadığını ve kararlar kesinleştiğini, devamında genel kurulda alınan karar gereği hazırlanan konut kesin maliyet hesabı tüm ortaklarla birlikte davalıya tebliğ edilmesinden sonra davalıdurumundaki ortakların %70’i ödemelerini yaptığını, 1. Etap inşaatları henüz tamamlanamadığı için 2016 yılında davalının da davet edildiği genel kurul toplantısında 2014 yılında yöneticilerce yapılan söz konusu hesapların yanlış olduğu ve yeniden yapılması yönünde genel kurulda karar alınmak suretiyle yeniden yapılacak hesabın kabul göreceği karara bağlanmış olup inşaatlar henüz tamamlanmadan 2014 yılında davalıdan istenen meblağı ödediğinden bahisle borcu olmadığından söz edilmesi mümkün olmadığını, istinaf talebinin kabulüne, istinaf incelemesi yapılarak Mahkeme kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında talebimiz doğrultusunda, Davalının durumunun 15.06.2022 tarih ve 31867 sayılı T.C Resmi Gazetesinde yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Kanunun 2. Maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa eklenen Geçici 11. Madde Hükümlerine uymadığının tespiti ile davamızın kabulüne, tüm yargılama giderleri ile birlikte vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davacının istinaf başvurusunun reddine, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/616 Esas, 2022/670 Karar sayılı 22/09/2022 tarihli ilamının onanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, davacı kooperatif tarafından açılan kesin maliyet ve kira alacağının tahsili talebine ilişkindir.
15.06.2022 tarih ve 31867 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddede; “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, Kayseri ilinde aşağıdaki şartları taşıyan yapı kooperatifleriyle sınırlı olmak üzere bu madde hükmü uygulanır.
a) İnşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi,
b) Terkin edilmemiş olması,
c)Yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikine kooperatifçe tahakkuk ettirilen bedelin ödenmiş olması,
ç) Kooperatif tarafından üyeye konutunun tapu devrinin yapılmış olması,
şartlarının birlikte sağlanması halinde; konutun tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere her ne ad altında olursa olsun yapılmış borçlandırmalar veya bu kapsamda üçüncü şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devrine ilişkin işlemler hükümsüzdür.
Birinci fıkra kapsamındaki şartları birlikte sağlayan kişilere karşı yapı kooperatifinin veya bu alacağı devralan üçüncü kişilerin yapı kooperatifi nedeniyle açmış oldukları her türlü alacak veya tazminat davaları ile bu kapsamda yapılan ilamsız icra takipleriyle ilgili olarak; ilgilinin talebi halinde bu davalarda verilen ve henüz kesinleşmemiş mahkeme kararları ile kesinleşen dava ve takiplere dayanılarak başlatılan icra işlemleri, haciz, satış ve tahliye uygulamaları durdurulur. Bu alacaklar kapsamında kesinleşen ilamlara dayanılarak devam eden takipler ile kesinleşen icra takiplerine son verilmesi için birinci fıkra uyarınca bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde borcun bulunmadığına dair davanın açıldığına ilişkin belgenin ibraz edilmesi zorunludur; borcun bulunmadığına ilişkin kesinleşen ilamın icra dairesine ibraz edilmesi halinde takip sonlandırılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.Bu durumda, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın anılan yasal düzenleme uyarınca araştırılması, değerlendirilmesi, davacı kooperatifin işbu yasa kapsamında tanımlanan vasıfta ve şartları taşıyan bir yapı kooperatifi niteliğinde olup olmadığının tespiti,bu bakımdan davacı kooperatifin tüm defter, kayıt ve belgeleri üzerinde yerinde inceleme yaptırılarak, ana sözleşme hükümleri ,varsa anasözleşme değişiklikleri, tüm genel kurul kararları, bugüne kadar yaptığı ve teslim ettiği tüm inşaatlar,inşaatların/dairelerin yapım ve üyelerine teslim usulü/şekli de gözetilerek netice itibariyle davacı kooperatifin anılan yasanın geçici 11. Maddesi kapsamında yani a) bendi uyarınca İnşaatlarının etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi şeklinde olup olmadığının ve ayrıca b),c) ve ç) bentlerinde yazılı diğer şartlar da dahil olmak üzere işbu tüm koşulların/şartların birlikte sağlanıp sağlanmadığı,bu nitelikte bir yapı kooperatifi olup olmadığı ile somut olayın da işbu geçici 11. Madde de belirtilen tüm koşulları birlikte sağlayıp sağlamadığının tespiti/belirlenmesi bakımından değerlendirilme yapılabilmesi için bir inşaat mühendisi, bir kooperatif alanında uzman bilirkişi ve bir mali müşavirden oluşan heyetten rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmekte iken bu hususlar yeterince araştırılmadan karar tesisi yerinde görülmemiş, davacının istinaf isteminin kabulü gerekmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle sonuç olarak HMK’nın 355. Maddesi uyarınca istinaf başvurusu sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda istinaf eden vekilinin istinaf sebepleri yukarıda belirtilen yönlerden yerinde görüldüğünden HMK’nın 353/(1)-a.6. maddesi gereğince istinafa konu edilen yerel mahkeme kararın kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-a.6. maddesi gereğince Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK’nın 353/1-a.6 md. gereğince, KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 22/09/2022 tarih ve 2021/616 E – 2022/670 K sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf yoluna başvurma harcının ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 14/12/2022