Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2650 E. 2022/2598 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2650
KARAR NO: 2022/2598
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/03/2022
ESAS NO: 2020/563
KARAR NO: 2022/205
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/12/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 09/12/2022
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça icra takibi yapılmaksızın müvekkili aleyhine Kayseri 4. İcra Ceza Mahkemesi’nin 2019/297 esas 2019/644 karar sayılı dosyasından çekle ilgili karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan dava açıldığını, icra ceza mahkemesinin yargılamasında şikayete konu edilen çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığı hususunda imza incelemesi yapılmasını talep etmelerine rağmen müvekkili ile ilgisi bulunmayan bir emsal karar gerekçe gösterilmesi suretiyle imza incelemesi yapılmasına yer olmadığına karara verildiğini, müvekkilinin kendisine ait olmayan bir borcu ödemek zorunda bırakılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili tarafından şikayet konusu yapılan icra ceza mahkemesine ait dosyada dava konusu yapılan … Şubesine ait … tarih 37.279,67-TL bedelli çek olduğu ve çekin altındaki imzanın kendisine ait olmadığının görüldüğünü, 01/10/2018 tarihinde müvekkiline ait 45 yaprak boş çek yaprağı çalındığını, bu konu ile ilgili Kayseri C. Başsavcılığı’na şikayette bulunulduğunu ve 2018/52398 sayılı dosyası üzerinden soruşturma yürütüldüğünü, icra takibine konu olan boş çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, yapılacak imza incelemesi neticesinde bunun ortaya çıkacağını, çalınan çekler nedeniyle müvekkilinin fazlasıyla mağdur olduğunu, aleyhine Kayseri ve farklı illerden icra takipleri yapıldığını, bunlara karşılık müvekkilinin imzaya itiraz davası açtığını ve çeklerdeki imzaların müvekkiline ait olmadığına dair kararlar alındığını, öncelikle davaya konu çek aslının dosyaya kazandırılarak imza incelemesi yaptırılmasını, davanın kabulü ile dava ve şikayet konusu çek ile ilgili borçlu olmadığının tespitini, davalının haksız ve kötü niyetli davranışları nedeniyle aleyhine tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davacı …’in, müvekkil şirketten bir takım ürünler satın aldığını, ürünlerin faturasının mevcut olduğunu, alınan ürünlerin karşılığında davacı … tarafından … Şubesine ait …seri numaralı 31.01.2019 keşide tarihli ve keşide yeri Kayseri olan 37.229,67 TL bedelli çekin müvekkiline verildiğini, 31.01.2019 tarihinde banka şubesine bu çekin ibraz edildiğini, karşılıksız bedelden bankanın sorumluluğu olan miktarın müvekkiline ödenerek 35.199,67-TL’lik kısmın karşılıksız olduğunun bildirildiğini, şerhi düşürüldüğünü ve çekin müvekkiline iade edildiğini, çekin bulunduğu bankaya müzekkere yazılarak davacının bankada bulunan imza sirküsü ile ödenen diğer çeklerin suretlerinin getirtilmesi halinde imza benzerliklerinin ortaya çıkacağını, davacının iddialarının soyut ve mesnetsiz olduğunu, çekin karşılıksız olduğunun görülmesi üzerine, karşılıksız çek keşide etmek suçundan davacı hakkında şikayette bulunulduğunu, Kayseri 4. İcra Ceza Mahkemesinin 2019/297 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda … ‘çekle ilgili karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme’ suçundan cezalandırıldığını, …’in istinaf başvurusunun bam tarafından reddedildiğini ve ‘çekle ilgili karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme’ suçundan dolayı cezalandırılmasına yönelik hükmün kesinleştiğini, kesinleşmiş ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesini bağlayıcılığı olduğunu, ayrıca İİK 72. maddesi gereğince söz konusu Menfi Tespit Davasının zaman aşımına uğradığından bahisle haksız ve kötü niyetli açılan davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Davaya konu edilen çek aslı, Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2020/434 esas sayılı dosyasının uyap kayıtları,… A.Ş.’nin cevabi yazısı, Kayseri 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/242 esas sayılı dosyasının uyap kayıtları, Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2019/586 esas sayılı dosyasının uyap kayıtları, Kayseri 4. İcra Ceza Mahkemesi’nin 2019/297 esas sayılı dosyasının uyap kayıtları, Kayseri 3. İcra Ceza Mahkemesi’nin 2019/159 esas sayılı dosyasının uyap kayıtları, Kayseri C. Başsavcılığı’nın 2018/52398 soruşturma sayılı dosyasının uyap kayıtları, davacının ıslak imzalarının bulunduğu kurumlardan istenilen belge asılları ve tarafların dayandığı tüm deliller toplanmış, dava konusu çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda grafoloji uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır. Dosyaya mübrez 31/08/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; incelemeye konu … A.Ş. … Şubesine ait, Kayseri 31/01/2019 keşide yer ve tarihli, keşidecisi … , … … olan … Ltd. Şti. emrine düzenlenmiş, “37.229,67-TL değerindeki, “ … ” seri numaralı çekin ön yüzünde keşideci adına … …” içerikli kaşe izi üzerinde atılı bulunan imzanın, mevcut mukayese imzalarına kıyasen …’in elinden çıkmadığı kanaatinde olduğunu bildirmiştir. Tarafların yaptığı itiraz üzerine bilirkişiden alınan 19/11/2021 tarihli ek raporda; incelemeye konu … A.Ş. … Şubesine ait, … 31/01/2019 keşide yer ve tarihli, keşidecisi … … … olan, … Ltd. Şti. emrine düzenlenmiş, “37.229,67-TL (Otuzyedibinikiyüzyirmidokuzliraaltmışyedikuruş)” TL değerindeki, “ … ” seri numaralı çekin ön yüzünde keşideci adına “ … …” içerikli kaşe izi üzerinde atılı bulunan imzanın, mevcut mukayese imzalarına kıyasen, …’in elinden çıkmadığı yönünden görüş bildirmiştir. Toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; eldeki davanın İİK 72.maddesine göre açılmış menfi tespit davası olup ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu, davalı alacaklının davacıdan alacaklı olduğunu ispatlayamadığı zira davaya dayanak yapılan belgedeki (çek) davacıya atfen atılan imzaların davacıya ait olmadığının tespit edildiği, bu haliyle davacının, davalının elindeki belge(çek) nedeniyle borçlu olmadığı, davaya konu edilen çekin davalı tarafça icra takibine konu edilmemesi ve bu çeke dayanılarak herhangi bir alacak davası açılmamış olması nedeniyle kötüniyet tazminatı şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla Mahkememizde hasıl olan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Açılan davanın KABULÜ ile, … A.Ş. … Şubesi’ne ait, … – 31/01/2019 keşide yer ve tarihli, keşidecisi … – … … olan, … Ltd. Şti. emrine düzenlenmiş, 37.229,67-TL bedelli, … seri numaralı çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, Davaya konu edilen çekin, davalı tarafça herhangi bir icra takibine konu edilmemesi ve bu çeke dayanılarak dava açılmamış olması nedeniyle davacı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,…” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Çekin bulunduğu … … Şubesine müzekkere yazılarak, davacının bankada bulunan imza sirküsü ile ödenen diğer çeklerinin suretlerinin getirttirilmesi talebinde bulunduklarını, ancak, mahkemece de delillerin eksik toplandığını ve davacının ödenen diğer çeklerinin suretleri getirtilmediğini, çek suretleri geldiğinde davacı iddiasının asılsız olduğa imza benzerlikleri ile ortaya çıkacakken, delillerimizin getirtilmemesi nedeniyle davacının soyut ve mesnetsiz iddiaları dikkate alınarak hüküm kurulduğunu, çek suretinde yer alan keşideci imzasının sanığa ait dosyada mevcut sair imza örnekleri ile açıkça benzerlik göstermesi durumunda soyut imza inkarı mesmu olmayacağını, mahkemece çekteki imza inkarına ilişkin davacı iddialarını itibar edilemeyeceğini ve imza incelemesi dahi yapılmaksızın davanın REDDİ gerekmekteyse de bu taleplerimiz de mahkemece değerlendirmeye alınmadığını, Davacının çekteki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin iddiaları Soyut iddialar olup, herhangi bir şekilde somutlaştırılmadığını, davacı delil listesinde Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/52398 sayılı dosyasını dayanak gösterdiğini, davacının delil olarak dayandığı iş bu dosyaya ilişkin Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi 2019/586 E. Sayılı dosyasında dava açıldığı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi tarafından tespit edildiğini, Ankara BAM tarafından iş bu dosya incelendiğini ve taraflarla hiçbir ilgisi olmadığının da tespiti yapıldığını, Mahkemece de incelendiğinde görüleceği üzere, davacının dayandığı soruşturma dosyasının dava konusu çek ile hiçbir ilgisi bulunmadığını, dolayısıyla davacının ’45 adet Yaprak Boş Çek ‘ çalındığı iddiasının da hukuken hiçbir dayanağı olmadığını, davacının çekteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında bulunmakta delil olarak dayandığı bir takım dosyalar da imza inkarında bulunduğundan ve dava açtığından bahsettiğini, söz konusu iddiaların açıkça ‘ Nitelikli Dolandırıcılık ‘ suçunu oluşturduğunu, bu konudaki şikayet haklarını saklı tuttuklarını, davacının cezai sorumluluğu olduğunu, istinaf talebimizin kabulü ile Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/563 Esas 2022/205 Karar sayılı 09/03/2022 tarihli davanın kabulüne yönelik kararın kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıdan alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; Dosyada toplanılan imza örnekleri rapor almaya yeterli ve elverişli olup konusunda uzman bilirkişinin de bu yönde bir muhalefet şerhi olmaması nedeni ile diğer imza örneklerinin toplanılmaması eksik inceleme anlamına gelmeyeceğini, müvekkilin davalı şirketten bir takım ürünler satın aldığı yönündeki beyanlar soyut olup herhangi bir dayanağı bulunmadığını, nitekim buna ilişkin yargılama boyunca somut bir delil de sunulmadığını, istinaf başvurusunun reddini, davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, kambiyo senedindeki imzanın davacıya ait olmadığı iddiasıyla açılmış menfi tespit davasıdır.HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dosyada bulunan bilgi ve belgelere, istinaf edilen nihai kararda ayrıntıları yazılı açıklama, yasal sebep ve gerekçelere göre, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda yapılan tespit ve değerlendirmelerin dosya içeriğine ve yürürlükteki mevzuata uygun olduğu, dava konusu çek üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının anlaşılması karşısında mahkemenin kanıtları takdirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen, istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, dolayısıyla istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilerek, yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle ve HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf başvurusu sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda söz konusu istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden ilk derece mahkemesinin istinafa konu edilen nihai kararının HMK’nun 353/1-b.1.maddesi gereğince usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu değerlendirilerek istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 09/03/2022 tarih ve 2020/563 E – 2022/205 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 2.543,15 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı tarafından peşin yatırılmış 635,79 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.907,36 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4.maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 07/12/2022