Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2549 E. 2022/2578 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2549
KARAR NO: 2022/2578
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/09/2022
ESAS NO: 2022/410
KARAR NO : 2022/612
DAVANIN KONUSU: Konkordatonun Feshi
KARAR TARİHİ: 24/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 24/11/2022
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 12/09/2022 tarih ve 2022/410 E – 2022/612 K kararına karşı süresi içinde davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı şirketin teklif etmiş olduğu konkordatonun Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2018/627 Esas ve 2020/391 Karar sayılı kararı ile onaylandığını, müvekkili banka alacağının daha fazla olmasına rağmen tasdik edilen ödeme projesine göre kabul anlamına gelmemek kaydıyla adi alacaklarının 562.741,81-TL olduğunun belirlendiğini, bu tutarın 60 ay eşit taksitle ödenmesine karar verildiğini, mahkeme kararına göre adi alacakları için 9.379,03-TL ödemesi gerekirken borçlu firma tarafından 2.574,22-TL ödendiğini, mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesinde eksik ödemelerin tespit edileceğini beyanla, müvekkili bankanın adi alacakları yönünden konkordatonun kısmen feshine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2018/627 Esas ve 2020/391 Karar sayılı kararı ile tasdik edilen konkordato projesine göre, davacı bankanın İİK’nun 308/h maddesi uyarınca alacağı için, müvekkili şirket ile protokol ve benzeri isimlerle anlaşma belgesi imzalayan alacaklılar yönünden anlaşma belgesi hükümlerine göre, diğer rehinli borçlar yönünden ise İİK’nun 308/h maddesi hükmünün 4. bendi uyarınca konkordato projesi kapsamında kalan tüm rehinli borçların 17/08/2020 tarihinde ilk taksit olmak üzere birer ay ara ile 78 eşit taksitte ödeme yapılacak olduğunu, anılan tasdik kararına göre davacı bankanın 1.715.000,00-TL olan toplam rehinli alacağının, 78 eşit taksitte ödenmek üzere aylık 21.987,18-TL şeklinde, 17/08/2020 tarihinden itibaren bugüne kadar düzenli bir şekilde ödendiğini, nitekim davacı bankanın dava dilekçesinde rehinli alacak hususunda herhangi bir iddia ileri sürülmediğini, yine Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2018/627 Esas ve 2020/391 Karar sayılı kararı ile tasdik edilen konkordato projesine göre, İİK’nun 302. maddesi hükmü uyarınca adi alacaklılar için; konkordato projesi kapsamında kalan rehin açığı borçları dahil tüm adi borçlarının 17/07/2021 tarihinde ilk taksit olmak üzere birer ay ara ile 60 eşit taksitte ödeme yapılacak olduğunu, söz konusu adi alacaklar bakımından İİK’nun 294/3. maddesi gereğince geçici mühletin başladığı tarih olan 11/09/2018 itibariyle faiz işletilemeyeceğinin de açıkça ortada olduğunu, dolayısıyla İİK’nun 302. maddesi hükmüne göre davalı müvekkili şirketin ödemesi gereken borçlarına geçici mühlet tarihinden (11/09/2018) itibaren faiz işletilmeyeceğini ve ilgili borçların faizsiz olarak 12 ay ödemesiz 60 ay eşit taksitte ödeneceğini, gerek konkordato projesinde gerekse de alacaklılar toplantısında işbu hususa ilişkin aksine bir düzenleme veya karar alınmadığını; söz konusu hususun çoğunluk sağlanarak kabul edildiğini ve mahkemece müvekkili şirketin işbu projesinin onaylandığını, bu durumda Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2018/627 Esas ve 2020/391 Karar sayılı kararı ile tasdik edilen konkordato projesine göre, davacı bankanın işbu 438.357,51-TL alacağının, aylık 7.305,96-TL olarak 60 eşit taksitte ödenmesi gerektiğini, davalı müvekkili şirket tarafından hesaplar tekrar incelendiğinde, aylık ödenmesi gereken rakamın sehven yanlış yazıldığının tespit edildiğini, sehven yanlış yazılan rakamlardan dolayı oluşan aradaki farkın, davalı müvekkil şirketi tarafından, 22/10/2021 tarihinde toplu olarak davacı banka hesabına yatırıldığını belirterek dekont örneğini mahkemeye ibraz ettiklerini, müvekkili şirketin mahkemece tasdik edilen konkordato projesi kapsamında hem İİK’nun 308/h maddesi ve hem de İİK’nun 302. maddesi hükümlerine göre ödemeleri düzenli şekilde yaptığını, sadece sehven aylık taksit tutarının davalı müvekkili şirketin finans birimi tarafından yanlış şekilde not alınmasından kaynaklı olarak eksik ödendiği tespit edildiğini ve sehven yapılan işbu hatanın müvekkili şirket tarafından telafi edildiğini, işbu hususların mahkemece dikkate alınmasını ve davacı bankanın iddialarının yerinde olmadığının kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “… Dosya kapsamına göre, TTK’nun 547. maddesi hükmü ve tüm beyan ve deliller birlikte dikkate alındığında, davalının konkordato projesine aykırı davranışı nedeniyle davacının konkordatonun kısmen feshini talep etmekte haklı olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.-Davanın KABULÜ ile Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2018/627 Esas ve 2020/391 Karar sayılı konkordato tasdik kararının adi alacaklarına ilişkin olarak davacı … A.Ş.’nin İİK’nun 308/e maddesi uyarınca KISMEN FESHİNE,*** …” şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı tarafından yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemeni kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu davacı bankanın icra kanalıyla yapılan satışlar sebebiyle fazladan tahsilatlar yaptığı yönündeki itirazlarının dikkat alınmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu dosyaya sunulan başta 07/09/2022 tarihli beyan dilekçelerinin ve diğer tüm beyanlarının belirtilen şu hususlar yerel mahkemece hiçbir şekilde dikkate alınmadığını mahkeme gerekçeli kararında neden dikkate alınmadığı hususunda denetime elverişli şekilde hiçbir açıklama yapılmadığını, davacı bankanın ipotekli malların paraya çevrilmesi yolu ile satışı yapılan taşınmaz vs diğer hususlardan dolayı yaptığı tahsilatlardan bakiye kalan bedellerin, davacı banka tarafından adi (teminatsız) alacaklara mahsup edilip edilmediği hususu yerel mahkemece incelenmediğini ve değerlendirilmediğini , bilirkişi raporunda müvekkili şirketin iyi niyetli olduğu hususu yerel mahkemece dikkate alınmadığını bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğunu yerel mahkemenin 2018/627 e., 2020/391 k. sayılı dosyası kapsamında yer alan bilgi ve belgeler uyarınca davalı müvekkil şirket, iyiniyetle ve alacaklılara olan borçlarını ödeme amacıyla konkordato talebinde bulunduğunu konkordato süreci boyunca iyiniyetli olarak hareket ettiğini ; basiretli tacir olarak hareket etme yükümünü hiçbir surette ihmal etmediğini mahkemece verilen tüm yükümlülükleri gereği gibi tam ve zamanında, eksiksiz olarak yerine getirdiğini, kanunun emredici hükümlerine, hukuka ve hakkaniyete aykırı davranmaktan hep özenle kaçındığını; iyiniyeti her zaman ön planda tuttuğunu işbu hususlar anılan konkordato dosyası kapsamında yer alan başta konkordato komiser raporları olmak üzere tüm bilgi ve belgeler ile açıkça tespit edilerek sabit hale geldiğini, bu sebeple de müvekkil şirketin konkordato projesinin başarılı olacağı tespit edilerek, projenin tasdikine karar verildiğini tüm bu hususlar davalı müvekkil şirketin iyiniyetini, tasdik edilen konkordato projesi kapsamında ödeme yaptığını ve yapmaya devam ettiğini açıkça gösterdiğini açıklanan ve sayın başkanlığınızca resen öngörülecek nedenlerle; dosya kapsamındaki tüm yazılı ve sözlü beyanlarını tekrar ettiklerini istinaf başvuru talebimizin kabulüne, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/09/2022 tarihli, 2022/410 E., 2022/612 K. sayılı dosyasından verilen davanın kabulü kararının usul ve yasaya aykırı olması sebebiyle anılan mahkeme kararının ortadan kaldırılarak davalı müvekkili lehine davanın reddine, duruşma talebimizin kabul edilerek yüksek mahkemenizdeki yargılamanın duruşmalı olarak yapılmasına, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir .
Davacı … A. Ş. Vekili tarafından verilen istinafa cevap dilekçesinde özetle ;Yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğunu davalı tarafından sunulan istinaf başvuru dilekçesinin ve içeriğinin kabulü mümkün olmadığını , istinaf talebinin ve sebeplerinin , haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu arz ve izah edilen sebepler doğrultusunda davalının istinaf başvurusunun reddi ile vekâlet ücreti ve yargılama giderinin karşı t
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.Dava, konkordato projesine aykırılık nedeniyle konkordato tasdik kararının feshi talebine ilişkindir. Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davalının konkordato projesine aykırılığının tespiti nedeni ile davanın kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 12/09/2022 tarih ve 2022/410 E – 2022/612 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden davalı tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/11/2022