Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2471 E. 2022/2435 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2471
KARAR NO: 2022/2435
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/06/2022
NUMARASI: 2021/725 E. 2022/458 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 10/11/2022
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 02/06/2022 tarih ve 2021/725 E – 2022/458 K kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı şirketten ticari işletmesinden kullanmak üzere 10/12/2020 tarihinde …. kesici optik gözlü makine satın aldığını, davalı şirketçe fatura kesildiğini, fatura bedeli olan 19.077,66-TL’nin davalı şirkete banka havalesi ile ödendiğini, davacının makineyi aldıktan 18 gün sonra davalı şirketle yapılan telefon görüşmesinde makineyi iade edilmek istediğini, davalı şirket yetkilisine bu durumun söylenerek sözleşmeden döndüğünü, Kayseri 8. Noterliğinden ihtarname düzenlendiğini, davalı tarafça cevap verildiğini, alınan makinenin kesim işlerinde kullanıldığını ancak makinenin kesim işlemi yapmadığını öğrendiğini ve makinenin iadesi ile ödenen paranın iadesini talep ettiğini, davalının sattığı makinenin optik gözünün gümüş parlak kağıttaki baskıyı görmediğini, bu durumun davalı tarafça gizlendiğini, davacının iradesinin sakatlandığını, bu nedenle başka bir makine sipariş vermek zorunda kalındığını, davalı aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, bu nedenle icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesi talep ve dava etmiştir. Davacı tarafça davalının satışa sunduğu dava konusu edilen makineye talip olması, inceleyip test etmesi ve beğenip alması sonrasında teslimatının gerçekleştirildiğini, fatura düzenlendiğini, davacının işyerinde kurulumu, çalıştırılması ve eğitimine dair gerekli aktivasyonların yapıldığını, davacı tarafça davalı şirkete memnuniyet ve teşekkürlerini ifade ettiklerini, cihazın kurulumundan 18 gün sonra davacı tarafça ne gibi bir sevk ve metotla çalıştırıldığı bilinmemekle ürünün iadesinin talep edildiğini, cihazın kesin yapmadığının bildirildiğini, cihazın kurulumu sırasında davacıya tüm detayların izah edildiğini, cihazın çalışır durumda teslim edildiğine dair kayıt bulunduğunu, cihazın kesim yapmadığı yönündeki iddianın gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafça düzenlenen ihtara karşı ihtarname düzenlendiğini ve cevap verildiğini, davalı şirketin satışa konu ürünle ilgili üzerine düşeni ifa ettiğini, ürünün kurulumunun ve tesliminin sağlandığını, davacı tarafça icra takibi başlatıldığını, bu nedenlerle haksız ve yersiz aanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkeme kararında; “…Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, mahkememizce toplanmış usulüne uygun deliller olarak değerlendirilmiş olup, buna göre; davacının sözleşmenin esaslı unsurlarında hata yaptığına ilişkin iddianın değerlendirilmesi bakımından, alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacının, davalıdan satın ve teslim aldığı makinenin istenen faydayı sağlamadığı, bu maldan beklenen faydanın baskılı gümüş parlak kağıda kesim işlemi yapması gerektiği yönünde olduğu ve fakat davalının davacıya teslim ettiği malın yalnız baskılı olmayan gümüş parlak kağıda basım yaptığı, baskılı olmayan gümüş parlak kağıda kesim yapmadığı, bunun ise ticari anlamda davacının satın aldığı maldan beklenen faydayı elde etmekten uzak olduğu anlaşılmış ve bu sebeple satış bedelinin iadesi istemine ilişkin davalı hakkında başlatmış olduğu icra takibi yerinde görülerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir. Her ne kadar davacı taraf, duruşmada, bilirkişi raporunda belirtilen malın gizli ayıplı olduğuna ilişkin gözlem ve tespitleri çerçevesinde 6098 Sayılı TBK m.219 vd. düzenlenen ayıptan doğan sorumluluk hükümleri çerçevesinde alacak talebinde bulunduklarına ilişkin dava dilekçesini ıslah etmek üzere süre talebinde bulunmuş ise de; vakıaları getirmek taraflara, hukuki niteleme yapmak mahkemeye ait olmakla birlikte, davacının ileri sürdüğü vakıaların TBK m.30 ila 35’te düzenlenen yanılma (hata) hükümlerine dayalı olarak sözleşmenin iptali ile tarafların aldıklarını geri vermesi zorunluluğu çerçevesinde davalı satıcıya ödemiş olduğu satış bedelinin iadesi istemine dayalı icra takibi başlattığı ve yanılma hükümleri çerçevesinde talebinin yerinde olduğu, her ne kadar bilirkişi malın gizli ayıplı olduğuna dair raporda görüş belirtmiş ise de aslında malın ayıplı olmadığı, yalnız davacının sözleşmenin esaslı unsurlarında hata yaptığı ve davalıdan satın aldığı ürünün davacıya beklenen faydayı sağlamadığı, davacının sözleşme kurma iradesinin bu suretle sakatlandığı, zira davalının satmış olduğu baskı makinesinin baskılı gümüş parlak kağıda kesim yapmadığını bilseydi yahut bilebilecek durumda olsaydı sözleşmeyi kurmayacaktı denilebilirse davacının bu sözleşmeyle bağlı olmayacağı, sonuç olarak; davacının ıslah isteminde bulunmasında hukuki yararı bulunmadığı, hukuki sebep olarak mahkememizce belirlenen irade sakatlığı hallerinden sözleşmede yanılma (hata) hükümleri çerçevesinde sözleşmenin iptali ile satış bedelinin geri alınmasına yönelik tahsil amacıyla icra takibi başlatıldığı şeklindeki hukuki nitelemeye itibar edilerek ve davacının talebi yerinde görülerek ıslah isteminin reddi ile davanın dava dilekçesinde belirtildiği şekilde kabulüne karar verilmiştir. Davanın kabulü ile, Davacının davalı hakkında başlatmış olduğu Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosya kapsamında davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına,…” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekilince sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Davacı tarafın hukuki tasnif noktasında ikame ettiği davanın hatalı olmakla; itirazın iptali davası yönünden davacı tarafın müvekkili nezdinde bir alacak borç ilişkisine dair bakiyesi bulunmadığı gibi, açılan davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, açılan davanın itirazın iptali davası olduğunu, mahkemenin davacı tarafın başlatığı takibe yönelik itirazın iptali davasının yargılama usulünü uygulamadığını, ticari kayıt ve defterler yönünden takibin dayandırdığı hususu irdelemeyerek teknik anlamda hatalı bir karar verdiğini, müvekkili şirketin …. .Şti’nin yetkili bayi ve servisi olarak satışa sunduğu Summa – D60 R-2E kesici optik gözlü makinaya davacı tarafın talip olması, inceleyip test etmesi ve beğenip alması sonrasında teslimatının gerçekleştirdiğini, 10/12/2020 tarihli düzenlediğini, teslimatla birlikte makinanın davacı tarafın işyerinde kurulumu, çalıştırması ve eğitimine dair gerekli aktivasyonlar yapıldığını, davacı tarafın dosyaya ekli telefon mesaj kayıtlarından görüleceği üzere, müvekkili şirket yetkililerine memnuniyet ve teşekkürlerini ifade edip ödemelerini gerçekleştirdiklerini, cihazın kurulum ve devrinden 18 gün geçtikten sonra alınan ürünün kullanımı esnasında davacı tarafça ne gibi bir sevk ve metotla çalıştırıldığı bilinmemekle, müvekkili şirket yetkilisine ürünün iadesinin yapılacağının belirtildiğini, cihazın kesim yapmadığının davacı tarafça dile getirildiğini, müvekkili şirket yetkililerinin makinanın fabrika çıkışlı hiç kullanılmadığı acente bir ürün olduğunu ifade ettiklerini, üstelik vasıfları ve hangi işlemleri ne şekilde yaptığının da ayrıntılı olarak kurulum ve teslim sırasında davacıya izah edildiğini, dosyaya ekli cihaz kurulum tutanağının da imza edilerek makinanın sağlam ve çalışır şekilde davacıya telim edildiğinin ayrıca kayıt altına alındığını, ilk kurulum ve teslim anından itibaren cihazın sağlam olduğunun kayıt altına alınıp testlerinin de birlikte yapıldığı gibi istenilen özelliklerde olduğu kurulum sırasında da gizlenmediğini, gözlemlenerek teslimatın davacıya yapıldığını, cihazın kesim yapmadığı yönündeki iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın müvekkili şirketten aldığı davaya konu Summa – D60 R-2E kesici optik gözlü makinaya talip olup, inceleyip test etmesi ve beğenip alması sonrasında teslimatın gerçekleştiğini, dolayısı ile evsafa muttali olmakla 10/12/2020 tarihli faturanın tanzim edilerek satışın vücut bulduğu bir vakıa olduğunu, davacı tarafında mutabık olduğu bu işlem sonrası makinayı alıp kullanmaya başlaması ve teşekkür mesajlarından sonra bir şikayetin olmadığı dikkate alındığında teslimatla birlikte makinanın davacı tarafın işyerinde kurulumu, çalıştırılması ve eğitimine dair gerekli aktivasyonlar yapıldığı gerçeğinin irdelenmediğini, mahkemenin bu hususta bilirkişi raporuna yönelik yapmış oldukları itirazının da gereği gibi değerlendirmeksizin hüküm kurmasının hatalı olduğunu ileri sürerek Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/725 esas, 2022/458 karar sayılı kararına itirazla, hükmün istinaf incelemesinde müvekkili şirket lehine kaldırılarak davanın reddi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava itirazın iptali davasıdır. Davacı davalıdan kesici optik gözlü makine satın aldığını, aldıktan 18. gün sonra makinenin baskılı gümüş parlak kağıtlarda kesim işlemi yapmadığını öğrendiğini, bahse konu makinenin baskılı gümüş kağıtlarda kesim yapmamasına rağmen davalı tarafından hileli hareketlerle kendisinden gizlendiğini, kendisinin sonradan yaptığı araştırmalarda makinenin baskılı gümüş kağıt kesmeye uygun bir makine olmadığını öğrendiğini davalının sattığı makinenin bu özelliğini kendisinde gizlediğini beyan ettiği görülmüştür. Davalı ise davacının cihazın vasıflarını bilerek satın aldığını, kendilerince kurulum tarihi olan 09.11.2020 tarihinde cihazın vasıfları ve hangi işlemlerin ne şekilde yaptığının ayrıntılı şekilde anlatıldığını beyan ederek davanın reddini talep ettiği görülmüştür. Mahkemece 18.04.2022 tarihli bilirkişi raporu aldırılmış olunup raporda, davaya konu Summa D60-R -2E marka model optik gözlü kağıt kesme makinesinin baskılı olmayan kağıtlarda kesim yaptığını ancak baskılı gümüş parlak kağıtlarda kesim yapmadığını, başka yerde denenen aynı marka ve model D60RE-2-E Kesici makinenin baskılı gümüş parlak kağıt kesimi yaptığının görüldüğünü bu durumun gizli ayıp olduğunun belirtildiği görülmüştür.Taraflar tacir olup ticari satım sözleşmelerinde 6102 sayılı TTK. m. 23/c hükmü uygulanacaktır. Bu hükme göre, “malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını koruma için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda Türk Borçlar Kanunu’nun. 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır”.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 223’üncü maddesinin ilgili fıkrasında ise ; Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz.
Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.” 6098 sayılı TBK 225. Maddesinde ; Ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamaz. Satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hüküm geçerlidir.”düzenlemesine yer verilmiştir. Davacı davaya konu makineyi 10.12.2020 tarihinde satın almış olup makinedeki ayıbın 18. Gün sonra 28.12.2020 tarihinde ortaya çıktığını belirterek Kayseri … Noterliğinin ….yevmiye ….tarihli ihtarnameyle ayıp ihbarında bulunduğu görülmüştür. Davalının davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı yönünden bir itirazı bulunmamaktadır. Davaya konu makinenin gizli ayıplı olduğu sabit olup davacının davalıya gönderdiği ihtarın 15.02.2021 tarihinde tebliğ edildiği davalının bu şekilde takip öncesi temerrüde düşürüldüğü, eldeki takibin faturaya dayandığı alacağın bu anlamda likid olduğu anlaşılmakla açıklamalar ışığında davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 02/06/2022 tarih ve 2021/725 E – 2022/458 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 1.303,19-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı tarafından peşin yatırılmış 326,00 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 977,19 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan incelemeyle H.M.K’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09/11/2022