Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2280 E. 2022/2316 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2280
KARAR NO: 2022/2316
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/06/2022
ESAS NO: 2022/191
KARAR NO: 2022/504
DAVANIN KONUSU: Menfi tespit
KARAR TARİHİ: 27/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 27/10/2022
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle:davalının Kayseri 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile müvekkili adına takip başlattığını, takibe dayanak olarak da 30/10/2017 tarihli … ve … nolu faturaların gösterildiğini, takibe dayanak yapılan faturaların muhatabının müvekkili olmadığını, faturaların dava dışı … Ltd. Şti. adına düzenlendiğini, müvekkilinin söz konusu fatura içeriği malların nakliyesini yaptığını, malların davalı tarafından …’ya dava dışı … Ltd. Şti. ‘ne gönderildiğini, müvekkilinin …’ya malı götürdüğünde dava dışı … Ltd. Şti. ‘nin talebi üzerine ve fark nakliye ücretini de alarak söz konusu malları …’ya götürerek teslim ettiğini beyan ederek, takibe konu borçla ilgisi olmadığını ve takibin iptalini, davalı şirketin alenen kötü niyetli olması nedeniyle aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;öncelikle dava şatı ve görev itirazları nedeniyle davanın reddini, mahkeme aksi kanaatte ise işbu davanın reddini ve % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacı tarafa tahmilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “… Kayseri 7. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 2019/160 E, 2021/83 K sayılı kararın Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2021/1742 E, 2021/1892 K sayılı kararı ile kaldırılması üzerine Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ile her ne kadar davacı hakkında da fatura alacağından dolayı takip başlatılmış ise de, takip konusu faturanın davacı adına kesilmemiş olması, davacının söz konusu fatura yönünden sadece mal teslimi işini nakliye anlamında gerçekleştirmesi, davalının defterleri üzerinde yapılan incelemede takip konusu faturanın borçlusunun… LTD. ŞTİ olarak kayıtlı olması ile davacının faturadan kaynaklı herhangi bir borcunun olmadığı değerlendirilerek davacının davasında haklı olduğu görülmüş ve böylece davanın kabulü ile, Davacının Kayseri 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının TESPİTİNE, davacının İİK madde 72/5 gereğince tazminat talebinin kabulü ile, Kayseri 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki takip miktarı üzerinden hesaplanan 1.627,88-TL kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.-Davanın KABULÜ ile, Davacının Kayseri 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının TESPİTİNE, b)Davacının İİK madde 72/5 gereğince tazminat talebinin kabulü ile, Kayseri 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki takip miktarı üzerinden hesaplanan 1.627,88-TL kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, -Kayseri 6. İcra Dairesi’ne davacı yönünden takibin durdurulduğunun bildirilmesi için müzekkere yazılmasına 326/1. Maddesi gereğince yargılama giderleri davalıya yüklenmiştir.-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; …” şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı tarafından yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15.06.2022 Tarih, 2022/191Esas, 2022/504 Karar Sayılı Kararının kaldırılması gerektiğini ilk derece mahkemesi kararında, davacı tarafın faturalara konu malı dava dışı şirkete teslim ettiğine dair evrak sunmadığı dikkate alınmadığını, işbu davaya konu faturada belirtilen mallar; davacıya müvekkil şirket tarafından teslim edildiğinin ve davacının uhdesinde olduğunu, davacı, sözkonusu malları elinde bulundurmadığını, davacının aksi bir iddiada bulunması halinde; her iki faturaya konu malı dava dışı şirkete teslim ettiğine dair yazılı evrakı dosyaya sunması gerektiğini, fatura içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulmadığı takdirde; sadece faturada belirtilen verilerin doğru olduğu anlamının doğduğunu, faturanın verilmesine neden olan iş veya hizmetin de yapılmış olduğunun kabulü anlamını gelmeyeceğini, uyuşmazlık halinde, işin yapılmış olduğunun, eğer fatura konusu mal ise de teslim edilmiş olduğunun kanıtlanması gerektiğini Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 05.05.2005 Tarih, 2004/7832 Esas, 2005/4738 Karar sayılı kararının emsal nitelikte karar olduğunu anılan karara göre; sözleşme konusu işin yapılmış olduğunun davacı/alacaklı tarafından kanıtlanması gerektiğini ve faturanın ticari deftere kaydedilmiş olması bile yalnızca karine teşkil etmekte olduğunu her zaman aksi ispat edilebilineceğini davacı tarafın, yargılama süresince dava dışı şirkete faturaya konu malları teslim ettiğine dair bir evrak sunmadığı gerçeği karşısında; davacı tarafın iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunun açık olduğunu, bu nedenle; yargıtay içtihatlarının aksine, ilk derece mahkemesi kararında; “…dava dışı konlab şirketi teslim almadığı mal için kısmen ödeme yapması ticari hayatın olağan akışına ters olacağından her iki fatura içeriğininde davacı tarafından dava dışı şirkete tesliminin yapıldığı sonucu çıkarak; davacının takibe konu borcunun olmadığı kanaatine varıldığı” şeklinde bir belirleme yapılması ve davacı lehine hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilamın kaldırılması gerektiğıini lk derece mahkemesi kararında, kötü niyet tazminatına hükmedilmesi hatalı olduğunu icra takibine dayanak oluşturan faturalara konu malların davacıya teslim edildiği yazılı delille ispat edilemediğinden, davacının bu malları teslim etmediği açıktır. dolayısıyla; faturaya konu malların teslim edilmediğinin kabulü halinde, müvekkil şirketin davacı aleyhine icra takibi yaparak kötü niyetli davrandığından bahsedilemeyeceğini , yargıtay içtihatlarında; bir kişi ya da şirket aleyhine icra takibi başlatmanın tek başına kötü niyet tazminatına hükmedilmesi için yeterli olmadığı, takip başlatılırken kötü niyetli davranıldığının ispat edilmesi gerektiği açıkça ifade edildiğini,Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.02.2013 tarih,2012/19-778Esas, 2013/250 Karar sayılı, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2011/3310 Esas, 2011/1326 Karar sayılı kararların emsal kararlar olduğunu; müvekkili şirket aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, Bu sebeple; işbu ilamın kaldırılması gerektiğini, mahkemece dava Dışı Şirket Kayıtlarını İncelemeden Hüküm Kurmasının hatalı olduğunu,04.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda; “…takip konusunun sadece bu fatura üzerinden yapılabileceği, yani davalının 5.300,00-TL asıl alacak üzerinden iddiasının değerlendirilmesi gerektiği ve bu fatura içeriği tesliminin olup olmadığı dava dışı şirketin kayıtlarının incelenmesi ile mümkün olacağı kanaatine varılmıştır” denilerek fatura içeriği teslimin olup olmadığının tespiti için dava dışı şirketin kayıtlarının incelenmesi gerektiğinin ifade edildiğini, izah edilen nedenlerden dolayı; hükme esas alınan 04.12.2020 tarihli bilirkişi raporu uyarınca uyuşmazlığın tespiti için dava dışı şirket kayıtlarının uzman bilirkişi tarafından incelenmesi gerektiğini, İlk derece mahkemesi tarafından bu inceleme yapılmadan eksik inceleme neticesinde hüküm kurulması hatalı olduğunu işbu ilamın kaldırılması gerektiğini izah edilen nedenlerle, haklı nedene dayalı istinaf başvurularının kabulü ile; Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15.06.2022 tarih, 2022/191Esas, 2022/504 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacının davasının tümden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep etmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğunu müvekkilinin borçlu olmadığını dair menfi tespit davasının açıldığını, davanın kabulüne karar verildiğini, davalının istinaf dilekçesinde bilirkişi raporlarına itiraz ettiğini, dosyada bulunan bilirkişi raporunun bütünü dikkate alındığında görüleceği üzere davalı taraf sadece kendi lehine olduğunu düşündüğü kısmı adeta cımbızla çeker gibi aldığını raporun geri kalan kısmını dikkate almadığını, raporun bir bütün olarak incelenmesi gerektiğini, rapor bir bütün olarak incelendiği takdirde müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, Davalı taraf kötü niyetli olarak ve süreci uzatarak müvekkilinin mağduriyetini arttırmak amacıyla istinaf kanun yoluna başvurduğunu, ilk derece mahkemesi kararının hukuka ve hakkaniyete uygun olup davalı tarafın iddialarının kabul edilebilir olmadığını, işbu nedenlerle davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Dava, faturaya dayalı alacak istemi ile başlatılan takipten kaynaklı menfi tespit talebine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; takibe konu faturaların davacı adına olmaması nedeni ile davanın kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen davalının sair istinafları yerinde görülmemiştir ancak, davacının davalının kötü niyetli takip başlattığını yeterli ve kesin delillerle ispat edememesi nedeni ile koşulları oluşmadığından işbu kötüniyet tazminatına ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi yerinde görülmemiş, belirtilen gerekçelerle davalı istinafı bu yönden yerinde görülmekle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ancak araştırılacak başka husus bulunmadığından HMK’nın 353/1-b-2.maddesi gereğince bu yönden düzeltilerek yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK 353/1-b.2 md. gereğince, KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 15/06/2022 tarih ve 2022/191 E – 2022/504 K sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Düzeltilerek yeniden karar verilmesine, buna göre;
3- “1-Davanın KABULÜ ile,
a) Davacının Kayseri 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının TESPİTİNE,
b) Davacının yerinde olmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Kayseri 6. İcra Dairesi’ne davacı yönünden takibin durdurulduğunun bildirilmesi için müzekkere yazılmasına
3-Alınması gereken 554,27 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 138,57 TL peşin harçtan mahsubuyla eksik kalan 415,70 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 138,57 TL peşin harcın ve 73,10 TL tedbir harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 231,40 TL tebligat gideri, 10,00 TL müzekkere ve posta gideri, 500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 741,40‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA, “
4-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 139,00TL istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde istinaf başvurusunda bulunan davalıya iadesine,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan 18,00TL tebligat gideri, 98,00TL posta giderinin ve davalı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
7-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 27/10/2022