Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2206 E. 2022/2311 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2206
KARAR NO: 2022/2311
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/06/2022
ESAS NO: 2022/310
KARAR NO : 2022/503
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 27/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 27/10/2022
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 20/06/2022 tarih ve 2022/310 E – 2022/503 K kararına karşı süresi içinde müdahil … A.Ş. vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Ltd. Şti. için 08/06/2020 tarihinde mahkememize konkordato mühlet talebinde bulunduklarını, mahkemece 09/06/2020 tarihli müteferrik kararı ile müvekkil şirket lehine 3 aylık geçici mühlet kararı verildiğini, devamında 2 ay uzatıldığını, ilk mühlet kararı ile birlikte İİK’nda yazılı tedbirler vazedilerek; geçici konkordato komiseri tayin edildiğini, mahkemece 09/11/2020 tarihli duruşmada müvekkili şirket hakkında konkordato ve kesin mühlet talebinin reddine karar verildiğini, 2008 yılında kurulan … Ltd. Şti.’nin ana faaliyet alanının, mobilya ürünleri temelinde, yatak odası, yemek odası, genç ve çocuk odası, gardirop, vestiyer, masa, sandalye, sehpa imalatı olduğunu, 2018 yılı kur krizi ve 2019 yılı sonlarına doğru ortaya çıkan ekonomik durgunluk, ödemeler dengesinin iyi ayarlanamaması, banka kredi faizlerinden kaynaklı finansman maliyet artışı, mal tedarikinde yaşanan sorunlar, ülkenin ekonomik kriz içinde bulunması gibi sebeplerle şirket faaliyetini yürütmekte oldukça zorlandığını, şirketin piyasa borçları ile banka kredilerinin geri ödemesini yapamayacak hale geldiğini, vadesi gelmiş banka kredilerini geri ödemek için, satış yapılıp nakit girdisi sağlanamadığı için tek alternatif yolun bankalardan yeniden kredi alarak vadesi gelmiş önceki kredi taksitleri ödemek olduğunu, fakat kredi sağlayıcı bankaların kredi vermekte aşırı isteksiz olması, hatta mevcut kredi limitlerini de düşürmesi nedeniyle şirketin nakit akşında önemli ölçüde negatif etki olduğunu, gelinen süreçte şirketin ödeme güçsüzlüğüne düştüğünü, diğer taraftan 2020 yılının Mart ayı itibarıyla ülkede ve tüm dünyada yaşanan covıd 19 pandemisi sonrasında sınırların kapatılması, sokağa çıkma yasaklarının uygulanması, üretim, hammadde tedariki ve lojistikte yaşanan aksamalar gibi nedenlerle şirketin yurtdışı satışlarını yapamaz hale geldiğini, 2019 satış rakamları karşılaştırıldığında bu durumun bariz şekilde görüldüğünü, davacı … Ltd. Şti. tüzel kişiliğinin ticaret siciline tescil ve ilan edilerek faaliyet icra eden bir limited şirket olduğunu, yapılan hacizler nedeniyle son bir ayda sıkıntılar yaşasa da faaliyetlerini halihazırda sürdürmeye çalıştığını, şirketin içinde bulunduğu sıkıntı nedeniyle hâlihazırda şirket bünyesinde işçi sıfatıyla toplam 46 kişinin çalıştığını, konkordato mühleti talebinde bulunan şirketin muhasebe kayıtları ön muhasebe birimi tarafından ana yönetim merkezinde tutulduğunu, resmi muhasebe ise … Mali Müşavirlik tarafından tutulduğunu, şirketin kendi adına kayıtlı, ticari mal niteliğinde, borç ödenmesinde kullanılmak üzere paraya çevrilebilir nitelikte mizanın stok (150 ve 157) hesabında 1.486.091,69-TL aktifi bulunduğunu, tek alternatifin bankalardan yeniden kredi alarak vadesi gelmiş önceki kredi taksitlerini ödemek olduğunu, fakat kredi sağlayıcı bankaların kredi vermekte aşırı isteksiz olması, hatta mevcut kredi limitlerini de düşürmesi nedeniyle şirketin nakit akşında önemli ölçüde negatif etkili olduğunu, durumun bu şekilde devam etmesi ile şirketin ciddi anlamda ödeme güçsüzlüğüne düşüp hatta borca batık hale geldiğini, ayrıca bir alacaklının şirket bünyesinde yapacağı haczin diğer alacaklıları da tetikleyerek şirketin borca batık olmaksızın iflasına yol açabileceğini, şirketin kredi hesapları kat edilmeden, aktiflerine haciz konulmadan, varlıklarını nakde çevirmek ve ödemeler dengesinin ayarlanabilmesi için konkordatoya başvurması gerektiğini; geçici ve kesin mühlet içinde gelecek alacakların tahsil edilmesi ve aktifte bulunan mallarını satıp borç ödemesinde kullanarak finansman maliyetini ve kısa vadeli borçlarını ödemesi gerektiğini, olağan ticari faaliyetlerine kesintisiz devam etme gayretini sürdürdüğünü, yine son yıllarda döviz kurları ile ekonomideki dalgalanmalar nedeniyle şirket elindeki atıl taşınmazları da piyasa değerinden çıkaramayıp bu durum da finansman giderlerinin artmasına, ödeme güçsüzlüğüne düşülmesine sebep olduğunu, konkordato ön projesinde de ayrıntılı açıklandığı üzere geçmiş yıllardaki şirketin satış rakamları ve finansman giderleri sorunu çözüldüğünde genel karlılık oranları da yeterli olacak; ve yine borç ödemede kullanılabilecek nitelikte mallarının (taşınmaz ve stok gibi) bulunması nedeniyle mevcut malvarlığını nakde çeviremediğinden acil nakit ödeme sıkıntısı çeken müvekkili şirketin ödeme güçlüğünden kurtulabilecek, borçlarını ödeyebilecek; borca batıklığını kısmen izale edebilecek kapasitesinin olduğunu, perakende sektöründe faaliyet icra eden şirketin, bir veya birkaç alacaklının yapacağı, yaptığı icra ve haciz işlemleriyle kamu nezdinde müşteri güveninin kaybolabileceğini, şirketin ticari faaliyetini sekteye uğrayabilecek, şirketin kapanmasına ve alacaklılar arasında eşitsizlik yaratılmasına yol açabilme tehlikesini barındırdığını, mahkememizce konkordato geçici mühleti verilmesi durumunda konkordato komiseri nezaretinde alacaklılarıyla yapılandırma ve ödeme takvimini ayarlayarak mevcut borçlarını ödeme gayreti içinde olacağını, talep ettikleri konkordatonun, borcun tasfiyesine yönelik konkordato olduğunu, şirketin olağan faaliyetlerinden elde edilecek gelirler, şirketin mal ve hizmet satışından ortaya çıkan senetsiz ve senetli alacakların tahsili ile şirket adına kayıtlı taşınır ve taşınmazların paraya çevrilmesi ile elde edilecek gelirlerle şirket borçlarının ödeneceğini belirterek, İİK’nun 286. maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunun mahkemece tespiti halinde davacı şirket için tensiben derhâl üç aylık geçici mühlet kararı verilmesini; İİK’nun 287. maddesine göre geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi ve İİK’nun 290. maddesinde sayılan görevleri ifa etmek üzere geçici konkordato komiseri görevlendirilmesine; komiser ücretinin şirket bünyesinden ödenmesine karar verilmesini; müvekkili şirket hakkında tensiben İİK’nun 297. maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, müvekkili borçlu şirketin malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirlerin alınmasını; bu kapsamda olmak üzere İİK’nun 294. müvekkili borçlu şirket aleyhine İİK’nun 206. maddesinin birinci sırasında yazılı alacaklar hariç olmak üzere 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere takip işlemleri yapılmasının yasaklanmasına ve evvelce başlamış takiplerin durdurulmasına, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararlarının uygulanmasının yasaklanmasına, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetlerin işlemesinin durdurulmasına tensiben karar verilmesini; İİK’nun 297. maddesine göre, müvekkili şirketin mühlet içinde komiserin nezareti altında işlerine devam edebileceğine; buna karşılık mahkemenin izni dışında mühlet kararından itibaren rehin tesis edemeyeceğine, kefil olamayacağına, taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatını kısmen dahi olsa devredemeyeceğine, takyit edemeyeceğine ve ivazsız tasarruflarda bulunamayacağına; aksine yapılan işlemlerin hükümsüz olduğuna karar verilmesine; geçici mühlet içerisinde İİK’nun 298. maddesine göre, konkordato komiserinin müvekkili şirketin mallarının defterinin tutulmasına ve mallarının kıymet takdirlerinin yaptırmasına karar verilmesine; müvekkilinin başka yerdeki malları bakımından değer tespit işlemlerinin o yer icra dairesi marifetiyle yaptırılabileceğine karar verilmesini; İİK’nun 288. maddesine göre, 3 aylık geçici mühlet kararının, Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve Basın-İlan Kurumu’nun resmî ilân portalında ilân edilmesine; derhal tapu müdürlüğüne, ticaret sicili müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliği’ne, Türkiye Katılım Bankaları Birliği’ne, mahallî ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet borsalarına, Sermaye Piyasası Kurulu’na ve diğer lazım gelen yerlere bildirilmesine; İİK’nun 289. maddesine göre geçici mühlet süresi içinde (3 ay + 2 ay) mahkemece bilirkişi incelemesi de dahil olmak üzere tüm incelemelerin yaptırılarak müvekkili şirket hakkında 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
MÜDAHİL/ALACAKLI BEYANLARI : Müdahil/Alacaklı … Limited Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; bir kısım çekler nedeniyle davacı şirketten alacaklı olduklarını, davacı hakkında yürütülen takip Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, konkordato mühleti talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı … Başkanlığı vekili müdahale dilekçesinde özetle; Davacı şirketin … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 05/04/2021 tarihi itibariyle vadesi geçmiş ve bugün ödenmesi gereken 412.985,82-TL vergi borcu bulunduğunu belirterek mahkememiz dosyasına müdahale talebinde bulunduklarını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı … A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı şirketten … kredi talep numarası ile … plakalı ve … plakalı araçların satın alınması için 18/09/2019 tarihinde 184.226,95-TL anapara tutarlı 24 ay vadeli ticari kredi kullanmış olup bahsi geçen araçlar üzerinde müvekkil şirketin 225.106,83-TL 1. derece rehin hakkı bulunduğunu, davacı şirketin borç tutarının 188.000,00-TL olup Adana 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, kredi alacağına ilişkin olarak konkordato mühleti içerisinde rehinle temin edilmiş her türlü alacağa faiz işlemeye devam edeceği ve başlamış olan takiplere devam edileceğinin açık olduğunu belirterek müdahale taleplerinin kabulüne, İcra İflas Yasası’nın aradığı yasal şartları taşımayan ve koşulları oluşmayan konkordato talebinin reddine ve geçici mühletin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile dava dışı … Ticaret Limited Şirketi arasında faktoring sözleşmesi imzalanmış olup, bu faktoring sözleşmesine istinaden faturalara dayanak alacak müvekkili şirket tarafından temlik alındığını, ödeme olarak keşidecisi davacı şirket olan; … A.Ş. … Şubesi’ne ait … seri no’lu 50.000,00-TL’lık 17/07/2020 keşide tarihli çek, …A.Ş. … Şubesi’ne ait … seri no’lu 50.000,00-TL’lık 05/08/2020 keşide tarihli çeklerin tevdi alındığını, davacı şirketin keşideci olduğu iş bu çekler nedeni ile müdahale talebinde bulunan müvekkili şirkete ana para 100.000,00-TL (fazlaya ve işlemiş faizine ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile) borçlu bulunduğunu, işbu davada verilecek kararlar müvekkil şirketin zarara uğramasına neden olabileceğini, yine bu davada verilecek nihai karardan müvekkil şirketin etkileneceğini, bu nedenlerle müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Müdahil/Alacaklı … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; davacı şirketten alacaklı olduklarını belirterek müdahale taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı …A.Ş. Genel Müdürlüğü vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın, mahkememiz dosyasında davacı olan ve konkordato talep eden davacçı şirket hakkında Kayseri Banka Alacakları Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında taşınır rehininin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında ilamsız takibi başlatılmış olup neticeten müvekkili bankanın konkordato talep eden borçlu şirketten alacaklı olduğunu belirterek müdahale talebinin kabulü ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir .Müdahil/Alacaklı … A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davacı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzaladığını, imzalanan sözleşmeler çerçevesinde davacı şirkete krediler kullandırıldığını, davacının konkordato başvurusu yaptığı ve mahkeme tarafından 04/01/2021 tarihinden itibaren başlamak üzere 3 ay geçici mühlet verildiği müvekkili banka tarafından haricen öğrenildiğini, müvekkili bankanın 19/02/2021 tarihi itibariyle, davacı şirketten ve müteselsil kefil …, …, …’dan 19.917,57-TL nakdi ve 0 TL gayri nakdi olmak üzere toplam 19.917,57-TL kredi alacağının bulunduğunu, davacı borçlunun kredi borçlarını vadesinde ödememesi ve sözleşmeden doğan diğer edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle 09/02/2021 tarihinde hesap kat edilerek T.C. Üsküdar 6. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, geçici mühlet verilmesi için usuli ve esasa ilişkin şartlar oluşmadığından, mahkemece yapılacak inceleme neticesinde geçici mühlet kararının kaldırılmasını ve konkordato talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı … A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davacı şirketten alacaklı olduğunu, davacı şirket tarafından müvekkili bankanın alacağının ödenmeyerek konkordato talap etme şartları oluşmadığı halde, malvarlığı itibariyle borçlarını ödeyebilecek durumda olmasına rağmen tamamen kötü niyetli olarak hareket edip, müvekkili bankanın alacağını tahsil etmesine engel olmak bakımından konkordato ve ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş olduğunu belirterek müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı …A.Ş.vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından … Limited Şirketi arasında, genel kredi sözleşmesi’ne istinaden müvekkil banka tarafından borçlu şirket lehine çeşitli krediler tesis edildiği ve kullandırıldığını, alacaklı müvekkili banka tarafından kredi sözleşmelerine bağlı olarak; … Limited Şirketi’ne kullandırılan kredilerden doğan, Kayseri 10. Noterliği’nin … yevmiye nolu, 04/08/2020 tarihli ihtarnamesine konu; … numaralı kredi kartından dolayı 50.649,21-TL, 7807782 nolu vadeli TL ihracat spot kredisinden dolayı 652.188,43-TL, 7812664 TL ticari ödeme planlı destek kredisinden dolayı 435.607,21-TL, banka kaynağından çek sorumluluk bedeli ödenen çeklerden dolayı 13.327,37-TL, 26 adet iade edilmemiş çekten dolayı depo edilmesi gereken 57.850,00-TL bedelin ödenmesinin talep edildiğini, borcun süresinde ödenmemesi üzerine, mühlet tarihinden önce Ankara 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyalarından ilamsız haciz yolu ile takibine geçildiğini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Asli Müdahil … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; Müvekkili Bankanın davacıya tahsis edilen krediler ve sair bankacılık ürünleri nedeniyle alacakları mevcut olup fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 14.01.2021 tarihi itibari ile 741.585,24-TL. nakdi ve 20.025,00-TL. çek yaprağı blokaj bedeli gayri nakdi alacağının bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklı… Anonim Şirketi İzmir Şubesi vekili müdahale dilekçesinde özetle; davacı şirketten alacaklı olduklarını belirterek müdahale taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil/Alacaklılar … Anonim Şirketi Ve … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkillerinin … Limited Şirketi’nden olan alacaklarının mahkemeye vermiş olduğu 30/10/2020 tarihli mali tablo ve muhasebe kayıtlarında gerçeği yansıtmadığı açık bir şekilde görüldüğünü, 2020 yılı ilk 8 aylık dönemde de 3.825.396,67-TL tutarlı ticaret gerçekleşmiş olup bu dönemde de 1.080.000-TL toplam tutarlı çekin 11/03/2020 tarihinde müvekkili firmaya keşide edildiğini, bu çeklerinde hiçbirinin ödendiğini, netice itibariyle konkordato talep eden şirketin 1.121.320,14-TL borcu bulunmadığını, müvekkili şirketlerin muhasebe kayıtlarında da görülebileceği üzere konkordato talep eden şirketin müvekkil şirketlere olan borçlarının mahkemeye sunulan şirketin muhasebe kayıtları ile uyumsuz olduğunu, mahkeme dosyasına müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “… Belirtilen yasal düzenlemeler ve açıklamalar doğrultusunda somut olayı değerlendirmek gerekecektir. Davacı şirketin konkordato ön projesinde şirketin olağan faaliyetlerinden elde edilecek gelirlerle, şirketin mal ve hizmet satışından ortaya çıkan senetsiz ve senetli alacakların tahsili ile ve şirket adına kayıtlı taşınır ve taşınmazların paraya çevrilmesi ile elde edilecek gelirlerle şirketin borçlarının ödeneceği hedeflenmektedir. Dosya kapsamına göre konkordato talep eden şirketin olağan üretim faaliyetlerine devam etmesi için gerekli olan işletme tesisatlarının eldeki konkordato talebinden önce alacaklılar tarafından haczedilip muhafaza altına alındığı, şirketin çalışan tüm işçilerini isten çıkardığı, şirketin faaliyetini devam ettirdiği fabrika binasının kiralık olup kira sözleşmesinin uzatılmadığı ve şirketin burayı boşalttığı, hali hazırda olağan faaliyetinin devamı için işletme binasının, makine tesisatlarının ve çalışacak işçilerinin olmadığı, davacı şirket hali hazırda olağan ticari faaliyetine devam etmediği, şirketin ön projesinde yazılı olağan faaliyetlerinden gelir elde edilerek ve malvarlığında paraya çevrilebileceklerin satılması ile elde edilerek borçların ödenmesi öngörüldüğü halde mevcut durumda şirketin ticari faaliyetlerinin olmadığı, kısa zaman içinde faal olmasının da beklenemeyeceği, hacizli malların satışı ve paraya çevrilmesinin de mümkün olmayacağı anlaşılmıştır. Bu durumda davacının konkordato projesinin başarıya ulaşma imkanı olmadığı açıktır. İİK’nun 292. maddesi gereğince, iflasa tabii borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra, borçlunun mal varlığının korunması için iflasın açılması gerekiyorsa veya borçlu şirket, komiserin talimatlarına uymazsa, komiserin yazılı raporu üzerine kesin mühlet kararı kaldırılarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına re’sen karar verilir. İİK’nun 287/5. maddesi gereğince İİK’nun 291. ve 292. maddeleri geçici mühlet sürecinde de uygulanır. Dosya kapsamına komiserler kurulu raporlarına ve bilirkişi kurulunun raporuna göre davacı şirketin borca batık olduğu ve ön projedeki yükümlülüklerini yerine getirme öngörüsünün bu verilerle gerçekleşmesi mümkün bulunmadığı, ön projesinin uygulanabilir olmadığı görülmekle bu hususlar karşısında davacı şirketin borca batık olduğunun tespiti yapılmadan İİK’nun 292/1.a. ve b. bendlerine göre, mahkemenin doğrudan iflas kararı verebileceği, konkordato talep eden şirketin borca batıklığını araştırma yükümlülüğü bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Buna rağmen davacı şirketin borca batık olup olmadığının tespiti amacıyla oluşturulan bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Bilirkişi kurulunun raporuna göre davacı borçlu şirketin -5.358.891,11-TL borca batık ve borca batıklık oranının %77,23 olduğu anlaşılmıştır. Bu açıklamalar ışığında tüm dosya içeriğinden konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşıldığından davacı borçlu şirketin kesin mühlet ve konkordato talebinin reddine, davacı hakkında 04/01/2021 tarihinde verilen geçici mühlet kararı ve bu kararla birlikte verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin 22/03/2021 tarihli celsenin (6) numaralı ara kararı ile kaldırıldığından bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına ve borca batık olan davacı borçlu şirketin iflasına karar verilmiştir. -Davacının kesin mühlet ve konkordato talebinin REDDİNE,-Davacı hakkında 04/01/2021 tarihinde verilen geçici mühlet kararı ve bu kararla birlikte konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin 22/03/2021 tarihli celsenin (6) numaralı ara kararı ile kaldırıldığından bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,-Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı davacı … Limited Şirketi’nin İFLASINA,-Mahkememizin 27/09/2021 tarihli, 2020/885 Esas ve 2021/784 Karar sayılı kaldırılan önceki gerekçeli kararında olduğu üzere iflasın 27/09/2021 günü saat 10:38 itibari ile açılmasına,-İflas masasının teşkili ve iflas ilanlarının yaptırılması için dosyadaki mevcut iflas avansının Mahkememizin 27/09/2021 tarihli, 2020/885 Esas ve 2021/784 Karar sayılı kaldırılan önceki gerekçeli kararı ile Kayseri İcra İflas Dairesi’ne gönderildiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,-İşbu kararın bir örneğinin Kayseri İcra İflas Dairesi’ne gönderilmesine,-İİK’nun 289/son. maddesi gereği İİK’nun 288. maddesine göre işbu kararın ilanına ve İİK’nun 288. maddesinde belirtilen yerlere bildirilmesine, …” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı müdahil/alacaklı … A.Ş. vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … Anonim Şirketi vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece “-Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı davacı … Limited Şirketi’nin İFLASINA 4-Mahkememizin 27/09/2021 tarihli, 2020/885 Esas ve 2021/784 Karar sayılı kaldırılan önceki gerekçeli kararında olduğu üzere iflasın 27/09/2021 günü saat 10:38 itibari ile açılmasına, “karar verilmiştir. Yerel mahkemenin konkordato talebinin reddine yönelik verilen karar yerinde ise de İflas kararının yerinde olmadığını, Yerel mahkemenin davacı şirketin iflas kararının kaldırılması ve davacı şirketin konkordato taleplerinin reddine karar verilmesi taleplerinin mevcut olduğunu, yerel mahkeme tarafından eksik ve hatalı inceleme ile iflas kararı verildiğinden iflas kararının kaldırılması gerektiğini, nitekim davacı şirketin borca batıklık durumu kesin ve net verilere dayalı olarak gerekçeli kararda açıklanamadığını, Bu nedenle yerel mahkeme tarafından yukarıda belirtilen davacı borçlu hakkında eksik ve hatalı inceleme ile iflas kararı verildiğinden iflas kararının kaldırılması gerektiğini , yerel mahkemenin gerekçeli kararına bakıldığında iflas kararı verilmesinin gerekçesi açıklanmadığını, davacı şirket, hakkında iflas kararı verilmesini gerektirir bir durum bulunmadığını açıklanan nedenler ve mahkemenizce resen nazara alınacak nedenlerle; istinaf başvurularının kabulü ile yerel mahkemenin usul ve yasaya aykırı iflas kararının kaldırılmasına ve davacıının konkordato talebinin reddine karar verilmesini arz ve talep ederiz.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Dava, konkordato talebine ilişkindir.
Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, konkordato talebinin yasal unsurlarının oluşmaması nedeni ile talebin reddine ve borca batık konkordato talep eden şirketin iflasına dair kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle istinaf eden müdahil/alacaklı şirket vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 20/06/2022 tarih ve 2022/310 E – 2022/503 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla müdahil/alacaklı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile İİK 308/a uyarınca kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/10/2022