Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2164 E. 2022/2165 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2164
KARAR NO: 2022/2165
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/05/2022
ESAS NO: 2021/512
KARAR NO: 2022/379
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:19/10/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:01/11/2022
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/05/2022 tarih ve 2021/512 Esas 2022/379 Karar sayılı ilamına karşı ,davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı vekili tarafından müvekkili aleyhine Kayseri 3. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, takip öncesi ödemeler ile takip sırasında alacaklıya yapılan canlı hayvan teslimi ile takibe konu borcun tamamen kapatıldığı gibi fazla ödeme yapıldığı ve müvekkilinin borcun bulunmadığı halde halen müvekkili aleyhine icra takibi sürdürüldüğünü belirterek müvekkilinin icra dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespiti, haciz baskısı altında müvekkilinin elinden alınan canlı hayvanların bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacak bedelinin borçtan mahsubundan sonra fazla ödeme olarak tespit edilecek bedelden şimdilik 3.000,00-TL’nin davalı alacaklıdan istirdadını, davalının %20 kötüniyet tazminatına mahkumunu talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİ’NİN İLK DERECE MAHKEMESİNE SUNMUŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: TTK 4/1 maddesi gereği bonodan kaynaklı menfi tespit davalarının görev yerinin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, yapılan ödemelerin icra dosyasındaki bonoya ilişkin olduğu noktasında inandırıcı delil sunulmadığını, ispat külfetinin davacıya düştüğünü, HMK’nun 200. maddesi gereğince davacının tanık dinletmesine muvafakat etmediklerini, davaya konu bonoya istinaden icra memurunun hacze çıktığını ve davacının bahsettiği canlı hayvanların satımı noktasında mutabakata vardıklarını, mutabakata varılan bir konunu sonradan müvekkilinin aleyhine ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda”…Toplanan deliller yapılan yargılama sonucunda; davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibi kapsamında davalı tarafından … adet … ve… yöresine ait ivesi cinsi koyun ile … det kuzunun borca mahsuben davacıya verildiği, mahsubun hangi bedel üzerinden yapılacağı hususunda taraflar arasında ihtilaf çıktığı, koyun ve kuzuların değerlerinin tespiti için … ve … yöresinde araştırma yapıldığı,hayvanların değerlendirilmesinde ait oldukları yörenin fiyatlarının esas alınmasının hak ve nesafet kurallarına uygun olması nedeniyle Gaziantep Ticaret Odası Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısı dikkate alınarak koyun ve kuzu bedellerinin ortalama fiyatının esas alındığı, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesinin kaldırma kararından sonra alınan bilirkişi raporunda alternatif 2’ye göre yapılan tespit ve hesaplamanın yerinde olduğu, davacı ve eşi tarafından yapılan ödemelerin davacının borcuna mahsuben yapıldığı, davacı ve eşi dışındaki şahıslar tarafından yapılan ödemelerin icra dosyasına ilişkin yapıldığı hususunda bir açıklama bulunmaması nedeniyle davacı borcundan mahsup edilemeyeceği anlaşılmakla neticeten davacı takip borçlusunun 03.03.2016 dava tarihi itibarıyla 30.223,67-TL ana para, 2.703,98-TLişlemiş faiz olmak üzere toplam 32.927,65-TL borçlu olması nedeniyle 49.731,42-TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, davacının davaya konu edilen icra takip dosyası nedeniyle fazladan ödeme yapmadığı anlaşıldığından istirdat talebinin ve takip başlatmakta davalının kötüniyetinin davacı tarafından ispatlanamaması nedeniyle de kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 1-Davacının Kayseri 3. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası nedeniyle asıl alacak 30.223,67-TL, işlemiş faiz 2.703,98-TL olmak üzere toplam 32.927,65-TL borçlu olması nedeniyle 49.731,42-TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-Davacının istirdat talebinin reddine, 3-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine…” dair karar verilmiştir.
İş bu kararı davacı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Yerel mahkeme tarafından 24/02/2021 Tarih ve 2016/1472 Esas, 2021/223 Karar sayılı ilamı ile karar verdiğini, bu kararıyla Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 01/07/2021 Tarih 2021/946 Esas, 2021/1193 Karar sayılı ilamı ile kaldırdığını, 24/02/2021 Tarih ve 2016/1472 Esas, 2021/223 sayılı ilamı gerekçesinde yapılan ödemelerin hangi alacak için alındığının davalı tarafından açıklaması gerekirken bu yükümlülüğünün yerine getirilmediği, hal böyle olunca yapılan ödemelerin takibe dayanak senet borcuna karşılık yapıldığının kabulünün gerekeceği şeklinde gerekçelendirildiğini, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nin kaldırma kararı gerekçesinin net olduğunu, yerel mahkeme tarafından farklı bir gerekçe ile Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kaldırma kararının bulunmamasına rağmen taleplerinin reddedilmesinin yerinde olmadığını, kararın kaldırılması gerektiğini, yerleşik Yargıtay kararları gereğince ilk kararda hükme esas alınan Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir kaldırma kararı bulunmamasına rağmen, ilk karardan farklı bir gerekçe ile davacı ve eşi dışında müvekkili adına yapılan tüm ödeme dekontlarına ait banka 2. Nüshasının müvekkili elinde iken mahkeme dosyasına sunulmuş olduğunu, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 04/10/2012 tarih 2012/14509 Esas, 2012/20795 Karar sayılı ilamı gereğince bu bedellerin hesaplamada dikkate alınmasının gerektiğini, eksik değerlendirmeye dayalı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü yerel mahkeme kararının istinaf sebepleri doğrultusunda kaldırılmasını, dosyanın yeniden incelenmek üzere mahkemesine iadesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, menfi tespit ve istirdat ile kötü niyet tazminatı istemlerine ilişkindir.
İncelemeye konu dava dosyasında Dairemizin 2021/946 esas,2021/1193 karar sayılı ilamıyla kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine geri gönderilmesinden sonra mahkemece 2021/512Esas-2022/379 Karar sayılı ilamıyla Dairemizce verilen kaldırma kararı doğrultusunda yeniden kararı verilmiş ve gönderilmiştir.
Buna göre,ilk derece mahkemesince dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda yapılan işlem ve değerlendirme sonucu benimsenen 24.01.2022 tarihli bilirkişi heyeti raporundaki tespit ve değerlendirmelere, söz konusu raporun ayrıntılı, bilimsel, taraf ve kanun yolu denetimine elverişli, somut olayın özelliklerine uygun nitelikte olmasına, bilirkişi heyetinin alternatifli olarak hazırlayıp sunduğu raporunda mahkemece hesaplama sırasında 2.Alternatif ölçeğinin uygun görülmesine ve bu yöntemin hakkaniyete ve adalete uygun sonuç doğuracağının anlaşılmasına ve ilk derece mahkemesinin raporları/ delilleri takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre mahkemece davanın kısmen kabulüne,kısmen reddine dair karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davacı taraf vekilince yapılan istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.Bu itibarla; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu,bu nedenlerle usul ve yasaya uygun mahkeme kararına karşı davacı vekilince yapılan bütün istinaf itirazlarının reddi gerektiği değerlendirilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/05/2022 tarih ve 2021/512 Esas 2022/379 Karar sayılı ilamına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 19/10/2022