Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/2010 E. 2022/2080 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2010
KARAR NO: 2022/2080
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/06/2022
ESAS NO: 2020/767
KARAR NO: 2022/491
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:13/10/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:21/10/2022
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/06/2022 tarih ve 2020/767 Esas 2022/491 Karar sayılı ilamına karşı ,davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkilinin davacıya ait … plakalı … model … aracı ilanda gördüğünü, beğendiğini, iletişime geçtiğini, davalının 11.09.2020 günü eksper incelemesi yaptıracağını söyleyerek müvekkiline 500TL ekspertiz ücreti ödettirdiğini, müvekkilinin firma çalışanı …’u Kayseri’den İstanbul’a aracı satın alma işlemleri için gönderdiğini, 15.09.2020 tarihli noter işlemi ile … eski plakalı (… yeni plakalı) … dizel aracı 500TL kapora ve davalı … hesabına 219.500TL ödeme yaparak 220.000TL ye satın aldığını, araç satın alındıktan sonra saat 12:54’de İstanbul Pendik’ten 458,00TL tutarında yakıt alınarak Kayseri’ye dönüş yoluna çıkıldığını, ancak 201 km yol yapıldıktan sonra aracın Bolu girişinde arıza yaptığını, 15:24’te …’yi aradığını, “sen arabayı Kayseri’ye indir görüşürüz” dediğini, çekici kiralayarak çekici için 2000TL ödeme yaptığını, bundan sonra davalıya ulaşamadığını, müvekkilinin aracı Kayseri’deki serviste arızasının tespit ettirdiğini, motorun arızalı olduğunu, krankta çatlak olduğunu, düzeltilmesi için 1.100 Euro gerektiğini, piston yatakları ve yağ pompası dahil arızalı olduğunu, aracın çalışmayacağının belirtildiğini, müvekkiline 22.840TL ödeme çıkarıldığını, bunun Üzerine müvekkilinin Kayseri …Noterliği … tarih … yevmiye nolu ihtarname ile bildirim yaptığını, Noter ihtarına Bakırköy …Noterliği … tarih … yevmiye sayı ile cevap verildiğini ve yanlış kullanım ile suçladığını, müvekkilinin araç alımı-satımı ile geçimini sağladığını, aracı gözle muayene ettiğini, ekspertiz raporu aldırdığını, ancak araçtaki ayıbın gizli ayıp olduğunu; müvekkilinin aracı bu halde satamayacağı için aracı yaptırmak zorunda kaldığını, müvekkilinin davalı tarafından satılan aracı elinde tutarak ayıp nedeniyle satış bedelinden indirim yapılmasını talep ettiğini, ayrıca ayıptan kaynaklı masraflarını, tamir süresince araçtan yoksun kalması nedeniyle araç yoksunluğundan kaynaklanan zararın giderilmesini, sonuç olarak, artırmak üzere ayıptan kaynaklı olarak 15.09.2020 tarihinde satış sözleşmesi ile satışı yapılan aracın ayıp oranında bedelinden şimdilik 3000TL indirim yapılmasını ve bu bedelin satış tarihi olan 15.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, hesaplanacak değere artırılmak üzere ayıptan kaynaklı tamir masrafı ve araç yoksunluğu maddi zararları için toplam 1000TL’nin 15.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİNİN İLK DERECE MAHKEMESİNE SUNMUŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Görülen dava bakımından Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının tamir masrafları ve aracı kaç gün kullanmadığının açıkça belli olduğunu, bunların belirsiz alacak davası yoluyla istenmesinin mümkün olmadığını, davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin aracı tam ve eksiksiz olarak davacıya teslim ettiğini, araçta meydana gelen hasarların müvekkili sorumluluğunda olmadığını, davanın reddi gerektiğini, arabada herhangi bir ayıbın bulunmadığını, aracın 200.000 km yi geçtiğini, 13 yıllık araç olduğunu, araç bedelinin de buna göre belirlendiğini, davacının hatalı kullanımından, aracı zorlamasından ya da müvekkili ile ilgili olmayan başka sebeplerden davacının iddia ettiği hasarın meydana gelmiş olabileceğini, sonuç olarak, davanın Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden yetkisizlik kararı verilmesini, mahkeme aksi kanaatte olursa davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddini, hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddini, her halükarda davanın reddini; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “…Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, araçtaki motor arızasının açık ayıp niteliğinde olduğu,araçta motor ayıbının giderilmesi sonucunda değer kaybı olmayacağının tespit edildiği,açık ayıp nedeniyle davacının süresinde ihbar yaptığını tanık beyanlarıyla ispatladığı, Türk Borçlar Kanunun 227. maddesinde, satılandaki ayıptan dolayı alıcının kullanabileceği seçimlik haklar sayılmış olup, buna göre eldeki davada davacı ya bedelde indirim talebinde bulunabilecek ya da araç onarım bedelini isteyebileceği, yine genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının bulunduğu, davacı vekili tarafından ıslah dilekçesiyle araç tamir masrafları ve ikame araç bedeli olarak davasını ıslah ettiği görüldüğünden seçimlik haklardan araç onarım bedelini istediği kabul edilerek araç onarım bedeli ile ikame araç bedeli toplamı olan 35.420,91 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, satış bedelinden indirim yapılmasına yönelik fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.Davacı tarafça zararının giderilmesi için 3 gün süre verilmesini içerir Kayseri …Noterliği’nin … tarihli ihtarnamesi davalıya 28/09/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup davalının temerrüt tarihi olan 02/10/2020 tarihi faiz başlangıcı olarak belirlenerek hüküm kurulmuştur. Kurulan hüküm ile; 1-Davanın Kısmen Kabulü ile 35.420,91 TL nin 02/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine…” dair karar verilmiştir.
İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Yerel mahkemece davanın tüm talepler bakımından reddi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, ara buluculuk sürecinde müvekkiline usulüne uygun tebligat yapılmadığını, müvekkilinin toplantıya davet edilmediğini, usulüne uygun olarak arabuluculuk toplantısı yapılmadığını, bu nedenle dava şartı olarak ön görülen arabuluculuğun yolunun tüketilmediğinden davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davacının tamir masrafları ve aracı kaç gün kullanmadığının açıkça belli olduğunu, bu nedenle taleplerinin belirsiz alacak davası yoluyla istenmesinin mümkün olmayarak davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, müvekkilinin aracı tam ve eksiksiz olarak davacıya teslim ettiğini, araçta sonradan meydana gelen hasarların müvekkilinin sorumluluğunda olmadığından davanın reddi gerekirken kısmen kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, davacı tarafın ekspertiz şirketinden rapor almamış olsa dahi davacının davasını ispat edemediğinden her halükarda davanın reddi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hukuken hatalı olduğunu, tüm bu nedenlerle öncelikle tehiri icra taleplerinin kabul edilerek istinaf incelemesi sonuçlanıncaya kadar yerel mahkeme tarafından verilmiş olan kararın Kayseri Genel İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibinin geriye bırakılmasını, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın tüm talepler bakımından reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, ayıplı araç satımı nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi talebine ilişkindir HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Somut olayda tacir sıfatına haiz olan davacının satışa konu aracı noterlikçe yapılan satış sözleşmesinden önce ekspere götürerek araçtaki kusurları ekspertiz raporu ile öğrendiği, davaya konu aracın 05.01.2022 tarihli bilirkişi raporuna göre rayiç değeri (225.000 TL) ile satış bedeli (170.000 TL) arasındaki fark gözetildiğinde davacının satıma konu araçtaki hasar durumunu bildiği veya bilebilecek durumda olduğu, davalı satıcının satışa konu araçtaki ayıpları davacıdan gizlediğinden söz edilemeyeceği görülmüştür.
Sonuç itibariyle davaya konu olayda uyuşmazlığa konu aracın davalıdan satın alındığı tarihte hasarlı olduğu ve bu durumu davacının bilen ya da bilebilecek konumda olduğu gözetildiğinde davalının hasardan / ayıptan sorumluluk koşullarının oluşmadığı anlaşılmıştır.
Buna göre, mahkemece somut uyuşmazlıkta davalının ayıptan sorumluluk borcu bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olmuş, ancak bu yanılgı yeniden yargılamayı gerektirmediğinden düzelterek esas hakkında yeniden bir karar vermek üzere mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
Ancak yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç görülmediğinden HMK’nın 353/1-b,2. maddesi gereğince düzelterek esas hakkında yeniden karar verilmek üzere Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/06/2022 , 2020/767E. ve 2022/491K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Düzeltilerek yeniden bir karar verilmesine,buna göre;
1-“Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL red harcının davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan toplam 68,31 TL’den mahsubu ile bakiye 149,01TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Davalının yapmış olduğu masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümlerine göre belirlenen 5.100 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,”
2-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davalı tarafa iadesine,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan 98,00 TL istinaf posta gideri ve 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi. 13/10/2022