Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1836 E. 2022/1800 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1836
KARAR NO: 2022/1800
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/05/2022
ESAS NO: 2020/661
KARAR NO: 2022/401
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:28/09/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM
TARİHİ:07/10/2022
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/05/2022 tarih ve 2020/661 Esas 2022/401 Karar sayılı ilamına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı sigorta şirketi ile … poliçe numaralı, 09/12/2019 başlangıç, 09/12/2020 bitiş tarihli … İşyeri Paket Sigorta Zeyilnamesi adı altında sigorta sözleşmesi imzaladığını, sigorta sözleşmesi kapsamında 3. Kişilerin yaralanması, ölmesi veya sıhhatlerinin muhtel olması durumunda üçüncü kişiler tarafından ileri sürülebilecek zarar ve ziyanların teminat kapsamına alındığını, iş yerine elektrik tesisatı bağlamak için 28/12/2019 tarihinde gelen… isimli işçinin kaza geçirdiğini, işçinin tedavisinin yapıldığını, yaşanan olayda müvekkiline atfedilen bir kusur olmadığını, hastahane masrafları kapsamında yapılan ödemenin sigorta kapsamında olduğunu, sigorta şirketi başvuru yapıldığını ancak olumlu sonuç alınamadığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİ’NİN İLK DERECE MAHKEMESİNE SUNMUŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Müvekkili şirket ile davacı arasında … poliçe numaralı, 09/12/2019 başlangıç – 09/12/2020 bitiş tarihli … işyeri Paket Sigorta poliçesi akdedildiğini, 28/12/2019 tarihinde dava konusu iş kazasının meydana geldiğini, dosyada kusur durumuna ilişkin teknik bilirkişi raporunun bulunmadığını, iş kazasıyla ilgili raporların Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişlerince alınması gerektiğini, haliyle dosyadaki mevcut bilgilerle müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe kapsamında teminat altına alınan limit ve muafiyet ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin aleyhine hükmedilecek tazminattan muafiyet tenzili gerektiğini, olay hakkında dava dışı İsmail kara’nın müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiğini, tespit edilmesi halinde hakkaniyet oranında indirim yapılması gerektiğini belirterek haksız ve mesnetsiz huzurdaki davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “… davacının işyeri için davalı sigorta şirketi ile … poliçe numaralı 09.12.2019 başlangıç, 09.12.2020 bitiş tarihli … İşyeri Paket Sigortası yapıldığı bu sigorta kapsamında Üçüncü Şahıslara Karşı Mali Mesuliyetin teminat altına alındığı, üçüncü kişi … ‘nın davacı çalışanı olmayıp anten montaj işi için çağrıldığı ve davacıya ait işyerinde işini yaparken kendi tedbirsiz ve dikkatsizliği yüzünden kazanın meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kazada yaralanan üçüncü kişi için 12.000,00TL sağlık giderinin yapıldığı, İş sağlığı ve güvenliği uzmanı ve sigorta hukuku uzmanı bilirkişilerden alınan raporların denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesi hükümlerine göre davacının üçüncü kişinin yaralanması nedeniyle yaptığı harcamaları sigorta şirketinin karşılamasının gerekmesi karşısında davanın kabul şartlarının oluştuğu anlaşılmakla hüküm kurulmuştur. Kurulan hüküm ile; Açılan davanın kabulü ile, 1-Dava dilekçesinde talep edilen 500,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-Islah dilekçesi ile talep edilen 10.300,00-TL’nin ıslah harcının yatırıldığı 23/03/2022 tarihinden itibaren avans faiz oranını geçmemek üzere mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” dair karar vermiştir.İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Gerekçeli kararın HMK 297 ye aykırılık teşkil ettiğini, gerekçesinin kanuna uygun olarak belirtilmeyen kararların bozma sebebi olduğunu, denetime elverişli olmayan eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğunu, tüm bu nedenlerle dairece yapılacak inceleme sonuçlanıncaya kadar hükmün icrasının ertelenmesini, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.Davacı vekilinin istinafa cevap dilekçesinden özetle; davalının istinaf başvuru dilekçesinde belirtilen hususların herhangi bir hukuki dayanağı olmaması sebebi ile yerel mahkeme ilamının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, iş yeri sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat davasıdır.İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dosyada bulunan bilgi ve belgelere, yargılama sırasında iş sağılığı ve güvenliği konularında uzman bilirkişiden alınan 02.02.2022 tarihli raporundaki tespitlere, mahkemece hükme esas alınan 04.01.2022 tarihli bilirkişi hesap raporunda sigorta poliçesindeki muafiyet oranları da gözetilmek suretiyle hesaplama yapılmış olmasına, mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere, ilk derece mahkemesinin delilleri değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamış olmasına göre ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.Bu itibarla; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu,bu nedenlerle usul ve yasaya uygun mahkeme kararına karşı davalı vekilince yapılan istinaf itirazlarının reddi gerektiği değerlendirilmiştir.
Belirtilen nedenlerle, davalı taraf vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 25/05/2022tarih ve 2020/661Esas 2022/401Karar sayılı ilamına karşı davalı vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden davalıdan alınması gerekli olan 737,75TL istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı tarafından peşin yatırılmış 185TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 552,75TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; HMK’nın 359/4 maddesi gereğince de karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 28/09/2022