Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1797
KARAR NO: 2022/1840
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/04/2022
ESAS NO: 2014/1090
KARAR NO: 2022/337
DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil-Alacak-Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/09/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 30/09/2022
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 28/04/2022 tarih ve 2014/1090 E – 2022/337 K kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı … vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile davalı … Ltd. Şti. Yetkilisi … arasında 26/12/2008 tarihinde yapılan sözleşme gereğince mülkiyet ve zilyetliği …’e ait … Konutyapı Kooperatifinde bulunan … Blok … Kat … nolu daireyi …’e devrettiği, bunun karşılığı olarak … Konutyapı Kooperatifine ait … ve … Blokların elektrik işlerinin tamamlanması hususunda anlaştıklarını, söz konusu devir işleminin Kayseri 1. Noterliği’nin 26/12/2008 tarih ve … yevmiyeli kooperatif hisse devir sözleşmesi ile resmi şekle bağlandığını ve devrin gerçekleştiğini, yine müvekkili ile … arasında işin tamamlandığına dair 20/05/2009 tarihli iş teslim ve ibra niteliğine haiz sözleşmenin karşılıklı olarak imzalandığını ve müvekkilinin sözleşmede belirtilen dairesine hak kazandığını, … Konutyapı Kooperatifi tarafından 282 üye numarası ile üyelik hakkı verilen müvekkil …’e borcu olmadığına dair bir ibra ve tahsis belgesi verildiğini ve tapunun devredileceğinin beyan edildiğini, söz konusu dairenin 31/12/2012 tarihine kadar resmen ve fiilen tesliminin bu sözleşmede kooperatif yönetimi ve başkanı … tarafından taahhüt edilmesine rağmen henüz teslim işleminin gerçekleşmediğini, Kooperatifler Kanununun 2. Maddesi kapsamında mülkiyeti tahsis sonucu müvekkiline geçen taşınmazların her an satılma ihtimali mevcut olduğunu ve müvekkiline teslim edilmesi gereken 31/12/2012 tarihinden bu güne kadar daire teslim edilmediğinden müspet ve menfi olarak zarara uğradığını, … ilçesi … Mh. … ada … parsel … Blok … Kat … nolu taşınmaz ile davalıların tüm taşınmazlarında çok sayıda haciz olduğunu, bu nedenlerle Kayseri ili … ilçesi … Mh. … ada … parsel … Blok … Kat … nolu taşınmazın üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, Davalı …Konutyapı Kooperatifine ait taşınmazların tamamı üzerinde icra dairelerinden çok sayıda haczi olması sebebiyle HMK 389. Maddesi gereği tüm taşınmazlarını devri önler nitelikte tedbir konulmasına, Davalı … Ltd. Şti. Adına kayıtlı olan … İlçesi … Mahallesinde bulunan … ada … parselde kayıtlı olan taşınmaza HMK 389. Maddesi gereği tüm taşınmazlarına el değiştirilmesinin önlenmesi için tedbir konulmasına, davaya konu Kayseri ili … ilçesi … Mh. … ada …parsel … Blok … Kat 12 nolu taşınmazın müvekkil adına tapuya tesciline, 31/12/2012 tarihinden hükme kadar oluşacak kira bedeli olan şimdilik 5.000 TL kiranın faiziyle beraber karşı taraftan tahmiline, tapu iptali ve tescili mümkün olmadığı takdirde şimdilik 10.000 TL bedel iadesine, şimdilik 1.000 TL maddi, 9.000 TL manevi olmak üzere toplam 10.000 TL tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle: Davayı kabul etmesinin mümkün olmadığını, davanın tamamen mesnetten yoksun olduğunu, davacı tarafından dava açılmasının yasa ve usule aykırı olduğunu, davanın tarafına yöneltilemeyeceğini, davada sadece … Konut Yapı Kooperatifinin davalı olarak gösterilebileceğini, kendisinin ve diğer davalılar … Tem. Şirketi ile …’in bir sorumluluğunun söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine yarılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Konut Yapı Kooperatifi cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasının haksız yere açıldığını, söz konusu sözleşmenin yapıldığı tarihte dava konusu daireye ait kooperatif üyeliğinin …’e değil … isimli üyeye ait olduğunu, …’in o tarihlerde kooperatifin müteahhidi olan … İnşaat isimli şirkette yönetici olduğunu, davacı ile diğer davalılar arasındaki sözleşmenin kooperatifi bağlamadığını, müvekkili kooperatifin müteahhit firmaya karşı dava açtığını, davacı …’in kooperatif üyesi olup üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği için tapu iptali ve tescil talebinde bulunamayacağını ileri sürerek; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar … ve … Ltd. Şti.vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkillerine karşı bu davanın açılmasının hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, davanın yanlaş kişiye karşı açıldığını, husumetin tamamıyla kooperatife yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Somut olayda kooperatife olan kesin maliyet borcunun ödenip ödenmediği davacının borcu olup olmadığı davacının tescil hakkı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere davacının akrabası olan … tarafından kooperatifin müteahhiti olan … firmasının yaptığı elektrik işi karşılığı kooperatife yapılan bir üye adına tahsis edilmiş 12 numaralı dairenini iş karşılığı verilmesi söz konusudur. Hem kooperatifin yönetim kurulu başkanı hem de müteahhiti … firmasının müdür olan … ve onun akrabası olan … tarafından yaptırılan bu iş neticesinde dava dışı …’nun üyeliği davalıya devredilmiş ona tahsis edilen dairenin de bitince davacıya verileceği konusunda anlaşılmıştır. Söz konusu olayda kooperatifin herhangi bir oluru bulunmamaktadır. Hem kooperatifin yönetim kurulu hem de … firmasının müdür olan … in kooperatif adın vermiş olduğu borcu yoktur yazısı bir hukuki sonuç doğurmamaktadır. Zira kooperatifler kanunun ….maddesindeki eşitlik ilkesine aykırıdır. Ayrıca bir üyenin gerekli kesin maliyeti ödemek zorundadır. Davacının kooperatife yapmış olduğu bir ödeme bulunmamaktadır yapılan ödemeler ise devirden önce yapılan ödemelerdir. Üyeliğe tekabül edilen dava konusu dairenini kooperatife ait iken kooperatif yönetim kurulu başkanı … adına usulsüz bir şekilde tescil edildiği ve kooperatif üyesi olmayan …’a devredildiğinden kooperatifin bundan sorumlu tutulamayacağı kanaati oluşmuştur. Bu nedenle davacının kesin maliyet bedeli ödemediğinden dairenin bedeli kendisine verilmesini isteyemez, buna bağlı olarak da kira talep edemez. Dosya kapsamında … tarafından yapılan elektrik işleri neticesinde belli bir eserin … firması tarafından yaptırıldığı ve bunun bedeli ödenmediği anlaşılmakla davacının kendisine üyelik yolu ile daire alma hakkı şeklinde akrabası … tarafından devredilmiş olan iş bedeline karşılık daire tahsis edilmeyen üyenin sorumluluğu kapsamında tazminatı haksız fiil hükümleri çerçevesinde yapılan iş bedelini … firması müdür olan …’den talep edebilecektir. Bu nedenle bilirkişi raporu uyarınca hesaplanan 34.530,00 TL’den davalı …’in sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Sözleşme kapsamında davalı …’in kendisi adına hareket ettiği ve 26/12/2008 tarihli sözleşmede işlemleri kendi adına yaptığı anlaşılmakla sadece kendisi sorumlu tutulmuştur. Manevi tazminat isteminden feragat edildiğinden ve diğer maddi tazminat istemi de ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir. Davacıların manevi tazminat isteminin, tescil isteminin ve kira isteminin reddine, Davacıların tazminat taleplerinin kabulü ile, 34.530,00 TL tazminatın davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, Davacılar tarafından diğer davalılara karşı açılan davanın reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili ve davalı … taraından yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme verilen karar usul ve yasya aykırı olduğunu, kararda sadece …den tazminat talebinin haklı görüldüğünün ancak miktar itibariyle eksik karar verildiğini, bunun dışında diğer davalılardan da müştereken ve müteselsilen tahsili gerekirken onlar yönünden davanın reddolunduğunu, yine manevi tazminat ve tescil talebimizde hukuka aykrı olarak reddedildiğini, davanın tümden ve dava ve ıslah miktarı kadar tahsili ve yada tescili gerekirken mahkemece eksik ve hatalı hüm kurulmuş olması sebebiyle istinaf eder kararın bu sebeplerle ortadan kaldırılması gerektiğini, ayrıca davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi de hukuka açıkça aykırı olup bu yönlü de kararın ordadan kaldrılmasına karar verilmesi gerektiğini, kabul manasına gelmemek kaydıyla vekillikten çekilen davalı avukatları yönünden inceleme yapılamadan süreler beklenmeden karara yazılması vekalet ücretinin kime ne suretle çıkacağı yönündende kararda çelişki oluştuğunu, müvekkile sözleşme gereği teslim edilmesi gereken 31.12.2012 tarihinden bu güne kadar daire teslim edilmediğinden müspet ve menfi olarak zarara uğradığını, müvekkilin mağduriyetinin giderilmesi, sözleşmelere göre … İlçesi … Mah. … ada … parsel … blok …kat … nolu taşınmaz ile davalıların tüm taşınmazlarında çok sayıda haciz olması sebebiyle HMK 389.maddesi gereği tüm taşınmazlarını devri önler nitelikte tedbir konulmasına ve yapılacak yargılama sonucunda dava mülkiyetinin tapuda resmi olarak müvekkil adına tapu iptali ile tesciline karar verilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde bedellerinin ödenmesini, teslim edilmemesi nedeniyle kira bedelllerinin ve tazminatın ödenmesini istemek için iş bu dava açılmış ancak tam kabul yerine kısmi kabul kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkeme kararının müvekkiller lehine ve tüm davalılar aleyhine ortadan kaldırılmasına ve davanın tümden kabulüne vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir. Davalı … vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; Karara bağlanan davada taraf olmadığını, 2008 yılı ve 2012 yılı arasında hem … Konut Yapı Kooperatif başkanı olduğu, hem de … İnşaat Ltd şirketinin müdürü olduğu gibi yanlışın beş kere kaydedildiğini, Bu tarihler arasında ve sonrasında … Ltd. Şti nde hiçbir görev sorumluluğu bulunmadığını, ancak 2009 yılı haziran ayına kadar … konut yapı kooperatifinde başkanlık yaptığını, davanın bu anlamda tarafları … … ve … inşaat Ltd. Şti müdürü … olduğunu, nitekim davacılar ilgili şirketin İncesu ilçesindeki arsasına tedbir konulmasını istediklerini, ayrıca … İnşaat Ltd. şirketi ve … imzalı konuyu ilgili 12.000 TL tutarında bir bononun davacılara verildiğini, davada görevli bilirkişi … ‘nın 09.09.2015 tarihli raporunda da “Davalı … açısından ise dosya kapsamındaki sözleşmelere dayanarak kendisine bir borç yüklenemeyeceğini” mahkemeye bildirdiğini, ayrıca bilirkişi raporunda yanlışta ısrar edilerek … firması müdürü olan …’in sorumlu olduğunu, kendisinin asla … Ltd şirketinin ortağı ve yöneticisi olmadığını, Müdürün … olduğunu, bu sebeplerle verilen tazminat, mahkeme harçları, avukatlık ücretleriyle ilgili taleplerin reddedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, kooperatif üyeliğinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmaz bedeli ve kira alacağı ile tazminat taleplerine ilişkindir. HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Dosya kapsamında toplanan deliller, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, mahkemece aldırılan bilirkişi raporundaki tespit, hesaplama ve sair değerlendirmelerin dosya içeriğine ve yürürlükteki mevzuata uygun olduğu, mahkemece kanıtların takdirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, istinaf edilen kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere göre istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 28/04/2022 tarih ve 2014/1090 E – 2022/337 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin ve davalı …’in istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacının istinafı yönünden; Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
2-Davalı …’in istinafı yönünden; Alınması gerekli olan 2.358,76 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı tarafından peşin yatırılmış 589,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.769,07 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden bu davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı ve bu davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022