Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1768 E. 2022/2067 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1768
KARAR NO: 2022/2067
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/04/2022
ESAS NO: 2022/21
KARAR NO: 2022/333
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:13/10/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:24/10/2022
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/04/2022 tarih ve 2022/21 Esas 2022/333 Karar sayılı ilamına karşı ,davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde, müvekkiller kendilerine ait olan evlerinin satışının yapılması için emlakçı olduğunu iddia eden … ile anlaşıp, taşınmaza alıcı bulunup satılması halinde ödenmek üzere müvekkilinin keşideci olduğu 7.000,00-TL bedelli bono düzenlendiğini, tarafların aralarında yapılan anlaşma gereği bono bedelinin bir kısmı müvekkil … tarafından ödendiğini, kalan kısmın ise evin satılmasından sonra ödenmesi yönünde anlaşma yapıldığını, kalan kısım evin satımı aşamasında ödendiğini, … Bankası … Şubesi’nde … ‘da müvekkiller ile evi satın alan alıcı ve … bir arada iken ödeme işlemi yapıldığını, Banka şubesindeki kamera kayıtları incelendiğinde söz konusu kalan ödemenin …’a bankada nakden yapıldığının görüleceğini, ancak lehtar … ödeme yapılmasına rağmen bono aslını müvekkillere teslim etmediğini, sonrasında aradan zaman geçtikten sonra davalı …, bononun kendisinde olduğunu söyleyerek whatsapp programından müvekkiline gönderip, bedelinin ödemesini talep ettiğini, müvekkillerimiz, bononun bedelsiz kaldığından bahisle davalının bu talebini reddettiklerini, davalı tarafından söz konusu bonodan kaynaklanan iddia olunan alacak nedeni ile müvekkiller … ve kardeşi … hakkında Kayseri Genel İcra Dairesi … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra dosyasındaki takip talebi incelendiğinde borcun sebebinin bono olduğu ve %19,5 oranında reeskont avans faizi talep edildiğini, müvekkillerden bedelsiz kalan bonodan kaynaklı alacağın tahsili için mesaj vs. yoluyla davalıya ulaşılmaya çalışıldığını, davalı iş bu icra dosyasında söz konusu bonoda ciranta sıfatını haiz olduğundan bahisle alacaklı olduğunu, bu sebeple gerçeğin ortaya çıkarılması için dosyada sadece fiziken resmi olan ve arka tarafının fotokopisi vs. olmayan bononun ciro edilen arka kısmının incelenmesi için bono aslının dosyaya celbi gerektiğini, Lehtar …, Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/623 Esas sayılı dosyasının 26/11/2019 tarihli celsedeki beyanında: “borcuma karşılık senedi müştekiye ciro etmeden verdim. dava konusu senet ile herhangi bir icra takibi yapmadım, senet ile ilgili sanık ve kardeşi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadı, 2-3 defa senet alıp verdik. Bu nedenle mahsuplaştık ve bankada bir kısım ödeme yapıldı” ifadesini kullandığını ayrıca sunulan bono incelendiğinde üzerinde Borçlu …’ın imzasının olduğunu, müvekkil …’ün alacaklı olduğu. 2.000,00-TL bedelli bono taraflar arasında düzenlendiğini, bu durum, müvekkillerin borçlu olduğu takip konusu 7.000,00-TL bedelli bononun konusuz kaldığını gösterdiğini, … Bankası … Şubesi’nde 14/05/2019’da müvekkiller ile evi satın alan alıcı ve … bir arada iken 4.500,00-TL ödeme işlemi yapıldığını, ayrıca … 2.000,00-TL bedelli senet verdiğini, 500,00-TL daha borcu olduğuna dair yazılı beyanda bulunmuştur. Banka şubesindeki kamera kayıtları incelendiğinde söz konusu kalan ödemenin …’a bankada yapıldığının görüleceğini, ancak lehtar … ödeme yapılmasına rağmen bono aslını müvekkile teslim etmediğini, söz konusu bedelsiz kalan bononun mahkeme tarafından yapılan araştırma neticesinde geçerli bir ciro işlemi sonucu davalının ciranta sıfatını haiz olduğu düşünüldüğünde dahi somut olayda bile bile borçlu zararına hareket edildiğini gösterdiğini, bononun lehtar … tarafından icra takibine konulmadığını, bedeli ödenmediği iddia olunan bir kambiyo senedinin, üstelik imzası müvekkiller tarafından ikrar olunan bir senedin lehtarı tarafından takibe konulmamasının hayatın olağan akışına ve mantık kurallarına aykırı olduğunu, hamilin bile bile senet borçlusu zararına hareket ederek, senedi devralması farklı somut olaylarda ve farklı şekillerde tezahür edebileceğini, kambiyo senedinin bedelsizliğinin ileri sürülmesine engel olmak amacı ile yapılan ciro işlemi olduğunu, davalı yetkili hamil olmadığından alacak iddiasında bulunmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek, öncelikle kötü niyetle açılan Kayseri Genel İcra Dairesi … esas sayılı dosyasına konu takibin ihtiyati tedbir kararı ile durdurulması akabinde iptaline, müvekkillerin borçlu olmadıklarının tespitine kötü niyetle hareket ederek müvekkillerin ticari hayatlarına onarılmaz zararlar veren bankanın %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİNİN İLK DERECE MAHKEMESİNE SUNMUŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Borçlularından …’ın müvekkiline borcu bulunduğunu, bu nedenle … alacaklısının kendisi olduğunu, borçluları … ve … olan bir senedi ciro etmeden daha doğrusu ciro etmeye fırsat dahi bulamadan müvekkiline verdiğini, senet … tarafından bakma bahanesi ile müvekkilimden alınıp yırtıldığını, müvekkile söz konusu senedin ciro edilmesinin engellendiğini, olay tarihi olan 17/07/2019 günü …, … ve …; müvekkilinin o dönemde yanında çalıştığı Av. … … ’nın bürosuna senet ile ilgili konuşmaya gittiklerini, … ise senedin müvekkiline ödenmesi konusunda anlaşmaya varılamazsa o zaman müvekkiline senedi ciro etme niyetinde olduğunu ancak söz konusu senedin müvekkilime ciro edilmesi … tarafından bilerek ve istenerek engellendiğini, … senede bakma bahanesi ile görüşmeler esnasında müvekkilinden senedi alıp yırttığını, müvekkilim ve yanında çalıştığı avukatın hemen polisi arayıp …’ün polisler gelene kadar bürodan çıkmasını engellediklerini, polislerin gelmesinin akabinde senet yırtık dahi olsa ekiplerce teslim alındığını, Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/623 Esas, 2020/82 Karar numaralı dosyasında yargılama yapılmış ve neticeten … hakkında verilen kararda “Sanık …’ün üzerine atılı resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme suçunu işlediği sabit olduğundan cezaladırılmasına karar verildiğini ve verilen kararın kesinleştiğini, dosyanın itiraz etmeyen borçlusu …, müvekkiline borcu olduğunu ve bu sebeple müvekkilline söz konusu senedi verdiğini, Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/553 Esas sayılı dosyası ile 24/08/2020 tarihinde tarafımızca itirazın kaldırılması için dava açıldığını, açılan dava neticesinde 14/12/2020 tarihinde takibin devamına kesin olarak karar verildiğini, davacıların kötü niyetli ve haksız olarak takibin devam etmesini engellemeye çalıştıklarını belirterek davacıların açmış olduğu davanın reddine ve söz konusu takibin devamına, davacılar tarafından açılan işbu davanın haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle %20 oranında tazminata hükmedilmesine, karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “…Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı, tanık beyanları, celbedilerek incelenen Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/623 esas 2020/82 karar sayılı ve 3. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/533 esas 2020/546 karar sayılı dosya içerikleri, uzman bilirkişi raporu dikkate alındığında; davacıların 7.000,00-TL borcuna karşılık davadışı …’a kambiyo senedi verdikleri, bu senedi …’ın borcuna karşılık …’e verdiği, …’in senet ile ilgili olarak davacıları aradığı, davacıların gelerek davalıda bulunan senedi inceleme bahanesi ile alarak yırtıp attıkları bu hususun Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/623 esas 2020/82 karar sayılı ilamı ile sabit olduğu ve bu sebeple …’ün mahkum olduğu ve kararın kesinleştiği, davamıza konu olan senet nedeniyle başlatılan icra takibine karşı davalıların yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu, açılan itirazın iptali davası sonucunda Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/533 esas 2020/546 karar sayılı ilamı ile … ve …’ün yapmış oldukları itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedildiği, davacıların senedin ciro edilmesini engelleyecek şekilde senedi yırtmaları nedeniyle ciro yokluğuna ilişkin yaptıkları itirazın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olması nedeniyle incelenmesine yer olmadığı, davacıların davaya konu edilen senet nedeniyle borçlu olmadıklarını ispatlayamadıkları, davacılar tarafından yapılan yemin teklifi üzerine davalının “senedi inceleme bahanesiyle davacıların alıp yırtıkları hususunda”yemin ettiği anlaşılmakla Mahkememizde hasıl olan vicdani kanaate göre hüküm tesis edilmiştir.1-Açılan davanın REDDİNE…” dair karar verilmiştir.
İş bu kararı davacı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı alacaklı olarak Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davacı müvekkilleri ile birlikte lehtar … hakkında borçlu olarak takip başlatıltığını, …’ın ilamsız takibe itiraz etmediğini, takibin kendisini açısından kesinleştiğini, bu hususta delil dilekçelerinde lehtar …’ın alacaklı olduğu icra dosyalarına davalı tarafından haciz konulup konulmadığının tespiti amacı ile icra müdürlüğüne müzekkere gönderilmesi talepleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğini, icra dosyasından borçlu … hakkında icra takibinin açılışından davanın devamı boyunca herhangi bir haciz talebi olmadığını, takibin 22/07/2019 da açıldığını, … yönünden takibin kesinleştirme işleminin dahi bir sene sonra yapıldığını, dava konusu alacağın bonoya dayanması ve davalı tarafından ciranta sıfatı ile hak iddia edilen bonoda geçerli bir ciro işleminin yer almadığını, bono bedelinin ödediğine ilişkin beyanları ve delillerine gerekçeli kararda yer verilmediğini, bedelsiz kalan bononun mahkeme tarafından yapılan araştırma neticesinde geçerli bir ciro işlemi olmadan davalının ciranta sıfatını haiz olduğunun düşünüldüğünde dahi somut olayda bile bile borçlu zararına hareket edildiği iddialarının ve bu husustaki delillerinin göz ardı edildiğini, hakimin davayı aydınlatma ödevini ihlal ettiğini, davaya konu somut olayda lehtar ile davacı arasındaki iş ilişkisi ya da senedin niteliğini bilerek devralma açısından mahkeme tarafından değerlendirilmesini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme hükmünün duruşmalı istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını, Kayseri Genel İcra Dairesi … sayılı dosyasına dayanak teşkil eden bonodan dolayı takip tarihi itibari ile müvekkillerinin muaccel bir borçlarının da bulunmaması dikkate alınarak müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini, kötü niyetli hareket ederek müvekkillerinin ticari hayatlarına onarılmaz zararlar veren davalının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, menfî tespit ve %20 kötü niyet tazminatı istemine ilişkindir.HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;Dosyada mevcut bilgi ve belgelere, dosya kapsamına yansıyan taraf beyanlarına, ilk derece mahkemesince Dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda ve dosya kapsamına uygun şekilde somut olayda ispat yükü kendisine düşen davaca tarafa yemin teklif hakkının hatırlatılması üzerine davacı tarafın yemin teklifinde bulunulduğu ve davalı tarafın teklif edilen yemini eda ettiğinin anlaşılmasına göre mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı tarafça yapılan istinaf itirazlarının tümünün yerinde olmadığı görülmüştür.Bu itibarla; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu,bu nedenlerle usul ve yasaya uygun mahkeme kararına karşı davacı yanca yapılan istinaf itirazlarının reddi gerektiği değerlendirilmiştir.
Belirtilen nedenlerle, davacı tarafın yerinde görülmeyen tüm istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/04/2022 tarih ve 2022/21 Esas 2022/333 Karar sayılı ilamına karşı davacılar vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden Davacılardan alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,,
3-İstinaf eden davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan incelemeyle H.M.K’nın 362/1 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13/10/2022