Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1758 E. 2022/1612 K. 29.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1758
KARAR NO: 2022/1612
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/06/2022 MÜTEFERRİK (ARA) KARAR
ESAS NO: 2022/502
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/07/2022
İSTİNAF KARAR
YAZIM TARİHİ: 29/07/2022
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava/takip konusu alacak üzerinden davalının borcuna yetecek miktardaki borçluya ait taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından verilen MÜTEFERRİK KARAR sonucunda; “……İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.İİK’nın 258/1. Maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır.İhtiyati haciz talep eden tarafından,fatura ve e-faturalara dayalı olarak ihtiyati haciz talep edildiği anlaşılmıştır. Fatura, ihtiyati haciz talep eden tarafından tek taraflı olarak her zaman düzenlenmesi mümkün olan bir belge olduğundan salt fatura düzenlenmesi fatura içeriği malın teslim edildiğinin ispatı için yeterli olmayıp, alacağın varlığının başka delillerle alacaklı tarafından kanıtlanması gerekmektedir.Dosyada teslim alan kısmında borçlunun imzasının bulunduğu sevk irsaliyesinin de mevcut olmadığı gözetildiğinde muaccel alacağın varlığı ve miktarı hususunda ihtiyati haciz talep edenin haklılığını yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde dosyada delil bulunmadığı kanaatine varıldığından ihtiyati haciz talebinin reddine…” dair karar verilmiştir.İşbu MÜTEFERRİK KARARI davacı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Müvekkillerinin davalıdaki alacağının tahsili için bir kısım faturaların dayanak gösterilerek davalı aleyhine Kayseri Genel İcra Dairesi … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının, borçlu olduğu dosyada borca ilişkin itirazlarda bulunduğunu ve takibin durduğunu, söz konusu itirazın, süreci uzatmak için yapıldığını, işbu dava dosyasının dilekçesinde, taraflarınca ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş ise de söz konusu talebin mahkemece reddedildiğini, takibe dayanak olan faturaların tamamının e-fatura olduğunu, faturaların sahteliğine ilişkin bir itiraz veya iddia ileri sürülmediğini, kaldı ki, bunun ileri sürülmesi durumunda, mahkemenin işbu davada bunu her zaman inceleyebileceğini, takibe dayanak olan faturaların tarafların ticari defterinde kayıtlı olduğunu, zira işbu dava dosyasında, … Vergi Dairesi’nin … tarihli müvekkili hakkındaki yazı cevabının ekindeki BA/BS formundan ve yine… Vergi Dairesi’nin … tarihli davalı hakkındaki yazı cevabının ekindeki BA/BS formundan anlaşılacağı üzere, müvekkilinin davalıdan 2.736.573,70TL alacağı bulunduğunun anlaşıldığını, ayrıca, yine … Vergi Daire’sinden gelen yazı cevabından da anlaşılacağı üzere, müvekkilinin ve davalının iş yeri yoklama tutanakları incelendiğinde, müvekkili … isimli iş yerini davalıya devrettiği konusunda da bir tereddüt bulunmadığını, hal böyle iken, artık müvekkilinin alacağı konusunda bir tereddüt bulunmadığını, dava dilekçesinde de uzun uzadıya anlattığı üzere, borçlunun sahip olduğu malları kaçırmak üzere olduğunu, müvekkilinin haricen öğrendiği bilgiye göre, davalı adına kayıtlı aracı bu cuma günü bir başkasına devredeceğini, dahası müvekkilinin işbu davayı açtıktan sonra, davalı tarafından tehdit edilmiş olup, buna ilişkin olarak suç duyurusunda bulunduğunu, müvekkilinin takibinin sonuçsuz kalmaması amacıyla, davalının malları üzerinde bir an önce ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, aksi halde, işbu davanın müvekkili lehine neticelense dahi alacağını alması mümkün olmayacağını ve zorlaşacağını, müvekkilinin mahkemenin belirleyeceği teminatı da yatırmaya hazır olduğunu, yukarıda izah ettiği nedenlerden ötürü, davalı hakkında ihtiyati haciz işlemi uygulanmasına karar verilmesini istemek zorunluluğu olduğunu, dava dilekçesindeki ihtiyati haciz talebine ilişkin açıklamaları yenilediklerini belirterek; yerel mahkemenin ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırılarak, ihtiyati haciz talebinin öncelikli olarak kabulü ile davalının borcuna yetecek miktardaki borçluya ait taşınır, taşınmaz, üçüncü kişilerdeki alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davanın faturaya dayanması, faturanın tek başına alacağın varlığına ispata elverişli olmaması, davacının alacaklı sıfatını kazanmasının yargılamayı gerektirdiğini, müvekkilinin ticari hayatına devam ettiğini herhangi bir mal kaçırma durumunun olmadığını, olası bir ihtiyati haciz kararının esnaf olan müvekkilinin ticari hayatı ve itibarını zedeleyeceğini ve sair nedenlerle davacı vekilinin talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Derdest dava, bir kısım faturalara dayalı olarak davalı hakkında başlatılmış ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.Davacı vekili dava dilekçesiyle ; Dava/takip konusu alacak üzerinden davalının borcuna yetecek miktardaki borçluya ait taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.Mahkeme 08/06/2022 tarihli tensip zaptının (23) nolu kısa ara kararıyla davacının söz konusu ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiş, ayrıca işbu kısa ara kararı yönünden gerekçeli olarak 08/06/2022 tarihli müteferrik karar yazmıştır. Davacı vekili işbu müteferrik karardan sonra 21/06/2022 tarihli dilekçe ile ihtiyati haciz talebini yinelemiş, mahkeme 21/06/2022 tarihli gerekçeli müteferrik kararı ile, İ.İ.K. 257 v.d. maddeleri gereğince ve yaklaşık ispat koşulları gerçekleşmediğinden davacının söz konusu ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.Davacı vekili mahkemece ilk olarak verilen 08/06/2022 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin gerekçeli müteferrik kararını süresince istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemece verilmiş ve istinaf edilmiş olan 08/06/2022 tarihli gerekçeli müteferrik kararda yazılı açıklamalar ile bu aşamadaki mevcut derdest dava dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Derdest davanın; bir kısım faturalara dayalı olarak davalı hakkında başlatılmış ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olması, bu aşamadaki mevcut derdest dava dosya kapsamının davacının istediği ihtiyati haciz talebinin kabulü için İ.İ.K 257 v.d. maddeleri gereğince aranan alacağın varlığı ve miktarı yönünden olmak üzere gerekli ve yaklaşık ispata dair yeterli olmaması nedeniyle faturalara dayalı başlatılmış ilamsız icra talebine yapılan itirazın iptaline ilişkin işbu derdest davada takip ve dava konusu bir miktar para alacağı yönünden talep edilmiş ihtiyati haciz isteminin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.Açıklanan nedenlerle ve mahkemece de istinaf edilen 08/06/2022 tarihli gerekçeli müteferrik kararıyla, davacı tarafın sözkonusu ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olduğundan, istinaf edilen ara kararda mahkemece yazılı ayrıntılı açıklamalar, yasal sebep ve gerekçeler de birlikte gözetildiğinde istinaf edilen müteferrik kararda usul, yasa ve bu aşamadaki mevcut derdest dava dosya kapsamı yönlerinden bir isabetsizlik ve aykırılığın bulunmadığı, müteferrik kararın hukuka uygun olduğu, bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1.maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 2022/502 E., 08/06/2022 tarihli MÜTEFERRİK KARARININ hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davacı tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının derdest dava sonunda ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda değerlendirilmesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-H.M.K. 302/5 maddesi gereğince iş bu ilamın kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararın yerine getirilmesi için gerekli bildirilmlerin, H.M.K. 359/4 maddesi gereğince iş bu kararın taraflarına tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile İ.İ.K 258/son bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.29/07/2022