Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1607 E. 2022/1739 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1607
KARAR NO: 2022/1739
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/03/2022
ESAS NO: 2021/426
KARAR NO: 2022/201
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ:21/09/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:07/10/2022
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/03/2022 tarih ve 2021/426 Esas 2022/201 Karar sayılı ilamına karşı ,taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının babasının aleyhine davalı banka tarafından Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile 24/12/2020 tarihinde kredi alacağından kaynaklanan icra takibi başlatıldığını, takibin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, miras bırakan dava dışı …’nın 06/02/2020 tarihinde vefat ettiğini, mirasçı olarak geride davacı ile 3 kardeşinin kaldığını, takibin önce miras bırakan aleyhine açıldığını ve mirasçı sıfatına haiz davacı ile kardeşlerine yöneltildiğini, Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/535 Esas 2020/786 Karar sayılı ilamı ile mirasın reddi talebinin 09/07/2020 tarihinde tespit ve tescil edildiğini, murisin davacıya herhangi bir malvarlığı değeri bırakmadığını, terekesinin borca batık olduğunu, bahse konu karar ile reddi miras kararı alındığını, bu nedenlerle teminatsız olarak takibin dava sonuna kadar durdurulmasını, ya da icra dosyasına yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi yönünden tedbir kararı verilmesini, icra takibinden kaynaklı olarak davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini, icra takibinin durdurulmasını, %20 den aşağı kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİ’NİN İLK DERECE MAHKEMESİNE SUNMUŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Vefat eden borçlu … ile banka arasında kredi kartı sözleşmesi düzenlendiğini, ödeme planında belirtilen sürelere uyulmadığını ve hesap katı edilerek icra takibi başlatıldığını, takip ile borçlunun vefat ettiğinin tespit edildiğini, icra dairesinden alınan yetki ile Kayseri 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/1760 Esas sayılı dosyası ile veraset ilamı davası açıldığını, mirasçılara ve terekeye karşı takibe devam olunabileceğini, bu şekilde takibin devam ettiğini, davacının iddialarının haksız, yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, dava dilekçesinde bahsedilen mirasın reddine ilişkin kararı icra dosyasına sunulmadığını, borca itiraz talebinde bulunmadığını, bu nedenle icra takibinin kanuna ve usule uygun olduğunu, davalı tarafın 24/06/2021 tarihinde borç miktarının tamamını icra dairesine ödediğini ve dosyanın kapandığını, borçlunun borcu ödedikten sonra menfi tespit davası açamayacağını, bu davanın açılmasından davacının hukuki yararının bulunmadığını, varsa ispat etmesi gerektiğini, ispat edemezse dava şartı olan hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle haksız, yersiz, yasa ve usule aykırı davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “… Dava, banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklı asıl borçlunun yasal mirasçısı sıfatıyla davacı hakkında başlatılmış icra takibinden sonra davacının mirasın gerçek reddi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Getirtilen Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/535 Esas 2020/786 Karar sayılı gerekçeli kararına göre davalı bankanın kredi borçlusu olan müteveffa …’nın 06/02/2020 tarihinde vefat ettiği, geriye davacı da dahil bir kısım yasal mirasçıların bulunduğu, bu yasal mirasçılardan davacının 3 aylık yasal ret süresi içerisinde 29/04/2020 tarihinde mahkemeye mirasın gerçek reddi istemiyle başvurduğu ve davacının talebinin kabulü ile mirasın kayıtsız ve şartsız reddedildiğinin tespit ve tesciline karar verildiği ve hükmün 09/07/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla davalı bankanın müteveffa tarafından imzalanmış Kayseri Şubesi nezdindeki kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı olarak davacının borçlu olmadığı ve borçlu olmadığının tespitini talep etmek bakımından güncel ve korunmaya değer hukuki menfaati bulunduğu, zira davalı bankanın 07/01/2021 tarihinde davacı hakkında külli halefiyet çerçevesinde ilamsız icra takibi (Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi … Esas)başlattığı anlaşılmakla davanın kabulü ile davacının dava ve takip konusu olan davalı banka nezdinde müteveffa (asıl borçlu) …’nın kullanmış olduğu kredi kartı ve kredili mevduat hesabından kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ve istirdadına (davacıya iadesine) karar verilmiş hüküm tesis edilmiştir. Davalı takip alacaklısının mirasın gerçek reddine ilişkin mahkeme kararından haberdar olduğu ve fakat bile bile davacı hakkında icra takibi başlattığı hususu kanıtlamadığından davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Kurulan hüküm ile;
1-Davanın KABULÜ İLE; davacının Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası kapsamında ve takip asıl borçlusu …’nın davalı banka nezdinde kullanmış olduğu kredi kartı ve kredili mevduat hesabından kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ile dava ve takip konusu dava tarihinden sonra ödenmiş olduğundan 30.869,30-TL’nin ödeme tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz türü üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine…” dair karar verilmiştir.
İş bu kararı taraf vekilleri süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinden özetle; mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, 30.869,30 TL nin ödeme tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz türü üzerinden işleyecek faizi ile birlikte tahsiline ve kötü niyet tazminatının reddine hükmedildiğini, miras bırakan … TC kimlik numaralı …’nın 06/02/2020 tarihinde vefat ettiğini, müvekkilinin menfi tespit davası açtıktan sonra 24/06/2021 tarihinde Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi … Esas sayılı icra dosyasına 41.169,77 TL ödeme yaptığını, bu şekilde menfi tespit davasının kendiliğinden istirdat davasına döndüğünü, yargılama sonucunda müvekkilinin haklılığının ortaya çıktığını, davanın kabulüne karar verildiğini, ancak kararda Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi … Esas sayılı icra takibine konu takip çıkışı olan 30.869,30 TL nin iadesine karar verildiğini, müvekkilinin ödemiş olduğu 41.169,77 TL den harçlar düşülerek kalan ana para, faiz, vekalet ücreti ve diğer ferilerin iadesi gerekirken takip çıkışının iadesine karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, mirasın reddi kararına rağmen davalı tarafından müvekkiline takip başlatılmış olmasının kötü niyetin varlığını göstermekte olduğunu, kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, tüm bu nedenlerle kanuna, usule, Bölge Adliye Mahkemesi kararına ve Yargıtay içtihatlarına açıkça aykırı olan yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, müvekkilinin ödemiş olduğu 41.169,77 TL nin harçlar düşülerek iadesini, kötü niyet tazminatının kabulüne ilişkin talepleri doğrultusunda müvekkilinin taleplerinin kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin istinaf dilekçesinden özetle; davanın kabulü ile davacının Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası kapsamında ve takip asıl borçlusu …’nın davalı banka nezdinde kullanmış olduğu kredi kartı ve kredili mevzuat hesabından kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ile dava ve takip konusu dava tarihinden sonra ödenmiş olduğundan 30.869,30 TL nin ödeme tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz türü üzerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı lehine AAÜT uyarınca 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklide karar verildiğini, yerel mahkeme tarafından verilen bu kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bozulması gerektiğini, müvekkili banka ile müteveffa borçlu … arasında 03/11/2017 tarihinde kredi kartı sözleşmesi düzenlendiğini, müteveffa borçlu … tarafından ödeme planında belirtilen sürelere uyulmadığını, müvekkili bankanın borçluya hesap kat ihtarnamesi gönderdiğini, yapılan ihtarlara rağmen ödeme yapılmadığını, bu nedenle müvekkili banka tarafından 23/12/2020 tarihinde borçlu aleyhine Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takip başlatılması ile birlikte borçlu …’nın 06/02/2020 tarihinde vefat ettiğinin tespit edildiğini, buna istinaden icra dairesinden alınan yetki belgesi ile Kayseri 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2020/1760 Esas sayılı dosyasıyla veraset ilamı davası açıldığını, davacı tarafa Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, davacının tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük yasal süresi içerisinde Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesine 09/07/2020 tarih, 2020/535 Esas – 2020/786 Karar sayılı mirasın kayıtsız şartsız reddedildiğine ilişkin kararını icra dairesine bildirdiğini, itiraz süresini kaçırdıklarını, bu sebeple davacının icra dosyasına borçlu olarak eklendiğini, müvekkili bankanın sadece alacağına kavuşmak istemekle yasal haklarını kullandığını, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, öncelikle davacının Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası kapsamında borçlu konumuna gelmesine kendisinin sebebiyet vermesi ve güncel korunmaya değer hukuki menfaatinin bulunmaması nedeniyle açılan menfi davasının reddini, mahkemenin aksi kanaate olması halinde müvekkili bankanın davacı aleyhine devam edilen icra takibi aşamalarında herhangi bir kusuru olmaması nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava menfi tespit davası devam ederken yapılan ödemenin istirdatı istemine ilişkindir. Somut olayda davalı alacaklı tarafından davacı murisi hakkında takip başlatıldığı ancak murisin ölümü nedeniyle takibin davacı mirasçısına yöneltildiği, davacının ise diğer yasal mirasçılarla birlikte babalarının mirasını reddettiği ancak mirasın reddine ilişkin kararı icra dosyasına sunmadıkları, iş bu davanın Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin ait … esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından ödeme yapılmasıyla istirdat davasına dönüştüğü bu nedenle davacının söz konusu takip dosyasına yargılama sırasında icra borcu olarak yaptığı ödemenin ( 41.169.77 TL’nin) iadesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Mahkemece her ne kadar davacının mirası reddetmesi gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına ve yasaya uygun bulunmamıştır. Zira davacının icra dosyasına ödediği miktar üzerinden yasal kesintiler düşüldükten sonra belirlenecek miktarın istirdatına karar verilmesi gerekirken aksi değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Bu nedenle, İlk derece mahkemesince öncelikle bu yönde konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alındıktan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekir. Eksik incelemeye ve yanılgılı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Bu itibarla davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-a,6 maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı KABULÜNE,
1-Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.03.2022 tarih, 2021/426 esas, 2022/201karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a,6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden taraflardan tahsil edilen istinaf karar harçlarının istekleri halinde kendilerine ayrı ayrı iadesine,
4-İstinaf edenlerce yapılmış istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının ilk derece mahkemesince yeniden verilecek nihai kararda değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 353/1-a maddeleri uyarınca KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 21/09/2022