Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1481 E. 2022/1508 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1481
KARAR NO: 2022/1508
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/02/2022
ESAS NO: 2020/617
KARAR NO : 2022/133
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 23/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 23/06/2022
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 14/02/2022 tarih ve 2020/617 E – 2022/133 K kararına karşı süresi içinde Asli Müdahil … Vergi Dairesi Başkanlığı, … , … T.A.Ş. … A. Ş. … A. Ş. Vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 1977 yılında kurulduğunu ve … Şirketler Topluluğu’na dahil bir şirket olduğunu, 42 yıllık geçmişi olan şirketin daha çok alt yapıda kullanılan PVC basınçlı boru imalatı ile birlikte, üst yapıda da kullanılan PVC atıksu boru ve ek parçalarının imalatını da yaptığından hem belediyelere başta olmak üzere kamu idarelerine, hem de inşaat sektörüne satış yapabilmekte olduğunu, şirketin bu ürünleri üretebilmek için sahip olduğu, Avrupa ülkelerinden ithal, ileri teknoloji üretim hatları ve makine parkı sayesinde işçilik giderlerini asgariye indirerek ve fire oranlarını düşürerek üretim yapabildiğinden boru üretiminde ülke genelinde rekabet gücüne sahip olduğunu, şirketin mali krize girmeden önce yer altı sularını değerlendirmek için sondaj boru imalatına ve son yıllarda dünyada kanalizasyon ve altyapı projelerinde … çimento bazlı boru kullanımı yerini alan HDPE çift cidarlı koruge boru imalatına yönelik makine ve üretim hatlarını da aldığından sektöründe öncü kuruluş haline geldiğini, bütün bu yatırımların, makine ekipmanların yurt dışı menşeli olması ve dövizle satın alınmış olmasının bir yandan, Kayseri, bölge ve ülke ekonomisi için kıymetli bir değer ifade ettiğini, diğer yandan da şirketin döviz cinsinden borçlanmasının temel sebebi olduğundan şirketteki mali krizin en önemli sebebini teşkil ettiğini, mayıs 2020 tarihi itibarı ile covid 19 salgını sebebiyle işlere verilen ara dönem olduğu için ortaklar hariç şirketin dört çalışanının bulunduğu, gerektiğinde dışarıdan hizmet alımının yapılabildiğini, şirketin sermayesinin 23.200.000,00-TL olup tamamının ödemiş olduğunu, şirketin az farkla borca batık olmadığını, küresel ekonomide ve inşaat sektöründe meydana gelen daralmanın yanında dövizde yaşanan dalgalanmalar sonucunda üretim ve satış miktarlarının düştüğünü, döviz kuru satışları nedeniyle maliyetlerin arttığını, ancak rekabet koşulları ve müşterinin alım gücü gözetilerek maliyet artışının fiyatlara tam olarak eklenmediğini, hal böyle olunca daha az ürünü neredeyse karlılık olmadan piyasaya sürdüğünü şirketin küresel piyasalardaki süregelen daralma ve kriz ortamında, döviz kurundaki hızlı dalgalanmalar sonucu 2015 yılında iflasin ertelemesi yoluna başvurduğunu, bu vesile ile son 5 yıllık faaliyetlerinin kayyım denetiminde gerçekleştiğini, iflas erteleme sürecinde şirketin üzerindeki borç yükünü büyük ölçüde azaltarak, tekrar eski üretim ve satış seviyelerini yakalamayı amaçladığını, iflasın erlenmesi sürecinde ciddi borç tasfiyesinin yapıldığını, bankalar ve varlık şirketleriyle imzalanan yapılandırma anlaşmaları çerçevesinde şirket borçlarının yaklaşık 2/3’ünün tasfiye edildiğini, şirketin borca batıklıktan çıksa da iflas erteleme sürecinin başındaki miktar ve sayıya göre epeyce küçülen bakiye borçlarını ödemek için halen likidite sorunu yaşadığından, kalan az sayıdaki alacaklının haciz ve muhafaza yollarına başvurmasıyla işletme bütünlüğünün bozulması ve buna bağlı olarak üretim ve satış sürecinin kalıcı olarak aksamasının muhtemel olduğunu, iflas erteleme sürecinden sonra konkordato istenmesinin sebebinin kalan borçların da bir sistem dahilinde ve işletme bütünlüğünü koruyarak ödenebilmesinin olduğunu, müvekkili şirketin esas olarak tenzilat değil, vade konkordatosu talep ettiğinden, konkordato ihtimalinde iflasa nazaran daha fazla borç ödeme imkanının olacağını ve alacaklıların bundan yararlanacağını, konkordato ihtimalinde şirketin tüm borçlarını ödeyebilirken iflas durumunda ancak borçlarının yarısını ödeyebileceğini, Kamu Gözetim Kurumu’ndan yetkili … A.Ş. tarafından makul güvence raporunun verildiğini, konkordato projesinde tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren 48 aylık ödeme planı çerçevesinde şirketin borçlarını faizsiz ödeyeceğini, şirketin olağan faaliyetlerinden elde edeceği karlar, dış ticaret biriminin aktif edilmesi ve ihracaatın arttırılması, atıl makinelerin ve şirket adına kayıtlı taşınmazların satımı ile borç yapılandırma ve ödeme projeleriyle şirketin borçlarını ödeyeceklerini, finansal verilere bakıldığında şirketin bu taahhütlerini yerine getirebilecek güçte olduğunu, finansman maliyetlerinden ve acil ödeme baskısından kaynaklı ödeme güçlüğünün aşılmasıyla konkordato ön projesinde açıklanan iş ve işlemlerin tümünü yerine getirilebileceğini beyanla İİK’nun 286. maddesinde belirten belgeleri eksiksiz olarak mevcut olduğunun mahkemece tensiben derhâl üç aylık geçici mühlet kararı verilmesine, İİK’nun 287. maddesine göre geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi ve İİK’nun 290. maddesinde sayılan görevleri ifa etmek üzere geçici konkordato komiseri görevlendirilmesine; komiser ücretinin şirket bünyesinden ödenmesine karar verilmesine; müvekkili şirket hakkında tensiben İİK’nun 297. maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, müvekkil borçlu şirketin malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirlerin alınmasına; bu kapsamda olmak üzere İİK’nun 294. müvekkili borçlu şirket aleyhine İİK’nun 206. maddesinin birinci sırasında yazılı alacaklar hariç olmak üzere 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere takip işlemleri yapılmasının yasaklanmasına ve evvelce baslamış takiplerin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmasının yasaklanmasına, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetlerin işlemesinin durdurulmasına tensiben karar verilmesine; çek hesabı üzerinde tasarruf etme, çek hesabına para aktarma, çek hesabını yönetme ile bankalarca çek ödemesi yapılması işlemlerinin komiser onayına tabi kılınmasına; bankalara şirket adına gelen havale, POS bedellerinin bankalarca hapis blokaj ve mahsup hakkının önlenmesine, İİK’nun 289. maddesine göre geçici mühlet süresi içinde (3 ay + 2 ay) mahkemece bilirkişi incelemesi de dahil olmak üzere tüm incelemeler yaptırılarak müvekkili şirket hakkında 1 yıllık kesin mühlet kararı ve nihayetinde konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müdahil Alacaklı … A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Limited Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; hakkında kesin mühlet kararı verilen davacı şirketten 22/02/2021 tarihi itibariyle faiz, vekalet ücreti ve masraflar hariç olmak üzere cari hesaptan 477,29-TL nakit borcu bulunduğunu belirterek davaya müdahale taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin konkordato ilan eden davacı şirkete çeşitli araçlar kiraladığını, işbu kiralama işi dolayısıyla müvekkilin adı geçen şirketten cari hesap bakiyesinin yanı sıra işlemiş vade farkı ile birlikte toplam 2.002,25-TL (faiz, masraf vs. hariç) tutarında alacağı bulunduğunu belirterek davaya müdahale taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklılar … Anonim Şirketi Ve … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, konkordato tasdiki talebinde bulunan davacı şirketle imzalamış olduğu 13/02/2015 tarihi 266.200.-USD bedelli 242.000 kg PVC satımına ilişkin sözleşmeye istinaden düzenlenen 16/02/2015 tarihli 131.619,94.-TL bedelli, 17/02/2015 tarihli 130.80,35.-TL bedelli, 23/02/2015 tarihli 261.674,61-TL bedelli, 24/02/2015 tarihli 132.125,72.-TL bedelli faturalardan kaynaklı 266.200.USD alacağını tahsil edemediğini belirterek davaya müdahale taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; davacı şirket ile müvekkil şirketin finansal kiralama sözleşmesi imzalayan … Anonim Şirketi ile aralarındaki finanasal kiralama sözleşmesi sözleşme gereği, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla davacı şirketten 367.260,00-TL asıl alacaklarının bulunduğu, davaya müdahale taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Vergi Dairesi Başkanlığı vekili müdahale dilekçesinde özetle; Davacı şirketin … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 13/10/2020 tarihi itibariyle vadesi geçmiş borcunun 1,642.224,30-TL ve gecikme zammı 938.049,45-TL olmak üzere toplam 2.580.273,75-TL ve vadesi gelmemiş 1.411,62-TL vergi borcu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davacı şirketten alacaklı olduğunu, bu alacağının tahsili için Kayseri 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 07/05/2015 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, takibin derdest olduğunu belirterek müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Limited Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin konkordato talep eden davacı … Anonim Şirketi’nden ticari satımdan kaynaklı 21/01/2020 tarihli, … fatura numaralı, 94.872,00-TL tutarlı, e- arşiv fatura nedeniyle alacaklı bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … T.A.Ş. vekili müdahale dilekçesinde özetle; davacı şirketten alacaklı olduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Aalacaklı … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davacı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, 309,91-TL nakdi ve 50.365,50-TL gayri nakdi olmak üzere toplam 50.675,41-TL kredi alacağı olduğunu belirterek müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davacıdan olan alacaklarını tahsil sürecini dolayısı ile menfaatlerini etkileyeceğini, mahkemece verilen mühlet kararına itiraz etme zorunluluğunun doğduğunu beyanla itirazlarının kabulü ile davacının konkordato talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Türk Anonim Ortaklığı vekili müdahale dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davacı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, toplam 10.500,00-TL alacaklı olduğunu belirterek müdahale talebinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil/Alacaklı … Anonim Şirketi vekili müdahale dilekçesinde özetle; mahkemece davaacının mühlet kararları verilmesi talebinin reddine karar verilmesini, müdahale taleplerinin kabulünü ve davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Böylelikle konkordato projesinin gerçekleşmesi için İİK’nun 305. maddesindeki şartların gerçekleşmiş olduğu nazara alınarak, mahkememizce konkordato projesinin tasdikine karar vermek gerekmiştir. Yine çekişmeli alacaklıların alacakları için en azından ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirecek düzeyde alacağın varlığı yönünden somut bir delil ibraz edilmediğinden tüm çekişmeli alacaklılar için İİK’nun 308/b-2 maddesi gereğince depo kararı verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis edilmiştir.-Davacının konkordato talebinin kabulü ile Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … /merkez sicil numarasında kayıtlı davacı akın plastik boru sanayi anonim şirketi’nin konkordato projesinin iik’nun 305 ve 306. maddeleri uyarınca tasdikine,-tasdik edilen konkordato projesi gereğince; konkordato talep eden şirketin konkordato projesi kapsamında kalan tüm adi ve rehinli borçlarının tasdik kararının kesinleştiği tarihi izleyen 7. günde ödemeye başlamak üzere 1’er ay ara ile 48 eşit taksitte ödemesine,-konkordato komiserler kurulunun görevine 14/02/2022 günü saat 12:23 itibari ile son verilerek iik’nun 306/2 maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli olarak mali müşavir … ‘nın tasdik kararından itibaren başlamak üzere kayyım olarak görevlendirilmesine, Kayyımın davacı borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği hususunda 2 ayda bir mahkememize rapor sunmasına, Emek ve mesaisine karşılık kayyıma aylık 2.500,00-TL ücret takdirine, kayyımın göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden davacı şirketin bünyesinden karşılanmasına, -İİK’nun 308/1. maddesinin 1. cümlesi uyarınca, konkordatonun işbu tasdik kararı ile bağlayıcı hale geldiği, bu suretle kesin mühletin etkilerinin işbu karar tarihi itibarı ile sona erdiği nazara alınarak mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının 14/02/2022 günü saat 12:23 itibari ile kaldırılmasına,-İİK’nun 308/b-2 maddesi uyarınca alacakları itiraza uğramış alacaklılar için depo kararı verilmesine yer olamadığına,-İİK’nun 307/1. maddesi uyarınca rehinli malların muhafaza altına alınması ve satışının ertelenmesine yer olmadığına,-İİK’nun 306/son maddesi uyarınca hüküm fıkrasının İİK’nun 288.maddesi uyarınca ilanına ve İİK’nun 288.maddesinde belirtilen yerlere bildirilmesine, …” şeklinde karar verilmiştir.Bu karara karşı Asli Müdahil … Vergi Dairesi Başkanlığı, … , … T.A.Ş. … A. Ş. … A. Ş. Vekillerince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Müdahil … Vergi Dairesi vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemenin karının usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordatonun davada İİK 305 maddesinde yazılı konkordatonun tasdiki şartlarınını oluşmadığını, mevcut konkordato talebinin iyileştirme amaçlı olarak yapılmış gibi gösterilse de sırf ödemeleri yapmaktan kaçınma niyetiyle yapıldığının açık olduğunu, müvekkil idarece kamu alacaklarının tahsili yönünden kamu yararı amacıyla iş ve işlemlerin yapılmasına devam edilmesi ve alacakların sürüncemede bırakılmaması açısından da davacının taleplerinin reddi gerektiğini, İİK. daki mevcut hukuki koşulları oluşmayan konkordato talebinin reddi yönünden karar verilmesi gerektiğini, açıklanan nedenler ve veresen gözetilecek nedenlerle istinaf taleplerinin kabulüne karar verilmesini, yerel mahkemenin kararının bozulmasını , yargılama giderlerinin karşı taraf yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Asli Müdahil … A.Ş.vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; : Yerel mahkemenin kararını usul ve yasaya aykırı olduğunu davanın reddine karar verilmesini, Konkordato kesin mühlet kararından sonra, konkordato komiserliği tarafından alacaklıların alacaklarını bildirmeye davet edildiğini ve kesin mühlet tarihi olan 21/12.2020 tarihi itibariyle müdahil müvekkil bankanın davacıdan asaleten ve kefaleten nakit ve gayrinakit alacaklarını bildirildiğini, müvekkili bankaca kesin mühlet tarihi itibari ile toplam alacak bildirimi yapılmasına rağmen bildirdikleri alacaklarının dikkate alınmadan hüküm tesis edildiğini, müdahil alacaklı müvekkil banka tarafından, davacı şirkete kullandırılan kredinin ödenmemesi nedeni ile hesapları kat edilerek, asaleten ve kefaleten borçlarının ödenmesi için Kayseri 6.Noterliği’nin … tarih ve … ,… ,… yevmiye numaralı ihtarnameleri tebliğ edildiğini, İhtarnameye dayanak alacaklar için Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … ,… ,… Esas sayılı dosyaları ile yapılmış takiplerinin bulunduğunu , bu takipler davacı şirket dışındaki borçlular için itirazın iptali davasında verilen mahkeme kararı ile kesinleştiğini, bu hali ile eksik alacak miktarı üzerinden konkordato projesi tasdik edildiğini, yerel mahkemece bu husus gözardı edildiğini, davacı şirketin temlik edilen borçları için, temlik alan şirketler açısından inceleme ve değerlendirilme yapılmadığını, temlik yolu ile, muvazaalı şekilde alacak-borç ilişkisi yaratılarak projenin tastiki için gerekli çoğunluğun manipilasyonla sağlanmaya çalışılması dikkate alınmadığını, borçlu davacı şirket , temlik alacaklısı şirketler üzerinden ödeme ile sonlandırdığı borçlarını yeniden temlik şirketleri üzerinden,hileli şekilde borç ihdas ederek konkordato davasını kötüye kullandığını, Muvazaalı alacak ihdas edilerek konkordato projesinin tasdiki için yeterli çoğunluk sağlandığını, Davacının iyiniyetli olmayan işlemleri, alacaklıları zarara uğratacak olması nedeni ile İİK md.297.mad.açıkça aykırı olduğunu, Bu nedenle İİK md.292/c maddesi gereğinin ifası için, sayın yerel Mahkemece inceleme yapılarak karar verilmesi gerekir iken bu durumun gözardı edildiğini .Borçlu şirkete ait temlik edilen alacaklıların muvazaalı şekilde nisaba dahil edilmesi usul ve yasaya aykırı olup kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini Yargıtay 12.H.D’nin 03.04.1998 tarih ve 1988/9667 E sayılı emsal kararının bulunduğunu davacı şirketin faaliyet alanı inşaat sektörüne yönelik olduğunu İnşaat sektöründeki sıkıntılar göz önüne alındığında davacı şirketin iddia ettiği satış rakamlarına ulaşması mümkün olmayacağını, konkordato süreci boyunca durumunun mevcut durumdan daha da kötüye gideceğinin açık olduğunu, Konkordato projesi afaki, fiktif ve sonucu öngörülmeyen nitelikte olduğunu, Yerel mahkemece objektif olmayan raporlara itibar edilerek gerçek duruma aykırı bir şeklide hüküm kurulmuş olmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, borçlu şirket işbu konkordato isteminde kötü niyetli şekilde hareket etmekte olup, davacının müvekkil bankanın ve diğer alacaklıların alacağına ulaşmasını geciktirme niyetinde olduğunu arz edilen ve resen göz önünde bulundurulacak sebeplerle haksız,usule,yasaya ve gerçek durumuna aykırı olan kararın KALDIRILARAK koşulları oluşmayan konkordato talebinin REDDİNE veya davanın reddine karar verilmek üzere dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Asli Müdahil … A.Ş. vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; kayseri 1. asliye ticaret mahkemesi’nin 14.02.2022 tarih 2020/617 e., sayılı ilamı ile davacının konkordato talebinin kabulüne karar verildiğini verilen karar hukuka aykırı olup, kaldırılması gerektiğini , tasdik yargılamasına geçilmeden evvel eksik hususlar giderilmeden tasdik yargılaması yapılmış olması haksızlık olduğunu konkordatonun tasdiki açıkça müvekkili bankanın mağduriyetine neden olduğunu tarafımızca 05.11.2020 tarihli müdahale dilekçesi ve konkordato komiserine verilen 24.02.2021 tarihli alacak bildirim dilekçesi ile belirtildiği üzere müvekkil bankanın vermiş olduğu teminat mektupları nedeni ile 246.767,30 tl gayrinakdi alacağı bulunduğunu komiserler tarafından yapılan hesaplamada müvekkil bankanın yalnızca temlik edilen alacağının dikkate alındığını bildirimi yapılan, gayrinakdi alacak tutarı adi alacak nisabında dikkate alınmadığını müvekkil banka alacağı nisapta ve tasdik yargılamasına esas alınan raporlarda eksik değerlendirmeye alındığını alacak bildiriminde bulunulmasına rağmen, müvekkili bankaya toplantıya davet mektubu gönderilmediğini alacak bildirim dilekçelerinin dikkate alınmadığını , konkordato projesi faiz yükünün ortadan kaldırılması ve borç ödemenin konkordato kalkanı ile ötelenmesi amacını taşıdığını, projenin uygulanabilir olmadığının açık olmasına karşın tasdik yargılamasına esas alınması hatalı olduğunu borçlunun faiz ödeme yükünden kurtulmaya çalıştığı yönünde iyi niyetten uzaklaşıldığı kanaatini yaratmakta ve konkordato müessesesinin istismar edildiğini gösterdiğini, bu açıdan bakıldığında, ödeme gücü bulunan davacı şirketler yönünden konkordato talebinin evleviyetle reddi gerektiğini bu anlamda yukarıda saydığımız gerekçeler tahtında ilk derece mahkemesince verilen konkordato projesinin tasdiki kararının hukuka ve usule aykırı olduğunu düşündüklerini gerekçeli karardan sonra ek sebepler sunma haklarının saklı kalmak kaydı ile yukarıda ve arz ve izah ettikleri ve re’sen sayın dairenizce dikkate alınacak gerekçelerle; kayseri 1. asliye ticaret mahkemesi’nin 14.02.2022 tarih 2020/617 e., sayılı dosyasında verilen usul ve yasaya aykırı olan kararın konkordatonun kabulüne yönelik kısmının kaldırılmasına, davanın tümden reddine karar verilmesini, talep etmiştir.
Asli Müdahil … A.Ş. vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle;Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/02/2022 Tarih Ve 2020/617 Esas 2022/133 Karar sayılı kararın; usul ve yasalara aykırı olması nedeniyle kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini usul ve yasaya aykırı olarak, yanlış alacak nisapları ile gerçekleşen alacaklılar toplantısı sonucu yerel mahkemece yasaya açıkça aykırı olarak davanın kabulüne karar verildiğini hukuka aykırı bir şekilde tespit edilen ve çekişmeli hale gelen müvekkil banka alacağı hakkında yalnızca konkordato komiserliği tarafından sunulan rapor doğrultusunda alacağının eksik olarak nisaba dahil edilmesine karar verildiğini 6.046.358,00 TL alacakları ile ilgili evraklar incelenmeden ve özel olarak talep edilen evraklar var ise tarafımızdan talep edilmeden reddedilmiş olması hukuka aykırı olduğunu müvekkili bankanın alacağının, ticari defter ve kayıtlarının bankacılık hukukunda uzman bilirkişiler marifetiyle incelenerek tespit edilmesi ve konkordato nisabına dahil edilmesi gerekirken sayın mahkeme tarafından hiçbir şekilde değerlendirilme yapılmdan hukuka aykırı bir rapor ile karar verildiğini ,alacaklılar toplantısından önce gerek mahkemeye gerek ise konkordato komiserliğine sunmuş oldukları alacaklarını ispata yarar belgelerin inceleme konusu yapılmadığını ve davalı şirket hakkında konkordato projesinin tasdik olunduğunu arz ve izah edildiği üzere , davanın tüm aşamasındaki itirazlarının nazara alınarak yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asli Müdahil … A.Ş.vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; Yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordato talabinde bulunan davacı akın plastik boru san. aş’nin hiçbir şekilde konkordato şartlarını taşımadığını tamamen güçlü ve grup fimaları nezdinde ticari faaliyetlerine devam ettiklerini , ve şirket ortaklarının tamamının kayserinin önemli ekonomik yönden gücü olan kişiler olduğunu ; … İle Konkordato İsteminde Bulunan … A.Ş firmasının ortakları ile kızıklı grup aş firma ortaklarının da aynı kişeler olduğunun açıkça ortada olduğunu ,konkordato projesi faiz yükünün ortadan kaldırılması ve borç ödemenin konkordato kalkanı ile ötelenmesi amacını taşıdığını projenin uygulanabilir olmadığı açık olmasına karşın tasdik yargılamasına esas alınması hatalı olduğunu, borçlunun faiz ödeme yükünden kurtulmaya çalıştığı yönünde iyi niyetten uzaklaşıldığı kanaatini yaratmakta ve konkordato müessesesinin istismar edildiğini göstermektedir. bu açıdan bakıldığında, ödeme gücü bulunan davacı şirket yönünden konkordato talebinin evleviyetle reddi gerektiği de aşikardır. borçlu şirket işbu konkordato isteminde kötü niyetli şekilde hareket etmekte olup, müvekkilin ve diğer alacaklıların alacağına ulaşmasını geciktirme niyetinde olduğunu, yerel mahkeme kararının kaldırılarak davacı şirketin konkordato talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini , istinaf dilekçelerinde açıklanan gerekçelerle ilk derece mahkemesince verilen konkordato projesinin tasdiki kararının hukuka ve usule aykırı olduğunu Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.02.2022 Tarih 2020/617 E., 2022/133 Karar sayılı dosyasında verilen usul ve yasaya aykırı olan konkordato tasdikine ilişkin kararına karşı istinaf başvurularının kabulü ile bu kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekaleti ücreti karşı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; İstinaf talebinde müdahil davalıların istinaf gerekçelerinin yerinde olmadığını, açıklamalarının kabul edilebilir nitelikte bulunmadığını, mahkemenin istinaf edilen kararında da bu hususları usulünce tartışmış ve şirket sermayesi düşük ve borçlu şirketle aynı şirketler grubuna dahil olsa dahi alacakları usulünce ödemek suretiyle temlik aldığına dair noter belgesi sunan … Ltd Şti’nin alacağının dikkate alınması gerektiği sonucuna varıldığını davacı şirketin konkordato teklifi İİK.m.302’de aranan kaydedilmiş alacak ve alacaklı sayıları itibariyle gerekli nisapları sağlayan alacaklılar toplantısında kabul edildiğini, konkordatonun tasdiki için İİK.m.305’de aranan tüm koşullar sağlanmış olduğundan istinaf başvurularının reddine karar verilmesini talep ederiz.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.Dava, konkordato talebine ilişkindir.
İstinaf eden müdahil alacaklılar … Vergi Dairesi Başkanlığı, … A.Ş. ile … A. Ş.’nin istinaf taleplerinin incelenmesinde; dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, konkordato talebinin yasal unsurlarının bulunması nedeni ile talebin kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle Müdahil … Vergi Dairesi Başkanlığı, … A. Ş. İle … A. Ş. Vekillerinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından müdahilMüdahil … Vergi Dairesi Başkanlığı, … A. Ş. ile … A. Ş. Vekillerinin istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
İstinaf eden Müdahil alacaklılar … ve … T.A.Ş. ‘nin istinaf taleplerinin incelenmesinde; konkordato tasdik kararının 18/02/20222 tarihinde ilan edildiği, istinaf eden alacaklıların ise işbu kararı 10 günlük yasal istinaf süresinin son günü olan 28/02/2022 tarihinden sonra alacaklı … T. A. Ş’nin 30/03/2022, alacaklı … ‘ nin ise 04/04/2022 tarihinde istinaf ettikleri anlaşılmakla, işbu alacaklılar yönünden ilk derece mahkemesi tarafından verilen karara ilişkin istinaf taleplerinin HMK’nın 352/1-c. maddesi gereğince süresinde istinaf yoluna başvurulmaması nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 14/02/2022 tarih ve 2020/617 E – 2022/133 K sayılı nihai kararına usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla Müdahil … Vergi Dairesi Başkanlığı, … A. Ş. ile … A. Ş. Vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2- KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 14/02/2022 tarih ve 2020/617 E – 2022/133 K sayılı nihai kararına yönelik Müdahil alacaklılar … ile … T.A.Ş. Vekillerinin istinaf başvurularının ise HMK 352/1-c maddesi gereğince ayrı ayrı USULDEN REDDİNE ,
3-Alınması gerekli olan 80,70’şer TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden Müdahil alacaklılar … A. Ş., … A. Ş. Vekilleri tarafından peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf eden müdahil alacaklı … Vergi Dairesi Başkanlığı harçtan muaf olduğundan harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
5- İstinaf eden müdahil alacaklılar … ve … T.A.Ş. Tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harçlarının talepleri halinde kendilerine iadesine,
6-İstinaf başvurusunda bulunan müdahiller tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
7-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile İİK 308/a uyarınca kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/06/2022