Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1157 E. 2022/1210 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1157
KARAR NO: 2022/1210
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/03/2022
ESAS NO: 2022/20
KARAR NO: 2022/187
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ:25/05/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM
TARİHİ:26/05/2022
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 08/03/2022 tarih ve 2022/20 Esas 2022/187 Karar sayılı ilamına karşı ,davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekilinin 07/01/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın 2007 yılından beri davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif yönetim kurulu tarafından ortaklıktan çıkarma kararı aldığını, bu kararın müvekkilinin güncel adresine tebliği edilmediğini, davalı kooperatif müvekkilinin ikamet ettiği adresi bilmesine rağmen kötü niyetli olarak müvekkilin ortaklıktan çıkarılma kararının müvekkilin eski adresine tebliğ edildiğini, ortaklıktan çıkarılmaya itiraz ettiklerini bunun da Kayseri 4. Noterliği’nin … yevmiye numaralı … tarihli ihtarnamesi ile tebliğ edildiğini, müvekkilinin ortaklıktan çıkarılma kararının hukuka aykırı olduğunun ve iptalinin gerektiğini, müvekkilinin senelerdir yüksek miktarlarda ödeme yaptığı halde müvekkilinin nasıl hesaplandığı dahi bilinmeyen borç nedeniyle ortaklıktan çıkarılması kooperatif açısından hakkın kötüye kullanılmasını gösterdiğini, bu nedenlerde teminatsız olarak ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile müvekkilin hissesine isabet eden dairenin üzerine tedbir konulmasını, Kayseri 2. ATM’nin 2022/4 esas sayılı dosyasının iş bu dosyamızda bekletici mesele yapılamasına, bilirkişiler vasıtasıyla tespiti istenilen hususlarda keşif yapılmasını, müvekkil hakkında alınan ortaklıktan çıkarma kararının iptali ile ortaklığın devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİNİN İLK DERECE MAHKEMESİNE VERMİŞ OLDUĞU 18/02/2022 TARİHLİ BEYAN DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ortaklıktan çıkarılma esasları ve itiraz başlıklı 16.maddesinde kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler ana sözleşmede açıkça gösterildiğini, çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirilebileceği gibi ortaklar defterine de yazıldığını, kararın onaylı bir örneğinin çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere on gün içinde notere tevdi edildiğini, bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabileceğini, tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir, bu itiraz ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılabileceğini, genel kurula itiraz edildiği, takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davasının açılamayacağını, itiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davasının hakkının saklı olduğunu, dolayısıyla üyeliğinin de devam ettiğinde şüphenin bulunmadığını, söz konusu genel kurul kararı uyarınca güncellenen ve kesinleşen hesaplar nedeni ile davalı kendisine çıkartılan 62.360,58-TL tutarlı borcuna karşılık olarak sunulan davalının kooperatife yaptığı ödemelere ilişkin bilgi ve belgelerin ibraz edildiğini, dava tarihi itibariyle müvekkile 24.816,41-TL tutarında borcunun bulunmadığını, davacı yanın dava dilekçesinin neredeyse tamamını kapsar şekilde davacının çıkarılan hesapların nasıl yapıldığından haberinin ve dahlinin olmadığı ve kendisinin de borcu bulunmadığı şeklindeki beyanlarının dinlenmesinin ve değer verilmesinin mümkün olmayacağını, dilekçenin birinci maddesinde üyeliği devam eden davacının iş bu davayı açmasının mümkün olmadığını, dava şartının yokluğu nedeniyle davasının usulden reddedilmesinin tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “…Davacı yönetim kurulu kararı ile kooperatife ait mali yükümlülükleri yerine getirmediğinden bahisle üyelikten ihraç edilmiştir. Davacı ihraç kararına karşı noter ihtarı ile genel kurulun gündem olunması için durumu genel kurula iletmiş ve genel kurulda davacı gibi çok sayıda ihraç edilen üyenin durumu görüşülürken 2 üye ile ilgili karar alınmış fakat çıkan tartışma neticesinde genel kurulun dağılması nedeniyle davacının da içinde olduğu diğer üyeler hakkında karar alınmamıştır. Bu durumda davacı dava süresi içerisinde mahkememize müracaat ederek yönetim kurulu kararının iptalini talep etmiştir. Dava açmakta hukuki yarar vardır. Davalı cevap dilekçesinin 2. Sayfasının 1 numaralı bendinde ihraç işlemine ilişkin kararın Kayseri 8. Noterliği … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı davacıya tebliğ edilmediği, dolayısı ile davacının üyeliğinin devam ettiğinde şüphe bulunmadığı açıkça beyan edilmiştir. Bu açık kabul nedeniyle dava konusuz kalmış olup, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve hüküm tesis edilmiştir. Tesis edilen hüküm ile; Davalı cevap dilekçesinde 1 numaralı bendinde davacı üyeliğinin devam ettiğinde şüphe bulunmadığı beyan edilmiş olması nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına…” dair karar verilmiştir.İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı delillendirirken, davacının Kooperatife olan mali yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesi ile, yönetim kurulunca üyelikten ihraç edildiğini, davacının noter ihtarı ile ihraç kararının görüşülmek üzere genel kurul gündemine aldırıldığını, ancak her ne kadar davacı ile benzer durumdaki iki üye hakkında genel kurulca ihraç kararı alınmışsa da çıkan olaylar neticesinde davacının aralarında bulunduğu bazı üyeler hakkında alınan ihraç kararının genel kurulda görüşülmediğini, bu durumda davacının dava açma süresi içerisinde mahkemeye müracaat ederek yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ettiğini, bu davayı açmadaki hukuki yararının olduğunu ifade ettiğini, davaya cevap dilekçelerinde geçen davacının üyeliğinin devam ettiği yönündeki beyanlarının karşı tarafın davasını kabul etmişler gibi değerlendirerek karar verilmesine yer olmadığına dair karar vererek karşı taraf lehine vekaletname ücretine hükmettiğini, davacının dava açmakta hukuki yarar olduğunun kabulü için hukuk düzenince kabul edilmiş meşru bir yarar olması gerektiğini, bu yararın dava açan hak sahibi ile ilgili olmalı ve dava açıldığı sırada halen mevcut bulunması gerektiğini, davacının hukuki durumunun dikkate alındığında davacının ihraç kararı hakkında genel kurula itiraz edildiğini ancak kooperatifçe genel kurulda görüşülmesini sağlamakla yükümlü olduğu halde görüşülmediğini, başka bir ifade ile davacının üyelikten ihraç kararının genel kurulda görüşülmemesi üzerine orta da hukuk dünyasında doğmuş icrai bir kararın olmadığını, davacının üyeliğinin devam ettiğini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını, yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davalarının kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin istinafa cevap dilekçesinden özetle; yerel mahkeme tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun bulunması nedeniyle davalı tarafça yapılan istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, davalı vekilinin cevap dilekçesinde davacının kooperatif üyeliğinin halen devam ettiğinin, davacı tarafından kooperatiften çıkarılma işlemine yönelik olarak Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca genel kurul nezdinde itirazda bulunduğunu beyan etmiş olmasına ve ilk derece mahkemesinin dosya kapsamında mevcut delilleri takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı taraf vekilince yapılan istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.Bu itibarla; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu,bu nedenlerle usul ve yasaya uygun mahkeme kararına karşı davalı vekilince yapılan istinaf itirazlarının reddi gerektiği değerlendirilmiştir.
Belirtilen nedenlerle, davalı taraf vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 08/03/2022 tarih ve 2022/20Esas 2022/187 Karar sayılı ilamına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26/05/2022

.