Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1084 E. 2022/1080 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1084
KARAR NO: 2022/1080
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/03/2022
ESAS NO: 2021/254
KARAR NO: 2022/188
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:11/05/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:13/05/2022
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 08/03/2022 tarih ve 2021/254 Esas 2022/188 Karar sayılı ilamına karşı ,davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında satışı gerçekleşmeyen maden cevheri bedelinin ödenmesi amacıyla müvekkilinin borçlu olduğu 31/12/2019 ödeme günlü, 70.464 USD bedelli bononun davalıya verildiğini, bononun vadesinde ödenmemesi nedeniyle davalı şirketçe müvekkili aleyhine Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yapılan görüşmeler sonucunda, davalı şirkete müvekkili şirketin borcu tutarında konsantre krom madeni verilmesi hususunda anlaşma sağlandığını, bu anlaşma uyarınca müvekkili şirkete ait olan 321,77 ton konsantre krom cevheri 70.463,75 USD bedelle, … … Ltd. Şti’ne teslim edileceğini, mal bedelinin müvekkilinin borcundan mahsup edileceğini, malın teslimi ile taraflar arasında alacak-borç ilişkisi kalmayacağını, 70.463,75 USD’nin haricen tahsilat olarak icra dosyasına bildirileceğini, böylelikle davalı şirketin müvekkili şirketten herhangi bir alacağı kalmayacağını, tarafların üzerinde anlaştığı bu hususların karşılıklı telefon ve e-mail yoluyla teyitleşme yapılarak krom cevherinin davalıya 2020 yılı temmuz ayında teslim edildiğini, teslim edilen krom cevherine ilişkin 17/07/2020 tarihli ve 70.463,75 USD bedelli e-arşiv faturası kesildiğini, davalı şirketin 70.463,75 USD tutarındaki tahsilatını icra dosyasına bildirmediğini, mükerrer tahsilat yapma saikiyle icra işlemlerine devam ettiğini, devam eden süreçte müvekkilinin alacaklı olduğu fatura bedelinin takası/mahsubu ve borçtan indirilması amacıyla Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını ve bu takibe de davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini bildirerek öncelikle Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile 70.463,75 USD’nin Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki borçtan takas ve mahsubuna, bu talebin yerinde görülmemesi durumunda icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI VEKİLİ İLK DERECE MAHKEMESİNE VERMİŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Müvekkili şirketin adresinin Mersin olması nedeniyle yetki itirazında bulunduklarını ve davanın Mersin Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiğini, bunun dışında müvekkili şirket tarafından krom madeni satın alınması amacıyla davacıya zaman içinde toplamda 117.664 USD avans ödendiğini, davacının ise aldığı avansa karşılık 01/08/2019 tarihinde kesilen fatura bedeli karşılığı 47.200 USD’lik ve icra takibine konu ettiği 17/07/2020 tarihli fatura karşılığı 70.463,75 USD’lik krom madeni teslimi neticesinde almış olduğu avans ödemelerine karşılık gelen borcunu ödediğini, davacının teslim ettiği madenin zaten aldığı avans bedeli karşılığı borçlu olduğu avans bedeli olduğunu, dolayısıyla davacının alacaklı olduğu iddiasının mesnetsiz olduğunu bildirerek davanın reddine ve davacının %40’tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “…Somut davada; taraflar arasında krom maden cevherinin alım satımı konusunda 31/07/2019 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Davacı şirket tarafından davalıya 31.12.2019 ödeme tarihli 70.464 USD bedelli bono düzenlenmiştir. Bu bono dayanak gösterilerek davalı şirketçe davacı aleyhine dava dışı Kayseri Genel İcra Dairesi … Esas numaralı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu takibin ise fatura alacağından kaynaklı olduğu, söz konusu bononun ödenmesinin takibe konu fatura malları ile yapılacağına dair taraflar arasında bir sözleşme olmadığı ve davalının da bu şekilde bononun mal ile ödeneceği iddiasını kabul etmediği görülmüştür. Dolasıyla bonodan dolayı başlatılan icra takibindeki borçtan, davacı tarafından davalı hakkında başlatılan Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki fatura alacağının takas/mahsup talebi yerinde görülmemiştir. Davacı şirket tarafından davalıya 17/07/2020 tarihli GİB … nolu 70.463,75 USD bedelli fatura düzenlenmiş olup, mahkememiz dosyasına konu edilen Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takibi de bu faturaya dayalı olarak başlatılmıştır. Her ne kadar davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde davacı alacaklı görünmüyorsa da, davacı defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi dikkate alındığında davaya konu 17/07/2020 tarihli GİB … nolu 70.463,75 USD bedelli faturadan dolayı davacının davalıdan alacaklı olduğu belirlenmiş, ayrıca … Vergi Dairesi’nin yazı cevabından da görüldüğü üzere davaya konu faturanın davalı tarafça Form BA belgesi ile bildirildiği de anlaşılmakla, takibe konu faturadan dolayı ödemeyi davalının ispat etmesi gerektiği değerlendirilmiş, davalının yemin deliline de dayanmadığı gözetilerek davacının itirazın iptali talebinin kabulü ile, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasında davalının vaki itirazının iptali ile 70.463,75 USD asıl alacak üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Anılan şartlar incelendiğinde takibe konu alacağın likit olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu gözetilerek davalı aleyhine itirazın iptaline karar verilen 70.463,75 USD’nin taleple bağlılık kuralı gereği TL karşılığı olan 574.561,00-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilerek karar verilmiştir. Verilen karar ile;1-Davanın KABULÜ ile, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasında davalının vaki itirazının İPTALİ ile 70.463,75 USD asıl alacak üzerinden TAKİBİN DEVAMINA, 2-İtirazın iptali ile takibin devamına karar verilen 70.463,75 USD’nin taleple bağlılık kuralı gereği TL karşılığı olan 574.561,00-TL’nin %20’si oranında (114.912,20-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine…” dair karar verilmiştir.
İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Yerel mahkemede görülen dava neticesinde davacı … Ltd Şti’nin müvekkili … Ltd Şti’den alacaklı olduğu kabul edilerek davacının açmış olduğu icra takibine yapılan itirazın iptaline ve icra inkar tazminatı ile yargılama giderine hükmedildiğini, davacının tüm iddialarının mesnetsiz olduğunu, davacının müvekkilinden alacaklı olduğunu, borcunun ödendiğini, takas mahsup hakkının oluştuğu vd iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, dilekçelerinde belirttikleri üzere davacı taraf, teslim ettiği ve davaya konu olan 70.463,75 USD bedelli 17/07/2020 tarihli GİB … nolu faturaya konu malı daha önce almış olduğu avanslara karşılık teslim edildiğini, alacak iddiasını kabul etmemekle birlikte davacının dava dilekçesinde belirttiği ve iddiasına göre bu malın teslimiyle kambiyo senedine dayalı borcunu ödemek için teslim etmiş olduğu iddiasına dahi bu iddia ve talebini davada olduğu gibi alacak davası yoluyla değil ancak açacağı bir menfi tespit davasıyla ileri sürmesi gerektiğini, davacının gerek icra takip talebinde ve gerekse dava dilekçesinde malın teslimiyle kendi aleyhine açılan icra takip borcunu ödediğini ileri sürdüğünü, davacı tarafından hem bonoya dayalı borcunu ödediğini, hem de zaten peşin almış olduğu avans bedelinin karşılığı olarak teslim ettiği 70.463 USD lik mal için alacaklı konumuna geçtiğini, ayrıca 114.912 icra inkar tazminatı elde ederek yargı vasfıyla davacının haksız menfaat elde etmesi sağladığını, mahkeme tarafından verilen kararın 4. Sayfasında yapılan değerlendirmenin tamamen haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde kendinin borçlu olduğunu, … Esas sayılı dosyaya konu borcu itfa için 17/07/2020 tarihli faturayla mal teslimi yaptığının belirtilmesine ve takas mahsup talebine karşı mahkemece fatura bedeli kadar alacaklı olduğuna karar verildiğini, müvekkilinin şirket adresinin … Mah … Sk, …İş Merkezi No:… … … olduğunu, icra takibinin ve davanın Kayseri de açıldığını, icra dairesi ve mahkemenin yetkisiz olduğunu, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme tarafından verilen karara itiraz ve istinaf ettiklerini, itirazlarının kabulüyle kararın kaldırılarak istinaf başvuru dilekçelerinde belirtilen hususlarda ve yönde inceleme ve değerlendirme yapılmasını, cevap, beyan, itiraz ve diğer dilekçelerinde yer verilen taleplerinin kabulünü, davanın reddine karar verilmesini, istinaf incelemesi sonuçlanıncaya kadar Kayseri Genel İcra Dairesi …Esas icra takibinin geri bırakılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiliyle taraflarına ödenmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinden özetle; davalı vekilinin istinaf talebinin reddini, yargılama giderleri ve davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, ticari ilişkiden doğan faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Somut olayda takibe ve davaya dayanak yapılan faturanın davalı şirket defterlerinde kayıtlı olup BA formuyla da ilgili vergi dairesine beyan edilmiş olduğunun tespit edilmiş olmasına ve söz konusu bu durumların faturaya konu malların davalıca teslim alındığına karine teşkil etmesine, faturaya konu davalıya teslim olunan işbu malların davalıdan avans niteliğinde alınan bedellere karşılık olduğunun usulüne uygun delillerle ispat edilememiş olmasına göre dosya kapsamı ve mevcut delil durumu itibariyle ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Sonuç itibariyle; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu, dolayısıyla usul ve yasaya uygun mahkeme kararına karşı davalı tarafça yapılan istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 08/03/2022 tarih ve 2021/254 Esas 2022/188 Karar sayılı ilamına karşı davalı vekilinin yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 38.565,16TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 9.641,30 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 28.923,86TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvuru harcının istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13/05/2022