Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/2132 E. 2021/2273 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/2132
KARAR NO: 2021/2273
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/10/2021
ESAS NO: 2019/780
KARAR NO: 2021/889
DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil/alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:31/12/2021
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 26/10/2021 tarih ve 2019/780 Esas 2021/889 Karar sayılı ilamına karşı ,davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Kayseri’de faaliyet gösteren konut yapı kooperatifi olduğunu, kooperatifin genel kurulu tarafından şimdiye kadar usulüne uygun olarak kesin maliyet bedellerinin belirlenmesine ve üyelerden talep edilmesine yönelik herhangi bir karar alınmamış, davalı üye ve kooperatiften dairesini alan diğer 196 üyeden yalnızca geçici maliyet bedellerinin alındığını, bilirkişi komisyonu tarafından hesaplanan maliyetlerde arsa sahiplerine yapılan dairelerin maliyetleri kooperatif ortaklarına pay edilmemiş, arsa sahiplerine teslim edilen dairelerin maliyetlerine kooperatif üzerine yani hazihazırda evini teslim almamış üyelerin üzerine bırakıldığını, yine maliyet hesabında kat, cephe ve şerefiye bedeli farkları da gerçeği yansıtmadığını, kooperatiften istifa eden üyelere olan borçlar, evlerini teslim alan üyeler için kullanılan banka kredisi borçları, vergi, sgk, vs borçlar dairesini teslim alan üyelerin kesin maliyet bedeli hesabına eklenmemiş ve tüm bu borçlar dairesini teslim almadığını üyelere bırakıldığını, davalı ile yapılan arabuluculuk görüşmesi ve kendisine yapılan ihtara rağmen belirtilen süre içinde müvekkili kooperatife daire ve tapu devrinin yapılmadığını, muaccel hale gelen kesin maliyet bedeli borcunun da ödenmediğini, bunlardan bahisle; dava konusu taşınmaza tapu kaydının beyanlar hanesine davalıdır şerhi konulmasına, tapu kaydının iptali ile müvekkil kooperatif adına tescil edilmesine, tescil taleplerinin reddedilmesi halinde davalının kooperatife karşı kesin maliyet ve diğer hususlardan doğan edim borçları nedeniyle 5.000,00-TL kesin maliyet bedeli alacağının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkili kooperatife ödenmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİNİN İLK DERECE MAHKEMESİNE VERMİŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacı tarafından dosyaya sunulan araduluculuk Tulanağında anlaşamama tutanağına konu edilen talebin ticari uyuşmazlık olarak belirtildiğini, bu sebeple de anlaşmama tutanağının dava şartını kapsayıp kapsamadığı konusunda belirsizlik bulunduğunu, müvekkilinin kooperatife olan borcunu ödediğini ve 2011 yılında kat mülkiyeti tapusunu aldığını, müvekkilini davalı kooperatifin üyesi olmadığını, zira 2011 yılında tapuyu aldıktan sonra kooperatif tarafından yapılan genel kurul toplantıları ve hazirun listesinde isminin bulunmadığını, genel kurula davet edilmediğini, davacının da müvekkilinin genel kurula davet etmeyerek müvekkilinin kooperatiften çıktığını ve ilişiğinin kesildiğini onayladığını,müvekkilinin yeniden üye olmak gibi bir talebinin ve başvurusunun bulunmadığını, genel kurul tutanakları ve hazirun cetvellerinin resmi belge olduğunu, yıllarca hazirun listesinde yer almayan kooperatiften çıkan ve tekrar üye olma talebi de bulunmayan müvekkilinin davacı tarafından kendiliğinden hazirun listesine eklenerek genel kurulda borç çıkartılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafından kesin maliyetler tespit edilerek ve belirlenen kesin maliyet bedellerinin müvekkili tarafından ödenerek taahhütname ve ilişik kesme belgesi ve 15.06.2011 tarihinde kat mülkiyetinin tapusunun müvekkiline verildiğini, 21.04.2019 tarihli genel kurul tutanağında şimdiye kadar belirlenen tüm maliyetlerin iptaline karar verildiğini, ancak söz konusu kooperatif genel kurulunda neden daha önceki kesin hesapların hatalı olduğunun açıkça belirtilmesi ve resmi tespitlerle gösterilmesi gerektiğini, kooperatif ile ilişiği kesilen müvekkiline bu kadar yıl sonra bu kadar borç çıkartılmasının hukuka aykırı olduğunu, ana sözleşmenin 61. Maddesi gereği ayrılmak isteyen ortakların ödemesi gereken kesin maliyet ve şerefiye ödeyerek borcu kalmayan ve ardından yapılan genel kurullara davet edilmeyen hazirunlarda yer almayan müvekkilinin kooperatiften çıktığını, kooperatifin de bunu kabul ettiğini, belirtilen nedenlerle davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “…Davalı kooperatif üyesi … 15/06/2011 tarihinde kooperatifçe kendisine tahsis edilen Kayseri İli … İlçesi, … Mahallesi, … Ada, … Parselde kayıtlı … Blok … Kat 25 bağımsız bölüm numaralı mesken niteliğindeki taşınmazı davacı kooperatif yetkilileri ile tarihsiz taahhütname ve ilişik kesme isimli belge tanzim edilerek bakiye 69.992,70-TL borcu kabul etmek suretiyle tapusunu almıştır. Daha sora ise kooperatif yetkililerince evvelce yapılan kesin maliyet hesaplarının yanlış olduğundan bahisle yeniden kesin maliyet hesabı yaptırılmış olup bu hesaba göre daire kesin maliyetinin 464.313,00-TL olarak hesaplanmıştır. Yapılan bu hesaplamaya göre çıkan bedel ve kesin maliyet raporu davalı … ile birlikte diğer üyelere tebliğe çıkarılmış, çıkarılan tebliği kağıdı 27/06/2019 tarihinde davalıya tebliği edilmiştir. Bu tebliğ de davalıya tebliğden itibaren 1 aylık itiraz süre evrildiği, adı geçen üyenin kooperatife gelerek payına düşen borç miktarına ilişkin %20 si peşin, geri kalanını 60 ay vade olacak şekilde kooperatif yönetimine ödemelerini yapması, kıymetli evrak vermesi, senetlerinin 2 tanesini ödemediği takdirde tüm borçlarını muaccel olacağı, belirtilen 1 aylık süre içerisinde kooperatife gelerek ilgili işlemler yapılmadığı takdirde toplam borcun 1 aylık süre sonunda tamamının muaccel olacağı, ödemenin ihlal edilmesi halinde yükümlüye ayrıca aylık %1,5 gecikme faizi uygulanacağı ve davalının konutunu teslim almış üye olduğundan ana sözleşmenin 61. Maddesindeki usulü göre kooperatif ile ilişiği kesilinceye kadar üyenin aylık ödediği aidat miktarının %40’ı kadar kira bedeli alınacağı hususu tebliğ olmuştur. Bu tebliğden sonra davalının kesin hesap raporuna itiraz ettiğine dair bilgiye rastlanılmadığı gibi kooperatife gelerek kesin maliyet borcundan kalan bedeli ödediği veya yapılandırıldığına dair herhangi bir bilgi ve bulguya rastlanılmadığı daha sonra ise davacı kooperatif tarafından 21/11/2019 tarihinde davalı aleyhine tapu iptali olmadığı takdirde kesin maliyet bedelin kalan miktarın ödenmesi için iş bu dava açılmış ve kesin maliyet hesabına yasal süre içerisinde itiraz edildiğine dair herhangi bir bilgi ve bulguya rastlanılmadığı kesin maliyet hesabının kesinleştiği, davalının da kesinleşen bu bedeli ödemediği tespit edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde ilk olarak davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili kooperatif adına tesciline bu mümkün olmadığı takdirde kesin maliyet bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, dosya arasına celp edilen tapu kayıtları ve alınan bilirkişi raporları da dikkate alındığında davaya konu taşınmazın davalı … adına kayıtlı olduğu da gözetilerek davacının tapu iptali ve tescil talebi yerinde görülmemiş olup ancak kesin maliyet bedelini talep edebileceği kanaatine varılmıştır.Davacı vekili davasında tapu kaydının iptali ile müvekkil kooperatif adına tescil edilmesine, tescil taleplerinin reddedilmesi halinde davalının kooperatife karşı kesin maliyet ve diğer hususlardan doğan edim borçları nedeniyle 5.000,00-TL kesin maliyet bedeli alacağının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkili kooperatife ödenmesini talep etmiş ise de mahkememizce alınan tüm bilirkişi raporları, toplanan tüm deliller ışığında davacı kooperatif kesin hesaptan bakiye kalan alacağı talep edebileceği, yapılan hesaplamalara göre davacı kooperatifin kesin hesaptan dolayı bakiye alacağının 215.734,00-TL olduğu, davacı defterlerinde 2011 yılında davalı adına açılan … isimli hesap üzerinden davalının kooperatife 114.150,00-TL ödeme yaptığı, buna göre, davalının kooperatife ödediği üyelik ödemelerinin güncellenmiş halinin ise 210.666,11-TL olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulüne 215.208,00-TL alacağının 5.000,00-TL’ sinin dava tarihi olan 22/11/2019 tarihinden, 210.208,00-TL’sinin ıslah tarihi olan 03/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilerek hüküm kurulmuştur. Kurulan hüküm ile;1-Davanın KABULÜ ile; 215.208,00-TL alacağının 5.000,00-TL’ sinin dava tarihi olan 22/11/2019 tarihinden, 210.208,00-TL’sinin ıslah tarihi olan 03/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, 2-Tapu iptal ve tescil talebinin REDDİNE…” dair karar verilmiştir.İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kooperatif tarafından 21/04/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında şimdiye kadar hesaplanan tüm kesin maliyet hesabı bedelinin tüm üyelere tebliğ edildiğini, 15 günlük itiraz süresinin geçtiğini, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, yerel mahkeme tarafından müvekkilinin üye olduğu gerekçesi ile müvekkili aleyhine borç çıkardığını, müvekkilinin kendisine tebliğ edilen kesin maliyet bedelini ödediğini, ilişik kesme belgesi düzenlenerek kendisine verildiğini, tapusunu aldığını, müvekkilinin davacı kooperatife borçlu olduğunu kabul etmediğini, müvekkillerinden … adına Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2021/54 Esas sayılı dosyası ile davaya konu 21/04/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan 10 nolu kararının iptali ve yoklukla malül olduğunun tespiti talepli dava açtığını, eldeki davada mahkemenin öncelikle 2021/54 Esas sayılı dosya sonucunun beklenmeden karar verilmesini hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin yıllar önce kendisine tebliğ edilen kesin maliyeti ödediğini, genel kurulda açıkça karar alındığını, bunun üzerine ilişiğinin kesildiğini, müvekkilinin tapusunu alırken kooperatife toplu olarak kesin maliyet bedeli altında para yatırdığını, tüm bu nedenlerle öncelikle tehiri icra taleplerinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davacının davasının reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin istinafa cevap dilekçesinden özetle; davalının somut, mesnetsiz, usule, yasaya ve hukuka aykırı istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, tapu iptal tescil, tescil olmadığı taktirde kooperatif üyeliğinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.Dosya kapsamında somut olayın özelliklerine uygun, denetlenebilir bilirkişi raporu, toplanan deliller, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davalının davacı kooperatif üyesi olup genel kurul kararı gereğince kesin maliyet borcu bulunması nedeniyle davanın kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı,bu nedenlerle davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı,kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2019/780 Esas 2021/889 Karar sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun H.M.K. ‘nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden Davalıdan alınması gereken 14.700,85TL nispi istinaf karar harcından davalıdan peşin olarak alınan 3.676,00 TL ‘nin mahsubu ile eksik kalan 11.024,85 TL istinaf karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve istinaf posta giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde , 6100 sayılı HMK’nın 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 31/12/2021