Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1869 E. 2021/2011 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1869
KARAR NO: 2021/2011
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/09/2021
ESAS NO: 2020/585
KARAR NO: 2021/732
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/11/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 24/11/2021
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 30/09/2021 tarih ve 2020/585 E – 2021/732 K kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı şirket arasında icra takibine dayanak faturalardaki işi yaptığını, davalının ödeme yapmaması üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli şekilde icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın mal varlığına ilişkin bir dava olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının bahse konu alacağını senetle ispat etmesi gerektiğini, davada harca esas değerin 26.350,54-TL olduğunu, senetle ispata mahkum bir durum olduğunu, bu nedenle haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, mahkememizce toplanmış usulüne uygun deliller olarak değerlendirilmiş buna göre; usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve belgeleri ile davacının alacağının defterlerinde kayıtlı olduğu, aynı suretle usulüne uygun tutulmuş davalı defterlerinde davalının davacıya bakiye borcunun bulunduğu, davalının ayrıca mal ve hizmet alımından ötürü vergi dairesi başkanlığına sunduğu Ba-Bs formları aracılığıyla 2019 yılı için beyan limiti üzerinde kalan 4 adet fatura için kdv hariç 23.023,00-TL, 2020 yılı için beyan limiti üzerinde kalan 2 adet fatura için kdv hariç 6.670,00-TL hizmet alımında bulunduğunu beyan ettiği, her iki taraf ticari defter ve belgeleri ile vergi dairesi başkanlığına sunulan Ba-Bs formlarıyla sabit olduğu üzere davacının dava ve takip konusu faturalardan kaynaklı bakiye alacağının bulunduğu, başlatmış olduğu icra takibinin yerinde olduğu, takipte işlemiş faiz isteminin ayrıca fatura tutarları ve fatura tarihleri dikkate alındığında yerinde olduğu anlaşılmakla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir. Likit nitelikte alacağa haksız itiraz nedeniyle koşulları oluşan icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmiş, davanın kabulü ile, davacının davalı hakkında başlatmış olduğu Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya kapsamında davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, davacının icra inkar tazminatının kabulü ile, alacağın (26.350,54-TL) %20’si tutarında olmak üzere 5.270,10-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Bahse konu dava mal varlığı haklarına ilişkin bir dava olduğundan bahisle görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri olup Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsiz olduğunu, raporda yer verilen bu ifadelerden de anlaşılacağı üzere tespit edilen tutar, davacının sunmuş olduğu defterlerden anlaşılamadığını, davacının senetle ispat edemediği ve ticari defterlerinden anlaşılamayan borç tutarının (asla kabul anlamına gelmemek kaydıyla), yalnızca müvekkil şirketin sunmuş olduğu ticari defterlerde var olan ve güncellenmeyen borç kısmından anlaşılmış olması bilirkişi raporunu eksik ve hatalı hale getirdiğini, bu sebeplerle, söz konusu rapora dayanılarak hüküm kurulması hatalı olduğunu, Yargıtay kararlarının da beyanları destekler nitelikte olduğunu, işbu davada harca esas değer 26.350,54 TL olup 2.500,00 TL’den her halükarda fazla olduğu ve senetle ispata mahkum olduğu izahtan vareste bir durum olduğunu, dolayısıyla öncelikle müddei, iddiasını ispatla mükellef olduğundan dava konusu alacağının ispatını sağlaması gerektiğini, nitekim yüksek mahkeme olan Yargıtay’ın da yerleşik içtihatları bu yönde olduğunu, Yerel Mahkeme ilamının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; davalının istinaf başvurusu hukuka aykırı olduğunu, davacı yapılan işleri ispatlamış, hem ticari defterlerle hem de davalının söz konusu faturaları işlediği ve yapılan işi de kabul ettiği çok açık olduğunu, davalı tarafın raporu eksik olarak istinaf dilekçesine yansıttığını, BA-BS formlarından da mevcut davamızın haklılığı açık olup davalı aksini ispat edemediğini, bu kapsamda karar hukuka uygun olup davalı tarafın istinaf başvurusu hukuka aykırı olduğunu, davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili ile başlatılmış icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Dosyada bulunan ve mahkemece hükme esas alınan 29.03.2021 tanzim tarihli bilirkişi raporunda takip konusu faturaların davalının ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olup, getirtilen Vergi Dairesi Başkanlığı kayıtlarına göre söz konusu faturaların davalı tarafından BA formlarıyla da beyan edildiği, yine bizzat davalının ticari defterlerinde davacıya takip miktarı kadar borçlu olduğunun belirtildiği, bu itibarla bilirkişi raporundaki asıl alacak yönünden yapılan tespit, hesaplama ve sair değerlendirmelerin dosya içeriğine ve yürürlükteki mevzuata uygun olduğu, mahkemenin kanıtları takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak takip talebindeki işlemiş faiz yönünden davalının takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğünün dosya kapsamından anlaşılamaması nedeniyle mahkemece bu telebin reddine karar karar verilmesi gerekirken davanın tümden kabulüne karar verilmiş ise de, HMK’nun 355. Maddesi uyarınca istinaf incelemesinin istinaf itirazları ile sınırlı olarak yapılması ve davalının da bu yönde açık bir istinafının bulunmaması nedeniyle Dairemizce bu hususta herhangi bir inceleme yapılmamış olup, bu husus belirtilmekle yetinilmiştir. Belirtilen nedenlerle, HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf başvurusu sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, yerinde görülmeyen istinaf itirazlarının HMK’nun 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ nin istinafa konu edilen 30/09/2021 tarih ve 2020/585 E – 2021/732 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 1.800,00 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı tarafından peşin yatırılmış 450,00 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 1.350,00 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 24/11/2021