Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1573 E. 2021/1647 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1573
KARAR NO: 2021/1647
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMES: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/08/2021 ARA KARAR
NUMARASI:2021/549
DAVANIN KONUSU: Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:06/10/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:06/10/2021
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/549 Esas sayılı dosyasından verilen 17/08/2021 tarihli ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
TALEP: Davacılar vekili dava dilekçesinde; Davalı …’ye dava sonuna kadar tedbiren kayyım atanmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİİlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 17/08/2021 tarihli ara kararı ile; “…Davacıların, davalı …’ne dava sonuna kadar TEDBİREN KAYYIM ATANMASI TALEBİNİN REDDİNE” şeklinde karar verilmiştir.
İş bu ara kararı davacılar vekili istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yönetim kurulu şirketin mali durumunu bilmeden şirketin işleyişini sağlamayacağından şirkete ve ortaklara karşı yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bununla birlikte yönetim kurulunun şirkete karşı özen ve sadakat yükümlüğüne uygun hareket etmediğini, şirket menfaatlerinden ziyade belirli bir grubun hak ve menfaatlerini tesis etmek amacıyla iş ve işlemler yaptıklarını, mevcut yönetim kurulunun bağımsız olmayıp, belli pay sahiplerinin yönlendirmesi ile hareket eden kişilerden oluştuğunu, mevcut yönetim tarafından şirketin mali durumunu gösterir bilgi ve belgelerin göreve gelinmesi sonrasında teslim alınmadığını, müvekkili tarafından defaten ilgili evrakların teslim edilmesi için gerek yazılı gerekse de şifahi adımlar atıldığını, ancak mevcut yönetim, kişisel hırs, çıkar ve müvekkilinin yönetimde bulunduğu döneme ait işleri yanlış göstermek adına mevcut evraklarının teslim almakta imtina ettiğini, şirketin olağan genel kurul toplantısının her hesap dönemi sonundan itibaren 3 ay içinde yapılması gerektiğini, dava dilekçesinde ve ekinde sunmuş olduğu delillerde tedbiren yönetim kayyımı atanması talebinin yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde izah edildiğini, ancak yerel mahkemece tüm bu bahsi geçen hukuksuzluklar karşısında davalı şirkete tedbiren kayyım atanması talebinin reddine karar verilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, tüm bu hukuka aykırılıklar karşısında hatta mevcut dava süreci içerisinde tutum ve davranışların tamamen pay sahiplerinin ve şirket menfaatlerine aleyhine işleyeceğinin kaçınılmaz bir gerçek olduğunu, dava dilekçesinde izah edilen şirketin feshini haklı kılacak sebeplerinin büyük bir kısmının yönetim kurulundan kaynaklandığını, mevcut tasfiye iradesi ve mevcut yönetimin durumu birlikte gözetildiğinde; davalı şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanması, tüm paydaşların adil olarak mevcut paylarının hak ve menfaatleri ölçütünde korunması ve mevcut dava süreci devamında ortaya çıkabilecek hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından elzem olduğunu, yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde tüm dosya kapsamında birlikte değerlendirildiğinde bu durumun devamının şirketi çalışamaz hale getireceği ve dolayısıyla tüm paydaşların ve şirketin hak ve menfaatlerine olamayacak olup, davalı şirkete tedbiren yönetim kaylımı atanması gerektiğini beyan ederek mahkemenin 17/08/2021 tarihli ara kararının ortadan kaldırılmasını, davalı şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Derdest dava, davalı şirketin feshi ve tasfiyesi talebine ilişkindir. Davacılar vekili dava dilekçesi ile ayrıca davalı şirkete dava süresince tedbiren kayyım atanmasını da istemiş, mahkeme 17/08/2021 tarihli gerekçeli ara kararıyla HMK 389. v.d T.M.K 403,426,427 ve T.T.K 435. maddeleri gereğince gerekli ve yaklaşık ispata dair yeterli koşulları bulunmadığından söz konusu ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiş, davacılar vekili işbu ara kararını süresinde istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemenin istinaf edilen gerekçeli ara kararında yazılı açıklamaları ile bu aşamadaki mevcut derdest dava dosyası kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; derdest davanın davalı şirketin feshi ve tasfiyesi talebine ilişkin olduğu, davacılar vekilinin davalı şirkete dava sonuna kadar olmak üzere kayyım atanmasına dair ihtiyati tedbir talebinin kabulü için yasaca aranan gerekli ve bu aşamadaki mevcut derdest dava dosyası kapsamına göre yaklaşık ispata dair yeterli koşulların bulunmadığı, bu nedenlerle davacılar vekilinin söz konusu ihtiyati tedbir talebinin reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle ve mahkemece de istinaf edilen gerekçeli ara kararıyla davacılar vekilinin söz konusu ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olduğundan, istinaf edilen ara kararda mahkemece yazılı ayrıntılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen ara kararda usul, yasa ve bu aşamadaki mevcut derdest dava dosyası kapsamı yönlerinden bir isabetsizlik ve aykırılığın bulunmadığı, ara kararının hukuka uygun olduğu, bu nedenlerle davacılar vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/549 Esas sayılı derdest dosyasından verilen 17/08/2021 tarihli ARA KARARININ usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması nedeniyle davacının istinaf başvurusunun H.M.K’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE ,
2-Alınması gerekli 59,30-TL istinaf karar harcı istinaf eden davacıdan peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf posta/yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvuru harcının derdest dava sonunda verilecek nihai kararda mahkemesince dikkate alınmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; HMK’nın 359/4 .maddesi gereğince de karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-f bendi ile 391/3 maddeleri uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.06/10/2021