Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1217 E. 2021/1260 K. 03.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.KAYSERİ BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1217
KARAR NO: 2021/1260
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2021 ARA KARAR
NUMARASI : 2020/913 Esas
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/09/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 03/09/2021
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 02/06/2021 tarihli 2020/913 Esas sayılı ara kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda ;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Asıl ve birleşen dosyalarda davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İran’da faaliyet gösteren ve cam sanayi üzerine ithalat ve ihracat yapan uluslararası bir firma olduğunu, Türkiye-İran ikili ticari anlaşmaları gereğince müvekkilinin de Türk firmalarının sahip olduğu yasal hak ve sorumluluklarına sahip olduğunu, davalı … ile ticaret yapan müvekkilinin davalı şirkete muhtelif tarihlerde cam satışı yaptığını ve alacaklarını tahsil edemediğini, tahsil edilemeyen alacakları için asıl ve birleşen davalara konu icra takiplerinin başlatıldığını, borçlu tarafından icra takibine yapılan itiraz nedeniyle icra takiplerinin durdurulduğunu belirterek davalının taşınır, taşınmaz malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacakları üzerine öncelikle ihtiyati tedbir konulmasını, aksi taktirde ise teminat mukabili veya teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Tarafından 02/06/2021 tarihli ara kararı ile; “…Somut olayda davacı vekili davalının taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle ödemesi gereken borçlarını ödenmediğini bildirerek davalının taşınır, taşınmaz malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacakları üzerine öncelikle ihtiyati tedbir konulmasını, aksi taktirde ise teminat mukabili veya teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş ise de; uyuşmazlık konusu olmayan davalının taşınır ve taşınmazları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün değildir. Bu nedenle yerinde görülmeyen davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine, alacağın varlığı ve muacceliyet yönünden İİK 257 gereğince yaklaşık ispat şartlarının oluşmadığı gözetilerek ihtiyati haciz talebinin de reddine” şeklinde karar verilmiştir.
Davacı vekili işbu ara kararı yasal süresi içerisinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dosyaya sunulan ve mahkemece de haricen Gümrük Müdürlüğü’ nün celbi sağlanan gümrük beyannamelerinden görüleceği üzere, davalıya satımı yapılan malların ne olduğu, fatura bedellerinin ne olduğu, tesliminin sağlandığı ve ödemelerinin de ne şekilde yapılacağının açıkça belirtildiğini, davalı tarafça ödemelerin tamamının yapıldığını gösterir açık bir belge ve dekontun dosyaya sunulmadığını, basiretli bir tacir olan davalı tarafın malların teslimine yönelik hiçbir itirazının bulunmadığını, ödemeye ilişkin olarak da hukuki itibarı olan hiçbir belgenin ibraz edilmediğini, dolayısıyla bu hallerin mahkemece celp edilen belgelerle de sabit olması yanında yaklaşık ispat şartlarının oluşmadığı gerekçesini ortaya koymanın hukuki olmadığını, Kayseride faaliyet gösteren davalı … Ltr. Şti. İle ticaret yapan müvekkili … Şti, alıcı … Şti firmasına cam gönderdiğini, faturalandırdığını, gümrük kayıtları dahilinde malları alıcı firmaya teslim ettiğini, ilgili GÜmrük İthalat Beyannameleri, alıcı … Ltd. Şti’ nin yetkili gümrük müşaviri olan … ‘ in beyan, kabul, taahhütleri, şirketi kaşeleri ve açık imzaları uyarınca Kayseri Gümrük Müdürlüğünce tanzim edildiğini ve malların kendilerine teslim edildiğini, ancık alıcı … Ltd. ŞTi’ nin gümrük beyannamesinde de taahhüt ettiği şekliyle mal mukabili ödeme gerçekleşmediğini, müvekkilinin bu ticaretlere konu fatura bedellerini tahsil edemediğini, alacağını alamadığını, uzun süredir borçların ödemeyen davalı firmanın, ikili ilişkileriyle müvekkillerini oyaladığını ve halen borçlarını ödemediğini, müvekkilinin yurt dışında faaliyet gösteren bir firma olmasını da fırsata çevirerek ödemelerini yapmadığını, davalının başka grup firmaları üzerinden ticaret yaptığı ve borçlu olduğu kişilerden mallarını kaçırmaya başladığının öngörüldüğünü beyan ederek kararının kaldırılarak, ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu Düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :Derdest dava, bir miktar para alacağının tahsili için davalı hakkında başlatılmış ilamsız icra takibine karşı yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı taraf dava dilekçesi ile takip konusu alacağı yönünden ayrıca ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz de talep etmiştir. Mahkeme 02/06/2021 tarihli gerekçeli müteferrik kararıyla, ihtiyati tedbir talebinin HMK 389 md. uyarınca, ihtiyati haciz talebinin de İ.İ.K 257 md. uyarınca aranan gerekli yasal ve ayrıca yaklaşık ispat koşullarının bulunmaması nedeniyle reddine karar vermiş, davacı vekili işbu ret ara kararını süresinde istinaf etmiştir.
İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemenin istinaf edilen ara kararında yazılı açıklamaları ile bu aşamadaki mevcut derdest dava dosyası kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde,dava konusu para alacağı yönünden istenen ihtiyati tedbir talebinin kabulü için HMK 389. Maddesi uyarınca,ihtiyati haciz için ise İİK 257. Maddesi uyarınca kabulü için aranan gerekli ve yaklaşık ispata yeterli koşulların bulunmadığı sonuç ve kanaatına varılmıştır.Bu nedenlerle mahkemece verilen ara kararda yazılı ayrıntılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen ara kararda usul, yasa ve bu aşamadaki mevcut derdest dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir isabetsizlik ve aykırılığın bulunmadığı,ara kararının hukuka uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin 02/06/2021 tarihli ara kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 02/06/2021 tarih ve 2020/913 Esas sayılı ARA KARARININ usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden davacı tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının derdest dava sonunda mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-f ve 391/3 ile İİK 258/son maddeleri uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 03/09/2021