Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1205 E. 2021/1259 K. 02.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1205
KARAR NO: 2021/1259
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/05/2021 EK KARAR
NUMARASI: 2021/77 Değişik İş Esas, 2021/81 Değişik İş Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz kararına itiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/09/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 02/09/2021
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 21/05/2021 tarih, 2021/77 Değişik İş Esas, 2021/81 Değişik İş Karar sayılı ek kararına karşı ihtiyati hacze itiraz eden … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:İhtiyati haciz talep eden vekilinin talep dilekçesinden özetle; müvekkili ile borçlu taraf … Ltd. Şti. unvanlı şirketin ortakları iken 09/10/2020 tarihli protokol ile kararlaştırılan esaslar çerçevesinde ortaklıktan ayrılmış olduklarını ve aktif ve pasiflerin tasfiyesi konusunda anlaştıklarını, buna göre protokolün 5. maddesinde müvekkilinin eşi olan … ‘nın kendi adına ancak şirket yararına Esnaf ve Sanatkarlar odasından çekmiş olduğu kredinin şirketi devralan borçlu … tarafından 175.875,00-TL’lik borcu vadelerinde ödenmesi kararlaştırılmıştır, ödemenin ilk taksidini davalı yapmış olmasına rağmen diğerlerini ödemediğini, ayrıca işbu protokolde … tarafından tasfiye nedeniyle müvekkiline 72.875,00-TL 31/01/2021 tarihinde ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, ancak borçlunun Esnaf ve Sanatkarlar Odasından alınmış olan kredinin borçlu tarafından ödenmediğini, yine 31/01/2021 tarihinde yapılacak ödemeninde yapılmadığını kısaca davalı taraf protokol gereği üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini ve taraflarınca Kayseri … Noterliğinin 02/02/2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı keşide edildiğini, tüm bu hususların yanında davalı taraf adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malları müvekkilinin haklarını zayi etmek amacıyla başkalarına devretmekte olduğunu, bu nedenle 243.750,00-TL alacakları için mahkemece takdir edilecek teminat mukabilinde borçluların taşınır taşınmaz gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden … vekilinin itiraz dilekçesinde; Mahkememiz tarafından verilen kararın haksız ve yersiz olduğu,yasal dayanaktan yoksun olduğu, İ.İ.K.257 maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı verilebileceği,alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu, ihtiyati hacze konu 10/10/2022 vade tarihli 300.000,00-TL bedelli senedin vadesinin henüz gelmediği, ancak 09/10/2020 tarihli protokolde ” Devir Bedeli ve Ödenmesi” başlığı altındaki 4.maddesinde 72.875,00-TL’nin 31/01/2021 tarihinde …’ya ödeneceğinin belirtildiğini, senet vadesi gelmemiş olsa da toplam borçtan 72.875,00- TL’nin muaccel hale geldiği, tüm bu nedenlerle 10/10/2022 vadeli 300.000,00-TL bedelli senedin 72.875,00-TL’lik kısmı için ihtiyati haciz kararı verildiği arta kalan kısım için de reddine karar verildiği belirtilmişse de, taraflar arasındaki 09/10/2020 tarihli protokolün “Devir Bedeli ve Ödenmesi” başlığı altındaki 4. maddesinde 72.875,00-TL’nin 31/01/2021 tarihinde …’ya ödeneceği belirtilmiş ve bu protokole istinaden ihtiyati haciz kararı verilmişse de belirttikleri sebeplerle protokolde yazılı bu madde yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz kararı verilmesinin hatalı olduğu, öncelikle vadesi 10/10/2022 tarihinde gelecek teminat senedi için protokole dayanılarak ihtiyati haciz kararı verilmesi usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, İİK’nun 258. Maddesinde “Alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” şeklinde hüküm bulunduğundan eldeki dosyada sunulan tek delil protokol olmakla birlikte hangi teminat için verildiği belli dahi olmayan senedin araştırılmadan ve kesin delillerle desteklenmeden ihtiyati hacze konu edilmesi mümkün olmadığını, ayrıca muaccel olduğu iddia edilen 72.875,00-TL’lik kısmın …’ya ödenip ödenmediği hususu araştırılmadan ihtiyati haciz kararı verilmesinin müvekkili açısından telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkardığını, 09/10/2020 tarihli protokolün “İşletme Borçları” başlıklı 5.maddesinin 2. paragrafında “Devreden … , … Ltd.Şti çalışanlarından … ‘ nın geçirmiş olduğu iş kazasından hak edeceği tazminatın kişi ve şirket arasında yapılacak olan her türlü protokol veya mahkeme kararı ile belirlenecek tazminatın yarısını hemen nakit olarak ödeyeceğini kabul eder, “şeklinde anlaşmaya varıldığını, bu maddeye istinaden … sayılı arabuluculuk dosyası ile 11/01/2021 tarihinde … ile 150.000,00-TL tazminat ve bu miktar üzerinden % 6 oranına tekabül eden 9.000,00-TL arabuluculuk ücreti konusunda anlaşmaya varılmış olup bu durum karşılıklı imzalar ile tutanak altına alındığını, bu anlaşmaya istinaden müvekkili tarafından işçi … ‘nın hesabına 150.000,00-TL tazminat ile arabulucunun hesabına 9.000,00-TL arabuluculuk ücreti ödendiğini, anılan protokol ve arabulucuk anlaşma belgesine istinaden borcun yarısı olan 79.500,00- TL’nin …’dan hemen nakit olarak tahsil edilmesi gerektiğinin açık olduğunu, bu duruma istinaden Kayseri … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ve 25/01/2021 tarihli ihtarnamesi ile …’nın bu durumdan haberdar edilmiş ve 72.875,00-TL’nin bu borçtan mahsup edildiğini, hal böyle iken Mahkemece 72.875,00-TL’nin 09/10/2020 tarihli protokole istinaden muaccel olduğu yorumunun yapılması ve ihtiyati haciz kararı verilmesi usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda 21/05/2021 tarihli ek karar ile; “…İhtiyati haciz talep eden, dayanakları uyarınca, karşı taraftan alacaklı olduğunu, borcun süresinde ödenmediğini bildirip asıl alacak ve ferilerine yetecek miktarda borçluya ait taşınır ve taşınmaz mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını istemesi üzerine Mahkememizce; ihtiyati haciz talep eden tarafından 243.750,00 TL alacağı için ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu dosyada mevcut protokol kapsamından şirket hissesinin devri için bakiye ödenmesi gereken 72.875,00 TL’nin 31/01/2021 tarihinde devredene ödeneceği kararlaştırılmış olması nedeniyle iş bu miktar alacak yönünden, borcun rehinle temin edilmediği ve vadesinin geldiği, ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasal koşullarının oluştuğu kanaatine varılmakla teminat karşılığında ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne karar verildiği,ihtiyati haciz kararına karşı borçlu … vekili tarafından 22/04/2021 tarihli dilekçe ile itirazda bulunduğu anlaşılmıştır.İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığının kesin olarak ispatı gerekmeyip, yaklaşık ispatın yeterli olduğu, İİK’nın 265. maddesindeki düzenlenen ihtiyati haciz kararına itiraz sebeplerinin sınırlı olduğu, itiraz edenin dilekçesinde bildirdiği 09/10/2020 tarihli protokolün 5.maddesinin 2.parağrafı gereği işçi … ‘ya ödenen bedelden 79.500,00-TL’sinden … sorumlu olduğundan ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğine yönelik itirazlarının İİK md. 265’de düzenlenen sebepler arasında yer almadığı,bu itirazının sözleşmeye dayalı olarak açılacak alacak davasında değerlendirilebileceği dikkate alınarak … vekili’nin ihtiyati haczin kaldırılması yönündeki talebinin İİK 265. Maddesi uyarınca reddine ” dair karar verilmiştir.
İş bu ek kararı ihtiyati hacze itiraz eden … vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati hacze itiraz eden … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ihtiyati hacze konu karşı taraf talebinde yerel mahkemece protokol ve vadesi henüz gelmemiş senede istinaden talebin kabulüne verilmiş olup yargılama gerektiren bu hususta ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, akabinde ihtiyati hacze itiraz dilekçemizde müvekkilinin ilgili protokol gereği ödemiş olduğu işçi tazminatı sebebiyle borçlu olmadığı, aksine alacaklı olduğu, bu hususun ihtiyati haciz talebinden önce karşı tarafa noter kanalıyla tebliğ edilerek bu protokol gereği borçlu olmadığının bildirildiği, buna rağmen karşı tarafın bu ihtarnameye rağmen kötüniyetli olarak müvekkili aleyhinde ilgili protokol ve vadesi 2022 yılı olan senede istinaden ihtiyati haciz talebin de bulunulduğu belirtilmesine rağmen yerel mahkemece bu itirazları hiç dikkate alınmayarak itirazlarının yargılama gerektirdiğinden bahisle reddine karar verilmesinin açıkça hakkaniyetsiz ve hatalı olduğunu, bir an için yerel mahkemenin protokol ve henüz vadesi 2022 olan senedin dayanak olduğu talepte, karşı tarafın alacaklı olduğuna dair kesin olmamakla birlikte kanaat oluştuğu kabul edilse bile, itiraz dilekçesinde sunmuş olduğu belgelerle taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin muallak olduğu ve ihtilaflı alacakların yargılama gerektirdiği gözetilerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına yönelik talebin yerel mahkemece reddedilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki gereği protokolde yer alan karşılıklı borç ve alacaklar yargılamayı gerektirdiğinden dolayı yerel mahkemece vadesi gelmemiş senede istinaden verilen ihtiyati haciz kararının doğru olmadığını, 09/10/2020 tarihli protokolün ” İşletme Borçları ” başlıklı 5.maddesinin 2. paragrafında “Devreden … , … Ltd. Şti çalışanlarından … ‘nın geçirmiş olduğu iş kazasından hak edeceği tazminatın kişi ve şirket arasında yapılacak olan her türlü protokol veya mahkeme kararı ile belirlenecek tazminatın yarısını hemen nakit olarak ödeyeceğini kabul eder.” şeklinde anlaşmaya varıldığını, bu maddeye istinaden … sayılı arabuluculuk dosyası ile 11/01/2021 tarihinde … ile 150.000,00-TL tazminat ve bu miktar üzerinden % 6 oranına tekabül eden 9.000,00-TL arabuluculuk ücreti konu- sunda anlaşmaya varılmış olup bu durum karşılıklı imzalar ile tutanak altına alındığını, bu anlaşmaya istinaden müvekkili tarafından işçi … ‘nın hesabına 150.000,00-TL tazminat ile arabulucunun hesabına 9.000,00-TL arabuluculuk ücreti ödendiğini, anılan protokol ve arabulucuk anlaşma belgesine istinaden borcun yarısı olan 79.500,00-TL’nin …’ dan hemen nakit olarak tahsil edilmesi gerektiğinin açık olduğunu, bu duruma istinaden Kayseri … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ve 25/01/2021 tarihli ihtarnamesi ile … bu durumdan haberdar edildiğini ve 72.875,00-TL’nin bu borçtan mahsup edildiğinin belirtildiğini, yerel mahkemece 72.875,00-TL’nin 09/10/2020 tarihli protokole istinaden muaccel olduğu yorumunun yapılması ve ihtiyati haciz kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, var olmayan ve yargılama gerektiren bir alacak sebebiyle yerel mahkemece ihtiyati haciz kararı verildiğini ve müvekkilinin mağdur edildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Talep, protokol ve bonoya dayalı olarak 243.750,00-TL üzerinden ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 26/02/2021 tarihli, 2021/77 Değişik İş Esas, 2021/81 Değişik İş Karar sayılı gerekçeli ilamıyla talebin kısmen kabulü ile 72.875,00-TL üzerinden ve % 15 teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasına, fazlaya ilişkin kısımla ilgili ihtiyati haciz talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen … vekili işbu ihtiyati haciz kabul kararına süresinde dilekçe ile itiraz etmiş, mahkeme itirazı duruşmalı incelemiş, 21/05/2021 tarihli duruşmaya taraf vekilleri katılmış, beyanları alınmış yani mahkemece dinlenmişlerdir. Mahkeme aynı celsedeki kısa kararıyla muteriz vekilinin itirazının reddine karar vermiş ve ayrıca bu konuda gerekçeli aynı tarihli ek karar yazmıştır. Ek kararı muteriz vekili süresinde istinaf etmiştir.
İstinaf dilekçesinde dayanılan istinaf sebepleri, mahkemenin verdiği ihtiyati haciz kısmen kabul kararında yazılı hususlar, dosyaya sunulmuş protokol vs. belgeler, muteriz vekilinin itiraz sebepleri, mahkemece itirazın duruşmalı olarak incelenmesi sonucu verdiği gerekçeli itirazın reddine dair Ek kararda yazılı açıklamalar ile dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; gerek 26/02/2021 tarihli ihtiyati haciz kısmen kabul kararında gerekse bu karara karşı aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen taraf vekilince yapılmış itirazların reddine dair istinaf edilen gerekçeli 21/05/2021 tarihli Ek kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir isabetsizlik ve aykırılığın bulunmadığı, (özellikle tarafların imzası görünen 09/10/2020 tarihli protokolün 4. maddesi hükmü dikkate alındığında) 72.875,00-TL para alacağı yönünden İ.İ.K 257. madde uyarınca ihtiyati haciz talebinin kabulü için aranan gerekli ve yaklaşık ispata dair koşulların bulunduğu, muacceliyet şartının karar tarihi itibariyle gerçekleşmiş olduğu, diğer itiraz ve istinaf sebeplerinin ise İ.İ.K 265. maddesinde sınırlı olarak sayılan ihtiyati haciz kararına itiraz sebeplerinden olmadığı, ancak esasa ilişkin açılacak çekişmeli ve hasımlı bir davada incelenebilecek hususlardan olduğu sonuç ve kanaatına varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle mahkemece verilen ve istinaf edilen 21/05/2021 tarihli ve itirazın reddine dair ek kararda mahkemece yazılı ayrıntılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen ek kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir isabetsizlik ve aykırılığın bulunmadığı,hukuka uygun olduğu, bu nedenlerle muteriz … vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 21/05/2021 tarih, 2021/77 Değişik İş Esas, 2021/81 Değişik İş sayılı ek kararının hukuka uygun olduğu anlaşılmakla ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının istinaf eden taraf üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5. maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile İ.İ.K. 265/Son bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.02/09/2021