Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/97 E. 2023/349 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO:2023/97
KARAR NO:2023/349
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ:Kayseri 1 Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI:2018/238 Esas 2022/799 Karar
TARİHİ:20/10/2022
DAVA KONUSU:Alacak
DAVA TARİHİ:29/03/2018
BİRLEŞEN DAVA
ESAS NO:2018/343 Esas
KARAR NO:2018/820 Karar
DAVA KONUSU:İtirazın İptali
KARAR TARİHİ:22/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH:22/03/2023
Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı … vekili 29.03.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, müvekkili ile Karayolları Genel Müdürlüğü arasında akdedilen 26.04.2017tarihli sözleşme ile “Bölge Adına Dahil Yollar Üzerindeki Refüjlere Panel Çit Yapılması” işinin müvekkiline ihale edilmiş olduğunu, müvekkilinin de bu işi davalı şirkete yaptırmak istediğini ve davalı ile müvekkili arasında 29.04.2017 tarihinde sözleşme akdedilmiş olduğunu, davalının sözleşmeye aykırı davrandığını, Genel Müdürlüğü’nün 22.12.2017 tarihli Hakediş Raporunda ekiş iş ve eksik malzemelerin tespit edilen eksikliklerin davalı tarafa şifahcn ve ihtarname ile bildirilmesine rağmen hazır hale getirilmediğini, eksik malzemelerin teslim edilmemesi nedeniyle rayiç bedellerinin 2.187,22TL olarak hesaplanarak takibe konu edildiğini, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün 14.12.2017 tarihli ilanında işin yapılması için gerekli elemanların temin edilmediğinin belirtildiğini ve işin yapılması elemanların müvekkilince temin edilip ödemelerinin yapıldığını, müvekkilinin Karayolları ile akdetmiş olduğu sözleşmeye göre işin bitiş tarihinin 18.12.2017 olduğunu, müvekkilinin davalı taraf ile akdetmiş olduğu sözleşmeye göre ise işin bitiş tarihinin 30.12.2017 olduğunu, davalı tarafından yüklenilen işin zamanında bitirilmemesi nedeniyle 28 gün gecikmeden kaynaklı idare tarafından müvekkiline 12.600,00TL gecikme cezası uygulanmış olduğunu ve bu bedelin müvekkili tarafından 19.02.2018 tarihinde ödenmiş olduğunu, davalı tarafın işi eksik ve geç yaptığı gibi yapılan işlerden kaynaklı gerekli temizliği yapmaması nedeniyle temizlik işinin de müvekkili tarafından yaptırıldığını, hakediş raporlarına göre Karayolları tarafından müvekkiline toplamda 1.218.653,3TL’lik ödeme yapılmış olduğunu, ancak toplam sözleşme bedelinin 1.499.605,00TL olduğunu, davalırın yüklendiği işin sadece %81’lik kısmını bitirmiş olduğunu, idare tarafından keşfedilen ve teslim edilen metrajlar hesaplandığında davalının 1.157.202,53TL’lik iş yapmış olduğunu ancak cari hesaba göre müvekkili tarafından davalıya fazladan 39.712,78TL ödeme yapılmış olduğunu, davalı tarafa toplamda 405.000,00TL’lik çek verildiğini, cari hesaptan da görüleceği üzere daha sonrasında da 70.000,00TL ve 33,500,00TL bedelli çeklerin verilmiş olduğunu, davalı tarafın icra takibine yaptığı itirazın kötü niyetli olduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına. %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili 17.04.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile idare arasında yapılan sözleşmenin müvekkilini bağlamadığını, müvekkili ile davacı arasında imzalanmış olan sözleşmenin 29.04.2017 tarihli sözleşme olduğunu, müvekkilinin bu sözleşme gereğince tüm edimlerini yerine getirmiş olduğunu, sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmeyenin davacı taraf olduğunu, müvekkilinin davacı taraftan alacaklı olduğunu, davacı tarafa idare tarafından gönderilen 22.12.2017 tarihli raporun müvekkilini bağlamadığını, raporda belirtilen eksikliklerin müvekkilinin yükümlülüğünde olmadığını, müvekkilinin taraf olduğu sözleşmedeki tüm malzemeleri temin ettiğini ve montajımı sağladığını, davacı taraf, eleman temin edilmediğini iddia etmiş ise de, imalatı yapılan malzemelerin montajı için gereken ödemelerin müvekkili tarafından yapılmış olduğunu, ödemelere ilişkin montaj dekontlarının ekte yer aldığını, işin geç teslim edildiği iddiasını kabul etmediklerini, davacı tarafından sözleşmeye göre zamanında ödeme yapılmaması nedeniyle işin gecikmiş olduğunu, gecikmenin davacı kusurundan kaynaklandığım işin yapıldığı yerdeki temizlik işlerinin müvekkilinin yükümlülüğünde olmadığını, davaya konu ihale işinin yapımına ışkm ihale bedeli ile hakediş raporlarında belirtilen bedel arasında fark olmasının sebebinin müvekkilinin işi eksik yapmasından kaynaklanmadığını, idarenin ihale konusu iş alanını fazla hesapladığını, ihale işinin %82oranında tamamlanmasından sonra fark etmiş olduğunu ve ihale konusu işin tamamen bitirildiğinin bildirildiğini, müvekkiline teslim edildiği belirtilen çeklerin taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden verilen çekler olduğunu, bu çeklerin yapılan işler karşılığında verildiğini, davacı tarafın hem bu ihaleden hem de başkaca işlerden kaynaklı müvekkiline borcu olduğunu, sözleşmeye konu işler nedeniyle müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemenin birleşen 2018/343 esas sayılı dosyasında davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; davacının panel çit çevre işleri ile uğraştığını, davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki sebebi ile davacının davalıya temin ettiği malzemeler karşılığında davacının davalıya 15 adet fatura düzenlediğini, davalının kısmi ödemede bulunduğunu, bakiye borcun ödenmemesi üzerine Kayseri 4 İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı genel haciz yoluna özgü icra takibi başlattığını, davalının borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, davalının borca itiraz dilekçesinde taraflar arasındaki ticari ilişkiyi kabul ettiğini ancak borcu kabul etmediğini belirterek, davalı borçlunun borca vaki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalının asıl alacağın % 20′ si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı birleşen dosya davalısı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafça işbu davanın davacısı aleyhinde Kayseri 8 İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı icra takibinin yapıldığını ve borca vaki itiraz üzerine Mahkememizin 2018/238 Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, işbu dava ile Mahkememizin 2018/238 Esas sayılı dosyasının konularının ve borcun kaynağının aynı olduğunu, usul ekonomisi ilkesi ve yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için davaların birleştirilmesini talep ettiğini, inşaat işi yapan müvekkilinin Karayolları Genel Müdürlüğü ile … Bölgesi’ ndeki “Bölge Ağına Dahil Yollar Üzerindeki Refüjlere Panel Çit Yapılması” başlıklı, 26/04/2017 tarihli sözleşmeyi imzaladığını, bu sözleşmeye istinaden davacı ile davalı arasında 29/04/2017 tarihli sözleşmenin imzalandığını, bu sözleşme uyarınca davacının edimlerini yerine getirmediğini ve yüklendiği işi zamanında bitirmediğini, bu yüzden davalının zarara uğradığını, bu zarara istinaden icra takibi başlatıklarını, itiraz üzerine Mahkememizin 2018/238 Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, davalının davacıya ödemelerini zamanında yaptığını, borcunun kalmadığını, davacının kesmiş olduğu faturaların hesaplanan miktardan fazla olduğunu, faturaların Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen metrajlara ve birim fiyatlarına uymaksızın kesildiğini, davacının kendi sorumluluğunda olan 34.119,77 TL’ lik ödemeyi davalıya yüklemek istediğini, davacının davasında haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece “Taraflar arasındaki sözleşme götürü bedel ile yapılmıştır. TBK’nun 480. Maddesi ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca taraflar arasındaki sözleşme fiziki imalat oranı ve yasal düzenleme ve yerleşik içtihatlar kapsamında fiziki orana göre bu oranın götürü iş bedeline oranlanarak hesaplanması gerekmektedir. 27/05/2022 tarihli rapor ve 19/09/2022 tarihli raporda belirtildiği üzere 1.416.000,00 X %81,30 = 1.151.208 TL davalı yüklenicinin yaptığı iş bedeli tespit edilmiştir. Bu bedelden iş sahibi tarafından ödenen 1.203.800,00 TL mahsup edildiğinde 52.592,00 TL fazla ödemesi olduğu görülmüştür. Mali hesaplarda davalı … tarafından davacı …’a çek ve banka havalesi ile ödeme yapılmış olduğu, ödemeler miktarının 57.300,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Yapılan işin fiili gerçekleşme oranına göre yapılan hesapta iş sahibi …’un 52,592,00 TL yapmış olduğu fazla ödemeden davalı … tarafından davalı …’a yapılan 57.300,00 TL’lik ödeme mahsup edildikten sonra bakiye davacı …’in 4.708,00 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Yine 29/07/2017 tarihli sözleşme öncesi cari döneme ait olarak davalı borcunun 47.096,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Anılan miktarın düşülmesi halinde davacı …’in 4.755,96 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Esas dosya davacısının beton sarfına ilişkin davasında taraflar arasında akdedilen sözleşmede panel çit imalatı ve montajının konu edilmiş olup, sözleşmede beton imalatı olmadığından bu kalemden sorumlu olmadığı yine montaj temizlik bedelinde ise sözleşmede yüklenicinin montaj sonrası temizlik işi noktasında sözleşmede bir hüküm bulunmadığından bu alacaktan sorumlu olmadığı eksik malzeme bedeline ilişkin ise eksik malzemenin sunulan kayıtlara göre ispatlanamadığı, ceza şarta ilişkin ise sözleşmede herhangi bir cezai şart ve gecikme cezasının öngörülmediği gibi icra dosyasında da gecikme cezasından dolayı herhangi bir talepte bulunulmadığından bu kalem nedeniyle sorumlu olunmadığı ve bu kapsamda esas dosya davacısının herhangi bir alacağı bulunmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan kıstaslar çerçevesinde esas dosya davacısı ile dava dışı idare arasında eser sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede alt yükleniciye yaptırılmamasına dair hüküm bulunduğu ve idarenin onayı gerektiği, buna karşılık davacının işin tamamını alt yükleniciye yaptırdığı, esas sözleşme davacısı ile davalısı arasında 29/04/2017 tarihli adi yazılı sözleşmenin panel çit imalatına ilişkin olduğu, beton imalatı, montaj temizleme bedeli ve cezai şarta ilişkin hüküm bulunmadığı bu nedenle alt yüklenicinin sorumlu olmadığı, yapılan işin %81 oranınca tamamlandığı, davacının herhangi bir alacağının olmadığı ve Yargıtay uygulaması gereği faturaların değil götürü bedele ilişkin hesaplama yönteminin uygulaması gerektiği ve bu nedenle birleşen dosya davacısının 4.755,96 TL alacaklı bulunduğu anlaşılmakla, esas davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, birleşen dava yönünden icra inkar tazminatı yargılamayla tespit edildiğinden ve likit olmadığından reddedilmiştir. “gerekçesiyle; asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, Kayseri 4.İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile 4.755,96 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Asıl dava davacı birleşen dosya davalısı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkil arasında 29.04.2017 tarihinde sözleşme akdedildiğini, davalının bir çok yönden sözleşmeye aykırı ifada bulunduğunu, davalı/karşı davacının, yüklendiği işi yalnızca %81.3 oranında tamamlayabildiğini, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından eksik ödeme yapılmasının sebebinin davalının, işi ancak %81.3 oranında tamamlayabilmiş olması olduğunu, davalı/karşı davacının, yüklendiği işi sözleşmede belirlenen tarihte teslim edemediğini, idareye (karayolları genel müdürlüğüne) teslim edilmesi gereken malzemelerin bedeli müvekkil şirket tarafından idareye ödendiğini, söz konusu panel çit yapım işinde çalışan işçilerin ücret, konaklama, yemek ve prim ödemelerinin müvekkil şirket tarafından yapıldığını, betonların müvekkil şirket tarafından temin edildiğini, işin tamamlanan kısmına ilişkin çevre ve montaj temizliği dahi müvekkil şirket tarafından yapıldığını, davalı/karşı davacı tarafından ikame edilen karşı dava konusu faturaların fazladan kesilmiş olup işbu faturalar ve davalı tarafın cari hesabının usulsüz olduğunu, davalı şirketin müvekkil şirkete göndermiş olduğu e-mail incelendiğinde karşı davasında haksız olduğunun açıkça görüleceğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Asıl dava davalısı birleşen dosya davacısı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada alınan bütün bilirkişi raporlarında asıl dava davacısının birleşen dava davacısı müvekkilden alacaklı olmadığının tespit edildiğini, yerel mahkemenin, tarafların her iki davaya konu icra takibinde açıkça taraflar arasındaki cari ve açık hesap ilişkisine dayandırdıkları bilirkişi raporları ile iken salt ihale işine göre hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporlarında birleşen dava davacısı müvekkil tarafından tanzim edilen faturalara davacı tarafından itiraz edilmediği ve faturaların kesinleştiği tespit edildiğini, icra takibine sıkı sıkıya bağlılık ilkesi gereği taraflar arasındaki ticari ilişki, cari ve açık hesap ilişkisi ile fatura ve ödemeler dikkate alındığında müvekkilin alacaklı olduğunun tespit edildiğini, müvekkil defterlerindeki alacak olan 84.545,65 TL ile 2016 yılı devreden bakiyeye ilişkin yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde müvekkilin 17.847,96 TL daha alacaklı olduğunun tespit edildiğini, bu hususun dahi müvekkil ile davacı arasındaki ilişkinin salt ihale yapım işi olmadığını süreklilik arz eden cari ve açık hesaba dayandığını ispatlamakta olduğunu, bu hali ile icra takibine sıkı sıkıya bağlılık ilkesi gereği taraflar arasındaki ticari ilişki, cari ve açık hesap ilişkisi ile fatura ve ödemeler dikkate alındığında müvekkilin 102.394,41 TL alacaklı olduğunun da tespit edildiğini, buna rağmen yerel mahkemenin salt ihale yapım işine göre 4.755,96 TL alacak yönünden kısmen kabul kararının eksik ve hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER: Taraflar arasında yapılan sözleşme, idare ile yapılan sözleşme ve ekleri, bilirkişi raporları, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı,
GEREKÇE: HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Asıl ve birleşen dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Asıl davanın davacısı iş sahibi, davalı yüklenici, birleşen dosyanın davacısı yüklenici, davalısı ise iş sahibidir. Taraflar arasında imzalanan 29/04/2017 tarihli sözleşme başlıklı sözleşmede taraflar Karayolları … Bölge Müdürlüğü Panel Çit Yapım İşi Teknik Şartnamesine uygun panel çit imalatı montajı dahil KDV dahil 1.416.000,00 TL bedelle anlaşmışlardır. Ödemenin 485.000,00 TL’sinin vadeli çekler ile kalan ödemelerin ise işin gidişatına uygun şekilde malzeme yüklemelerinde ve montaj bitimlerinde ödeneceği işin 30.10.2017 tarihine kadar teslim edileceği düzenlenmiştir. Esas dosyanın davacısı ile dava dışı idare arasında akdedilmiş olan 26/04/2017 tarihli Bölge Dahil Yollar Üzerindeki Refüjlere Panel Çit Yapılması İşine Ait Sözleşme bulunmaktadır. Sözleşmede yüklenicinin esas dosya davacısı … olduğu, sözleşme bedelinin 1.499.605,00 TL olduğu işin bölge ağına dahil yollar üzerindeki refüjlere panel çit yapılması olduğu, işin 230 günde bitirilmesi (18.12.2017) gerektiği, süresinde yapılmadığı takdirde %0,03 oranında her gün gecikme cezasının uygulanacağı kararlaştırılmıştır. İşin 28 gün gecikmeli teslimi nedeniyle idarece kesilen 12.596,64 TL … tarafından ödenmiştir. Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında iş sahibi tarafından davalı yükleniciye yönelik 41.900,00 TL üzerinden başlatılın ilamsız takipte takip dayanağının 36.200,00 TL cari hesaptan kaynaklanan alacak, 1.000,00 eksik işten kaynaklanan beton sarfı, 2.700,00 TL montaj temizliğinin yapılması, 2.000,00 TL eksik 4000 somun, 16 direk(1 metre), 60 panel direği (1,5 metre) olup yüklenicinin itirazı üzerinde takip durmuştur. Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yüklenici tarafından iş sahibine yönelik 130.565,55 TL üzerinden başlatılan ilamsız takipte takip dayanağının fatura, cari hesap ve ticari defterler olup iş sahibinin itirazı üzerine takip durmuştur. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (TTK 21/2). Süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen ve ticari defterlere de işlenen faturadaki alacakla illgili olarak sonradan iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. İtiraz süresi geçtikten sonra, iade faturası kesilmesi alacağın varlığını ortadan kaldıran bir sonuç doğurmayacaktır.Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Fatura sözleşmenin kurulması safhasıyla ilgili olmayıp sözleşmenin ifası safhasıyla ilgili olduğundan, faturanın sözleşmeyi değiştirir nitelikte olmaması ve sözleşmeye uygun biçimde düzenlenmesi gerekir. Bu nedenle, sözleşmeye aykırı düzenlenmiş faturaya itiraz edilmemesi aleyhe sonuç doğurmaz. Ancak fatura kabul edilerek ticari defterlere işlenmiş ise, faturadaki miktar kadar iş bedeli bulunduğunu iş sahibi kabul etmiş sayılacağından ticari defterlere itibar edilerek iş bedeli miktarı belirlenir. Ticari defterlerin kesin delil olması da bu sonucu gerektirir. Zira, faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. Fatura karşı tarafça ticari defterlerine kayıt edilmiş ise burada delil olan fatura değil ticari defterlerdir. Ticari defterler uyumlu olmadığı için lehe delil değeri bulunmasa dahi, karşı çıkılan faturanın ticari deftere kayıt edilmiş olması halinde ticari defter aleyhe delil oluşturacaktır. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2016/3749 E. 2018/298 K. sayılı ilamı.)Hükme dayanak alanın bilirkişiler … ve …’nün sunmuş olduğu 27/05/2022 tarihli raporda özetle; esas dava dosyası kapsamında yapılan iş ve imalat oranının taraflar arasında karşılıklı ödemeler tarafların mali defter ve kayıtları dikkate alındığında davacının herhangi bir alacağının olmadığı, birleşen dava dosyası kapsamında hem fiili gerçekleşen iş ve imalat oranı hem de kesilen faturalar yönünden yapılan ikili değerlendirme doğrultusunda hukuki değerlendirme ve takdir hakkı mahkemeye ait olmak üzere; faturaların kesinleştiğinin kabul edilmesi halinde birleşen dosyada davcının cari hesap alacağı toplamının 102.394,41 TL olduğunu, faturaların kesinleşmediği kesilen faturaların yapılan iş ve imalata aykırı olduğu fiili gerçekleşen iş durumuna göre hesaplama yapılması gerektiği kanaatine varılması halinde birleşen dosya davacısının cari hesap alacağı toplamının 4.755,96 TL olduğunu bildirilmiştir. Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli ve denetlenebilir olmasına, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı birleşen dosya davalısı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Bir üsteki paragraftan önce yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; taraf defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve davalı birleşen dosya davacının tutunmuş olduğu faturaların her iki tarafın da ticari defterlerine kaydedilmiş olduğu bu haliyle fatura içeriklerinin kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından bilirkişi raporunda cari hesap ilişkisi, faturalar, ispatlanan ödemeler dikkate alınarak belirlenen 102.394,41 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HMK’nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilmesine karar vermek gerekmiş, istinaf edilmeyerek kesinleşen husular ise hüküm yerinde gösterilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
I-)1-Davacı birleşen dosya davalısı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun KABULÜNE,
II-)Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20.10.2022 gün ve 2018/238 E. 2022/799 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
III-)Davanın yeniden esasıyla ilgili olarak;
A-)1-Mahkemenin 2018/328 esasına kayıtlı asıl dava yönünen; davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 715,55 TL harçtan mahsubu ile artan 634,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan talimat, posta, müzekkere ve bilirkişi ücreti ücreti olmak üzere toplam 1.696,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-AAÜT’ye göre hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
B)1-Mahkemenin birleşen 2018/343 esas sayılı dosyası yönünden; davanın kısmen kabulü ile, Kayseri 4.İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile 102.394,41 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gereken 6.994,56 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 2.229,74 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.764,82 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 2.229,74 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.265,64 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi masrafı 525,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesap edilen 411,72 TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan müzekkere ve tebligat gideri 50,00 TL yargılama giderinin davanın kabul/ret oranına göre hesap edilen 10,79 TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, artan kısmın davalı tarafa üzeride bırakılmasına,
6-AAÜT’ye göre hesap edilen 16.359,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-AAÜT’ye göre hesap edilen 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
9-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
10-Bahsi 29/04/2017 tarihli adi sözleşmenin bir örneği gönderilerek işbu sözleşme nedeniyle tahsil edilmesi gereken bir harç veya vergi var ise takdir ve ifası için Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’na bildirimde bulunulmasına,
D-İstinaf yargılaması yönünden;
1-Davacı birleşen dosya davalısından asıl dosya yönünden alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin yatan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL ve birleşen dosya yönünden alınması gerekli 324,87 TL harçtan peşin yatan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 244,17 TL’nin davacı birleşen dosya davalısından alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davalı birleşen dosya davacısı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı birleşen dosya davalısı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı birleşen dosya davacısı tarafından yapılan 220,70 TL istinaf başvuru harcından ibaret istinaf yargılama giderinin davacı birleşen dosya davalısından alınarak davalı birleşen dosya davacısına verilmesine,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-İstinaf yasa yolu aşamasında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep aranmaksızın yatırana iadesine,
7-6100 sayılı HMK’nın 359/4. maddesi gereğince; kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe çıkarılmasına,
Kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2, 361/1, 362/1-a ve 365/1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Dairemize veya hükmü veren İlk Derece Mahkemesi’ne veya temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.22.03.2023