Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/469 E. 2022/470 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO:2022/469
KARAR NO:2022/470
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ:Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI:2019/761 Esas, 2021/720
KARAR TARİHİ:08/09/2021
DAVA KONUSU:Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ:07/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :07/04/2022
Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜNÜŞÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili, dava dilekcesinde özetle; müvekkilinin 11/06/2019 tarihinde davalıya 100-250 KVATR ve ENH panosu malzemeleri elektrik işlerini tesis ve malzemeleriyle birlikte yaptığını ve teslim ettiğini, davalının işin başında 101.523,07-TL kararlaştırılan bedelinin bir kısmı olan 15.000,00-TL’yi değişik zamanlarda ödediğini, ancak bakiye 86.523,07-TL’yi ödemediğini ileri sürerek, 86.523,07-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, müvekkili ile davacı arasında yapıldığı iddia edilen iş yönünden hiçbir zaman hukuki ilişki kurulmadığını, davacı tarafın tamamladığını iddia ettiği iş ile tüm görüşmelerin, tekliflerin ve sözlü anlaşmaların…ile yapıldığını, …’un davacı şirket yetkilisi…’e dava konusu işin yapılması için Bünyan Noterliği’nin …tarihli ve … yevmiye numaralı vekaletnamesini verdiğini, yine Bünyan Noterliği’nin … tarihli …yevmiye numaralı azilnamesini düzenlendiğini, yine iş için gerekli elektrik aboneliğinin…adına yapıldığını beyanla, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini,
Müvekkilinin davalı sıfatının olduğunun varsayılması halinde ise davacı şirketin TBK’nun m.471’e aykırı hareket ederek müvekkilinin haklı menfaatlerini gözetmediğini, yüklendiği işi sadakat ve özenle yerine getirmediğini, işi sürüncemede bırakarak taşınmazdaki mahsullerin sulanamaması, ziyan olmasına sebebiyet verdiğini, mahallinde keşif yapılması halinde yüklenilen işin tamamlanmadığının görüleceğini beyanla, öncelikle davanın husumet yokluğu nedeniyle, esasa girilmesi durumunda da davanın esastan reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; “… taraflar arasında malzemeli 100-250Kvatr ve ENH panosu işinin yapılması için anlaşma imzalandığı, alınan teknik bilirkişi raporu ile de sabit olduğu üzere sözleşme kapsamında davacının yükümlülüklerini yerine getirdiği, sözleşme bedelinin 101.523,07 TL olduğu, bu bedelin 5.000,00TL’sinin 11.06.2019 tarihinde, 10.000,00TL’sinin ise 28.06.2019 tarihinde ödendiği ve bakiyenin 86.523,07TL kaldığı, bu bedelin tarafların tacir olmaları nedeniyle talep dikkate alınarak reeskont faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiği, dava tarihinden önce davacının, davalıyı temerrüde düşürdüğü ispatlanamadığından temerrüdün dava tarihinde oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulü ile; 86.523,07-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı ile dava dışı…’un baba oğul oldukları, dosyadaki sözleşmelerin davalı adına düzenlendiği, genel toplam 55.003,93TL tutarlı faturada davalının imzasının bulunduğu, tanık beyanlarına göre de işin gerçekte davalıya ait olduğu, resmi işlemlerde davacının oğlu olan…isminin geçmesinin sözleşmenin tarafını değiştirmeyeceği, tüm dosya kapsamı itibariyle sözleşme tarafının davalı olduğundan davalı tarafın husumet itirazını reddine ” karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davalı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında yapıldığı iddia edilen iş yönünden hiçbir zaman hukuki ilişki kurulmadığını, davacı tarafın tamamladığını iddia ettiği iş ile ilgili tüm görüşmeleri, teklifleri, sözlü anlaşmaları…ile yaptığını, elektrik aboneliklerini…adına oluşturulduğunu ve tüm ödeme makbuzlarının…adına düzenlendiğini, ayrıca yine…’un davacı şirket yetkilisi…’e dava konusu işin yapılması için vermiş olduğu Bünyan Noterliği …tarihli ve … yevmiye numaralı vekaletname ve yine davacı şirket tarafından dava konusu işin yerine getirilmemesi nedeniyle…’un davacı şirket yetkilisi…’i, işin yapılması için verilmiş olan vekaletnamedeki bütün yetkilerden azlettiğine ilişkin Bünyan Noterliği … tarihli …yevmiye numaralı azilname göz önünde bulundurulduğunda, davacı yapmış olduğunu iddia ettiği iş nedeniyle, işbu istinaf konusu davayı…’a karşı açması gerekirken, müvekkile karşı açmış olmasının, müvekkilinin taraf sıfatının olmadığının göstergesi olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince usule aykırı bir şekilde davanın kabulüne karar verildiğini, müvekkili … adına düzenlenen evrakın proforma teklif formu olduğunu, bu teklif formundaki işin yapılmadığını, ayrıca…ile farklı bir proje için yeniden anlaşıldığını, dava konusu işin yapılacağı taşınmaz için yapılmış bir teklif olduğu gösterir herhangi bir ibare olmadığını, yapılmış olan bu teklif geçerlilik kazanmış olsaydı müvekkili tarafından davacıya vekalet çıkartılarak aboneliğin müvekkili adını oluşturulacağını, …’a benzer mahiyette yapılmış 20/05/2019 tarihli toplamda 46.500,00 TL’lik proforma teklif formu olduğunu, müvekkili …’a yapılan proforma teklifin herhangi bir bağlayıcılığı olmadığını, müvekkili adına herhangi bir projeye başlanmadığını ve yapılan projenin sırf müvekkilinin oğlu adına yapılmış olması nedeniyle, borçtan müvekkilimin sorumlu tutulamayacağını, baba-oğul ilişkisinin borçtan sorumlu olmak için yeterli ise…’un davaya dahil edilmemiş olduğunu,gerekçeli kararda proforma faturalarda geçen trafoların tam ve eksiksiz bir şekilde teslim edildiği hususu kabul etmediklerini, davacı taraf ile…arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunu, davacı taraf elektriği açtırmadığından trafonun kullanılacak vaziyete getirilmediğini, eser tam anlamıyla teslim edilmediğinden bedel ödeme borcunun da muaccel olmadığını, davacı tarafın düzenlemiş olduğu proforma faturalarındaki tutarlar ile sonradan projesi … tarafından tamamlanarak teslim edilen projedeki fatura tutarları arasında ciddi fark olduğunu, üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen …’nun projeyi tamamladığı tutarın çok daha düşük olduğunu, davacı tarafça hazırlanan proforma faturalardaki tutarların gerçek bedeli yansıtmadığını, bilirkişi raporunda hangi proforma fatura esas alınarak değerlendirilme yapılmış olduğunun anlaşılamadığını, tüm faturalardan davacının lehine olabilecek kısımların tespit edilmekle yetinildiğini ve bu nedenle ek rapor alınması gerektiği yönündeki beyanlarının da değerlendirilmediğini beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER:İddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler.
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.Tüm dosya kapsamı ve 09/08/2021 havale tarihli bilirkişi heyet raporuna göre; yapılan işlerin büyük çoğunluğunda…isminin geçmekte olduğu, iki adet proformada isim kısmında davalı …’un isminin yazılı olduğu, trafo proformalarının 11/06/2019 tarihli, KCETAŞ kabulünün 08/07/2019 tarihli olduğu, işin 28 günden daha kısa sürede teslim edildiği, bu 28 günlük süreye proforma sonrasında işe başlanmasına ne zaman emir verildiğinin bilinmemesi ve iş tesliminden sonra KCETAŞ’a haber verilip, yetkililerin incelemeye gelme süresine de bakıldığında işin 28 günden çok önce bitirildiğinin sabit olduğu, bu sürenin makul bir süre olduğu, trafo işlerinin tam ve eksiksiz olarak teslim edildiği, bunun da KCETAŞ’ın kabul yazılarıyla sabit olduğu, trafoların piyasa şartlarına göre makul fiyatta olduğu, işin kime yapıldığı hususunda, davacı tarafından davalıya düzenlenmiş bir fatura bulunmamakla birlikte sunulan proforma faturaların, davalı tarafından yapılan 15.000,00-TL’nin mahsubuyla asıl alacak 86.523,07-TL + işlemiş faiz 4.983,97-TL olduğu ve toplam alacağın 91.507,04-TL olduğu, trafoların tam ve eksiksiz şekilde çalışır vaziyette teslim edildiği, trafoların 28 günden daha az belirsiz bir sürede tamamlanarak teslim edildiği, davacının edimlerini tam, makul ücretle ve makul sürede yerine getirdiği,
Mahkemece; taraflar arasında malzemeli 100-250Kvatr ve ENH Panosu işinin yapılması için anlaşma imzalandığı, alınan teknik bilirkişi raporu ile de sabit olduğu üzere sözleşme kapsamında davacının yükümlülüklerini yerine getirdiği, sözleşme bedelinin 101.523,07 TL olduğu, bu bedelin 5.000,00TL’sinin 11.06.2019 tarihinde,10.000,00TL’sinin ise 28.06.2019 tarihinde ödendiği ve bakiyenin 86.523,07TL kaldığı, bu bedelin tarafların tacir olmaları nedeniyle talep dikkate alınarak reeskont faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiği, dava tarihinden önce davacının, davalıyı temerrüde düşürdüğü ispatlanamadığından temerrüdün dava tarihinde oluştuğu, her ne kadar davacı husumet itirazında bulunmuş ise de; davacı ile dava dışı…’un baba oğul oldukları, dosyadaki sözleşmelerin davalı adına düzenlendiği, genel toplam 55.003,93TL tutarlı faturada davalının imzasının bulunduğu, tanık beyanlarına göre de işin gerçekte davalıya ait olduğu, resmi işlemlerde davacının oğlu olan…isminin geçmesinin sözleşmenin tarafını değiştirmeyeceği, tüm dosya kapsamı itibariyle sözleşme tarafının davalı olduğu gerekçesiyle davalı tarafın husumet itirazı yerinde görülmeyerek davanın kabulüne dair kararın, toplanan delillerin değerlendirilmesi ile varılan sonuca uygun olduğu,
İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hmk’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 5.910,39 TL istinaf karar harcından peşin yatan 1.477,60 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.432,79 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin 6100 Sayılı HMK’nun 359/4 md. uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansı var ise 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 59. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra İlk Derece Mahkemesi Yazı İşleri Müdürünce başvurana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a. Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.07/04/2022