Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/1820 E. 2023/158 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1820
KARAR NO: 2023/158
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2019/653 Esas- 2022/774 Karar
KARAR TARİHİ: 17/10/2022
DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2023
Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket ile 20/07/2009 tarihinde, 16/08/2010 tarihinde ve 30/06/2012 tarihinde, “Daire Karşılığı İş Sözleşmesi” imzaladığını,
– 20/07/2009 tarihli ilk sözleşme uyarınca … İli, …İlçesi, … Mahallesi,… pafta … ada … parsel,… Blok inşaatının 26 (yirmialtı) daire, 1 (bir) kapıcı dairesi ve eklentilerini kaba sıva, ince sıva, kaba sıva üstü alçı sıva ve saten alçı, saten alçı üzerine boya uygulaması, şap, fayans, mantolama işleri ve belirtilen diğer işlerin davacı müvekkili tarafından üstlenildiğini, bu sözleşme gereğince müvekkiline 2. kat güney batı cephede bulunan örnek daire 225.000,00-TL + KDV ve sonraki yapılacak iş bedelleri hesaplanarak verilen daire ödemesinin bu miktardan düşülerek geriye kalan miktar için işin seyrine göre işverenin belirleyeceği tarihte ödeme yapılacağının kararlaştırıldığını,
-16/08/2010 tarihli ikinci sözleşme uyarınca ise, … İli, … İlçesi, …Mahallesi, …pafta … ada …parseldeki inşaatının 56 (ellialtı) daire 1(bir) kapıcı dairesi ve eklentilerinin ve yine …İli, … İlçesi, …Mahallesi, … pafta, … ada … parseldeki inşaatın 40 daire, 2 kapıcı dairesi, dükkan ve eklentilerinin kaba sıva, ince sıva, kaba sıva üstü alçı sıva ve saten alçı, saten alçı üzerine boya uygulaması, şap, fayans, mermer, ayrıca … taki inşaatın mantolama ve fayans işlerinin malzemeli ve işçilikli, işbu sözleşmede belirtilen nitelikte eksiksiz olarak yapılması işinin davacı müvekkil tarafından üstlenildiğini, bu sözleşme gereğince müvekkiline …Mahallesi’nde bulunan inşaatın … Kat, … Nolu daire 100.000,00 TL + KDV; 8. Kat 31 Nolu daire 100.000,00-TL + KDV; 11. Kat 44 Nolu daire 100.000,00-TL + KDV; 12. Kat 48 Nolu daire 100.000,00-TL + KDV; 13. Kat 52 Nolu daire 100.000,00-TL + KDV; 14. Kat 55 Nolu daire 150.000,00-TL + KDV; 14. Kat 56 Nolu daire 150.000,00-TL + KDV bedelle ve …’deki inşaatta bulunan dublex daire için 250.000,00- TL + KDV bedelle toplam 1.050.000,00-TL + KDV; ayrıca yapılacak iş bedellerinin hesaplanacağı, 1.050.000,00-TL’nın altında ve üzerinde para alışverişinin yapılmayacağı ve daire ile hesabın kapatılacağının kararlaştırıldığını,- 30/06/2012 tarihli üçüncü sözleşme uyarınca, … İli, …İlçesi, … Mahallesi, …pafta … ada … parseldeki … ve …Blok inşaatının 70 (yetmiş) daire 2(iki) kapıcı dairesi ve eklentilerini, kaba sıva, ince sıva, kaba sıva üstü alçı sıva ve saten alçı, saten alçı üzerine boya uygulaması, şap, fayans, mantolama, alçı pan ters tavan(ledli) işler ve sözleşme de belirtilen diğer işlerin davacı müvekkilim tarafından üstlenildiğini, bu sözleşme gereğince müvekkiline A Blok 2. kattan 1(bir) daire 190.000,00-TL + KDV, 4. kattan 1 (bir) daire 190.000,00-TL + KDV, 6. kattan 1(bir) daire 190.000,00-TL + KDV, B Blok 1. Kattan 1(bir) daire 190.000,00-TL + KDV, 8. kattan 1(bir) daire 190.000,00-TL + KDV, 10. kattan 1(bir) daire 190.000,00- TL + KDV, 12. kattan 1(bir) daire 190.000,00-TL + KDV ve sonraki yapılacak iş bedelleri hesaplanarak verilen daire ödemesi bu miktardan düşüleceğini, geriye kalan miktar için işin seyrine göre işverenin belirleyeceği tarihte ödeme yapılacağının kararlaştırıldığını, aynı tarihli sözleşmenin 7. maddesinin -H- fıkrasında; … İli, … İlçesi, … Mahallesi, (pazar yeri karşısı) davalı …’ın yapmış olduğu inşaatın işlerinin de sözleşmeye konu edildiğini,
– Sözleşmeler gereği yapılan işler dışında; …Mahallesi, … pafta, …ada, …parseldeki inşaatın; 52 adet asansör önü kaplaması (bir adeti:700,00-TL), yine aynı ada parseldeki inşaatta ters tavan, alçıpan ve barya yeşil işleri ile 4-5 odalı dairelerde 1 adet daire başı örnek dairenin aynısı olacak şekilde bütün dairelerin (kırk daire) yapılacağını, bu işler için fiyatın 3.400,00-TL olarak kararlaştırıldığını, metre tül ve m² ye göre ilave edilip hesaplanacağını, yine aynı ada parseldeki inşaatta metrekaresi 13,00- TL’dan 5.963 m² strafor üzeri file ve alçı sıvama işi tavanlarda ve bazalt işi olarak malzeme + işçilik yer döşemesi için 1 m² fiyatı 45,00-TL olarak kararlaştırıldığını, ayrıca yine aynı inşaatta merdivenler, apartman içerisindeki pencere denizliklerinin mermer işçiliklerinin de davacı müvekkili tarafından sağlandığını, bazalt bordürün 100 m2 yapıldığını ve metrekaresi 20,00-TL, bazalt küpeş de 112 metretül ve 20,00-TL, bazalt malzemesi 394 m2, metrekaresi 38,00-TL fiyatla malzeme temini sağlandığını, yine aynı inşaattaki dükkanlar için, 9.306,00 m² kaba sıva, metrekaresi 6,00-TL, 7.500 m² alçı, m² 4,00-TL ve 405 m² alçıpan bölmeleri yapıldığını, 1 m² bedelinin 25,00-TL olduğunu, …’ın … İli, … İlçesi, … Bulvarı’nın sonunda bulunan inşaatında davacının fayans ve granit işçiliğini yaptığını, bu işin metrekare birim fiyatı olarak da 7,00-TL olarak kararlaştırıldığını ve sınırları içerisinde uygulandığını, dükkanların mermer döşeme işi, mermer malzeme hariç sadece işçilik için 1 metrekare 15,00-TL olarak kararlaştırıldığını belirterek müvekkilinin sözleşmeye dayalı ve sözleşme dışı yapmış olduğu işler ile ilgili şimdilik yukarıda belirtilen harca esas değer üzerinden alacaklarının, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik altıyüz elli bin Türk Lirasının dava itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile hesaplanarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının belirttiği alacaklarının zamanaşımına uğradığını belirterek zaman aşımı itirazında bulunmuş, davacının müvekkili şirkete karşı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/127 Esas ve 2019/226 Karar sayılı dosyası ile dava açtığını, bu davanın takipsiz kalarak açılmamış sayılmasına karar verildiğini ve kesinleştiğini, bu nedenle daha önce verilmiş bir olduğu için kesin hüküm itirazında bulunduklarını, davacının müvekkili şirkete her alacağını aldığına dair ibraname verdiğini, davacının, sözleşme gereği yapması gereken işleri yarım bıraktığını, tamamlamadığını, dava dilekçesinde belirtilen tüm işlerin bedellerinin ödendiğini belirterek haksız açılan davanın reddine ve %20’den az olmamak üzere davasının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; ” ..keşfen düzenlenen 13/05/2022 tarihli raporda özetle; “İnşaat maliyetleri yönünden yapılan incelemede davalının dava tarihi itibarı ile kanıtlamış olduğu maliyet toplamının (950.666,60 + 596.868,00 + 1.525.934,59 + 1.221.347,88 + 974.903,71 =) 5.269.537,78-TL olduğu, iş karşılığı almış olduğu dairelerin değerlerinin toplamının (659.250,00 + 2.835.000,00 + 1.311.000,00 + 1.748.000,00 =) 6.552.250,00-TL olduğu, inşaat maliyeti yönünden iş karşılığı hak ediş alacağının olmadığı, davacının defter ve kayıtlarında dava tarihi itibarı ile her hangi bir borç alacak bakiyesi bulunmadığı için davacının alacağının bulunmadığı, davalının defter ve kayıtlarında 26/03/2015 tarihli ibraname ile ilgili ibare olmadığı, davacının davaya konu ilave işleri yapmış olduğuna dair ispat yükü davacıya ait olduğundan somut olayda dava tarihi itibariyle gerek inşaat maliyetleri yönünden, gerekse resmi defter ve kayıtlar yönünden taraf hesaplarının birbiri ile mutabakat içinde olduğu, davacının davalıdan her hangi bir alacağı olmadığının tespit edildiği ve ek (ilave) işlerin yapılmış olduğuna dair farklı bir delil tespit edilemediği” şeklinde kanaat bildirilmiştir. Bu rapor, dosya kapsamındaki tüm delillere uygun ve denetime elverişli bulunarak mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır. Davacı isticvap edilmiş, 26/03/2015 tarihli tutanağın altında adına atfen atılı bulunan imzanın kendisine ait olduğunu, ancak bu tutanağı okumadan imzaladığını beyan etmiştir. 26/03/2015 tarihli belge ibraname niteliğinde olup davacının davalıdan hiç bir alacağı kalmadığı bu belgede yazılmıştır. Davacı, bu tutanak içerisindeki iradesinin sakatlandığını ve tutanak içeriğinin doğru olmadığını yasal delilerle ispat edememiştir. Dosya kapsamındaki tüm delillere göre davacı davasını ispat edememiştir. Davacının yemin deliline de dayandığı görülmekle davalıdan alacağı olup olmadığı konusunda davalı tarafa yemin teklif edip etmeyeceğini bildirmesi, yemin teklif edecekse yemin metnini sunması için davacı tarafa kesin süre verilmiş, davacı tarafça kesin süre içinde yemin metni sunulmadığı anlaşılmıştır. Davalı cevap dilekçesinde kötü niyet tazminatı talep etmişse de eldeki davayı açmakta davacının kötü niyetli olduğu yönünde delil bulunmadığı gibi, alacak istemiyle açılan bu davada kötü niyet tazminatının yasaca aranan koşulları da bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine -” şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince yeterli araştırma yapılmadan ve deliller toplanmadan karar verildiğini, ellerindeki tüm delilleri dosyaya sunmuş olmalarına rağmen mahkemece ispata yeter delil sunulmadığının belirtilmesinin isabetsiz olduğunu, Mahkemece, ilgili kurum ve kuruluşlardan deliller toplanıp sonucuna göre keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gerekirken eksik dosya ile keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldığını, bilirkişi raporunun eksik ve dosya kapsamına göre yetersiz iken hükme esas alınmasının isabetsiz olduğunu, mahkemece alınan bilirkişi raporunda açıkça ”davalının defter ve kayıtlarında 26/03/2015 tarihli ibraname ile ilgili ibare olmadığının ” belirtildiğini, müvekkilinin isticvaba riayet ederek talimat mahkemesinde açıkça ”…, … için tamiratlar yapmıştı. Bunun karşılığında 3.000,00-TL alacağı vardı. Ancak … bu alacağını ödememekte idi. … … …’deki …’nun inşaatının 12. katına çıkarak 2014 yılının kış ayında intihar girişiminde bulundu. Bunun üzerine … tan … beni aradı. … yi ikna edip aşağıya indirmemi istedi ve ofise getir alacağını ödeyeceğim dedi. Bende ikna ettim. Aşağıya indirdim. Ofise götürdüm. Onlarda bu tutanağı hazırladılar. …’ye 3.000,00-TL ödeme yaptılar. Ancak bana herhangi bir ödeme yapılmadı. Ben tutanağı okumadan imzaladım. Benim şahsımın …’tan toplam alacağı yaklaşık 450.000,00-TL’nı ödemedikleri için …’ne dava açtım, hala devam ediyor. Benim dava açtığım konu ile talimat ekindeki tutanağın hiç bir ilgisi yoktur.” şeklinde beyanda bulunmasına rağmen müvekkilin lehine olan isticvap beyanının dikkate alınmadığını, isticvabın delil mahiyetinde olduğunun değerlendirilmediğini, yerel mahkeme kararının yerinde olmadığını beyanla istinaf taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davada, yanlar arasında kurulduğu ileri sürülen akdî ilişki, TBK’nın 470. madde hükmünde tanımlandığı üzere bir eser sözleşmesidir. Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu ve bir kısım işin tamamlandığı konusunda ihtilaf yoktur. Uyuşmazlık, yüklenici olan davacının yüklendiği işini usulüne uygun şekilde yapıp yapmadığı ve sözleşmeye uygun olarak yapılan imalat bedellerinin ne olduğu, yazılı sözleşmeler kapsamında ve yazılı sözleşmeler dışı yapıldığı ileri sürülen işler nedeniyle davacının davalıdan alacağı olup olmadığı konularına ilişkindir. Davacı, taraflarlar arasındaki yazılı sözleşmeler kapsamında ve yazılı sözleşmeler dışı yapıldığını iddia ettiği işler nedeniyle alacak talebinde bulunurken, davalı ise davacının sözleşme gereği yapması gereken işleri yarım bıraktığını ve tamamlamadığını, dava dilekçesinde belirtilen tüm işlerin bedellerinin ödendiğini ve 26/03/2015 tarihli tutanakla davacının davalıyı ibra ettiğini savunarak davanın reddini savunmaktadır. Davalının zamanaşımı def’inin ilgili delillerin toplanmasından sonra ayrıca değerlendirilmesine karar verilmiştir. Ancak mahkemece bir değerlendirme yapılmamıştır. TBK 147/ maddesine göre eser sözleşmelerinden doğan alacaklar 5 yıllık zamanaşımına tabi olup, 149. maddesine göre de bu süre alacağın muaccel olduğu tarihten başlar. Eser sözleşmelerinde alacak eserin teslimi ile muaccel olacaktır ancak davalı iş sahibi eserin teslim edilmediğini, yarım kalan işlerin başkalarına yaptırıldığını savunmuştur. Bu halde teslim bulunmadığından zaman aşımı da işlemeye başlamamıştır. Ayrıca zaman aşımı süresinin 26/03/2015 tarihli ibranameden başlatılması halinde de 27/09/2019 tarihli dava itibarıyla zamanaşımı süresi henüz dolmamıştır.
13/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “inşaat maliyetleri yönünden yapılan incelemede davalının dava tarihi itibarı ile kanıtlamış olduğu maliyet toplamının (950.666,60 + 596.868,00 + 1.525.934,59 + 1.221.347,88 + 974.903,71 =) 5.269.537,78-TL olduğu, davacının iş karşılığı almış olduğu dairelerin değerlerinin toplamının (659.250,00 + 2.835.000,00 + 1.311.000,00 + 1.748.000,00 =) 6.552.250,00-TL olduğu, inşaat maliyeti yönünden iş karşılığı hak ediş alacağının olmadığı, davacının defter ve kayıtlarında dava tarihi itibarı ile her hangi bir borç alacak bakiyesi bulunmadığı, davalının defter ve kayıtlarında 26/03/2015 tarihli ibraname ile ilgili ibare olmadığı şeklindeki tespit bildirilmiştir. Davacı isticvap edilmiş, 26/03/2015 tarihli tutanağın altında adına atfen atılı bulunan imzanın kendisine ait olduğunu, ancak bu tutanağı okumadan imzaladığını beyan etmiştir. 26/03/2015 tarihli belge ibraname niteliğinde olup davacının davalıdan hiç bir alacağı kalmadığı bu belgede yazılmıştır. Davacı, bu tutanak içerisindeki iradesinin sakatlandığını ve tutanak içeriğinin doğru olmadığını yasal delillerle ispat edememiştir. Dosya kapsamındaki tüm delillere göre davacı davasını ispat edememiştir. Davacı tarafça kesin süre içinde yemin metni sunulmamıştır. Mahkemece, toplanan delillerin değerlendirilmesiyle ulaşılan sonuç, açıklanan gerekçeyle verilen karar dosya kapsamına uygun olup İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL istinaf karar harcından peşin yatan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan gider avansı var ise; 6100 Sayılı HMK’ nun 333. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 59. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra İlk Derece Mahkemesi Yazı İşleri Müdürünce başvuranlara iadesine,
7-Kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1, 361/1, 362/1-a ve 365/1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Dairemize veya hükmü veren İlk Derece Mahkemesi’ne veya temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 26/01/2023