Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1112 E. 2022/12 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1112
KARAR NO: 2022/12
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/11/2020
NUMARASI: 2017/498 2020/629
DAVA KONUSU:Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan İş Bedeli Alacağına Yönelik Başlatılan İcra Takibine Vaki İtirazın İptali
KARAR TARİHİ :10/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 10/01/2022
Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜNÜŞÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafla müvekkili arasında … Sıvama Kafası Yapımı, Makine Bakım Onarımı, PLC ve Elektrik Teçhizatları Değişimi konulu eser ilişkisi olduğunu, müvekkilinin söz konusu işi eksiksiz yapıp teslim ettiği ve … tarihli … nolu 44.840,00 TL bedelli faturaya davalı tarafın yasal süresi içerisinde herhangi bir itirazı bulunmadığı , fatura konusu işe karşı da yasal süresi içerisinde herhangi bir ayıp ihbarında bulunulmadığı ve müvekkili aleyhine tespit yaptırılmadığı halde , faturadan kaynaklı 10.840,00 TL’lik alacağının ödenmesi beklenirken davalı tarafça yaklaşık 8 ay sonra ihtarname ile iade faturası gönderildiğini, iade faturasının müvekkili tarafından davalıya iade edildiğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine ise davalı tarafça haksız bir şekilde itiraz edildiğini, davalı tarafça taraflar arasındaki ticari ilişkinin kabul edildiğini, davalının itirazının haksız yersiz ve takibi uzatmaya yönelik olduğunu ileri sürerek; davanın kabulü ile, itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın gazlı içecek grubu üreten bir firma olduğunu, müvekkilinin fabrikasına sıvama kafası yapım işini davacı tarafa verildiğini, ücretin de son derece yüksek olmasına, aynı iş için neredeyse yarı fiyatına başka firmadan teklif alınmasına rağmen işin davacıya verildiğini, karşı taraf ile olan ilişkide daha işe başlamadan dahi avans verildiğini ve carisine işlendiğini, müvekkili şirket yetkilisinin karşı tarafın gerekli gördüğü ve fatura ettiği diğer işler tamamlanana kadar … sıvama kafası yapım ücretine tekabül eden kısmın bakiyesini ödediğini fazla kısmı ödemediğini, aradan uzun sayılabilecek bir süre geçmesine rağmen davacı tarafından faturada belirtilen PLC ve Elektrik Teçhizatları Değişim işi yapımına başlanmadığını ve müvekkili firma tarafından artık beklenmeyerek fiyat farkı faturası kesip noterle gönderdiğini, müvekkili şirketin yapılan işin bedelini ödediğini yapmayı taahhüt edilen ancak yapılmayan kısmın ücretini ödemediğini, davacının söz konusu işi eksiksiz yapıp teslim ettiğini ispatlaması gerektiğini, faturaya telefon yoluyla itirazda bulunulduğunu ayrıca Bor Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/1 D.İş sayılı dosyasından tespit talebinde de bulunulduğunu, davacıya borcu olmadığını, yargılamayı gerektirir hususta icra inkar tazminatı talebinin de yersiz olduğunu savunarak davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemece; taraflar arasında eser ilişkisi olduğu, davacının yüklenici davalının da iş sahibi olduğu, eser ilişkisinde davacı yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için işi tam ve eksiksiz bir şekilde yapıp teslim ettiğini ispatlaması gerektiği, davalı iş sahibinin işin eksik yapıldığını savunduğu, bu hususta tespit raporu aldırdığı, tespit raporu davacı tarafa tebliğ edilmediğinden mahkemece itibar edilemeyeceği, bu konuda makine mühendisi ve elektrik mühendisi bilirkişiler tarafından inceleme yapılması gerektiği, bu doğrultuda mahallinde inceleme için keşif ve bilirkişi incelemesine karar verildiği, davacının ise kesin süre içerisinde gerekli avansı yatırmadığı ve bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verildiği, davacı tarafça işin eksiksiz teslim edildiğine dair herhangi bir delil ve belge de sunulmadığı, bu nedenle davacının davasını ispat edemediği, icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığı, davacının kötü niyetli olduğuna ve kötü niyetle icra takibi başlattığına dair herhangi bir delil bulunmaması ve bu hususun ispatlanmamış olması nedeniyle kötü niyet tazminatı talebinin de koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu işin eksiksiz yapılıp teslim edildiğini, bu konuda işin tesliminden 4 yıl sonra yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesinin davayı aydınlatmayacağını, iş bedeli için düzenlenen faturanın davalı tarafa gönderildiğini ve davalı tarafça işbu faturaya yasal süre içerisinde itiraz edilmemiş,yine yasal süre içerisinde herhangi bir ayıp iddiasında bulunulmamış,bu konuda müvekkili aleyhine herhangi bir tespit yaptırılmamış ve dahi bu faturanın davalı tarafça form bilanço alım(BA) belgelerinde kullanılmış olduğunu, bu hususun işin yapılıp teslim edildiğini ispata yeterli olduğunu, zira Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2016/2756 E. , 2016/12461 K. Sayılı kararında ve Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 2014/1727 e.sayılı kararında benzer bir davada faturaların ba formuyla vergi dairesine bildirilmesinin fatura konusu malların teslim alındığının kabulünü gerektireceğinin belirtildiğini, yapımı ve bakımı üstlenilen makinenin davalı uhdesinde olduğunu, davalının yapılan işi bozmanın veya sökmenin de onun tasarrufunda olduğunu, işin teslimi ve faturanın düzenlenmesinden 13 ay sonra yapılan tespitin davalı iddialarını ispata yarar olmadığını, bununla birlikte HMK 324 göre avansın yarı yarıya ödenmesi gerektiğini, zira keşif ve mahalinde inceleme talep eden tarafın davalı olduğunu, alacağın miktarı konusunda ihtilaf olmadığını, dolayısıyla taraflar arasında bedel konusunda ihtilaf olmayıp,sadece bedelin ödenmesi gerekip gerekmediği konusunda ihtilaf bulunduğunu, hal böyle iken takip konusu alacağın likit alacak olması ve bu alacağa itirazın ise haksız olması sebebiyle davalı aleyhine inkar tazmiatına da hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER: İddia, savunma, dosyada tarafların bildirdiği belgeler, Ankara 59. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi, … tarihli … numaralı 10.840,00 TL bedelli fatura, … numaralı … tarihli 44.840,00 TL bedelli fatura Kayseri 1. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihbarnamesi, Bor Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/1 D. İş Esas, 2018/1 D. İş Karar sayılı dosyası, … Vergi Dairesi’nin 28/09/2018 tarihli yazı cevabı, tanık beyanları, tarafların ticari defter ve kayıtları ve bilirkişi raporları
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;
Dava, eser sözleşmesi kapsamında iş bedeli alacağı için düzenlenen fatura alacağı nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında … sıvama kafası yapımı makine bakımı ve onarımı ile plc elektrik teçhizatları değişimi işi yapılmasına dair yazılı olmayan anlaşma bulunmakta olup bu husus tarafların kabulündedir. Bu anlaşma içerisinde onarım ve yapım işi bulunmakta olduğundan eser sözleşmesi hükümlerinin somut olaya uygulanması gerekmektedir. Uyuşmazlık konusu edilen husus bu eser sözleşmesi kapsamında davacı yüklenicinin edimlerini eksik ifa edip etmediği, davacının yaptığı işe karşılık olarak davalı iş sahibinin gerekli bedeli ödeyip ödemediği, davalının icra takibine itirazının iptalinin gerekip gerekmediği, tarafların İİK’nın 67/2. maddesi gereğince tazminat talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Davaya konu Kayseri 1. İcra Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı icra takip dosyası üzerinde yapılan incelemede; alacaklısın davacı … Torna Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., borçlunun davalı … Gazlı İçecekler Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine 10.840,00 TL asıl alacak üzerinden takip yapıldığı, ödeme emrinin 15/09/2017 tarihinde borçlu tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 20/09/2017 havale tarihli dilekçesi ile borca ve takibe itiraz ettiği, icra müdürlüğü tarafından düzenlenen 20/09/2017 karar tensip tutanağı ile takibin durdurulmasına karar verildiği ve 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında 6098 sayılı TBK’nın 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, davacının yüklenici, davalının ise iş sahibi olduğu sabit olup, eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Eser sözleşmesinde kural olarak davacı yüklenici, sözleşme ve yasaya uygun gerçekleştirdiği imalât miktarını, davalı iş sahibi ise yaptığı ödemeleri kanıtlamakla yükümlüdür. Davalı vekili cevap dilekçesinde işlerin tam olarak eksiksiz bir şekilde teslim edilemediğini davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunmuştur. Bu konuda bildirdiği tanıkları işin eksik yapıldığını beyan etmiş, Bor Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/1 D. İş Esas, 2018/1 D. İş Karar sayılı dosyasından bu konuda eksik iş yapıldığına dair bilirkişi raporu aldırılmış, söz konusu dosyada aldırılan 12/01/2018 tarihli teknik raporda; plc ve elektrik teçhizatları değişimi işinin yapılmamış olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.Mahkemece tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, defter kayıtlarına göre taraflar arasında 2015 yılından beri süregelen ticari ilişki olduğu, davacının davalıdan 30.060 TL alacağı olduğu, davalı defterlerinin de usulüne uygun tutulduğu, defter kayıtlarına göre davalının davacıya borcu bulunmadığı belirlenmiştir.Mahkemece, eksik yapıldığı savunulan işin yapılıp yapılmadığının tespiti için keşif ve bilirkişi incelemesine yönelik ara karar kurulduğu halde, davacı tarafça avans yatırılmadığından ara karar gereği yerine getirilememiştir.Davacının işi eksiksiz yapıp teslim ettiğine dair dosya kapsamında ispata yarar başkaca bir delilinin de bulunmaması nedeniyle mahkemece ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırılık görülmediğinden davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hmk’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sebebiyle alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin 6100 Sayılı HMK’nun 359/4 md. uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansı var ise 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 59. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra İlk Derece Mahkemesi Yazı İşleri Müdürünce başvurana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a. Maddesi gereğince dava değeri ( 10.840,00 TL) itibarı ile kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/01/2022