Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1111
KARAR NO : 2021/1226
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ:Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI:2019/712 Esas 2021/403 Karar
TARİHİ:09/06/2021
DAVA KONUSU :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 26/11/2021
Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında … Bölgesi 4 adet villa yapımında malzeme ve işçilik yapımı konusunda 18/03/2019 tarihli anlaşmanın yapıldığını, davacının davalıya 26/04/2019 tarihli 10.000 TL bedelli Garanti Bankasına EFT yaptığını, davalının ise ödemeye rağmen sözleşme konusu hiçbir işi yapmadığını ve bu nedenle sebepsiz olarak zenginleştiğini, davacının alacağını tahsil için icra takibi başlattığını ve davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesinin talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında … mahallesinde bulunan 4 adet villanın çevre düzenlemesinin yapılması konusunda sözleşme imzalandığını, davacının sözleşme şartlarına uygun hareket etmediğini ancak davalının fedakarlık yaparak işe devam ettiğini ve sonrasında davacının bilgisi dahilinde işi bırakmak zorunda kaldığını, davacının sözleşmeye uygun olarak başta 20.000 TL ödeme yapmadığını, davalı tarafından dolgu ve tesfiye işlemlerinin yapıldığını, davacının proje değiştirmesine rağmen işlerin yapıldığını, davalının getirdiği ırmak kumu ve çimentoların davacı tarafından başka işler için kullanıldığını, davacının talimatlarına uygun olarak işlerin yapıldığını, davacının davalıyı sözleşme dışı işleri yapmaya zorladığını, davacının temin etmesi gereken pek çok malzemeyi temin etmediğini, davalının 22.04.2019 tarihli faturayı davalıya gönderdiğini, davacının fatura bedeli kadar ödeme yaptığını, davalı işi bıraktıktan sonra işin … isimli şahsa yaptırıldığını, davalının yaptığı iş ve işlemleri belgelendirdiğini, davalının 10.000 TL’nin çok üzerinde iş yaptığını belirterek davanın reddi istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:Mahkemece “her ne kadar davacı tarafça davalıdan 10.000 TL yapmış olduğu havaleden kaynaklı alacaklı olunduğu belirtilerek takip yapılmış ve davalının takibe itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açılmış ise de, toplanan deliller sonucu mahallinde keşif yapıldığı, keşif esnasında dinlenen tanıkların beyanı ve sonrasında düzenlenen 22/02/2021 tarihli bilirkişi heyet raporu ile davacının yapmış olduğu ödeme kadarı ile davalının sözleşmeye uygun olarak işin bir kısmını yapmış olduğu, davacının sözleşme gereği yapması gereken ödemenin tamamını yapmaması nedeni ile davalının işi bırakmada haklı olduğu ve davalının bu hali ile davacıya iadesi gereken bir bedel bulunmadığı anlaşılmış ve böylece davanın reddine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67 gereğince reddine karar vermek” gerektiği açıklanmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; davalıya iş bedelinin 10.000,00 TL’sinin peşinat olarak gönderilmesine rağmen işe başlamadığını ve sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bilirkişi raporunun gerçeği yansıtmadığını, Yargıtay uygulamasına göre de karşı tarafın sebepsiz zenginleştiğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek hükmün kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLER:Takip dosyası, sözleşme, havale, bilirkişi raporu, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.Davacı iş sahibi tarafından davalı yükleniciye banka havalesiyle göndermiş olduğu 10.000,00 TL’nin geri tahsili amacıyla başlatmış olduğu icra takibine yüklenici tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durmasına karar verilmiştir.Davacı iş sahibi 4 adet villanın çevre düzenlemesinin yapılması konusunda davalı ile anlaştıklarını ancak davalının işe hiç başlamadığını belirterek banka havalesiyle avans olarak ödediğini belirtiği 10.000,00 TL’nin tahsili amacıyla başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptalini talep etmiş, davalı ise işe başladığını, bir kısım işleri yaptığını, davacının sözleşme dışı ek işler yapmasını talep ettiğini, sözleşme gereği peşinat olarak ödenmesi gereken 20.000,00 TL’nin tam ödenmediğini, ödeme yapılmaması nedeniyle işin 04.05.2019 tarihinde bırakıldığını, yapmış olduğu iş ve malzemeler karşılığında 10.000,00 TL tutarlı fatura düzenlediğini, davalının 10.000,00 TL’lik ödemesinin yapmış olduğu iş ve malzeme bedeli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Taraflar arasında 18.03.2019 tarihli yazılı eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu, eser bedelinin de sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 480. maddesi uyarınca götürü bedel olarak kararlaştırıldığı ve sözleşme bedelinin de kısmen banka havalesi ödendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede, 20.000,00 TL’nin sözleşme anında kalanının ise iş tesliminde ödeneceği kararlaştırılmıştır. Geçerli bir eser sözleşmesi ilişkisi kurulması durumunda işi üstlenen yüklenicinin işe hiç başlamadığı ya da işi terk ederek yarım bıraktığı iş sahibi tarafından yasal delillerle kanıtlanmadıkça sözleşmeye uygun olarak gerçekleştirilen imalatın bu işi üstlenmiş olan yüklenici tarafından yapılmış kabul edilmesi gerektiği Yargıtay uygulamalarında karine olarak kabul edilmektedir.Somut olayda davalı tarafından sözleşme gereği peşin olarak ödenmesi gereken 20.000,00 TL ödenmediği için işin bırakıldığı belirtilmektedir. Bu durumda davalının yapmış olduğunu bildirdiği ve keşifte yapıldığı tespit edilen işler yönüyle hesaplama yapılması gerekmektedir.İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerilerine bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bölümünün karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın Mahkemesince taraflara tebliğine,
6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 ve 362/1-a maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.25/11/2021