Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/319 E. 2023/2296 K. 28.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/319
KARAR NO: 2023/2296
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/11/2022
NUMARASI: 2022/63 Esas, 2022/951 Karar
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
DAVA TARİHİ: 24.01.2022
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 28.12.2023
YAZILDIĞI TARİH: 28.12.2023
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/63 Esas, 2022/951 Karar sayılı ilamı davacılar … ile … vekili ve davalı …vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle inceleme aşamasında dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜP GÖRÜŞÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 14.10.2011 tarihinde … ili, … mevkiinde …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonun çarpışmalarına bağlı trafik kazası sonucunda müvekkillerinin çocukları … ile birlikte 4 kişinin vefat ettiğini, davalı sigorta şirketinin sigortalısı … otomobil sürücüsü … bu kazada olay yeri tespit tutanağında ve Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/393 Esas ve 2012/203 Karar sayılı dosyasında Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden alınan kusur raporunda asli kusurlu olduğunu, diğer araç sürücüsü …’nın ise herhangi bir kusurunun olmadığının tespit edildiğini, …’ın ölümüne sebep olan … plaka sayılı aracın sürücüsünün ve malikinin … olduğunu, …’ın ölen …’ın babası, …’ın ise ölen …’ın annesi olduğunu, …’ın vefatı nedeniyle müvekkillerinin çocuklarının desteğinden yoksun kaldığını, müvekkilleri… için şimdilik 15,866,00-TL ve … için şimdilik 18.885,00-TL olmak üzere toplam 34.751,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı talepleri bulunduğunu, davalı şirketin Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/261 esas ve 2020/270 karar sayılı dosyası ile davanın açılış tarihi olan 15.11.2012 tarihinde temerrüde düşürüldüğünü, bu nedenle hükmedilecek tazminat miktarına davalının temerrüde düşürülme tarihi olan 15.11.2012 tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/261 Esas sayılı dosyasında müvekkillerinin destekten yoksun kalma tazminatı … için 37.686,17-TL ve … için 43.116,02-TL olmak üzere toplam 80.802,19-TL olarak hesaplandığını ve bozma sonrası ıslah yapılamadığı için mahkemece … için 24.230,90-TL … için 21.819,86-TL tazminata hükmedildiğini, bu miktarların sigorta şirketi tarafından müvekkilerine ödendiğini, yargılama sırasında belirlenecek gerçek alacak miktarı üzerinden harcının yatırılmak ve belirlenen miktar üzerinden davaya devam edilmek üzere şimdilik müvekkili … için 15.866,00-TL, … için 18.885,00-TL olmak üzere toplam 34.751,00-TL destekten yoksun kalma tazminatın 15.11.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin daha önce yapmış olduğu ödeme dolayısıyla bakiye tazminat borcu kalmadığını, müvekkili sigorta şirketi tarafından işbu davaya ilişkin taleplerle ilgili olarak 03/07/2018 tarihinde 2.190,00-TL ve 25/12/2020 tarihinde 46.050,76-TL Yahyalı İcra Dairesi’ne davacılar adına ödendiğini, bakiye tazminatın söz konusu olmadığını, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davanın derdestlik nedeniyle reddinin gerektiğini, kaza ile meydana gelen ölüm arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, hesaplanan tazminattan hatır taşımacılığı indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; müteveffanın, sigortalı araçta para ile taşınan bir yolcu olmadığı, olayda hatır taşımacılığının mevcut olduğu, araç sürücüsünün beyanından anlaşılmış ve bu nedenle hesaplanan tazminat miktarı üzerinden takdiren %20 hatır indirimi yapılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/261 esas 2020/270 sayılı kararı, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; 14/10/2011 dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonun çarpışmalarına bağlı trafik kazası sonucunda müvekkillerinin çocukları …’ın vefatı nedeniyle davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldıkları, kazanın meydana gelmesinde … plaka sayılı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunun Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2011/393 Esas sayılı ceza dosyasında alınan ATK raporu ile belirlendiği ve alınan adli tıp raporunun mahkememizce denetime ve hükme esas almaya elverişli görüldüğü, davacıların bu zararından kazaya karışan aracın sigortacısı olan sigorta şirketinin sorumlu olduğu kanaati hasıl olmuştur.Mahkememizce ıslah ile talep edilen tutar üzerinden takdiren %20 hatır taşımacılığı indirimi yapılmış olup, bu indirimin mahkemenin takdirinde olduğu, bu hususun davacı tarafça ıslah aşamasında bilinmesi mümkün olmayacağından reddedilen kısım üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini,
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
1-21.242,21-TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-63.181,30-TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili süresinde sunmuş olduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi bilirkişisi tarafından hesaplanan tazminat miktarından %20 hatır taşıması indirimi yaptığını, bu kararın hukuka aykırı bulunduğunu, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşmiş kararında hatır taşıması indirimi yapılmadığı gibi Yargıtay tarafından da bu hususta herhangi bir karar verilmediğini, işbu davanın Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen dosyası eki niteliğindeki dava olduğunu, kesinleşen ve Yargıtay incelemesinden geçen Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi kararında hatır taşıması indirimi yapılmamasına rağmen ek dava niteliğindeki bu dosyada hatır taşıması indirimi yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/393 Esas ve 2012/203 Karar sayılı dosyasında Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden alınan kusur raporunda sürücü …’un asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle hatır taşıması indirimi yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu kazada … plaka sayılı araç içerisinde bulunan ve hayatını kaybeden … ve … için açtıkları tazminat davalarının da sonuçlandığını, aynı mahiyetteki davada Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/47 Esas ve 2022/489 Karar sayılı ilamı ile karara çıktığını, gerekçesi henüz yazılmamış olan Kayseri 2. Asliye ticaret Mahkemesinin 2022/28 Esas sayılı dosyalarında mahkeme tarafından hatır taşıması indirimi yapılmamasına rağmen bu dosyada hatır taşıması indirimi yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın hatır taşıması yönünden kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili süresinde sunmuş olduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ek davaya konu taleplere ilişkin Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/261 Esas ve 2020/270 Karar sayılı kararının dava tarihi itibariyle kesinleşmediğini, davacıların işbu ek davaya konu taleplerinin kötü niyetli olduğunu, sigorta şirketlerinin zenginleşme aracı olarak görülmemesi gerektiğini, ayrıca davacının mezkur davayı belirsiz alacak davası olarak açmasının davanın esasına ve hukuka aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının beyan dilekçesi olarak sunduğu ancak “ıslah” olarak kabul gören dilekçesinin niteliğinin açıkça anlaşılmadığını, destekten yoksun kalma tazminatı hesabını kabul etmediklerini, 19.06.2021 tarihinde yürürlüğe giren ve karayolları trafik kanunu’nda yapılan değişiklik ile hesaplamanın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında öngörülen usul ve esaslara göre %2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak hesaplanması gerektiğini, zorunlu mali sorumluluk genel şartları hükmü uyarınca da tazminat hesaplamasında kullanılması gereken yaşam tablosunun TRH 2010 ve hesaplamada esas alınması gereken teknik faiz %1,8 olarak düzenlendiğini, işbu nedenle tazminat hesaplanmasında bu tablonun kullanılmasını ve teknik faizin % 1,8 olarak esas alınmasını talep ettiklerini, bu rapor doğrultusunda verilen hükmü kabul etmediklerini, yargılamada müvekkili şirketin hak arama özgürlüğünün yeterli şekilde kullandırılmadığını, bu nedenle Anayasa ile korunan hak arama hürriyetlerinin kısıtlandığını, bu nedenlerle tehir-i icra taleplerinin kabulü ile, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dairemizce, HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede;
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 53. maddesi gereği destekten yoksun kalma tazminatından oluşan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın belirsiz alacak davasını düzenleyen 107. maddesinde “(1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. (2) Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hükme göre belirsiz alacak davasının alacak miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği ya da imkânsız olduğu hallerde olanaklı olduğu anlaşılmaktadır.
Belirsiz alacak davasında davacı, alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesinden sonra HMK’nın 107. maddesine dayalı olarak bir kez alacağını artırabilir. Ayrıca davasını HMK 176. ve devamı maddelerine göre bir kez de ıslah edebilir. Islah, taraf usul işlemlerinin kısmen veya tamamen düzeltilmesidir.
HMK’nun 109.maddesinde “(1) Talep konusunun niteliği itibariyle bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir…” hükmü düzenlenmiştir.Davacı vekili dosya kapsamında alınan kök aktüer raporu alındıktan sonra hesaplanan miktara göre 01.09.2022 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talebini davacılar için toplam talebini 105.529,29 TL’ye yükseltmiş, ilk derece mahkemesince davacılar vekilinin bedel artırım dilekçesindeki miktarı kapsar şekilde hatır taşıması indirimi de yapılmak suretiyle maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Somut olayda, dava tarihi 24.01.2022 tarihi olup, davacı vekili dava dilekçesinde yargılama sırasında belirlenecek gerçek alacak miktarı üzerinden artırılmak kaydıyla davacı … için 15.866,00 TL, … için 18.885,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/261 Esas, 2020/270 K. sayılı ilk davanın açıldığı tarih olan 15/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş açıkça HMK’nın 107. maddesine dayalı olarak belirsiz alacak davası açtığını açıklamıştır. Daha önce, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/261 Esas, 2020/270 K. sayılı dosyasıyla, aynı taraflar arasında, aynı trafik kazası sebebiyle, destekten yoksun kalma tazminatı davasının açılmış olduğu, bu dosyada aktüerye bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda davacı …için 37.686,17 TL, … için 43.716,02 TL destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, davacı tarafça Yargıtay bozma ilamı öncesinde destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin mahkemeye vermiş olduğu ıslah dilekçesiyle davacı … için 21.819,86 TL, davacı … için de 24.230,90 TL olarak ıslah edilmiş olunduğundan ve Yargıtay bozma ilamından sonra talep sonucunun artırılması mümkün olmadığından, mahkemece davanın kabulüne, davacı … için 21.819,86 TL , davacı … için 24.230,90 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmiş, kararın 22.06.2022 tarihinde kesinleşmiş olduğu; eldeki davanın da bu davanın devamı niteliğinde bir ek dava olup, başvuru dilekçesinin kısmi dava kapsamında olduğu, belirsiz alacak davası olarak tanımlanamayacağı, bu ek dava ile ancak önceki davada istenemeyen alacak kısmının talep edilebileceği, aynı taraflar arasında, aynı sebepten dolayı açılmış, neticelendirilmiş ve kesinleşmiş olan davada, kusur, tazminat miktarı, sorumluluk yönünden uyuşmazlığın çözümlenmiş olduğunun kabulü ile, ilk davanın devamı niteliğinde olan eldeki davada ilk davada yapılmayan veya yapılmış olup da değerlendirilmiş olan itirazların yapılamayacağı, bu sebeple davalı vekilinin tazminatın hesaplanmasına ilişkin istinafının yerinde olmadığı, yine eldeki davanın Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/261 E. 2020/270 K. sayılı dosyasının devamı niteliğinde olması ve ilk davada talep edilemeyen tazminat miktarı yönünden talepte bulunulduğu hususu dikkate alınarak davalı vekilinin derdestlik itirazının yerinde olmadığı, ancak davalı vekilinin eldeki davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı yönündeki istinafının yerinde olduğu, davacı tarafça Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/261 E. 2020/270 K.sayılı dosyasında aktüerya bilirkişi tarafından hesaplanan ve mahkemece hüküm altına alınmayan, davacı … için 37.686,17 TL – 21.819,86 TL = 15.866,31 TL (talep 15.866,00 TL), davacı … için 43.116,02 TL – 24.230,90 TL = 18.885,12 TL (talep 18.885,00 TL) destekten yoksun kalma tazminatının talep edilebileceği kanaatine varılarak, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nun 353/1-b/2.maddesi uyarınca kaldırılarak, dairemizce “açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacı … için 15.866,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına, davacı … için 18.885,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi fazlaca talebin reddine karar verilmesi” gerektiği tespit edilmiştir.
Bu durumda dairemizce istinaf kanun yoluna başvuran davacılar vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmeyerek 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı …vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri kısmen yerinde görülerek 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere) ;
A-) Davacıların istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
B-) Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ İLE,
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/63 Esas, 2022/951 Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA, hükmün HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince YENİDEN TESİSİNE,
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
1-) 15.866,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-) 18.885,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
3-) Alınması gerekli 2.373,84 TL karar ve ilam harcından 118,70 TL peşin harç, 242,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 360,70 TLharcın mahsubu ile bakiye 2.013,14 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-) Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 118,70 TL peşin harç ve 242,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 441,40 TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-) a-) Davacı … kendisini bir vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 15.866,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
b-) Davacı … kendisini bir vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
6-) a-) Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen kısmı için tespit edilen 10.686,76 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalıya verilmesine,
b-) Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen kısmı için tespit edilen 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalıya verilmesine,
7-) 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinden davanın kabul-red oranına göre hesap edilen 447,84 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 912,16 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
😎 Davacı tarafın yaptığı 800,00-TL bilirkişi ücreti, 63,80-TL posta ücreti olmak üzere toplam 863,80-TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranına göre hesap edilen 284,44 TL’nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, bakiyenin davacılar üzerinde bırakılmasına,
9-) 76100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
C-) Davalı … Şirketi’nin istinaf başvurusu kabul edilmiş olmakla;
1-) İstinaf karar harcının talep halinde davalı …Şirketi’ne iadesine,
2-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-) Davalı … tarafından yatırılan 220,70 TL’nin davacılardan alınarak davalı …’ne verilmesine,
Ç-) Davacıların istinaf başvurusu reddedilmiş olmakla;
1-) Davacılardan ayrı ayrı alınması gereken 269,85’er TL istinaf karar harçlarından istinaf başvurusu sırasında ayrı ayrı peşin yatırılan 361,00’er TL’den mahsubu ile bakiye 91,15’er TL’nin talep halinde davacılara iadesine,
2-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-) Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
D-) 1-) İstinaf yargılaması bakımından istinaf kanun yoluna başvuranlar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümleri uyarınca yatırana iadesine,
2-) Kararın kesin olması nedeniyle taraflara tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin HMK’nın md. 302/5 ve 359/3 uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. HMK’nın 353/1-b/1. ve 353/1-b/2. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1 – a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi.28/12/2023