Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/180
KARAR NO: 2023/2191
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/11/2022
NUMARASI: 2020/835 Esas, 2022/829 Karar
DAVA TÜRÜ: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat:
DAVA TARİHİ: 07.12.2020
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 14.12.2023
YAZILDIĞI TARİH: 14.12.2023
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/835 Esas 2022/829 Karar sayılı ilamı davacılar vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle inceleme aşamasında dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜP GÖRÜŞÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların murisi …’nın 10/09/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, … plakalı numaralı aracın davalı …’in sevk ve idaresinde, yaya geçidinde karşıdan karşıya geçmeye çalışan muris …’ya arkadan, aşırı hızlı ve uyuşturucu madde kullanmak suretiyle çarpması neticesinde kazanın meydana geldiğini, kazaya karışan aracın davalı … şirketi tarafından sigortalandığını, kazanın meydana gelmesinde murisin kusurunun bulunmadığını, yapılan ceza yargılamasında kusura ilişkin ifadelerin ve tanık beyanların incelenmesi gerektiğini, davacıların murisinin kazadan önce … AŞ de çalıştığını, arabuluculuk görüşmelerinden anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle şimdilik 500,00’er TL destekten yoksun kalmaya dayalı maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; 10/09/2020 tarihinde meydana gelen üzücü ve istenmeyen kazanın meydana geldiğini, davalının davacılarla acılarını paylaşmak, başsağlığı dilemek istemişse de davacılar tarafından kabul edilmediğini, davacıların acı kaybına karşın elinden birşey gelmediğini, davalının uyuşturucu kullanması ve etkisi altında araç kullanmasının söz konusu olmadığını, idrar testinde uyuşturucu kullanılan ortamda bulunması veya 2-3 hafta önce uyuşturucu kullanılmasında dahi idrar testinde çıkabileceğini, davalının uyuşturucu etkisinde olmadığını, kazanın oluş biçiminin kusura etkili olduğunu, müteveffanın epilepsi hastalığı olduğunu, ağır derecede ilaç kullanımının söz konusu olduğunu, kullanılan ilaçların tespitine ilişkin SGK ya müzekkere yazılması gerektiğini, trafiğe çıkmasına etki edecek bir hastalık ve ilaç kullanımının söz konusu ise müteveffanın elektrikli bisiklet kullanması ve trafiğe çıkmasının mümkün olup olmadığının tespitini, kazanın oluş biçiminin dava dilekçesinde beyan edildiği gibi olmadığını, kullanılan elektrikli bisikletin hiçbir ışıklandırma, zorunlu olan kask takılmasının mevcut olmadığını, davalı tarafından müteveffanın kullandığı bisikletin yolda görülmediğini, müteveffanın aracı ile yaya geçidinden geçmesinin ve ışıklandırma olmadan ilerlemesinin söz konusu olmadığını, karşıdan karşıya geçmesi halinde görülmesinin mümkün olmadığını, bisikletin ışıklarının yanıp yanmadığı ve trafiğe çıkma izninin olup olmadığının tespiti gerektiğini, davalının kazanın oluşumunda kusuru bulunmadığını, tanık beyanları da dikkate alınarak bilirkişi rapor alınması gerektiğini, kaza tespit tutanağının hatalı ve kazanın oluş biçimi ile bağdaşmayan tespitlerle dolu olduğunu, tutanakta 99 metre fren izi olduğunun yazıldığını, hatalı tespitler yapıldığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; aktüer bilirkişi raporunda davacı çocuk …’nın destek zararı 170.746,90-TL, davacı eş …’nın destek zararı ise 969.449,19-TL olarak belirlenmiş ise de, davacılar vekilince ıslah dilekçesinde davacı … için 150.000,00-TL, davacı … için 850.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği anlaşılmakla, davanın kabulü ile davacı eş … için 850.000,00-TL, davacı çocuk … için 150.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … yönünden kaza tarihi olan 10/09/2020 tarihinden, davalı …yönünden ise temerrüt tarihi olan 21/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (Davalı …nin sorumluluğu poliçe limiti olan 390.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine dair karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili …’nın eşi, …’nın babası ve murisleri …, 10.09.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, dava konusu trafik kazasının, davalı …’in, diğer davalı … şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile teminat altına alınan aracı ile, aşırı hızlı ve uyuşturucu madde kullanmak suretiyle, kullandığı elektrikli bisikletle yaya geçidinden geçmekte olan muris …’ya çarpması sonucu meydana geldiğini, kaza nedeniyle muris …’nın vefat ettiğini, davalı … ’in kazaya ilişkin cezai sorumluluğu kapsamındaki Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2020/511 E- 2021/823 K sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile davalının uyuşturucu madde tesiri altında aşırı hızla araç kullanması ve diğer kuralları uymaması sebebiyle ağır derecede asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davalı … şirketi … Sigorta’nın, kaza tarihi olan 10.09.2020 tarihi itibarıyla geçerli olan 410.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, ilk derece mahkemesince istinafa konu gerekçeli kararda, dava konusu ZMMS poliçesinin incelenmesi neticesinde ölüm-sürekli sakatlık şahıs başına teminata ilişkin poliçe limitinin 390.000,00 TL olduğunun hüküm altına alındığını, istinafa konu kararı bu yönüyle kabul etmediklerini, ilk derece mahkemesince muris …’nın dava konusu kazada %10 kusurlu olduğuna karar verildiğini, muris …’nın söz konusu kazada herhangi bir kusuru bulunmadığını, davalı … ’in yüzde yüz kusurlu olduğunu, müvekkillerin murisi …’nın %10 kusurlu olduğuna ilişkin kararı kabul etmediklerini, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın ıslah edilen tutar üzerinden kabulünün gerektiğini, yapılan kusur indirimini kabul etmediklerini, karara esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının eksik hesaplandığını, hesaplamalara esas alınan ücret eksik tespit edildiğinden tazminat tutarının da eksik kaldığını, buna ilişkin bilirkişi raporuna beyan dilekçesinde itirazları bulunduğunu, ilk derece mahkemesinin itirazı dikkate almadığını, müvekkilleri lehine hükmedilen destekten yoksun kalma tazminatını da kabul etmediklerini, bu nedenlerle kamu düzenine, delillere, usul ve yasaya aykırı şekilde tesis edilen ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce, HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede;Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada kazanın meydana geliş şekline ilişkin ceza yargılamasında belirlenen maddi olgular ile kusura ilişkin bilirkişi raporunda tespit edilen kural ihlalleri dikkate alınmak suretiyle mahkemece davacıların desteği müteveffa …’nın %10 oranında, davalı sürücü …’in %90 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılarak hüküm kurulmasında herhangi bir isabetsizlik yoktur. Davacılar vekilinin kusur oranına ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.Destek tazminatına ilişkin Aktüerya Raporu’nun incelenmesinde müteveffanın asgari ücretin 1,713 katı gelirinin olduğu tespit edilmiş, SGK tarafından ölüm nedeniyle davacılara rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacı eş …’nın yeniden evlenme ihtimalinin %12 olarak belirlendiği ve Yargıtay kararlarına uygun şekilde TRH 2010 yaşam tablosu ve %10 iskonto yöntemiyle raporun hazırlandığı ve bu raporun hükme esas alındığı anlaşılmakla davacılar vekilinin Aktüerya Raporuna ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.İlk derece mahkemesince dosyada bir örneği bulunan poliçede ölüm halinde limitin 390.000,00 TL olduğu belirtilerek, davalı …Ş. hakkında poliçe limitiyle (390.000,00 TL) sınırlı olmak üzere davanın kabulüne karar verilmiş ise de, kaza tarihindeki poliçe limitinin 410.000,00 TL olduğu anlaşılmakla davacılar vekilinin bu hususa ilişkin istinaf sebebinde haklı olduğu sonucuna varılmıştır. Zira poliçenin başlangıç tarihinin 10.10.2019 olduğu, bitiş tarihinin 10.10.2020 olduğu, başlangıç tarihi itibariyle poliçe limiti 390.000,00 TL olsa da, davacılar vekilinin istinaf dilekçesinde de belirttiği üzere 01.06.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Genel Şartları A.3 maddesi gereği kaza tarihi (10.09.2020) itibariyle geçerli zorunlu sigorta teminat limitleri dahilinde sigorta şirketlerinin sorumlu olduğu anlaşılmakla ve kaza tarihinde geçerli limitin 410.000,00 TL olduğu tespit edilmekle hükmün bu yönüyle düzeltilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.Bu durumda dairemizce istinaf kanun yoluna başvuran davacılar vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri kısmen yerinde görülerek 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere) ;
A-) Davacıların istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ İLE,
B-) Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/835 Esas, 2022/829 Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA, hükmün HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince YENİDEN TESİSİNE,
1-DAVANIN KABULÜ ile, davacı eş … için 850.000,00-TL, davacı çocuk … için 150.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … yönünden kaza tarihi olan 10/09/2020 tarihinden, davalı …yönünden ise temerrüt tarihi olan 21/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (Davalı …nin sorumluluğu poliçe limiti olan 410.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine,
2-Alınması gereken 68.310,00-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacılar tarafından yatırılan 54,40-TL peşin harç ile 3.412,09-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 64.843,51-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına, (Davalı …nin sorumluluğunun 26.585,83-TL ile sınırlı tutulmasına)
3-Davacılar tarafından yatırılan 54,40-TL başvurma harcı, 54,40-TL peşin harç ile 3.412,09-TL ıslah harcı toplamı olan 3.520,89-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, (Davalı …nin sorumluluğunun 1.443,56-TL ile sınırlı tutulmasına)
4-Davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan; 167,50-TL tebligat gideri, 28,50-TL müzekkere ve posta gideri ile 2.000,00-TL bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 2.196,00-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, (Davalı …nin sorumluluğunun 900,36-TL ile sınırlı tutulmasına)
5-Davalılar tarafından yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı … lehine A.A.Ü.T. 13/1. maddesi uyarınca 111.500,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine, (Davalı …nin sorumluluğunun 53.776,00-TL ile sınırlı tutulmasına)
7-Davacı … lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 23.500,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine, (Davalı …nin sorumluluğunun 9.200,00 TL maktu vekalet ücreti ile sınırlı tutulmasına)
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına, (Davalı …nin sorumluluğunun 557,60-TL ile sınırlı tutulmasına)
9-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
C-) Davacıların istinaf başvurusu kabul edilmiş olmakla;
1-) İstinaf karar harcının talep halinde davacılara iadesine,
2-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-) Davacılar tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 135,00 TL posta masrafı ve 18,00 TL e-tebligat gideri olmak üzere toplam 373,70 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
D-) 1-) İstinaf yargılaması bakımından istinaf kanun yoluna başvuran tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümleri uyarınca yatırana iadesine,
2-) Kararın kesin olmaması nedeniyle taraflara tebliği işlemlerinin Dairemizce yapılmasına,
Dair; tarafların yokluğunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b/1 uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca Yargıtay yolu AÇIK olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/12/2023