Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/593 E. 2023/270 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T. C.
K A Y S E R İ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/593
KARAR NO: 2023/270
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/12/2021
NUMARASI: 2021/74 Esas, 2021/1129 Karar
DAVANIN KONUSU: Ölüm Sebebiyle Açılan Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ: 24.01.2017
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 14.02.2023
YAZILDIĞI TARİH: 14.02.2023
Yukarıda ayrıntılı bilgileri yazılı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/74 Esas, 2021/1129 Karar sayılı kararına karşı davalı … vekili ve davalı … A.Ş. vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ün, davalı … adına kayıtlı olan ve diğer davalı … A.Ş. tarafından sigortalanan … plakalı aracı ile 03.04.2015 tarihinde kaldırıma çarpması sonucu davacı …’nın oğlu, diğer davacı …’in kardeşi olan …’in vefat ettiğini, olayda 130 promil alkollü bulunan sürücünün Kayseri 13.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/369 E. 2016/744 K.sayılı kararı ile 4 yıl hapis cezası aldığını, davalı sigorta şirketinin davacı… için 14.367,00 TL, davacı… için 16.678,00 TL ödediğini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere alınan ödemenin çok düşük olduğunu, vefat edenin 15 yaşında kaybı nedeniyle oldukça büyük acılar yaşayan ailenin büyük acılar yaşadığını ve ömür boyu yaşamaya devam edeceğini beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalamak kaydıyla davacı… … için 500,00 TL, … için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL.destekten yoksun kalma tazminatının 03.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline, davacı… … için 55.000,00 TL, … için 55.000,00 TL.davacı … … için 40.000,00 TL manevi tazminatın 03.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar … ve … tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; 03.04.2015 tarihinde kazaya karışan … plakalı aracın müvekkli şirket tarafıondan ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, sigortalının kusurlu olması halinde sigortacının sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin davacı… için 16.678,00 TL, davacı… için 14.367,00 TL ödeme yaptığını, bakiye tazminat talebinde ödeme verilerinin dikkate alınması gerektiğini, müteveffanın sürücünün alkollü olduğunu bilmesine rağmen araca bindiğinden müterafik kusurlu olduğunu, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini beyanla davacıların destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitini, hatır ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, yapılan ödemelerin mahsup edilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … plakalı aracı …’a uzun süreli kiraya verdiğini, kiracıların kaza anında aracın zilyedi olduklarını, müvekkilinin aracın işleteni olmadığından sorumluluğunun bulunmadığını, davacı tarafın kusura ilişkin beyanlarını kabul etmediklerini, sürücünün alkollü olmasının başlı başına kusur nedeni olmadığını, alkolün kazaya etkili olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacıların sigorta şirketinden ödemeyi ibraname ile aldığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasının söz konusu olmadığını beyanla öncelikla davanın ilk itirazları doğrultusunda, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, cevap dilekçesinde özetle; Mütevaffanın müvekkilinin arkadaşı olduğunu, onun ısrarı ile aracı kiraladığını, olayın oluşumunda müteveffanın da katkısı bulunduğunu, müteveffanın ölmesinin tamamen tesadüfi ve kaderle ilgili vakıa olduğunu, müvekkilinin olaydan büyük üzüntü duyduğunu, müvekkilinin hem öğrenci, hem de çalışan bir kişi olduğunu, manevi tazminatın fahiş olduğunu, anne babaya ödenen tazminatın tam ve doğru olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile davacı… İçin 61.180,39-TL, davacı… için 61.632,93-TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma zararı) (davalı … AŞ yönünden kısmı ödeme tarihi olan 06/07/2015 tarihinden, davalı … ve … yönünden kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti olan 290.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere) adı geçen davalılardan alınarak davacılara verilmesine, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile: Davacı… için 25.000,00- TL, davacı… için 25.000,00-TL, davacı … için 10.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve …’den alınarak davacılara verilmesine, fazla istemin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflarca İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: A-) Davalı … vekili, süresi içinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin araç işleteni olmadığı, dosyadaki tüm belgelerle (kazayı yapan kişinin, aracı araç kiralama şirketinden kiraladığına dair beyan, araç kiralama sözleşmesi ve diğer tüm delillerle) açıkça ispatlandığını, müvekkili …’in aracı dava dışı şahıslara tüm mali hak ve yükümlülüklerle verdiğini ve işleten sıfatını kaybettiğini, kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işleten kişilerin dava dışı kişiler olduğunu, sorumluluğun onlarda olduğunu, dosya kapsamında alınan raporlar ve sundukları belgeler neticesinde müvekkili …’e atfedilebilecek bir kusur olmadığını, müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını, araç işleten sıfatının olmadığını, müvekkilinin kendi adına bir araba aldığını ve bir süre sonra bu aracı dava dışı 3. kişi olan araç kiralama işi yapan işleten …’e kiraladığını, bu aşamadan sonra müvekkilinin sadece resmi kayıtlarda araç maliki olduğunu, aracın fiili kullanımı, tasarrufunun tamamen dava dışı 3. kişilere geçtiğini, zaten aracın kaza yapan …’e dava dışı 3. kişi olan araç kiralama işi yapan 3. kişiler tarafından kiraya verildiğini, bu durumda müvekkilinin kiralamadan haberinin dahi olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılasını, davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Davalı … A.Ş. vekili, süresi içinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kaldırma kararı sonrasında hüküm tarihine en yakın tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, kararın tazminat tutarı yönünden yalnızca müvekkili şirket tarafından istinaf edildiğini, mahkemece bu husus gözetilmeksizin güncel asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacının istinafı olmadığı için ilk rapordaki asgari ücreti verisi yönünden kararın kesinleştiğini, kaldı ki dosyada yeniden hesap raporu alınmasını gerektirir bir husus bulunmadığını, söz konusu indirimler yapıldığı takdirde ödeme tarihindeki verilere göre zararın karşılandığını, bu nedenlerle tehir-i icra taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun incelenebilmesi için Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi gereğince ön inceleme koşullarının gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu maddede sayılan koşullardan birinin mevcut olmaması halinde istinaf başvurusunun usulden reddedilmesi zorunludur. Bu şartlar kamu düzeninden olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmaktadır. İstinaf talebine konu dosya kapsamı incelendiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme koşullarında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, davalı … A.Ş. vekili ve davalı … vekilinin istinaf başvurularının ön inceleme bakımından kabul edilebilir olduğu ve inceleme aşamasına geçilmesi gerektiği tespit edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesinde, Bölge Adliye Mahkemesinin, incelemesini kamu düzenine ilişkin hususlar hariç olmak üzere istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplere bağlı olarak yapması gerektiği hususu düzenlenmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2018/9860 Esas ve 2018/14781 Karar sayılı ilamında da Bölge Adliye Mahkemelerinin istinaf sebepleri ile bağlı olduğu vurgulanmıştır.)
Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
İlk derece mahkemesinin 28/11/2019 tarihli, 2017/110 Esas, 2019/959 Karar sayılı birinci kararında; Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile davacı… için 58.439,00-TL, davacı… için 58.995,00-TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma zararı) (davalı … A.Ş. yönünden kısmi ödeme tarihi olan 06/07/2015 tarihinden, davalı … yönünden kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti olan 290.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere) adı geçen davalılardan alınarak davacılara verilmesine, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile: davacı… için 25.000,00- TL, davacı… için 25.000,00-TL, davacı … için 10.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacılara verilmesine, fazla istemin reddine, davalı … yönünden davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili ve davalı … A.Ş. tarafından vekilleri vasıtasıyla istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi sonucunda Dairemizin 08/09/2020 tarihli, 2020/371 Esas, 2020/561 Karar sayılı kaldırma kararında; Davalı …’in araç maliki olması nedeniyle işleten sıfatının olup olmadığı bakımından ayrıntılı araştırma ve değerlendirme yapılması gerektiği ayrıca hatır taşıması indirimi ile müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği ayrıca yargılama gideri ve vekalet ücretindeki hata yönlerinden tarafların istinaf başvurusu haklı görülerek kararın kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir.
Kaldırma kararı doğrultusunda ilk derece mahkemesince devam edilen yargılama sonucunda verilen 16/12/2021 tarihli, 2021/74 Esas, 2021/1129 Karar sayılı ikinci kararda; Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile davacı… İçin 61.180,39-TL, davacı… için 61.632,93-TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma zararı) (davalı … A.Ş. yönünden kısmı ödeme tarihi olan 06/07/2015 tarihinden, davalı … ve … yönünden kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti olan 290.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere) adı geçen davalılardan alınarak davacılara verilmesine, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı… için 25.000,00- TL, davacı… için 25.000,00-TL, davacı … için 10.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve …’den alınarak davacılara verilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … A.Ş. vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bu nedenle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulüne dair ikinci kararına karşı kamu düzenine ilişkin hususlar ve davalı … A.Ş. vekili ile davalı … vekilinin istinaf itirazlarıyla sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Bilindiği üzere, trafik kazasında sürücünün kusurlu olması halinde zarar gören maddi ve manevi zararını 6098 sayılı TBK’nun 49, 53 ve 56. maddeleri uyarınca sürücüden (somut olayımızda davalı …) isteyebilir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi uyarınca bir motorlu aracın işletilmesinin bir kişinin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zararına sebep olması halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi bu zarardan müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmuştur. Aynı Kanun md. 3 uyarınca aracın maliki işleten sayıldığından araç malikinden (somut olayımızda işleten …) de maddi ve manevi zararın tazmini talep edilebilir. Öte yandan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Dolayısıyla davacıların, maddi zararını … plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı … A.Ş.’den isteme hakkı da vardır.
Davalı … yönünden kaldırma kararı öncesi uzun süreli araç kiralayan sıfatıyla işleten sıfatı bulunmadığından bahisle adı geçen davalı yönünden maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ise de, kaldırma kararında belirtilen kaldırma gerekçeleri doğrultusunda yapılan araştırma sonucu dava dışı “…” isimli bir ticari işletme veya esnaf işletmesi bulunmadığı, … plaka sayılı kazaya karışan aracın motorlu taşıt vergisi, trafik para cezası gibi vergi ve cezaların davalı … tarafından ödendiği, uzun dönem araç kiralama iddiasını ispat yükünün bunu ileri süren tarafa ait olduğu, dolayısıyla davalı …’in aracı uzun dönem kiraya verdiğini ve işleten sıfatı bulunmadığını ispatla yükümlü olduğu, sunmuş olduğu kayıt ve belgelerin ayrıca kaldırma kararı sonrası yapılan yazışma ve kurumlarca verilen yazı cevapları bir arada değerlendirildiğinde davacı … tarafından aracın uzun dönem kiraya verildiğinin ispatlanamadığı, sadece kira sözleşmesine ilişkin adi yazılı belgenin üçüncü kişiler bakımından hüküm ifade etmeyeceği, sonuç olarak; davalı …’in kaza tarihi itibariyle davalı … tarafından kullanılan … plaka sayılı aracın maliki ve işleteni olması dolasıyla 2918 Sayılı KTK m.85 gereğince davacıların bu kaza nedeniyle uğramış oldukları maddi (destekten yoksun kalma) ve manevi zararlardan sürücü ve diğer davalı olan sigorta şirketi ile birlikte sorumlu oldukları kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla davalı …’in işleten sıfatıyla sorumlu tutulamayacağı yönündeki istinaf itirazlarının yerinde olmayıp reddedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
İlk derece mahkemesinin 28/11/2019 tarihli, 2017/110 Esas, 2019/959 Karar sayılı birinci kararıyla ilgili istinaf incelemesi sonucunda Dairemizin 08/09/2020 tarihli, 2020/371 Esas, 2020/561 Karar sayılı kaldırma kararında; Davalı …’in araç maliki olması nedeniyle işleten sıfatının olup olmadığı bakımından ayrıntılı araştırma ve değerlendirme yapılması gerektiği ayrıca hatır taşıması indirimi ile müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği ayrıca yargılama gideri ve vekalet ücretindeki hata yönlerinden tarafların istinaf başvurusu haklı görülerek kararın kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir. Dolayısıyla bunun dışındaki hususlar bakımından taraflar lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Buna rağmen ilk derece mahkemesinin kaldırma kararı sonrasında yeni asgari ücret üzerinden yeni bir hesap raporu alarak ve hatır taşıması indirimi ile müterafik kusur indirimini güncel asgari ücret üzerinden belirlenen tazminat miktarları üzerinden yapılması hatalı olmuştur. İlk derece mahkemesince yapılması gereken 04/03/2019 havale tarihli hesap bilirkişisi raporunda belirlenen tazminatlar üzerinden hatır taşıması indirimi ile müterafik kusur indirimi yapılmasından ibaret olmasına rağmen güncel asgari ücret üzerinden yeniden rapor alınarak bulunan tazminatlar üzerinden hatır taşıması indirimi ile müterafik kusur indirimi yapılması taraflar lehine oluşan usuli kazanılmış hakkı ihlal mahiyetindedir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2019/2458, K:2020/6944 sayılı ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2020/2598, K:2021/34 sayılı kararlarında da aynı yönde kabul ve açıklamalara yer verilmiştir.) Dolayısıyla bu yönlere ilişkin davalıların istinaf başvurusu haklı görülerek kabul edilmiştir. Öte yandan; davacıların ıslah dilekçesinde talep ettikleri maddi tazminat miktarları ve ilk derece mahkemesinin ikinci kararında hüküm altına alınan maddi tazminat miktarları dikkate alındığında 6100 sayılı HMK md. 26’daki taleple bağlılık kuralı ihlal edilerek davacıların talebinin aşıldığı anlaşıldığından kararın bu yönüyle de hatalı olduğu tespit edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca yargılamada bir eksiklik bulunmamakla birlikte kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı veya yargılamada bulunan eksikler duruşma yapılmadan tamamlanacak nitelikte ise Bölge Adliye Mahkemesince düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenleme ve imkan doğrultusunda, davalı … A.Ş. vekili ve davalı … vekilinin istinaf başvuruları kısmen kabul edilerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca Dairemizce gerekli düzeltme duruşma açılmaksızın yapılmalıdır. Bu doğrultuda; 04/03/2019 havale tarihli hesap bilirkişisi raporunda davacı… için 67.397,72 TL maddi tazminat belirlendiğinden bu miktardan %20 oranında hatır indirimi yapıldığında 53.918,17 TL, bu rakamdan da %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığında 43.134,54 TL bulunduğundan davacı… için 43.134,54 TL maddi tazminata hükmedilmelidir. 04/03/2019 havale tarihli hesap bilirkişisi raporunda davacı… için 67.673,44 TL maddi tazminat belirlendiğinden bu miktardan %20 oranında hatır indirimi yapıldığında 54.138,75 TL, bu rakamdan da %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığında 43.311,00 TL bulunduğundan davacı… için 43.311,00 TL maddi tazminata hükmedilmelidir. Ancak bu düzeltmeler sadece istinaf kanun yoluna başvuran davalı … A.Ş ve davalı … bakımından yapılabilir. Diğer davalı … tarafından istinaf başvurusu yapılmadığından sadece kamu düzeni kapsamında kaldığı için re’sen nazara alınan taleple bağlılık kuralına riayet edilerek ıslah dilekçesindeki talepler üzerinden davacı… için 58.439,00 TL, davacı… için 58.995,00 TL maddi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir.
Yasal, hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeni ile davanın kısmen kabul edilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği önem kazanmaktadır. Kısmen reddedilen miktar, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 51 ve 52 maddesinden kaynaklanan bir indirim ise indirim miktarı yasadan kaynaklandığından bu indirim nedeni ile davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyecektir. Şu durumda; davalı … A.Ş ve davalı … bakımından maddi tazminatların kısmen reddedilen miktarın, asıl alacaktan takdiri indirim yapılması nedeniyle yasadan kaynaklandığı ve bu nedenle davalılar … A.Ş. ve … yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceği nazara alınarak hüküm kurulması gerekmektedir. (Benzer uyuşmazlıklarda Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2018/4519, K:2020/892 ve yine 17. Hukuk Dairesi’nin E:2013/17778, K:2014/2685 sayılı kararlarında da aynı yönde kabul ve açıklamalara yer verilmiştir.)
Netice itibariyle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca gerekli düzeltmeler duruşma açılmaksızın yapılarak Dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
A-) Davalı … A.Ş. ile davalı …’in istinaf başvurularının KISMEN KABULÜNE; 6100 sayılı HMK md. 353/1-b-2 uyarınca Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.12.2021 tarihli, 2021/74 Esas, 2021/1129 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, hükmün düzeltilerek yeniden tesisine,
B-) 1-) Davacıların maddi tazminat talebinin davalı … bakımından tamamen, davalılar … A.Ş. ve … bakımından kısmen KABULÜ İLE:
a-) Davacı… … için 58.439,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalılar … A.Ş. ve …’in 43.134,54 TL’lik bölümünden sorumlu olması kaydıyla) davalı … A.Ş. yönünden kısmi ödeme tarihi olan 06/07/2015 tarihinden, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti olan 290.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan alınarak adı geçen davacıya verilmesine, davalılar … A.Ş. ve … bakımından fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
b-) Davacı… … için 58.995,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalılar … A.Ş. ve …’in 43.311,00 TL’lik bölümünden sorumlu olması kaydıyla) davalı … A.Ş. yönünden kısmi ödeme tarihi olan 06/07/2015 tarihinden, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti olan 290.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan alınarak adı geçen davacıya verilmesine, davalılar … A.Ş. ve … bakımından fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
2-) Davacıların manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE: Davacı… için 25.000,00 TL, davacı… için 25.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin reddine,
3-) Maddi tazminat talebi yönünden alınması gerekli 8.021,91 TL karar ve ilam harcından 68,31-TL peşin harç ve 397,69-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 466,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.555,91-TL karar ve ilam harcının davalılar …, … ile … AŞ’den (davalı … A.Ş. ve …’in sorumluluğunun 5.561,90-TL ile sınırlı olmak üzere) tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-) Davacı tarafça yatırılan 68,31-TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı ve 397,69-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 497,40 TL harç masrafının davalılar …, … ile … A.Ş.’den alınarak davacılara verilmesine,
5-) Manevi tazminat talebi yönünden 4.098,60-TL karar ve ilam harcından 447,44-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.651,16-TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-) Davacı tarafça yatırılan 447,44-TL peşin harcın davalılar … ve …’den alınarak davacılara verilmesine,
7-) a-) Maddi tazminat talebi yönünden; davacı tarafça yapılan posta ve tebligat masrafı 241,30-TL, adli tıp rapor ücreti 157,25-TL, bilirkişi ücreti 450,00-TL, talimat gideri (bilirkişi ücreti) 600,00-TL olmak üzere toplam 1.448,55-TL yargılama giderinin davalılar …, … ve … A.Ş.’den alınarak ( davalı … A.Ş. ve …’in sorumluluğunun 845,33-TL ile sınırlı olmak üzere) davacılara verilmesine,
b-) Manevi tazminat talebi yönünden davacı tarafça yapılan posta ve tebligat masrafı 241,30-TL, adli tıp rapor ücreti 157,25-TL, bilirkişi ücreti 450,00-TL, talimat gideri (bilirkişi ücreti) 600,00-TL olmak üzere toplam 1.448,55-TL’den kabul-red oranı üzerinden hesap edilen 579,42 TL’nin davalılar … ve …’den alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
😎 Davalı … tarafından yapılan 50,00-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 50,00-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 33,17-TL’sinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
9-) Davalı … tarafından yapılan 5,00-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 2,70 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
10-) Davacı… … lehine maddi tazminat (destekten yoksun kalma) yönünden AAÜT uyarınca 9.350,24-TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, … ve … AŞ’den alınarak adı geçen davacıya verilmesine, (davalı … A.Ş. ve …’in sorumluluğunun 6.901,41 TL ile sınırlı olmak üzere)
11-) Davacı… … lehine maddi tazminat (destekten yoksun kalma) yönünden AAÜT uyarınca 9.439,20-TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, … ve … AŞ’den alınarak adı geçen davacıya verilmesine, (davalı … A.Ş. Ve …’in sorumluluğunun 6.929,31 TL ile sınırlı olmak üzere)
12-) Davacı… … lehine manevi tazminat yönünden AAÜT uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacıya verilmesine,
13-) Davalılar … ve … lehine davacı… …’in reddedilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacı… …’den alınıp bu davalılara verilmesine,
14-) Davacı… … lehine manevi tazminat yönünden AAÜT uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacıya verilmesine,
15-) Davalılar … ve … lehine davacı… …’in reddedilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı… …’den alınıp bu davalılara verilmesine,
16-) Davacı … … lehine manevi tazminat yönünden AAÜT uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınark adı geçen davacıya verilmesine,
17-) Davalılar … ve … lehine davacı … …’in reddedilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı … …’den alınıp bu davalılara verilmesine,
18-) Taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
C-) 1-) İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından AAÜT md. 2/2 hükmü dikkate alınarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-) Davalı … A.Ş. tarafından peşin olarak yatırılan 2.098,00 TL ve davalı … tarafından peşin olarak yatırılan toplam 3.122,00 TL istinaf karar ve ilam harçlarının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde bu davalılara iadesine, davalı … A.Ş. ve davalı … tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının ise Hazineye irad kaydına,
3-) a-) Davalı … A.Ş. tarafından yapılan 441,40 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı masrafı ve 8,80 TL e-tebligat gideri olmak üzere toplam 450,20 TL istinaf yargılama giderinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
b-) Davalı … tarafından yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı masrafının davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-) İstinaf yargılaması bakımından davalılar … A.Ş. ve davalı … tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümlerine göre yatırana iadesine,
5-) Kararın kesin olması nedeniyle taraflara tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin 6100 sayılı HMK md. 302/5 ve 359/3 uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK md. 362/1-a uyarınca Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu kapalı (kesin) olmak üzere oybirliği ile karar verildi4/02/2023