Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/552 E. 2023/226 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T. C.
K A Y S E R İ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/552
KARAR NO: 2023/226
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/11/2021
NUMARASI: 2018/343 Esas, 2021/900 Karar
DAVANIN KONUSU: Ölüm Sebebiyle Açılan Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ: 11.05.2018
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 31.01.2023
YAZILDIĞI TARİH: 31.01.2023
Yukarıda ayrıntılı bilgileri yazılı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/343 Esas, 2021/900 Karar sayılı kararına karşı davacılar vekili ve davalı … (…) … A.Ş. vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacılar vekili, dava dilekçesinde özetle: 26.02.2016 tarihinde sürücüsü ve işleteni … olan … plakalı araç ile davacıların desteği …’ın sürücüsü bulunduğu ve dava dışı … Ltd.Şti.’nin işleteni olduğu … plakalı aracın çarpıştıklarını, davacıların murisi …’ın vefat ettiğini, müteveffanın, kaza sırasında kullanmakta olduğu aracın işleteni olan …Ltd.Şti. isimli işyerinde mobilya ustası olarak çalıştığını, 20 yıla yakın bir süredir bu işyerinde çalıştığını, yaklaşık son 10 yılında usta vasfı ile çalıştığını, kaza anında da müteveffanın iş yerinin verdiği görev doğrultusunda mobilya montaj işlemleri için yolculuk yaptığını, müteveffanın gelirinin 2.500,00-TL – 3.000,00-TL civarında olduğunu, gelirin bir kısmının resmi bir kısmının gayri resmi olarak elden ödendiğini, emsal ücretin araştırılmasını, davacı eş ve çocuklara SGK’dan iş kazası dalından maaş bağlandığını, rücuya tabi ödemelerin sorulmasını, davacıların destek zararına uğradıklarını, dava öncesinde davalı …’in sürücüsü ve maliki bulunduğu … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı … AŞ.’den yapılan başvuru neticesinde kısmi bir ödeme alındığını, yapılan ödemenin gerçek zararın çok altında olduğunu, davalı … AŞ.’nin ise müteveffa …’ın sürücüsü bulunduğu ve dava dışı … Ltd.Şti.’nin işleteni olduğu … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olduğunu, poliçe başlangıç tarihinin 27.05.2015 olduğunu, … AŞ.’ye de zararların ödenmesi için başvuru yapıldığını, araç sürücüsünün müteveffa olması gerekçesiyle başvurularının reddedildiğini, oysa ki poliçe tanzim ve başlangıç tarihinin 27.05.2015 olduğunu, poliçe tanzim tarihinin gerek 01.06.2015 tarihinde önce yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartları’ndan gerekse 26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı yasadan önce olduğunu, uğranılan zararın teminat içerisinde olduğunu, davalı …’in davacıların destek zararlarından kusuru oranında sorumlu olduğunu, davalı … AŞ.’nin ise müteveffa …’ın kusuruna denk gelen destek zararından sorumlu olduğunu, tüm davacılar için şimdilik 100,00’er TL.’den toplam 3 davacı için 300,00 TL destek tazminatının davalı … için ölüm tarihinden, davalı … AŞ. için ise hasar dosyasından tespit edilecek temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan kusurları oranında tahsilini, ayrıca manevi zararların davalı …’ten ölüm tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı … (…) … A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; İşbu davanın dava dışı sigortalı … Ltd. Şti’ye ihbar edilmesini, müteveffa sürücünün, kazanın meydana gelmesine kendi kusuruyla sebebiyet vermiş olduğundan müvekkil şirketin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilecek olması ihtimalinde desteğin muhtemel bütün hak sahipleri araştırılarak paylarının ayrılması gerektiğini, SGK’ya ve … A.Ş’ye müzekkere gönderilerek davacılara yapılan herhangi bir ödeme olup olmadığının sorulmasını, davacıların yasal faiz oranını aşan her türlü talebinin reddi gerektiğini bildirerek haksız ve yasal dayanaktan yoksun işbu davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Davacı …’ın maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 73.779,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı …’ten olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalı … A.Ş (… A.Ş)’den temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 118.729,95-TL destekten yoksun kalma zararının ise davalı … A.Ş’ten temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, bu davacı yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı … ile davacı …’ın davalı … hakkında açtıkları maddi tazminat davasının reddine, davacı …’ın davalı … A.Ş hakkında açtığı maddi tazminat davasının kabulü ile, 8.315,92-TL’nin temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı …’ın davalı … A.Ş hakkında açtığı davanın kabulü ile, 16.022,92-TL’nin temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, davacı … için 35.000,00-TL, davacılar … için 15.000,00’er TL olmak üzere toplam 65.000,00-TL’nin olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizil ile birlikte davacı …’ten tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verilmiştir.
Taraflarca İleri Sürülen İstinaf Sebepleri:
A-) Davacılar vekili, süresi içinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın yasaya aykırı olduğunu, dosyadaki 19.04.2021 tarihli rapor ile davalılardan … A.Ş.’nin 216.847,79 TL ve diğer davalı …’in 73.779,00 TL’den sorumlu olduğunun belirtildiğini, bu belirtilen rakamlar üzerinden ıslah dilekçesi sunduklarını, ancak ilk derece mahkemesinin ıslah taleplerinin bilirkişi raporuyla uyumlu olmasına rağmen davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verdiğini, verilen bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosyada kusur hesaplarının yanlış yapıldığını, müvekkilinin maaşı gerçek gelir üzerinden değil asgari ücrete yakın bir rakam üzerinden hesaplandığını, yapılan hesabın doğru olduğu düşünülse dahi ıslah taleplerinin tam kabul görmemiş kısmi kabule göre karar verildiğini, bilirkişi raporunun son kısmının açık olduğunu, dolayısıyla tam kabul verilmesi gerekirken yanlış incelemeyle kısmi kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, bu nedenlerle istinaf taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Davalı … (…) … A.Ş. vekili, süresi içinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Müteveffa sürücü, kazanın meydana gelmesine kendi kusuruyla sebebiyle vermiş olduğundan müvekkili şirketin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01.11.2017 tarihli 2017/1315 Esas ve 2017/1239 Kararıyla da kabul edildiği üzere sürücünün kendi kusuruyla vefatı halinde işletene herhangi bir kusur atfedilemeyeceğini, müvekkili şirketin bir … şirketi olduğunu, ZMSS poliçe uyarınca işletene düşen sorumluluğu üstlendiğinden ve müteveffanın sürücü kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğundan müvekkili şirketin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, açıklanan nedenlerle huzurdaki davanın müvekkili şirket yönünden esastan reddi gerekirken ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, davacının yasal faiz oranını aşan her türlü talebinin reddinin gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine ve karar kesinleşinceye kadar icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun incelenebilmesi için Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi gereğince ön inceleme koşullarının gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu maddede sayılan koşullardan birinin mevcut olmaması halinde istinaf başvurusunun usulden reddedilmesi zorunludur. Bu şartlar kamu düzeninden olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmaktadır. İstinaf talebine konu dosya kapsamı incelendiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme koşullarında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, davacılar vekili ve davalı … (…) A.Ş. vekili tarafından yapılan istinaf başvurularının ön inceleme bakımından kabul edilebilir olduğu ve inceleme aşamasına geçilmesi gerektiği tespit edilmiştir.6100 sayılı HMK’nın 355. maddesinde, Bölge Adliye Mahkemesinin, incelemesini kamu düzenine ilişkin hususlar hariç olmak üzere istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplere bağlı olarak yapması gerektiği hususu düzenlenmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2018/9860 Esas ve 2018/14781 Karar sayılı ilamında da Bölge Adliye Mahkemelerinin istinaf sebepleri ile bağlı olduğu vurgulanmıştır.)Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulüne dair kararına karşı kamu düzenine ilişkin hususlar ve davacılar vekili ile davalı … (…) A.Ş. vekilinin istinaf itirazlarıyla sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davacı …’ın maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 73.779,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı …’ten olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalı … A.Ş (… A.Ş)’den temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 118.729,95-TL destekten yoksun kalma zararının ise davalı … A.Ş’ten temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, bu davacı yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı … ile davacı …’ın davalı … hakkında açtıkları maddi tazminat davasının reddine, davacı …’ın davalı … A.Ş hakkında açtığı maddi tazminat davasının kabulü ile, 8.315,92-TL’nin temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı …’ın davalı … A.Ş hakkında açtığı davanın kabulü ile, 16.022,92-TL’nin temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, davacı … için 35.000,00-TL, davacılar … için 15.000,00’er TL olmak üzere toplam 65.000,00-TL’nin olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizil ile birlikte davacı …’ten tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, trafik kazasında sürücünün kusurlu olması halinde zarar gören zararını 6098 sayılı TBK’nun 49. ve 53. maddeleri uyarınca sürücüden (somut olayımızda davalı … kazaya karışan … plaka sayılı aracın sürücüsüdür) isteyebilir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi uyarınca bir motorlu aracın işletilmesinin bir kişinin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zararına sebep olması halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi bu zarardan müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmuştur. Aynı Kanun md. 3 uyarınca aracın maliki işleten sayıldığından araç malikinden (somut olayımızda davalı … aynı zamanda … plaka sayılı aracın malikidir) de zararın tazmini talep edilebilir. Öte yandan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu … limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Dolayısıyla davacıların, maddi zararını kazaya karışan diğer araç olan … plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı … (birleşme öncesi …) A.Ş.’den isteme hakkı da vardır.Kural olarak 6098 sayılı TBK’nın 74. maddesi gereğince ceza mahkemesince verilen kararlar hukuk hakimi bakımından bağlayıcı değildir. Ancak, hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız değildir, ceza mahkemesince fiilin hukuka aykırılığına yönelik kesinleşen maddi olgular hukuk hakimi bakımından da bağlayıcı olup, taraflar yönünden de kesin delil niteliği taşımaktadır (Hukuk Genel Kurulunun 17/09/2008 Tarih, 2008/4/564 Esas, 2008/536 Karar). Dava konusu trafik kazası bakımından … hakkında taksirle öldürme suçundan ceza davasının görüldüğü Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/957 Esas, 2017/733 Karar sayılı dosyasında … bakımından 1 yıl 8 hapis cezası ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, bu kararın 28/03/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2014/17625 Esas, 2015/14873 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı maddi anlamda kesin hüküm teşkil eder nitelikte bir hüküm olmadığından hukuk yargıcı yönünden bağlayıcı değilse de, bu durum ceza mahkemesi dosyasının delil olma niteliğini değiştirmemektedir. İlk derece mahkemesince, Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı, Trafik İhtisas Dairesinden alınan 16/03/2020 tarihli kusur raporunda, davalı … %25 oranında kusurlu, davacıların desteği ölen …’ın ise %75 oranında kusurlu olduğu belirtildiğinden ve bu raporun temel olarak ceza yargılamasında temin edilen kusur raporu ve olayın gelişim şekline uygun olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince, bu kusur raporuna itibar edilerek davalı …’in %25 oranında kusurlu, davacıların desteği ölen …’ın ise %75 oranında kusurlu olduğunun kabul edilmesi doğru bulunmuştur. Dolayısıyla tarafların kusur oranı bakımından yaptığı istinaf itirazlarının yerinde olmadığı ve reddedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.Davacıların desteği ölen …’ın sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet … poliçesinin düzenlenme tarihinin 25/05/2015 ve başlangıç tarihinin ise 27/05/2015 olduğu yani … poliçesinin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni Genel Şartlar’dan önce düzenlendiği anlaşıldığından zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı … (birleşme öncesi …) A.Ş. vekilinin, sigortalının kusuruna isabet eden destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında kaldığı yönündeki istinaf itirazının yerinde olmadığı ve reddedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.Somut olayımızda zarara sebebiyet veren araç, ticari nitelikte olup, TTK’nın 3. maddesi uyarınca bu müesseseyi ilgilendiren fiil ve işlerin ticari iş sayılması ve ayrıca 3095 sayılı Yasa’nın 2. maddesinin 2. fıkrasında; ”arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizi, T.C.Merkez Bankası’nın kısa vadeli avanslar için öngördüğü faiz oranına göre istenebileceği” belirtilmiş olmasına göre, kazaya sebep olan … plakalı aracın kapalı kasa kamyonet olduğu ve kullanım şeklinin yük nakli olduğu gözetildiğinde olayda istem gibi avans oranında temerrüt faizine hükmedilmesi doğru olup davalı … vekilinin yasal faize hükmedilmesi gerektiği yönündeki istinaf itirazları haklı bulunmamıştır.(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2018/4265, K:2019/9714 sayılı kararında da aynı yönde kabul ve açıklamalara yer verilmiştir.)İlk derece mahkemesince hükme esas alınan 19/04/2021 havale tarihli hesap bilirkişisi ek raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli şekilde hazırlandığı anlaşılmış ve bu raporun esas alınması doğru bulunmuştur. Dosya arasındaki ölen desteğin maaş bordrosunda asgari ücret üzerinden maaş aldığının gösterilmesi, mahkemece dinlenen tanıkların anlatımlarındaki desteğin geliriyle ilgili bilgiler, mahkemece mobilya ustası olduğu anlaşılan desteğin geliri bakımından Kayseri Marangozlar Mobilyacılar ve Döşemeciler Odası Başkanlığına yazılan müzekkereye verilen 25/11/2019 tarihli yazı cevabı bir bütün olarak dikkate alındığında, hesap bilirkişisi tarafından desteğin gelirinin asgari ücretin 1,537 katı olarak kabul edilip hesaplama yapılması doğru olup desteğin gelirinin hatalı ve düşük belirlendiği yönündeki davacılar istinaf itirazı haklı bulunmamıştır. Ancak ilk derece mahkemesince hükme esas alınan 19/04/2021 havale tarihli hesap bilirkişisi ek raporunda davacı …’nin, kusur oranındaki sorumluluk çerçevesinde ve garameten paylaşıma göre davalı … (birleşme öncesi …) A.Ş.’den 192.508,95 TL destek tazminatı, davalı …’ten ise 73.779,00 TL destek tazminatı olmak üzere toplamda 266.287,95 TL destek tazminatı hesaplanmasına ve davacı vekilince de bu rakam üzerinden ıslah yapılmasına rağmen ilk derece mahkemesince davacı … için daha az destek tazminatına hükmedilmesi doğru olmayıp davacılar vekilinin istinaf başvurusunun bu yönüyle haklı olup kısmen kabul edilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesinde belirlenen koşulların varlığı halinde, incelenen ilk derece mahkemesine ait dava dosyasının ve kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması durumunda, istinaf incelemesi sırasında istinaf başvurusunun, duruşma açılmaksızın, esastan reddine karar verileceği düzenlenmiştir. Bu yasal düzenleme ve yukarıdaki açıklamalar itibariyle davalı … (…) A.Ş. vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca yargılamada bir eksiklik bulunmamakla birlikte kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı veya yargılamada bulunan eksikler duruşma yapılmadan tamamlanacak nitelikte ise Bölge Adliye Mahkemesince düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenleme ve imkan doğrultusunda, davacıların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca Dairemizce gerekli düzeltme duruşma açılmaksızın yapılarak davacı … için … (birleşme öncesi …) A.Ş.’den 192.508,95 TL destek tazminatı, davalı …’ten ise 73.779,00 TL destek tazminatı olmak üzere toplamda 266.287,95 TL destek tazminatına hükmedilmesi suretiyle hükmen düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
A-) 1-) Davalı … (…) A.Ş.’nin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-) Davalı … (…) A.Ş.’den alınması gereken harç olan 13.150,28 TL harçtan peşin alınan toplam 3.703,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.447,28 TL harcın davalı … (…) A.Ş.’den alınarak Hazineye irad kaydına, davalı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının da Hazineye irad kaydına,
3-) Davalının yaptığı istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
B-) Davacıların istinaf başvurularının KISMEN KABULÜNE, 6100 sayılı HMK md. 353/1-b-2 uyarınca hükmün düzeltilerek yeniden tesisi amacıyla Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02.11.2021 tarihli, 2018/343 Esas, 2021/900 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, hükmün yeniden tesisi ile,
1-) Davacı …’ın maddi tazminat davasının KABULÜ ile;
a-) 73.779,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’ten tahsili ile davacıya verilmesine,
b-) 192.508,95-TL destekten yoksun kalma tazminatının … bakımından temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … (…) … A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
2-) Davacı … ile davacı …’ın davalı … hakkında açtıkları maddi tazminat davasının REDDİNE,
3-) Davacı …’ın davalı … (…) … A.Ş. hakkında açtığı maddi tazminat davasının KABULÜ ile, 8.315,92-TL’nin temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-) Davacı …’ın davalı … (…) … A.Ş. hakkında açtığı davanın KABULÜ ile, 16.022,92-TL’nin temerrüt tarihi olan 23/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-) Davacıların manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile, davacı … için 35.000,00-TL, davacılar … için 5.000,00’er TL olmak üzere toplam 65.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı …’ten tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-) Davacı … ile davacı … tarafından davalı … hakkında açılan ve reddine karar verilen maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının davacılar tarafından dava başında yatırılan 1.196,45-TL peşin harçtan mahsubuna,
7-) Davacılar tarafından açılan ve kabulüne karar verilen maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 19.852,71-TL karar ve ilam harcından davacılar tarafından dava başında maddi tazminat yönünden yatırılan 20,49 TL peşin harç ile 992,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 18.840,22‬-TL karar ve ilam harcının (Bu harcın 4.027.35-TL’lik kısmından davalı …’in sorumlu tutulması, 14.812,87‬-TL’lik kısmından ise davalı … (…) … A.Ş.’nin sorumlu tutulması kaydıyla) davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
😎 Davacılar tarafından maddi tazminat yönünden peşin yatırılan 20,49 TL peşin harç, 992,00 TL ıslah harcı ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.048,39 TL harcın davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
9-) Manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 4.440,15-TL karar ve ilam harcından davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 1.116,66 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.323,49 TL harcın davalı …’ten alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-) Davacılar tarafından manevi tazminat yönünden peşin yatırılan 1.116,66 TL harcın davalı …’den alınarak davacılara verilmesine,
11-) Maddi tazminat davası yönünden davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan; 278,05-TL tebligat gideri, 119,60-TL müzekkere ve posta gideri, 500,00-TL bilirkişi ücreti ile 161,50-TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 1.059,15-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine, (Bu yargılama giderinin 268,81-TL’lik kısmından davalılar … ile … (…) … A.Ş’nin sorumlu tutulmasına, 790,34-TL’lik kısmından ise sadece davalı … (…) … A.Ş.’nin sorumlu tutulmasına)
12-) Manevi tazminat davası yönünden davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan; 278,05-TL tebligat gideri, 119,60-TL müzekkere ve posta gideri, 500,00-TL bilirkişi ücreti ile 161,50-TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 1.059,15-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 196,70-TL’lik kısmının davalı …’ten alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
13-) Davalı … (…) … A.Ş tarafından yargılama boyunca yapılan 20,00-TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
14-) a-) Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine (73.779,00 TL üzerinden) A.A.Ü.T. 13/1. maddesi uyarınca hesaplanan 11.804,64-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen bu vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacı …’a verilmesine,
b-) Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine (192.508,95 TL üzerinden) A.A.Ü.T. 13/1. maddesi uyarınca hesaplanan 29.876,34-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı … (…) … A.Ş.’den alınarak davacı …’a verilmesine,
15-) Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı … (…) … A.Ş’den alınarak davacı …’a verilmesine,
16-) Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1. maddesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı … (…) … A.Ş’den alınarak davacı …’a verilmesine,
17-) Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 10/1-4 Maddeleri uyarınca 5.250,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacı …’a verilmesine,
18-) Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 10/1-4 Maddeleri uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacı …’a verilmesine,
19-) Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 10/1-4 Maddeleri uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacı …’a verilmesine,
20-) HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
C-) 1-) İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından AAÜT md. 2/2 hükmü dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-) Davacıların istinaf başvurusunun kabulüne karar verildiği nazara alınarak; istinaf kanun yoluna başvuran davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL nispi istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacılara iadesine, davacılar tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının ise Hazineye irad kaydına,
3-) Davacılar tarafından yapılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı masrafı ve 16,50 TL e-tebligat masrafı olmak üzere toplamda 178,60 TL istinaf yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
4-) İstinaf yargılaması bakımından taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümlerine göre karar kesinleştiğinde yatırana İADESİNE,
Dair; tarafların yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-1,2 uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK md. 361/1 uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay 4. Hukuk Dairesi nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.31/01/2023