Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/539 E. 2023/133 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/539
KARAR NO: 2023/133
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/11/2021
NUMARASI: 2020/192 Esas 2021/1017 Karar
DAVA:Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 20/01/2023
YAZILDIĞI TARİH: 20/01/2023
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/192 Esas 2021/1017 Karar sayılı ilamı davacılar vekili ve davalı Güvence Hesabı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle inceleme aşamasında dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜP GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 07/09/2014 tarihinde davacıların desteği …’un idaresindeki motosiklet ile …’in idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu trafik kazasının meydana geldiğini, davacıların desteğinin bu kazada vefat ettiğini, davacılar tarafından Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/114 E, 2017/188 K sayılı dosyasında davalı aleyhine dava açıldığını ve davada davacı … için 24.833,14-TL ve davacı … için 30.849,07-TL destekten yoksun kalma tazminatına karar verildiğini, kararın istinaf edildiğini, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2017/2292 E sayılı dosyasında yeniden bilirkişi raporu aldırıldığını, raporda dava dışı olan ölenin eş ve çocuklarının destek pay oranları saklı tutulduğunda ve poliçe limiti garamaten paylaştırıldığında davacı … için 31.933,80-TL ve davacı … için 48.667,58- TL destek zararının bulunduğunun belirtildiğini, istinafta ıslah miktarı ile bağlı kalınarak istinaf başvurusunun kısmen kabulüne miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildiğini, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nin aldırdığı rapora göre davacı …’in 7.100,66-TL ve davacı …’nın 17.818,51-TL bakiye destek alacağı olduğunu, arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını belirterek raporda tespit edilen miktara göre bakiye bedellerin Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/114 E sayılı dosyasının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından başvuru şartının yerine tam olarak getirilmediğini, kazanın oluşumunda davacıların desteğinin tam kusurlu olduğunu, kazaya karışan aracın trafik sigortası yapma zorunluluğu olmadığını bu nedenle davalının da sorumluluğu olmadığını, SGK’dan davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini, davalının yaptığı ödeme nedeni ile sorumluluğu kalmadığını, davalının sorumluluğunun teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davalının dava tarihi itibari ile temerrüdünün oluştuğunu ve davanın ihbarını talep ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesinin talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davacıların desteğinin 07/09/2014 tarihinde vefatından sonra Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde açtıkları destekten yoksun kalma davasının 2016/114 E, 2017/188 K sayılı kararı ile karara bağlandığı, kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2017/2292 E ve 2019/1796 K sayılı dosyasında yapılan inceleme üzerine yeniden bilirkişi raporu alındığı ve davacıların destek zararının fazla olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Davacılar vekili tarafından mahkememizde açılan ek davada Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nce karar verilmiş olması nedeni ile yeniden kusur yönünden rapor alınmasına gerek görülmemiş ve bakiye destek zararının tespiti için alınan 07/10/2021 tarihli ek aktüer raporunda davacı …’nın bakiye 30.019,29-TL, davacı …’in bakiye 7.169,97-TL zararının olduğu anlaşılmakla, söz konusu miktarların limit kapmasında kaldığı görülerek, davacı vekilinin 19/10/2021 tarihli ıslah dilekçesi de dikkate alınarak davalının kazaya sebep olan ZMMS poliçesi olmayan aracın sürücüsünün vermiş olduğu zarardan sorumlu olduğu anlaşılmış ve davanın kabulü ile, davacı … için 30.019,29-TL, davacı … için 7.169,97-TL olmak üzere toplam 37.189,26-TL destekten yoksun kalma tazminat bedelinin temerrüt tarihi olan 18/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine,” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eldeki davanın asıl davaya bağlı bir ek dava olduğu için davalı güvence hesabının esas davanın açıldığı dava tarihi itibari ile temerrüde düştüğünü, faiz başlangıç tarihinin bu tarih olması gerektiğini, Kayseri 2. ATM 2020/192 Esas sayılı ilamında dava konusu bakiye destek zararına ilişkin faiz başlangıç tarihinin, asıl davanın açıldığı tarih olan 08/12/2014 olarak düzeltilmesi amacıyla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacılar tarafından başvuru şartının yerine tam olarak getirilmediğini, dosya kapsamını aydınlatmaya yönelik kusur raporunun alınmamış olup, mahkeme tarafından farazi değerlendirmeler ile hüküm verildiğini, dosya kapsamına alınan raporların hükme elverişli nitelikte olmamasına rağmen mahkeme tarafından hükme esas alındığını, kazaya karışan aracın trafik sigortası yapma zorunluluğu bulunmadığından müvekkili kurumun sorumluluğunun da bulunmadığını, müvekkili kurum tarafından davacılara yapılan ödeme doğrultusunda müvekkili kurumun kaza nedeniyle sorumluluğunun kalmadığını, müvekkili kurumun sorumluluğunun teminat limitleri dahilinde olduğunu, sorumluluğu aşar nitelikte karar verilmemesi gerektiğini, müvekkili kurum aleyhine hükmedilecek harç/yargılama gideri ve avukatlık ücretinin de teminat limit tutarıyla sınırlı olması, davacıların talebi aksine tek vekil olması, dava konusu tazminatının konusunun aynı olması nedeniyle tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte iken mahkeme tarafından ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, müvekkili kurumun temerrüdünün dava tarihi itibariyle oluşmuş olup müvekkili kurumun ticari şirket olmadığından yasal faize hükmedilmesi gerektiğini, mahkeme tarafından müvekkili yönünden 18/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek faize hükmedildiğini, davacı tarafından usulüne uygun bir başvuru olmadığından müvekkili kurum açısından faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olan 27/02/2020 tarihi olduğunu beyan ederek mahkeme kararının kaldırılarak müvekkili yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dairemizce, HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede; Dava, davacıların destekten yoksun kalma taleplerine ilişkin tazminat davasıdır. Aynı kaza nedeniyle davacılar tarafından daha önce Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davada mahkemece verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara BAM 22. HD tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucu dairenin 2017/2292 Esas, 2019/1796 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere alınan bilirkişi raporuna göre davacı baba …’un destek zararının 31.933,80-TL, davacı anne …’un destek zararının 48.667,58-TL olduğunun tespit edildiği, ancak daha önce davacılar tarafından dava ıslah edildiğinden ıslah ile talep edilen miktar dikkate alınarak davacı baba … için 24.833,14-tL, davacı anne … için 30.849,07-TL maddi tazminata hükmedildiği, dava tarihi olan 08/12/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacılar açtıkları iş bu ek davada Ankara BAM 22. H.D tarafından belirlenen tazminat miktarı dikkate alınarak davacı … için 7.100,66-TL, davacı … için 17.818,51-TL olmak üzere toplam 24.919,17-TL tazminata hükmedilmesini ve ilk dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasını talep etmişlerdir.
Daha önce yapılan yargılamada alınan kusur raporu, davacıların aktüerya bilirkişi raporu ile belirlenen destek zararları dikkate alındığında ve daha önce verilen Ankara BAM 22. H.D ‘nin 2017/2292 Esas, 2019/1796 Karar sayılı ilamının kesinleşmiş olduğu da dikkate alındığında iş bu dava dosyasında davacı … için 7.100,66-TL, davacı … için 17.818,51-TL olmak üzere toplam 24.919,17-TL tazminata hükmedilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince bu zarar miktarı ile bağlı olunduğunun ve eldeki davada gelişen durum olmadıkça yeniden rapor alınarak zarar hesabı yapılamayacağı hususu gözetilmeden zarar miktarına ilişkin olarak yeniden aktüerya bilirkişiden rapor alınarak zarar miktarının tayini yoluna gidilmesi doğru bulunmamıştır.
Bu nedenlerle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin kabulü ile hükmün HMK 353/1-b/2 maddesi gereği düzeltilmesi yoluna gidilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere) ;
A-) Davacıların ve davalının istinaf taleplerinin KABULÜ İLE,
B-) Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/192 Esas 2021/1017 Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA, hükmün HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince YENİDEN TESİSİNE,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davacı … için 17.818,51-TL, davacı … için 7.100,66-TL olmak üzere toplam 24.919,17-TL destekten yoksun kalma tazminat bedelinin temerrüt tarihi olan 08/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine,
2-Alınması gereken 1.702,22-TL nispi karar ve ilam harcından davacılardan peşin olarak alınan 85,12-TL peşin harç ile 41,91-TL ıslah harcı toplamı olan 127,03-TL’nin mahsubuyla bakiye 1.575,19-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından yatırılan 54,40-TL başvurma harcı, 85,12-TL peşin harç ile 41,91-TL ıslah harcının davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
4-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 7.100,66-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile iş bu davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile iş bu davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı Güvence Hesabı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile iş bu davalıya VERİLMESİNE,
7-Davalı Güvence Hesabı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 69,31-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile iş bu davalıya VERİLMESİNE,
8-Davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan, 137,00-TL tebligat ücreti, 10,00- TL müzekkere ve posta ücreti, 800,00-TL bilirkişi ücreti toplamı olan 947,00-TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre hesaplanan 634,55-TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacıların üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yargılama boyunca yapılan 1 adet tebligat gideri 19,00-TL, 4 adet elektronik tebligat gideri 31,20-TL olmak üzere toplam 50,20-TL’nin kabul/red oranına göre hesaplanan 16,56-TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalının üzerinde bırakılmasına,
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul/red oranına göre hesaplanan 884,49-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul/red oranına göre hesaplanan 435,51-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
12-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
C-) Davacıların istinaf başvurusu kabul edilmiş olmakla;
1-) İstinaf karar harcının talep halinde davacılara iadesine,
2-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-) Davacılar tarafından yatırılan 220,70-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 3 adet tebligat gideri 78,00-TL, 2 elektronik tebligat gideri 15,60-TL olmak üzere toplam 314,30-TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
D-) Davalının istinaf başvurusu kabul edilmiş olmakla;
1-) İstinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-) Davalı tarafından yatırılan 220,70-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve 73,60-TL dosya gönderi gideri olmak üzere toplam 294,30-TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
E-) 1-) İstinaf yargılaması bakımından istinaf kanun yoluna başvuranlar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümleri uyarınca yatırana iadesine,
2-) Kararın kesin olması nedeniyle taraflara tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin HMK’nın md. 302/5 ve 359/3 uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b/2. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1- a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/01/2023