Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/268 E. 2022/2005 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T. C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/268
KARAR NO: 2022/2005
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/11/2021
NUMARASI: 2017/1202 Esas 2021/977 Karar
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 17/10/2017
BİRLEŞEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/660 ESAS,
2021/804 KARAR SAYILI DOSYASINDA:
DAVA: Tazminat
DAVA TARİHİ: 30/09/2021
BİRLEŞEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/423 ESAS,
2021/552 KARAR SAYILI DOSYASINDA;
DAVA:Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 16/12/2022
YAZILDIĞI TARİH: 16/12/2022
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 Esas 2021/977 Karar sayılı ilamı davacılar vekili ve davalı … Ltd Şti vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle inceleme aşamasında dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜP GÖRÜŞÜLDÜ: Asıl dosyada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde meydana gelen trafik kazasında yolcu taşımacılığı yapan … plakalı aracın tek taraflı kazada yolcu olarak araç içerisinde bulunan davacıların murisi ile birlikte 6 kişinin vefat ettiğini, olay nedeni ile savcılık tarafından soruşturma yapıldığını ancak araç sürücüsünün vefat etmesi nedeni ile olaya ilişkin takipsizlik kararı verildiğini, davacıların murisinin olay tarihinde 23 yaşında olduğunu, olay sonucu küçük … ‘in annesiz kaldığını, Yargıtay ilamları gereği bakıcı giderlerinden de sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, olay nedeni ile davacıların tarifsiz acılar yaşadığını, cenaze ve defin giderlerinin de ödenmesi gerektiğini, davalı sigorta şirketi tarafından ödenen davacılara 06.10.2017 tarihinde ödenen 243.125,20-TL’nin yetersiz olduğunu, bu nedenle ibranamenin iptali gerektiğini belirterek davacılar için ayrı ayrı destekten yoksun kalma tazminatının fazi ile birlikte ödenmesi talebi ile … için tutulan bakıcı giderinin ve davacı anne baba için ayrı ayrı manevi tazminatın talep edildiği görülmüştür.Birleşen 2021/423 Esas sayılı dosyada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 14/02/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … – … arası yolcu taşımacılığı yapan davalı şirkete ait … plakalı dolmuşun direksiyon hakimiyetinin kaybedilerek bariyerlere çarpması üzerine meydana gelen tek taraflı trafik kazasında müvekkillerinin desteği … ile birlikte toplam 6 kişinin vefat ettiğini, bunun üzerine davalılar aleyhine maddi ve manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte tahsili için Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını ve davanın halen devam etmekte olduğunu, duruşma gününün 14/07/2021 olduğunu, görülmekte olan 2017/1202 esas sayılı dava dosyasında yapılan bilirkişi incelemesi sonucu maddi tazminat alacaklarının … için 50.796,66-TL, … için 69.127,17-TL, … için 88.869,59-TL olduğunun tespit edildiğini, açtıkları ilk davada … için 27.766,52-TL, … için 47.556,78-TL ve … için 44.370,18-TL olarak belirlemiş olduklarından bu davayı açmak zorunda kaldıklarından bahisle meydana gelen ölümlü kaza sonucu müvekkillerinin fazlaya ilişkin dava, ek dava ve her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla … için 23.020,14-TL, … için 21.570,39-TL ve … için 44.499,41-TL olmak üzere toplam 89.089,94-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … için olay tarihinden (sigorta şirketi için yapılan kısmi ödemenin mahsubundan sonra kalan bakiyenin poliçe limitiyle sınırlı olarak temerrüt tarihinden) itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak müvekkillerine ödenmesine ve aralarındaki bağlantı nedeniyle bu dava dosyasının Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.Birleşen 2021/660 Esas sayılı dosyasında davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 14/02/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … arası yolcu taşımacılığı yapan davalı şirkete ait … plakalı dolmuşun direksiyon hakimiyetinin kaybedilerek bariyerlere çarpması üzerine meydana gelen tektaraflı trafik kazasında müvekkiller desteği … ile birlikte toplam 6 kişi vefaat ettiğini, bunun üzerine davalılar aleyhine fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla belirlenecek maddi tazminatın ve manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte tahsili için dava açtıklarını, bu davanın Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 Esas sayısında halen devam etmekte olup duruşma gününün 17/11/2021 olduğunu, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2017/1202 Esas sayılı dosyasından yapılan ek bilirkişi incelemesi sonucu maddi tazminat alacağımızın … için 123,043,97-TL, … için 105,111,49-TL olduğunun tespit edildiğini, açmış oldukları Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 Esas sayılı dosyasında ki alacak taleplerini … için 69.127,17-TL, … için 88.869,59-TL olarak belilerlemiş olduğundan kalan kısımlar için bu davanın açılması zorunluluğunun oluştuğunu belirterek müvekkillerinin fazlaya ilişkin dava, ek dava ve her türlü talep haklarını saklı tutarak, … için 53.916,80-TL, … için 16.241,90-TL olmak üzere toplam 70.158,70-TL destekten yoksun kalma tazminatın, davalı işleten için olay tarihinden (sigorta şirketi için; yapılan kısmi ödemenin mahsubundan sonra kaları bakiyenin poliçe limitiyle sınırlı olarak temerrüt tarihinden) işletilecek yasal faizi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılardan alınarak davacılara ödetilmesine, aralarındaki bağlantı nedeniyle bu dosyanın Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Asıl dosyada davalı Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigorta şirketinin sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, aracın minübüs olması nedeni ile önce taşımacılık sigortasının olması halinde ona başvurulması gerektiğini, tazminat hesabında yeni genel şartların dikkate alınması gerektiğini, murisin herhangi bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılması gerektiğini, aktüerden rapor alınması gerektiğini, davacılara ödeme yapılmış olması nedeni ile temerrüdün oluşmadığını, faizin yasal faiz olacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.Asıl dosyada davalı … şirketi vekili cevap dilekçesini özetle; davacıların olay sonrasında sigorta şirketinden ödeme aldıklarını, bu bedelin yeterli olması halinde davanın reddi gerektiğini, yeterli olmazsa bu edele faiz güncellemesi yapılması gerektiğini, ölenin anne ve babasına bir desteği olmadığını, desteğin eylemli ve sürekli olması gerektiğini, bakıcı giderinin dolaylı zarar olabileceğini ve bu yüzden talepte bulunulamayacağını ancak aksi kanaat varsa bu konuda rapor alınması gerektiğini, talepler yönünden rapor alınacak ise TRH2010 tablosuna göre yapılması gerektiğini, ATK’dan rapor alnıması gerektiğini, sürücüden kaynaklı durumda mücbir sebep varsa davalının sorumluluktan kurtulacağını, davacıların görüşme taleplerinin reddettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİİlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Asıl dosyada; MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, davacı … için 50.437,78-TL, davacı … için 27.776,52-TL, davacı … için 44.370,18-TL, davacı … için 47.556,78-TL olmak üzere toplam 170.141,26-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … Sigorta şirketi yönünden 86.874,80-TL ile sınırlı olmak üzere, davalı… LTD.ŞTİ’den olay tarihi olan 14/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … Sigorta Şirketi’nden temerrüd tarihi olan 06/10/2107 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜ İLE, davacı … için 50.000,00-TL ve davacı … için 50.000,00-TL olmak üzere toplam 100.000,00-TL tazminat bedelinin DAVALI … . LTD. ŞTİ’den olay tarihi olan 14/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine,
BİRLEŞEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/423 E, 2021/552 K sayılı dosyasında; DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, davacı … için 21.814,97-TL, davacı … için 44.499,41-TL, davacı … için 21.570,39-TL olmak üzere toplam 87.884,77-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … LTD.ŞTİ’den olay tarihi olan 14/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara hakettikleri bedelin verilmesine, davalı … Sigorta Şirketi yönünden limitin tükenmiş olması nedeni ile talebin reddine,
BİRLEŞEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/660 E, 2021/804 K sayılı dosyasında; DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, davacı… için 16.241,90-TL, davacı … için 53.916,80-TL olmak üzere toplam 70.158,70-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … LTD.ŞTİ’den olay tarihi olan 14/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara hakettikleri bedelin verilmesine, davalı … Sigorta Şirketi yönünden limitin tükenmiş olması nedeni ile talebin reddine,” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ve yargılama aşamasında kazada annesi vefat eden küçük çocuk … için babasının da aynı kazada yaralandığından bakıcı tutulduğunu ve buna ilişkin masraflarında hesap edilerek müvekkiline ödenmesinin talep edildiğini ancak buna ilişkin bir hesabın yapılmadığını ve kararda buna ilişkin bir hükmün kurulmadığını, bu hususa yönelik talepleri doğrultusunda hesap yapılmasını talep ettiğini, yargılamanın yaklaşık 4 yıl sürmüş olup karar tarihinden kısa bir süre sonra hesaba esas alınan asgari ücret miktarının da % 50’den fazla arttığını, bu nedenle müvekkillerinin hak kaybının olduğunu, yeniden bir ek rapor alınması halinde bu hak kayıplarının önüne geçileceğinin aşikar olduğunu beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Davalı … Ltd Şti vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; sürücünün kalp krizi geçirdiği ya da hastalanarak kaza yaptığı hususun tespiti halinde KTK 86 gereği mücbir sebepten dolayı müvekkillerinin sorumlu olmayacağını, kazanın gerçekleştiği esnada müteveffanın zorunlu koruyucu tertibatlardan biri olarak emniyet kemerinin takılı olup olmadığına ilişkin bir kesinliğin söz konusu olmadığını, bu nedenle müteveffanın emniyet kemerinin takılı olmaması açısından % 20 oranında müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiğini, müteveffanın anne babasına bir destekliğinin bulunmadığını, bu sebeple müteveffanın anne ve babası olan … ve … için destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmemesi gerekirken mahkeme tarafından müteveffanın anne ve babasına tazminata hükmedilmesinin olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın müteveffanın yardımının sürekli ve eylemli olduğunu kanıtlamasının gerektiğini, davacının desteğin eylemli ve sürekli olduğunu kanıtlar nitelikte somut bir delili dosyaya sunulmamış olduğunu ve bu kapsamda da destek iddialarını kanıtlayamadıklarının görüldüğünü, 18/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda ikili bir değerlendirme yapılmış olup yapılan bu iki değerlendirmenin de kabulünün mümkün olmadığını, davacının yaşı dikkate alındığında davacı … ‘un 14.09.1983 doğumlu olup olay tarihi itibariyle 33 yaşında olduğunu bu sebeple tespit edilmesi gereken evlenme ihtimalinin %30 olması gerektiğini, bu tespite 18 yaşından küçük çocuğu olduğundan %5 eksiltme yapılarak sonuç itibariyle % 25 olarak kabul edilmesi gerektiğini, ayrıca 04.12.2020 tarihli raporda davacı … için yapılan hesaplamada evlenme ihtimalinin %25 olarak hesaplanmış olup davacı tarafça ilgili rapora itiraz etmeyerek bahse konu evlenme ihtimali oranına yönelik de usuli kazanılmış hakkının olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte18.08.2021 tarihli raporda davacı eş … açısından yapılan hesaplamada % 4 evlenme ihtimali indirimi yapıldığını ve yine % 10 evlenme ihtimali üzerinden bir indirim yapılarak hesaplamaya gidilmiş olup yapılan bu hesaplamaların ve bu hesaplamalar doğrultusunda verilen kararın kabulünün mümkün olmadığını, davacılardan müteveffanın anne ve babası için ayrı ayrı hükmedilen 50.000,00-TL tazminatın ise fahiş ve zenginleşmeye yönelik olduğunu, dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporları arasında açıkça çelişki mevcut olup yapmış olduğu itirazlarının dikkate alınmaksızın karar verildiğini, mahkeme kararında dosya kapsamında düzenlenen 18.08.2021 tarihli rapor doğrultusunda karar verilmiş olup dosya kapsamında tanzim edilen 04.12.2020 tarihli hesap raporuna davacı tarafça itiraz edilmemiş olup bu raporun karşı taraf bakımından kesinleştiğini, bu sebeple usuli kazanılmış hakkının söz konusu olup buna aykırı şekilde verilen kararın kaldırılması gerektiğini, ayrıca verilen birleşen dosya Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/423E. 2021/552K. sayılı kararda davacının ek dava dilekçesinde davacı … adına 23.020,14-TL destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiş olup mahkemece verilen kararda davacı … adına 21.814,97-TL maddi tazminata hükmedildiğini, bu durumda maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddolmasının söz konusu olup tarafına reddedilen kısım yönünden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususta karar verilmediğini beyan ederek mahkeme kararlarının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esas yönünden incelenebilmesi için öncelikle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi gereğince ön inceleme koşullarının gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu maddede sayılan koşullardan birinin mevcut olmaması halinde istinaf başvurusunun ön inceleme aşamasında usulden reddedilmesi zorunludur. Bu şartlar kamu düzeninden olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmaktadır. İstinaf başvurusuna konu dosya kapsamı incelendiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme koşullarında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, asıl ve birleşen dosya davacılar vekili, asıl ve birleşen dosya davalısı … Limited Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun ön inceleme bakımından kabul edilebilir olduğu ve inceleme aşamasına geçilmesi gerektiği görülmüştür.Dava, tek taraflı trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Somut uyuşmazlıkta; davacıların desteği … ‘nun içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı minibüsün tek taraflı kaza geçirmesi sonucu desteğin vefat ettiği, davacı eş, çocuk, anne ve baba tarafından destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep edildiği görülmektedir. Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.Eldeki davaya konu kaza, tek taraflı trafik kazası olup, desteğin araçta yolcu olduğu gözetilerek kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunması beklenemez. Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. (EREN, Fikret. Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2015. S. 582) Zararın doğumu ya da artmasına yol açan fiil, zarar görenin davranışlarından ileri gelmişse müterafik (ortak) kusurdan söz edilir. (KILIÇOĞLU, Ahmet, Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2012, s.418) Ancak kaza tespit tutanağı ve dosya kapsamına göre desteğin müterafik kusurunun bulunduğu ispatlanamamıştır. Bu kapsamda davalı … Limited Şirketi vekilinin istinaf sebepleri haklı bulunmamıştır.Ayrıca davalı tarafça kazanın sürücünün kalp krizi geçirmesi nedeniyle meydana geldiği, mücbir sebep nedeniyle sorumluluklarının bulunmadığı iddia edilmekte ise de sürücüye ilişkin 14/02/2017 tarihli otopsi tutanağı, kaza tespit tutanağı ve hükmü esas alınan Ankara Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 19/09/2018 tarihli raporunda sürücünün kalp krizi geçirdiğine ilişkin bir tespitin olmadığı, sürücücünün ölüm sebebinin genel beden travması, beyin kanamsı ve iç kanama olarak belirlendiği görülmekle davalı bu kapsamdaki istinaf sebebi haklı bulunmamıştır.Asıl ve birleşen dosyalarda davacı … ve … desteğin anne ve babası olup Yargıtayın yerleşik uygulamaları ile Türk aile sisteminde desteğin gelirinin destek, eş, çocuklar, anne ve baba tarafından paylaşılacağı kabul görmüş olup davalı … Ltd. Ştd. vekilinin anne ve babanın destekten yoksun kalma tazminatı alamayacağına ilişkin istinaf sebebi haklı bulunmamıştır.Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin içtihatları gereği; evlenme ihtimali oranları belirlenirken, destek gören eşin rapor tarihindeki yaşına göre, (HGK’nın 1.10.2019 tarihli, 2017/17-2038 E, 2019/979 K sayılı kararı bu yöndedir.) AYİM Evlenme İhtimali Tablosu’ndaki belirlemelerin esas alınması gerekmektedir. Ancak nüfus kayıtlarının tetkiki sonucu davacı eşin 26/04/2018 tarihinde evlendiği görülmektedir. Mahkemece davacı eşin evlendiği göz önünde bulundurularak desteğin ölüm tarihi ile davacının yeniden evlendiği tarihe kadarki gerçek zararının hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken desteğin eşi davacının yeniden evlendiği tarihten sonraki dönem için de destek hesabı yapılmış olması doğru görülmemiş, davalı … Limited Şirketi vekilinin evlenme indirimine ilişkin istinaf sebepleri haklı bulunmuştur. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/5068 Esas, 2021/3211 Karar Sayılı ilamında ve aynı Dairenin 2021/2781 Esas, 2021/2223 Karar sayılı ilamında ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/6352 Esas, 2020/8575 Karar Sayılı ilamında % 1,8 teknik faiz uygulanmadan tazminatın hesaplanması; bilinmeyen/ işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması gerektiğini vurgulamıştır. Bu itibarla gerek evlilik indirimi gerekse garameten paylaşım miktarlarının yeniden belirlenmesi için aktüer bilirkişi … ‘dan ek rapor alınması gerekmektedir. Davacılar vekilinin güncel asgari ücrete göre tazminat hesaplanması gerektiğine ilişkin istinaf sebebinin aksine hükme esas alınan aktüer ek rapor tarihindeki rakamsal veriler esas alınarak (tazminata esas alınan gelir, esas alınan asgari ücret yılı, işlemiş/işleyecek dönem için 2021 yılının esas alınması) aynı aktüer bilirkişiden ek bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.Tüm bunlarla birlikte dosya kapsamında birçok bilirkişi raporu alınmış olup davalı vekili istinaf dilekçesinde davacılar vekilinin 04/12/2020 tarihli rapora itiraz etmemesi nedeniyle usuli kazanılmış hak oluştuğunu iddia etmekte ise de davacılar vekilinin 11/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi kapsamında 04/12/2020 tarihli ek rapora itiraz ettiği görülmektedir.Davacı … yönünden annesinin vefat edişi, babasının ise yaralanmasından dolayı bakıcı tutulduğu, bu zararın da tazmini talep edilmiş ise de mahkeme gerekçesinde de açıklandığı üzere bakıcı gideri yaralanan şahsın bakım sürecine ilişkin bir tazminat kalemi olup küçüğe ilişkin annesinin desteğinin kaybolmasından doğan zarar, destekten yoksun kalma tazminatı kapsamında değerlendirildiğinden ayrıca bakıcı gideri verilmesi mümkün değildir. Bu itibarla 100,00-TL bakıcı giderine ilişkin davanın reddi haklı ise de reddedilen kısma ilişkin davalı lehine vekalet ücreti verilmemesi hatalı olup davalı … Ltd. Ştd. vekilinin bu husustaki istinaf sebebi yerindedir.Ayrıca bir … yönünden adı geçen birleşen dosyada 21,814,97-TL tazminata hükmedilmiş ise de davalı vekiline reddedilen kısma ilişkin vekalet ücreti takdir edilmemesi hatalı olduğunda davalı … Ltd. Ştd. vekilinin bu husustaki istinaf sebebi yerindedir.
Yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere davanın çözümünü sağlayacak ve esasına etki edecek nitelikteki deliller usulünce ve tam manasıyla toplanmadan dolayısıyla değerlendirilmeden hüküm kurulmuş olduğundan, taraf vekillerinin istinaf talebi yukarıda yapılan açıklamalarla sınırlı olarak kabul edilerek, ilk derece mahkemesi kararının, duruşma yapılmaksızın, kaldırılması ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye iadesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu nedenle; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair 6100 sayılı HMK md. 353/1-a-6 gereğince duruşma açılmaksızın aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-) Davacılar vekili ve davalı … Ltd Şti istinaf başvurusunun yapılan açıklamalarla sınırlı olarak KABULÜ İLE; 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1202 Esas 2021/977 Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-) Davanın yukarıda gerekçe bölümünde belirtilen hususlar değerlendirilerek yeniden görülmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE,
3-) Peşin alınan istinaf karar harçlarının istek halinde istinaf kanun yoluna başvuran taraflara iadesine,
4-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuranlar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-) İstinaf kanun yoluna başvuran taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-) İstinaf yargılaması bakımından istinaf kanun yoluna başvuranlar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümleri uyarınca yatırana iadesine,
7-) Kararın kesin olması nedeniyle taraflara tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin HMK’nın md. 302/5 ve 359/3 uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, 6100 sayılı HMK md. 353/1-a/6. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK md. 353/1-a, 362/1-g maddeleri uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/12/2022