Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2482 E. 2022/2086 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T. C.
K A Y S E R İ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2482
KARAR NO: 2022/2086
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/06/2021
NUMARASI: 2019/418 Esas, 2021/428 Karar
DAVANIN KONUSU: Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ: 06.08.2019
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 21.12.2022
YAZILDIĞI TARİH: 27.12.2022
Yukarıda ayrıntılı bilgileri yazılı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/418 Esas, 2021/428 Karar sayılı dava dosyasında verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile 18/011/2014 tarihinde davacı …’na çarparak yaralanmasına sebep olduğunu ve kaza yerinden kaçtığını, davacının hayati tehlikesi geçirdiğini, davacı müvekkilinin davalı …’dan şikayetçi olduğunu ve Kayseri 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/314 Esas 2016/525 Karar sayılı dosyası ile … hakkında ceza kararı verildiğini ve istinaf sonrasında kesinleştiğini, ayrıca Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/257 Esas – 2019/116 Karar sayılı davası ile sürücü …’na karşı trafik kazası sebebi ile maddi ve manevi tazminat davacı açıldığını ve 20/03/2019 tarihinde karar verildiğini, davacı müvekkilinin kaza öncesinde çalıştığını, kaza nedeniyle uzun süre iş göremez hale geldiğini ve işinden gücünden de kaldığını, maddi, manevi olarak yıprandığını, işe gidemeyerek maddi zarara uğradığını, davalı sigorta şirketinin ZMMS sigortacısı olduğunu, dava konusu trafik kazasında yaralanma sebebiyle davacının maddi ve manevi zarara uğradığını, bu nedenle dava dışı … aleyhine Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/257 Esas – 2019/116 Karar sayılı tazminat davasında davacının maddi zararının 83.515,58-TL olduğunun hüküm altına aldığını, sigorta şirketi aleyhine Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi yapıldığını, sigorta şirketinin 28/03/2019 tarihinde 22.054,97-TL harici ödemede bulunduğun, ancak 16/04/2019 tarihinde borca, tüm ferilerine ve faize itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek davalı borçlunun itirazının iptali ile tabin devamına, temerrüt tarihinden itibaren ticari faize hükmedilmesine, alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Davacının itirazın iptali davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; takip tarihinden önce ödenen 22.054,97-TL yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu miktar yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeni ile HMK madde 114/1-h,115/2 gereğince usulden reddine, fazlaya ilişkin talep yönünden, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas (Kapatılan Kayseri 4, İcra Dairesi’nin … Esas) sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile 62.284,33-TL asıl alacak ve 15,35 TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen toplam alacak miktarın olan 62.321,03-TL’nin %20’si oranında (12.456,86-TL) icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının alacak davasının kısmen kabulü ile; 38.147,85-TL maddi tazminatın temerrüd tarihi olan 16/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, faiz talebine yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflarca İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: A-) Davacı vekili, süresi içinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Davaya konu kaza neticesinde müvekkilinin %50 oranında malül kaldığını, ilk derece mahkemesince dosya kapsamında aldırılan kusur raporunun hatalı olduğunu, kusur raporuna yaptıkları itirazlar dikkate alınmadan ilk derece mahkemesince karar verildiğini, kusur raporunda yüzde seksen (%75) oranında kusurlu bulunduğunu, bu kusur oranını kabul etmediklerini, davacının bu kadar yüksek oranda kusurlu çıkmasının hukuka aykırı olduğunu, Adli Tıp Trafik Dairesinden rapor aldırılması taleplerinin dikkate alınmadığını, itirazın iptali davasında icra takibindeki alacak harici ve rapordaki fazla miktarın ıslah ile istenebileceği ve tahsil hükmü kurulması gerektiği ile ilgili Yargıtay kararları kapsamında dosyayı ıslah etmiş olmalarına rağmen ilk derece mahkemesince kısmen kabul kısmen red kararı verildiğini, icra takibine özellikle sigorta şirketi tarafından ödenen 22.054,97 TL miktar düşerek icra takibi yapıldığını, icra takibinde bu durumun açıkça belirtildiğini, bilirkişi de davacının maddi zararlarını hesaplayıp 22.054,97 TL’yi düştükten sonra bakiye maddi tazminat miktar 121.663,43 TL’yi bulduğunu, 22.054,97 TL ile ilgili mahkemenin vermiş olduğu red kararının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kısmen kabul kısmen red kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Davalı vekili, süresi içinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tanzim edilmemesi nedeniyle kabul edilemeyeceğini, istinaf dilekçesi ekinde sunmuş oldukları medikal firma raporu uyarınca davacının ilgili maluliyet raporları olmadan maluliyet oranının tespit edildiğini, aleyhe hükmedilen fahiş tazminatın kabulünün mümkün olmadığını, iş görmezlik taleplerinin 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uyarınca “tedavi giderleri”nden sayılmadığın ve tedavi giderlerinin SGK tarafından ödenmesi gerekmekte olduğundan, söz konusu taleplerin reddi gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını, davanın müvekkili şirket yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun incelenebilmesi için Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi gereğince ön inceleme koşullarının gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu maddede sayılan koşullardan birinin mevcut olmaması halinde istinaf başvurusunun usulden reddedilmesi zorunludur. Bu şartlar kamu düzeninden olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmaktadır. İstinaf talebine konu dosya kapsamı incelendiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme koşullarında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, davacı vekili ve davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının ön inceleme bakımından kabul edilebilir olduğu ve inceleme aşamasına geçilmesi gerektiği tespit edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesinde, Bölge Adliye Mahkemesinin, incelemesini kamu düzenine ilişkin hususlar hariç olmak üzere istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplere bağlı olarak yapması gerektiği hususu düzenlenmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2018/9860 Esas ve 2018/14781 Karar sayılı ilamında da Bölge Adliye Mahkemelerinin istinaf sebepleri ile bağlı olduğu vurgulanmıştır.)
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulüne dair kararına karşı kamu düzenine ilişkin hususlar ile tarafların istinaf itirazlarıyla sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Davacı vekili, müvekkili davacının 18/11/2014 tarihinde meydana gelen kazada ağır yaralandığını, kendisine çarpan aracın sürücüsü aleyhine daha önce dava açtığını, o davada alınan rapora göre malül kaldığının belirlendiğini, araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, davalı … A.Ş.’nin kendisine çarpan aracın ZMMS sigorta şirketi olup zarardan sorumlu olduğunu davalı sigorta şirketinin Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas (Kapatılan Kayseri 4. İcra Dairesi’nin … Esas) sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekilinin, 16.04.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; bilirkişi raporunda icra dosyasında talep ettikleri alacak miktarının üzerinde hesaplanan 38.147,85 TL’nin alacak davası olarak görülüp kabul edilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı genel olarak beyanlarında; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının itirazın iptali davasının kısmen kabul kısmen reddi ile takip tarihinden önce ödenen 22.054,97-TL yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu miktar yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeni ile HMK md. 114/1-h, 115/2 gereğince usulden reddine, fazlaya ilişkin talep yönünden, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas (Kapatılan Kayseri 4, İcra Dairesi’nin … Esas) sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile 62.284,33-TL asıl alacak ve 15,35 TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına,fazlaya ilişkin istemin reddine, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen toplam alacak miktarın olan 62.321,03-TL’nin %20’si oranında (12.456,86-TL) icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının alacak davasının kısmen kabulü ile 38.147,85-TL maddi tazminatın temerrüd tarihi olan 16/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, faiz talebine yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından istinaf edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Dosya kapsamına göre aynı trafik kazası ile ilgili olarak, Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde 12.07.2017 tarihinde davacı tarafından, kendisine çarpan aracın sürücüsü olan …’ya karşı maluliyet tazminatı ve manevi tazminat davası açıldığı, Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.2019 tarih, 2017/257 Esas, 2019/116 sayılı kararı ile davacı için 83.515,58 TL iş ve güçten kalma tazminatı ile 2.500,00 TL manevi tazminata hükmedildiği ve kararın 28/01/2020 tarihinde kesinleştiği dosya arasındaki Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/257 Esas, 2019/116 Karar sayılı dosyasının incelenmesinden anlaşılmaktadır. Anılan davada verilen hüküm, iş bu eldeki dava yönünden kesin hüküm oluşturmaz ise de güçlü delil teşkil etmektedir.
İlk derece mahkemesince, iş bu davada, davacıya çarpan aracın ZMMS’si olan davalı … A.Ş.’ye karşı açılan itirazın iptali talebinin kısmen kabulü ile 62.284,33-TL asıl alacak ve 15,35 TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, maddi tazminat davasının kabulü ile 38.147,85 TL maddi tazminata hükmedilmiş ise de, iş bu dava yönünden güçlü delil teşkil eden ve davalı … A.Ş.’nin müşterek ve müteselsil sorumlu olduğu sürücü aleyhine açılıp sonuçlanan Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.2019 tarih, 2017/257 Esas, 2019/116 sayılı kararı ile hüküm altına alınan 83.515,58 TL maddi tazminatı aşacak şekilde yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Böyle bir durumda; ilk derece mahkemesince, Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.2019 tarih, 2017/257 Esas, 2019/116 sayılı kararında hükmedilen 83.515,58 TL maddi tazminat gözönüne alınarak bu zarar miktarı ile bağlı olunduğunun ve eldeki davada gelişen durum olmadıkça yeniden rapor alınarak zarar hesabı yapılamayacağı hususları birlikte göz önüne alınarak ayrıca davalı sigorta şirketinin 28/03/2019 tarihinde ödediği 22.054,97 TL’nin mahsup edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, önceki dava gözetilmeden verilen karar hatalı bulunmuş ve kararın bu nedenle kaldırılması gerekmiştir. (Benzer hukuki uyuşmazlıklarda Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2014/23362, K:2017/6541 sayılı ve yine 17. Hukuk Dairesi’nin E:2014/14453, K:2015/4815 sayılı ve 17. Hukuk Dairesi’nin E:2018/3182, K:2020/5345 sayılı kararlarında da aynı yönde kabul ve açıklamalara yer verilmiştir.)
İlk derece mahkemesince, dava şartı arabuluculuk başvurusu nedeniyle arabulucuya Hazine tarafından ödenen ücretin davanın kabul ve ret oranına göre taraflara yükletilmesi gerekirken hükmün B-3 ve 4 bentlerinde tamamının davacıdan tahsiline karar verilmesi de doğru bulunmamıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca yargılamada bir eksiklik bulunmamakla birlikte kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı veya yargılamada bulunan eksikler duruşma yapılmadan tamamlanacak nitelikte ise Bölge Adliye Mahkemesince düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenleme ve imkan doğrultusunda, tarafların istinaf başvuruları kısmen kabul edilip 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca Dairemizce gerekli düzeltme duruşma açılmaksızın yapılarak davacının 38.147,85-TL maddi tazminat talebinin reddine, takip tarihinden önce ödenen 22.054,97-TL yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu miktar yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeni ile HMK md. 114/1-h, 115/2 gereğince usulden reddine, Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.2019 tarih, 2017/257 Esas, 2019/116 sayılı kararında hükmedilen 83.515,58 TL maddi tazminattan davalı sigorta şirketinin 28/03/2019 tarihinde ödediği 22.054,97 TL’nin mahsup edilmesi suretiyle bulunan 61.460,61 TL üzerinden icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına karar verilen alacak miktarı olan 61.460,61 TL’nin %20’si oranında (12.292,12-TL) icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi ayrıca “Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.2019 tarih, 2017/257 Esas, 2019/116 sayılı kararında hükmedilen 83.515,58 TL ile tahsilde tekerrür olmamak üzere” ifadesine de yer verilmesi şeklinde yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
A-) Tarafların istinaf başvurularının yukarıda belirtilen sebeplerle KISMEN KABULÜNE, 6100 sayılı HMK md. 353/1-b-2 uyarınca gerekli düzeltmenin yapılması amacıyla Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.06.2021 tarihli, 2019/418 Esas, 2021/428 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
B-) I-) Davacının itirazın iptali davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1-) Takip tarihinden önce ödenen 22.054,97-TL yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu miktar yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeni ile 6100 sayılı HMK madde 114/1-h,115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
2-) Fazlaya ilişkin itirazın iptali talebi yönünden, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas (Kapatılan Kayseri 4. İcra Dairesi’nin … Esas) sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile (Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.2019 tarih, 2017/257 Esas 2019/116 Karar sayılı kararında hükmedilen 83.515,58 TL ile tahsilde tekerrür olmamak üzere) 61.460,61-TL asıl alacak ve 15,35 TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-) İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen toplam alacak miktarı olan 61.460,61-TL’nin %20’si oranında (12.292,12-TL) icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-) Davacının itirazın iptaline ilişkin talebinin kabul edilen bölümü yönünden alınması gereken 4.198,37-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından dava başında yatırılan 569,83 TL peşin harç ve 784,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.844,54-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-) Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvurma harcı, davacı başında yatırılan 569,83 TL peşin harç ve 784,00-TL ıslah harcı toplamı olan 1.398,23-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-) İtirazın iptaline karar verilen talep yönünden davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1. maddesi uyarınca 9.833,70-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-) İtirazın iptali talepli dava değerinin dava dilekçesinde 105.086,25 TL olarak gösterilip harçlandırıldığı ve kabul edilen bölümün 61.460,61-TL olduğu anlaşıldığından; reddedilen miktar dikkate alınarak davalı lehine A.A.Ü.T. 13 maddesi uyarınca 9.200,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
II-) Davacının 38.147,85 TL tutarındaki maddi tazminat talebinin REDDİNE,
1-) Maddi tazminat talebi yönünden alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
2-) Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. uyarınca 9.200,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-) 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın kabul- red oranına göre belirlenen 566,28 TL’lik kısmın davalıdan, 753,72 TL’lik kısmın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
III-) 1-) Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan toplam 2.647,50 TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranına göre belirlenen 1.135,77 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
2-) Artan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara resen iadesine,
C-) 1-) İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından AAÜT md. 2/2 hükmü dikkate alınarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-) a-) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının ise Hazineye irad kaydına,
b-) İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafça peşin olarak yatırılan toplam 1.724,30 TL nispi istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davalıya iadesine, davalı tarafça yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının ise Hazineye irad kaydına,
3-) Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin tarafların kendi üzerilerinde bırakılmasına,
4-) İstinaf yargılaması bakımından taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının, 6100 sayılı HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümlerine göre yatırana İADESİNE,
5-) Kararın kesin olması nedeniyle taraflara tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin HMK m. 302/5 ve 359/3 uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 353/1-b-2 uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK md. 362/1-a uyarınca Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu kapalı (kesin) olmak üzere oybirliği ile karar verildi.21/12/2022