Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/520 E. 2021/1330 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T. C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/520
KARAR NO: 2021/1330
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2020
NUMARASI: 2020/516 Esas 2020/703 Karar
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
DAVA TARİHİ: 11/08/2020
İSTİNAF KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH: 26/10/2021
YAZILDIĞI TARİH: 26/10/2021
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/516 Esas 2020/703 Karar sayılı ilamı davacı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle inceleme aşamasında dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜP GÖRÜŞÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/11/2019 tarihinde sürücüsü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracına ile … plakalı aracın sağ ön tampon ve far kısımlarına çarparak kaçtığını, kaçtığından dolayı kaza tespit raporu tanzim edilemediğini, müvekkilinin maddi ve manevi olarak zarar gördüğünü, davalının müvekkilinin zararını karşılama adına herhangi bir girişimde bulunmadığını, bu nedenle öncelikle söz konusu hasara neden olan aracın 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için trafik kayıtlarına tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL aracın tamirden kaynaklanan maddi değer kaybının, aracın 10 gün serviste olması nedeniyle araçsızlık yüzünden yapılan masrafların yasal faiziyle birlikte karşılanmasına, olaylardan dolayı çekilen üzüntü ve manevi kaybının temini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara sorumluluk oranlarınca tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ” Davacının dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat talep edilmekle birlikte maddi tazminatın hangi alacak kalemine ilişkin olduğunun (araç değer kaybı, kâr kaybı vb.) açıklanmadığı, tazminat talebinin ne kadarının maddi tazminat ne kadarının manevi tazminata ilişkin olduğunun açıkça belirtilmediği anlaşılmış, davacı tarafa dava dilekçesindeki eksiklikleri gidermesi, talep sonucunun açıkça gösterilmesi için 1 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içeresinde dava dilekçesindeki eksikliklerin giderilmediği anlaşılmakla 6100 sayılı HMK’nın 119/2 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili tarafından süresi içinde verilen istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının kesinlikle kabul etmediklerini, mahkemenin taraflarına kesin süre vermediğini, 10/12/2020 tarihli duruşmanın ön inceleme duruşması olduğunu, bu duruşmada da taraflarına kesin süre verilmediğini, tensip tutanağının 20. Maddesinden başka tarafların verilen süre olmadığını, tensip tutanağında verilen sürenin de kesin olmadığını, mahkemece verilen kesin sürenin ihtaratlı bir şekilde yapılması gerekirken bu ihtaratın yapılmadığını, kesin süreye uyulmamasının sonuçlarının açıklanması gerektiğini, kesin süreye uyulmamasının sonuçlarının detaylıca açıklanması ve tutanağa geçilerek ihtarat yapılması gerektiğini bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının müvekkili lehine bozulmasına karar verilmesi talebiyle istinaf kanun yoluna başvurduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, trafik kazasından kaynaklı araçta meydana gelen değer kaybı, araç mahrumiyeti ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.6100 sayılı HMK’nın “Dava Dilekçesinin İçeriği” başlıklı 119. maddesinin 1. fıkrasının “ğ” bendi gereğince dava dilekçesinde açık bir şekilde talep sonucunun bulunması zorunludur. HMK’nın 119. maddesinin 2. fıkrasına göre; birinci fıkranın (a), (d), (e), (f) ve (g) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır. HMK’nın 119. maddesinde yer alan hükümde dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar tek tek sayılmış olup, giderilmesi mümkün olan eksiklikler yönünden kesin süre içerisinde eksikliğin tamamlanmamasının yaptırımı davanın açılmamış sayılması olarak öngörülmüştür. Anayasa’nın 141/son ve HMK’nın 30. maddesine göre davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması yargının görevidir. Medeni usul hukukunun amacı yargı önüne gelen dava ve taleplerin hukuka uygun bir biçimde karara bağlanmasını sağlamak olduğundan HMK’nın 119. maddesi de bu yönde bir yasa hükmüdür. HMK’nın yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini sağlamaya yönelik hükümlerinin medeni usul hukukunun sağlıklı ve adil bir yargılama yapılması ve hüküm kurulması amacına uygun olarak yorumlanması gerekir. Biçim, maddi hakka ulaşmaya yardımcı bir araç olmaktan çıkarılıp amaç haline getirilmemelidir. Aksi düşünce biçimin (şeklin) işin esasından (özünden) üstün tutulması sonucunu doğurur. Bu halde biçim, maddi hukukun tanıdığı hakkın elde edilmesinin önünde engel oluşturur. HMK’nın 119/2 maddesinde, aynı maddenin 1’inci fıkrasının aksine a, d, e, f, g bentleri dışında kalan hallerde ve bir haftalık kesin süre içinde bu eksikliklerin tamamlanmaması durumunda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği öngörülmüştür.
Somut olayda, mahkemece önce tensip ara kararı ile davacıya “HMK’nın 31. ve 119/1-ğ. maddesi uyarınca davacı vekiline dava dilekçesinin netice – i talep kısmında yer alan “…. aracın 10 gün servis de olması nedeniyle araçsızlık yüzünden yapılan masrafların yasal faiziyle birlikte tahsili ile karşılanmasını ve müvekkilin faal olarak kullandığı aracın yokluğunda yapılan masrafın yasal faiziyle birlikte tahsili ile karşılanmasını ve ayrıca bu olaylardan dolayı çekilen üzüntü ve manevi kaybında teminini talep ediyoruz.” şeklindeki talepleri yönünden miktar bildirmesi ve gerekiyorsa bu miktarlara ilişkin yasal nispi harcı yatırması için iş bu tensip tutanağının tebliğinden itibaren ön inceleme duruşmasına kadar süre verilmesine” karar verilmiş olduğu, HMK’nın 119/1-ğ maddesi uyarınca mahkemece, kararın gerekçesinde belirtildiği şekilde davacı tarafa eksikliği tamamlaması için 1 haftalık kesin süre verilmemiş olduğu, 17/08/2020 tarihli tensip ara kararının 20. maddesinde davacı tarafa eksiklikleri tamamlaması için ön inceleme duruşmasına kadar süre verilmesine karar verilmiş olduğu ancak ara kararı yerine getirmemenin sonuçları hakkında davacı tarafa ihtarat yapılmamış olduğu anlaşılmakla; davacıya HMK’nın 119/1-ğ maddesi gereğince talep sonucundaki 1.000,00 TL’lik değer kaybı dışındaki talepler yönünden miktar bildirmesi ve bildirdiği miktar üzerinden nispi harcı yatırmak üzere davacı tarafa 1 haftalık kesin verilmesi, kesin süre içerisinde miktar bildirmeyip, nispi harcı yatırılmadığı takdirde, kesin sürenin sonuçlarına yönelik olarak HMK’nın 119/1-ğ ve 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunda davacı tarafa ihtarat yapılması gerekirken; mahkemece davacı tarafın 1.000,00 TL’lik değer kaybına yönelik talebini de içine alacak şekilde yazılı şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.Yukarıda izah edilen sebeplerle, ilk derece mahkemesince usule aykırı şekilde davanın açılmamış sayılmasına kararı verilmiş olması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/5 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-) Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a/5. maddesi gereğince Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/516 Esas 2020/703 Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-) Davanın yukarıda gerekçe bölümünde belirtilen hususlar değerlendirilerek yeniden görülmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE,
3-) Peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde istinaf kanun yoluna başvurana iadesine,
4-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-) İstinaf kanun yoluna başvuran tarafca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-) İstinaf yargılaması bakımından istinaf kanun yoluna başvuran tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi, Yönetmeliğin 207/1. maddesi ve HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesi hükümleri uyarınca yatırana iadesine,
7-) Kararın kesin olması nedeniyle taraflara tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin HMK’nın md. 302/5 ve 359/3 uyarınca ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 26/10/2021