Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/586
KARAR NO: 2023/369
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/11/2021
NUMARASI: 2021/443 Esas 2021/1021 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali Davası
KARAR TARİHİ: 24/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 24/03/2023
Yukarıda esas numarası yazılı dosya resen istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme neticesinde;Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun, müvekkili şirket … AŞ’ye olan borcunu ödememesi sebebiyle, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile 20.269,87-TL asıl alacak, 3.303,99-TL gecikme bedeli, 594,72-TL KDV olmak üzere takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faiz, icra giderleri ve icra vekâlet ücreti ile birlikte alacağının tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun, 18.10.2019 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiğini, takip icra müdürlüğü tarafından durdurulduğunu, müvekkiline takibin durdurulduğuna dair herhangi bir tebligat yapılmadığını, yapılan bu itiraz haksız ve yersiz olduğunu, zira söz konusu takip davalının müvekkili şirkete olan kaçak elektrik kullanım borcunu ödememesi üzerine yapıldığını, davalının ödeme emrinde gösterilen borcunu ödemediğini, ödediğine dair belge sunmadığını, kaçak/usulsüz elektrik kullanım tespit tutanakları ve tüketim tahakkuk bilgileri dökümünden de davalının borçlu olduğunun ve borcunu ödemediğinin anlaşılacağını, davalı borçlunun, abonesiz şekilde, … İli, … İlçesi, … Mahallesi … Cad. No:… adresinde bulunan kaçak elektrik kullandığını, kaçak kullanılan elektrik için 20.269,87-TL(anapara) kaçak elektrik bedeli belirlendiğini, davalı borçlu tarafından icra takibine konu olan kaçak kullanım bedeli ödenmediğini belirterek davanın kabulüne, davalı borçlunun Kayseri Genel İcra Dairesi’ nin … E. Sayılı takip dosyasında ileri sürdüğü itirazlarının iptaline ve duran icra takibinin devamına ve takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, yapılan itiraz haksız, yersiz ve kötü niyetli olduğundan alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Kayseri 6. Asliye Hukuk Mahkemesince, Dosya arasında mevcut 13/03/2019 tarih … seri numaralı Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tesbit Tutanağının incelenmesinde abone kullanıcısının … ‘ın olduğu, abone grubunun Ticarethane olduğu anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamına göre; Dava konusu aboneliğin Ticarethane Aboneliğine dayandığı, işletme aboneliği olduğu, davacı şirketin ve davalının da ticaret şirketi olduğu anlaşılmıştır.Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Mezkur Yasa’nın 5/1 maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir. Dosya kapsamından abonelik sözleşmesinin ticari (ticarethaneye yönelik) olduğu gerekçesiyle ve davaya Asliye Ticaret Mahkemesince bakılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, Yargılama aşamasında davalının esnaf-tacir olup olmadığının tespiti amacıyla yazılan müzekkereye İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Büyükçekmece Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … tarihli cevabi yazısında, … vergi kimlik numarasında kayıtlı …’ın evdo kayıtlarının tetkikinde 03/01/2013 tarihinde işe başladığı 31/12/2013 tarihi itibarıyla faaliyetine son verdiğini, mükellef ilgili yılda işletme hesabına göre defter tuttuğunu, mükellefin 2013 yılı gelir beyannamesinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 177 maddesinde alış -satış ve gayri safi iş hasılatının 2. Sınıf tüccar şartlarına uygun olduğunun tespit edildiğinin bildirildiği ve davalı ile ilgili yıllık gelir vergisi beyannamesi, vergi bildirim belgesi ve işletme hesabı özeti gönderilmiştir.TTK’nun 4. maddesine göre; ticarî davaların iki grup altında incelenmesi mümkündür. Bunlar; tarafların sıfatına ve işin ticarî işletmeyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın ticarî sayılan davalar (mutlak ticari davalar) ile her iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğan davalar (nispi ticari davalar)dır. Somut olayda davalı … Büyükçekmece Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 28.06.2021 tarihli cevabi yazısında da açıkça belirlendiği üzere, … vergi kimlik numarasında kayıtlı …’ın evdo kayıtlarının tetkikinde 03/01/2013 tarihinde işe başladığı 31/12/2013 tarihi itibarıyla faaliyetine son verdiğini, mükellef ilgili yılda işletme hesabına göre defter tuttuğu, 2013 yılı gelir beyannamesinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 177 maddesinde alış – satış ve gayri safi iş hasılatının 2. Sınıf tüccar (esnaf) olduğu, tacir olmadığı anlaşılmıştır.Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/1 maddesinde ticaret mahkemelerinin görev alanları düzenlenmiş olup, “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” ifadesine yer verilmiştir. Buna göre; aynı kanunun 4/1. maddesinde nispi ticari davalar, 4/1. maddenin a fıkrasından f fıkrasına kadar sayılan hususlar ise mutlak ticari davalar olarak sayılmıştır.Bir davanın nispi ticari dava sayılması için; TTK 4/1. maddesi birinci fıkrasında belirtildiği gibi; davanın her iki tarafında tacir (uygulama itibariyle 1.sınıf tacir ve bilanço esasına göre defter tutma) olması ve uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekmektedir.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3. maddesi gereği artık asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Eldeki davanın mutlak ticari dava olmadığı gibi, TTK’nun 4/1. maddesinde belirtildiği şekilde her iki tarafının tacir olmaması nedeniyle de nispi ticari dava olmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiş, her iki karar da istinaf edilmeksizin kesinleşmiş olduğundan dosya merci tayini için dairemize gönderilmiştir.Talep, merci tayinine ilişkindir.Davacı tarafça, davalı borçlunun abonesiz şekilde, … İli, … İlçesi, … Mahallesi … Cad. No:… adresinde bulunan iş yerinde kaçak elektrik kullandığı, kaçak kullanılan elektrik için 20.269,87-TL (anapara) kaçak elektrik bedeli belirlendiği, davalı borçlu tarafından icra takibine konu olan kaçak kullanım bedelinin de ödenmediği iddiasıyla eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.Görüldüğü üzere davacı taraf, herhangi bir abone sözleşmesine dayanmamış, aksine davalının abonesiz olarak kaçak elektrik kullandığını iddia etmiştir. Dava dilekçesi ekinde mahkemeye sunulan 13/03/2019 tarihli “Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağında” da davalının ticarethane abone grubuna giren işyerinde abonesiz olarak enerji kullandığı belirtilmiş, herhangi bir abonelik sözleşmesinden bahsedilmemiştir.Bu durumda, davacı şirket ile davalı arasında ticarethane elektrik aboneliğinin mevcut olmadığı, buna rağmen davalının abonesiz olarak kaçak elektrik kullandığı iddiasıyla davaya konu icra takibinin başlatıldığı ve herhangi bir sözleşme ilişkisine dayanılmadığı, sözleşme ilişkisinden kaynaklanmayan uyuşmazlığın ise, haksız fiil kurallarına göre çözümlenmesi gerektiği kuşkusuzdur.O halde, eldeki davanın Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.Bu nedenle, davaya bakmakla görevli mahkemenin Kayseri 6. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Kayseri 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine ve dosyanın yargı yeri olarak belirlenen mahkemeye gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)6100 sayılı HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Kayseri 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-)Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen mahkemeye gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan mahkemeye iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 24/03/2023