Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1131
KARAR NO: 2022/9
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/10/2021
NUMARASI: 2021/684 Esas 2021/898 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 05/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 05/01/2022
Yukarıda esas numarası yazılı dosya resen istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil …’in 17.07.2019 tarihinde dava dışı … isimli şahıstan … Koop. ‘ne ait üyeliğinin devri için koooperatife birlikte vermiş oldukları dilekçe ile üyelik devri müracaatı yaptığını, müvekkilinin … isimli şahıstan … Koop. ait üyeliğini Kayseri 8.Noterliği… tarih ve … yevmiye numaralı Kooperatif Hisse Devri sözleşmesi ile 4 nolu üyelik hak ve hissesini 70.000 TL bedel ile devir aldığını, müvekkilinin dava dışı …’dan davalı kooperatif üyeliğini noter kanalı ile devir aldıktan sonra davalı … Kooperatifi tarafından Yeşilhisar Noterliği … tarihli … yevmiye nolu ihtar gönderilerek dava dışı …’ın kooperatif genel kurulunun 09/09/2019 tarih ve 148 nolu kararı ile ortaklığından ihraç edildiğine ilişkin bildirim yapıldığını, Kooperatif yönetimi tarafından tek taraflı olarak yapılan bu bildirim usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiği açık olduğunu, zira müvekkilinin dava dışı … isimli şahıstan kooperatif hisse devrini… tarihinde devir almış olup davalı kooperatif kötü niyetli hareket ederek müvekkilin hisse devrine dayanarak kazanç sağlamasına engel olmak saiki ile hareket ettiğinin zira müvekkilin hisse devri talebi olan 17.07.2019 tarihinden sonra bir çok devir işlemi kaooperatifçe kabul edilmiş hisse devri alan şahıslar ortaklığa kabul edilmiş ve kendilerine iş verilmediğinin bu nedenlerle öncelikle davalı kooperatif ortaklığına kabulün 09/09/2019 tarihi olarak tespiti ve tesciline, usul ve mevzuata aykırı olarak müvekkilin ortaklığa kabul edilmemesinden dolayı doğan maddi zararımızın fazlaya ilişkin hakkımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.400 TL ‘nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile , 6.000 TL manevi zararımızın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tazmin edilmesine, kötü niyetli eylem ve işlemlerinden dolayı ortaklığa kabul sürecini sürüncemede bırakıp, müvekkile zarar vermek kastı ile hareket eden davalıların kötü niyet tazminatına mahkum edilmelerine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Kayseri 1. Asliye Ticaret Hukuk Mahkemesi 01/11/2021 tarihli ek karar ile; “…Eldeki dava TTK nda düzenlenmiş bir dava olup dava tarihi 02/11/2021 dir. Hakimler ve Savcılar Kurulu kararından mahkememizin 01/09/2021 tarihi itibariyle görevli olduğu hususu açıktır. HMK nun 115. Maddesi ve Hakimler ve Savcılar Kurulu kararı gereğince sözü geçen Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması ile ilgili dava şartındaki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün değildir. Mahkemenin görevsizliği halinde de davanın usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmelidir.Dava konusu husus ticaret mahkemesinin görev alanında olsa da dava tarihi itibari ile Hakimler ve Savcılar Kurulunun kararı gereğince görevsizlik kararı veren mahkemenin görevli olduğu kanaatinde olunduğundan, daha önceden görevsizlik kararı veren ve görevsizlik kararı mahkememizce daha önce 2021/684 esas sayılı ve 2021/898 karar sayılı iade kararı ile Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen kararın görevsizlik kararı mahiyetinde olması sebebiyle tarafların mahkemeye erişim hakkı, hukuki öngörülebilirlik ilkesi, tebligat kesinleşme ve gönderme talebi konusunda eksikliklerin giderilmesi amacıyla iade edilmiş ancak mahkemece kapalı dosya üzeride eksikliklerin tamamlanamayacağı gerekçesi ile dosya iade edildiğinden, dosya içerisinde 04/10/2021 tarihli kesinleşme şerhi bulunduğundan kesinleşme hususunun mahkememiz Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin üst dereceli bir mahkemesi olmadığından, kesinleşmenin usule ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında değerlendirme yapılamayacağından ve şeklen kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunduğundan mahkememizce karşı görevsizlik kararı verilebileceği gerekçesi ile Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna ve adı geçen mahkeme ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir….” gerekçesiyle Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) görevli olduğuna ilişkin karar verilmiştir.Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla); “…Somut uyuşmazlıkta dava tarihinde Yeşilhisarda Ticaret Mahkemesi bulunmadığından, ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığa Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesi olarak bakılmıştır.Ancak yargılama sırasında Hakim ve Savcılar Genel Kurulunun mevcut bulunan Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevrelerinin belirlenmesine ilişkin 07.07.2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 608 sayılı kararı ile Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Kayseri ilinin mülki sınırları olduğu ve iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verilmiştir.Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan, iddia ve savunma olarak ileri sürülmese dahi temyiz dahil yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulunması zorunludurYARGITAY Hukuk Genel Kurulu 2006/19-300 esas 2006/342 karar numaralı kararında ,YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 2016/9217 esas 2016/7676 karar ve Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/8699 esas 2020/164 karar sayılı ilamlar emsal oluşturup ilgili ilamlarda derdest dosyaların Asliye Ticaret Mahkemesine resen gönderilmesine karar verilmesi hususu belirtilmiştir.Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde Kayseri mülki sınırları içerisinde Kayseri Ticaret Mahkemelerinin görevli olması ile birlikte mahkememiz dava konusu uyuşmazlık bakımından görevsiz hale geldiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur…” gerekçesiyle Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, merci tayinine ilişkindir.Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesince, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevrelerinin belirlenmesine ilişkin 07/07/2021 tarih ve 31535 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 608 sayılı kararı ile Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Kayseri ilinin mülki sınırları olarak belirlendiğinden bahisle dosyanın Kayseri Nöbetçi Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesince de eldeki davanın dava tarihinin 02/11/2020 olduğu, oysa Hakimler ve Savcılar Kurulu’nca verilen karara göre Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı alanının 01/09/2021 tarihinden sonra açılan davalara uygulanacağından bahisle karşı görevsizlik kararı verilmiş, verilen her iki karar da istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir.Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 08/07/2021 tarih ve 31535 sayılı Resmi Gazete’de yayınlan 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile “Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Kayseri ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine, iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiştir.Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz (T.C.Anayasası madde 37 ).Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir (T.C.Anayasası madde 142 ).Herkes davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi madde 6). Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir (6100 sayılı HMK madde 1).Kanuni hâkim, görev ve yetkisi kanunla belli edilmiş olan mahkemenin hâkimidir. Dolayısıyla mahkemenin görev ve yetkisinin tayin edilmesi işleminin kanun ile yapılmış bulunmasıdır. Yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce yürürlükte bulunan kanunlar aracılığıyla görevi ve yetkisi belirlenmiş olan mahkemenin hâkimine, tabii hâkim denir. Bu çerçevede, tabii hâkim ilkesine uygunluğun sağlanması için, kanunla mahkemenin görev ve yetkisinin belirlenmesi işleminin yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce yapılmış olması şarttır.Olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü ve davaya bakacak yargı mercinin belirlenmesi için gönderilen dava dosyası incelendiğinde; Davanın Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararından önce açıldığı ve bu kararda derdest dosyaların da Asliye Ticaret Mahkemesine devredileceğine dair bir ibare bulunmadığı açıktır. Şu halde, söz konusu karar tarihinden önce açılmış olan bu davada doğal hakimlik ilkesi ile anılan kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanacağına ilişkin düzenleme gereğince uyuşmazlığın Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesinde (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) görülmesi gerekir.Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) yargı yeri olarak belirlenmesi gerektiği anlaşıldığından dosyanın yargı yeri olarak tespit edilen mahkemeye gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan mahkemeye iadesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) 6100 sayılı HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-) Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen mahkemeye gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan mahkemeye iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 05/01/2022