Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1128
KARAR NO: 2022/72
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/10/2021
NUMARASI: 2021/725 Esas- 2021/955 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 17/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 17/01/2022
Yukarıda esas numarası yazılı dosya yargı yerinin belirlenebilmesi amacıyla re’sen istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlu aleyhine Kayseri 5.İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış olup ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, ancak davalı/borçlu tarafından takibe haksız yere itiraz edilerek takibin durduğunu, müvekkilinin davalı kooperatifte 1995’ten 2018 Nisan ayına kadar kooperatif başkanlığı yaptığını ve başkanlık yaptığı dönemde 2012 yılının Ekim ve Aralık ayından başlayarak 2013-2014 ve 2015 yılı itibariyle 3 yıl boyunca maaş alamadığını, hatta 2012 yılında iki ay yanında çalışan personelin maaşını dahi cebinden ödediğini, 2016’dan itibaren kooperatifin sıkıntıya girmesi nedeni ile maaş kararlaştırılmadığını, bu ödemelere ilişkin belgelerin kooperatif karar defterinde mevcut olduğunu, yine başkanlık yaptığı dönemde davalı kooperatife ait birçok ödemeyi kendi cebinden yaptığını ve bu kalemlerle ilgili de kooperatifçe bugüne dek hiçbir ödeme alamadığını, müvekkilinin 197.000,00TL alacağı için icra takibi başlattığını ancak davalı/borçlu tarafından haksız yere itiraz edildiğini, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamı ve %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla);”…Somut uyuşmazlıkta dava Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmış, dava tarihinde Pınarbaşın da müstakil Ticaret Mahkemesi bulunmadığından ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığa Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Pınarbaşı Asliye hukuk Mahkemesi olarak bakılmıştır. Ancak yargılama sırasında Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07.07.2021 tarihli 608 numaralı 08.07.2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan kararı ile Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmuş, yargı çevresinin Kayseri İlinin mülki sınırları olduğu ve iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verilerek faaliyete başlama tarihli belirlenmiştir. Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan, iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulması zorunludur. “Ancak yargılama sırasında Adalet Bakanlığı’nın 14/05/2015 tarihli oluru ile İskenderun ilçesinde Asliye Ticaret Mahkemesi kurulduğu ve 03/08/2015 tarihinde faaliyete geçtiğinden mahkemece dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine re’sen devredilmesine (aktarılmasına) veya gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, ” (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/8699 Esas 2020/164 Karar sayılı ilamı) Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kurulması ile birlikte mahkememiz dava konusu somut uyuşmazlık bakımından görevsiz hale geldiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur…” gerekçesiyle Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Kayseri 1. Asliye Ticaret Hukuk Mahkemesince; “Davamıza gelince; Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesince, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 17/07/2021 tarihli ve 701 sayılı kararı ile Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin belirlenmesine karar verildiği belirtilerek dosya mahkememize gönderilmesine karar verilmiş ise de; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın açıkça ” 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına ” karar verilmiş olması, yargılama devam ederken yargı çevrelerinin Hâkimler Savcılar Kurulu kararı ile değiştirilmesi halinde dahi ” davanın açıldığı ilk mahkemenin yetkisinin devam etmesi “, yeni yargı çevresinin Hâkimler Savcılar Kurulu Kararından ” sonra açılan davalar ” için uygulanması gerekmesi, ” derdest dosyaların devri ile ilgili herhangi bir ibare bulunmaması halinde ilk davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemenin yargı yetkisinin devam etmesi “; ” tabii hâkim ilkesi ” nazara alındığında, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 17/07/2021 tarihli ve 701 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın 01/09/2021 tarihinden sonra açılan davalara uygulanması gerekmektedir.
Her ne kadar Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesince hüküm fıkrasında ” gönderme ” kararı verildiği belirtilmiş ise de gönderme kararının ” iş bölümü ” halinde verilebilecek bir karar türü olması, mahkememiz ile Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin ” iş bölümü ilişkisi ” olmaması, aynı yerde ihtisas mahkemesinin kurulmasından kaynaklanan bir ilişki de bulunmaması, ” yargı çevresinin değiştirilmesinden ” kaynaklanan bir ilişki olması, mahkeme kararındaki nitelemenin esasen gönderme kararı olmayıp görevsizlik kararı olması mahiyetindedir. Eldeki dava TTK nda düzenlenmiş bir dava olup dava tarihi 31/12/2018 dir. Hakimler ve Savcılar Kurulu kararından mahkememizin 01/09/2021 tarihi itibariyle görevli olduğu hususu açıktır. HMK nun 115. Maddesi ve Hakimler ve Savcılar Kurulu kararı gereğince sözü geçen Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması ile ilgili dava şartındaki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün değildir. Mahkemenin görevsizliği halinde de davanın usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmelidir.Dava konusu husus ticaret mahkemesinin görev alınanda olsa da dava tarihi itibari ile Hakimler ve Savcılar Kurulunun kararı gereğince görevsizlik kararı veren mahkemenin görevli olduğu kanaatinde olunduğundan davanın usulden reddine ve daha önceden görevsizlik kararı veren ve görevsizlik kararı yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşen Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna ve adı geçen mahkeme ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan…” gerekçesiyle Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) görevli olduğuna ilişkin karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, merci tayinine ilişkindir. Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesince (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla), Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevrelerinin belirlenmesine ilişkin 07/07/2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 608 sayılı kararı ile Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Kayseri ilinin mülki sınırları olarak belirlendiğinden bahisle dosyanın Kayseri Nöbetçi Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesince de Hakimler ve Savcılar Kurulu kararında Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı alanının 01/09/2021 tarihinden sonra açılan davalara uygulanacağından bahisle karşı görevsizlik kararı verilmiş, verilen her iki karar da istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 08/07/2021 tarih ve 31535 sayılı Resmi Gazete’de yayınlan 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile “Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Kayseri ilinin mülki sınırları, olarak belirlenmesine, iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına.” karar verilmiştir.Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.(T.C.Anayasası madde.37 )
Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir.(T.C.Anayasası madde.142 )Herkes davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir.(Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi madde.6)
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.(6100 sayılı HMK madde.1)Kanuni hâkim, görev ve yetkisi kanunla belli edilmiş olan mahkemenin hâkimidir. Dolayısıyla mahkemenin görev ve yetkisinin tayin edilmesi işleminin kanun ile yapılmış bulunmasıdır. Yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce yürürlükte bulunan kanunlar aracılığıyla görevi ve yetkisi belirlenmiş olan mahkemenin hâkimine, tabii hâkim denir. Bu çerçevede, tabii hâkim ilkesine uygunluğun sağlanması için, kanunla mahkemenin görev ve yetkisinin belirlenmesi işleminin yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce yapılmış olması şarttır.Tabii hâkim ilkesi, kişilerin, hangi mahkeme önünde yargılanacaklarını kesin olarak bilmelerini mümkün kılmak, bağımsız ve tarafsız mahkemeler önünde yargılanma haklarını güvence altına almak, yargıya güveni sağlamak ve yürütmenin yargıya müdahalesini olabildiğince önlemek amaçlarına yönelmiştir. Bu ilke uyarınca herkes işlem veya eylem tarihinde tabi olduğu mahkeme ve hakim huzurunda yargılanma hakkına sahiptir.
(A.Ü.H.F. Adalet MYO Yargı Örgütleri )Olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü ve davaya bakacak yargı mercinin belirlenmesi için gönderilen dava dosyası incelendiğinde; davanın Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararından önce açıldığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın gerçekleşmesi tarihinden önce açılmış olan bu davada doğal hakimlik ilkesi ve 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanacağı düzenlemesi gereğince uyuşmazlığın Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinde (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) görülmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince, Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) yargı yeri olarak belirlenmesi gerektiği anlaşıldığından dosyanın yargı yeri olarak tespit edilen mahkemeye gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan mahkemeye iadesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) 6100 sayılı HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-) Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen mahkemeye gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan mahkemeye iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.