Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/67 Esas
KARAR NO : 2023/1132
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkili hakkında davalı tarafça Kayseri Genel İcra Dairesinin … esas sayılı icra takip dosyası ile takip yapıldığını, söz konusu senedin müvekkili tarafından ödendiğini, davalı tarafça davacı tarafa ait iş yerinin kiralandığını, daha sonra kiralanan taşınmazın tahliye edildiğini ancak kira borcunun ödenmediğini, davaya konu olan icra takibine konu borcun 4.000,00TL tutarındaki kısmının iptal edilerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesinin 3. numaralı paragrafında belirttiği hususlar dava dilekçesindeki taraf sıfatlarıyla da çeliştiğini, dava konusu icra takibinin dayanağı senet olduğunu ve senet illetten mücerret olduğunu,
davacının bu senede ilişkin bir ödeme yaptığının ispatı ancak senetle mümkün olacağını, davacı tarafın bu senede ilişkin bir ödeme yaptığı yönünde herhangi bir somut delili elinde bulunmadığını, nitekim davacı 4.000-tl tutarında borçlu olmadığını iddia ettiğini, ancak söz konusu ödemenin kira ile bir ilişkisi bulunmadığı gibi, dekontta bu iddiasını ispatlayabilecek bir kayıt da bulunmadığını, davacının sunmuş olduğu dekontta görülen miktarın 3.000-TL olduğunu,
gönderildiği iddia edilen rakamın senete ilişkin olmaması yanında borçlu olunmadığı iddia edilen tutarta da olmadığını, davacı kendi beyanlarında dahi çeliştiği, tüm bu açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: davalının banka hesap özeti, Kayseri Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.
Kayseri Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 5.000-TL bono alacağı, 174,56-TL işlemiş faiz, 15,00-TL komisyon olmak üzere toplam 5.189,56-TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
TMK’nun 6. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” HMK’nun 190. maddesi gereğince de, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Menfi tespit davalarında da, HMK’nın ispata ilişkin genel kuralları geçerlidir. Bu davalarda davacı taraf, borçlu olmadığını iddia ettiğine göre, olumsuz bir durumun ispatı mümkün olmadığından, kural olarak ispat yükü alacaklıya aittir. Başka bir ifade ile, menfi tespit davasında hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü alacaklıdadır. Bununla beraber, davacının iddiasına göre ispat yükünün yer değiştirmesi de mümkündür. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel ilişkiden doğan talep hakkına ise bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır. (HGK’nun 2011/19-473 Esas 2011/607 Karar 2003/19-781 Esas 2003/768 Karar sayılı ilamları) Bu nedenle kambiyo senetleri hakkında açılan menfi tespit davalarında, senedin dayanağı olduğu ileri sürülen hukuki ilişki ile senet metnindeki borç sebebi karşılaştırılarak, ispat yükünün kime düşeceği belirlenir.
Kural olarak menfi tespit davasında davacı, dava konusu borcun hiç doğmadığını davalı ile arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını ileri sürerse ispat yükü davalıya aittir. Zira hukuki ilişkinin varlığını ileri süren davalıdır. Ancak davacı hukuki ilişkinin varlığını kabul edip başka bir nedenle geçersiz olduğunu (ya da sona erdiğini) ileri sürerse, bu durumda ise ispat yükü davacıdadır. Davacı bu durumda, varlığını kabul ettiği hukuki ilişkinin sona erdiğini ileri sürmekle ispat yükünü de üzerine almış olur. (HGK’nun 05.11.2013 Tarih 2013/695 Esas 2013/630 Karar sayılı ilamı)
Ne var ki, menfi tespit davalarında ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davalı tarafta olmakla beraber, alacak bir senede bağlanmış ise, bu durumda ispat yükü yer değiştirir. Başka bir ifade ile bu durumda senet nedeniyle borçlu olmadığını iddia eden davacı taraf iddiasını ispat etmek zorundadır.
Somut davada,davacı vekilinin, dava konusu senedin kira ilişkisine binaen davalı tarafa verildiği ve davalı tarafa kira borcunun ödendiği iddiası davalı vekili tarafından kabul edilmemiş olmakla ispat yükü üzerinde olan davacıya, davalı tarafa yemin teklif edip etmeyeceğini bildirmek ve dayanılacaksa yemin metnini mahkememize sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş olup davacı tarafça yemin metni sunulmadığı anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-İİK madde 72/4 gereğince mahkememizce verilen tedbir kararı bulunmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gereken 269,85-TL maktu karar ve ilam harcının, davacıdan peşin olarak alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 189,15-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 13/2 maddesi uyarınca taktir olunan 4.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dava konusu, 5.000,00 TL bedelli, 01/03/2020 tanzim tarihli, 01/09/2020 vade tarihli senet aslının karar kesinleştiğinde, Kayseri Genel İcra Dairesi … esas dosyasına İADESİNE,
7-Davalı tarafından yatırılan 492,00-TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair,davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibarı ile KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2023
Katip …
Hakim …